Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 415

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.173.992 Cevap: 8.002
RuYa - avatarı
RuYa
Ziyaretçi
1 Temmuz 2007       Mesaj #4141
RuYa - avatarı
Ziyaretçi
Gitmem gerek bu şehirden
bir rüya oldun sevdamın gergefinde
Sponsorlu Bağlantılar
neden çocuklar beni gösteriyor
yağmur yağsa güneşin yerine
ha gayret güzelim gayret
biter elbet bu yağmur sabret
sensizlikten olsa gerek
çekilmez oldu buralar
hep benle beraber bulamadıklarım
bak cesaretim yok artık
geç oldu yorgunum
yine deli oldum sayende
saçında rüzgar
ha gayret güzelim gayret
biter elbet bu yağmur sabret
ayrılıktan olsa gerek
gecikiyor sabahlar
hep benle beraber unuttuklarım
dönmüyor epeydir başım
denizler yalan
sevmek ateş olurmuş derler
yanmak yalan
şimdi öyle uzak ki geldiğim yollar
yanlış bir öyküdeyim beni yeniden yaz
bir çoçuktum sevmiştim
avuçlarımda aynalar
gayret et güzelim elini uzat
ha gayret güzelim gayret
biter elbet bu yağmur sabret... SELVİ UZUNCA

Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
1 Temmuz 2007       Mesaj #4142
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Masuni Aşk

Sponsorlu Bağlantılar
Bir masuni aşk var içimde
Tarifi imkânsız acılar içinde

İsmi aklımda, tadı dilimde
Gülümsemesi çınlar beynimde

Hoş bir edası var içimi ürperten
Birde bakışı var ki beni delirten

Kelimeler yetmez böylesine
Anlatmakla bitmez şöyledir diye

Yaşamak gerek damla damla içinde
Bağırmaya başlar yüreğindeyim diye

Tatlı gelir her şeyi batmaz gözüne
Yüzün kızarır işte ben buradayım diyince

Gözlerin görmez başka gözü
Düşerse gözleri gözlerine

Çiğdem Arslan

RuYa - avatarı
RuYa
Ziyaretçi
1 Temmuz 2007       Mesaj #4143
RuYa - avatarı
Ziyaretçi
Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını,kendimi bulduğumda anladım.
Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,
Kendi yolumu çizdiğimde anladım..
Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak,dinleyerek değil..
Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım..
Yüreğinde aşk olmadan geçen hergün kayıpmış,
Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım..
Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
Neden hiç ağlamadığını anladım..
Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,
Gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde anladım..
Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği
acıtabilirmiş,
Çok acıttığında anladım..
Fakat,hakedermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terkettiğinde anladım..
Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet,
Yüreğini elime koyduğunda anladım..
''Sana ihtiyacım var, gel ! '' diyebilmekmiş güçlü olmak,
Sana ''git'' dediğimde anladım..
Biri sana ''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum'' diyebilmekmiş sevmek,
Git dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir çocukmuş,her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan,
Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım..
Özür dilemek değil, ''affet beni'' diye haykırmak istemekmiş pişman
olmak,
Gerçekten pişman olduğumda anladım..
Ve gurur, kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş,
Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,
Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..
Ölürcesine isteyen,beklemez,sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi,
Beni afetmeni ölürcesine istediğimde anladım..
Sevgi emekmiş,
Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş...


Can yüceL
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Temmuz 2007       Mesaj #4144
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Her mektup cevabını bekleyen bir sevgiliyle başlar


Sevgili Dost,
Sevgili Arkadaş,
Sevgili Anne, baba, kardeş diye...
Bu mektup ise cevap beklemeyen, sadece "sevgili" diye başlayan sahipsiz satırlardan oluşmakta.

Ah! İçimin okyanusu..
Mavilerim kalmadı.
Yüreğim yelkensiz.
Bir fırtına çıkacak olsa,
İlk alabora olacak gemi benim.

Sevgili...
Sen bilmedin beni,senin bilmeyişin benim acılanmam oldu ve acılanmam yorgunluğumla kanadı.
Sen bilmedin; ben çekindim, sen bilemedin; ben çekildim, istedim çektim ve gittim.

Sevgili..
Sana en çocuksu tavrımla sesleniyorum. Olgunluğum başımın belası oldu. Ben senden önce değil, sen benden önce gelmeliydin.
Belki o zaman daha az kanardım ve suskun kelimelerde bu denli boğulmazdım.

Sevgili..
Ben her gece uykularımı kovalayıp uykusuzluğa yakalanırken, sen hangi şehrin ışıklarına dalıyorsun ve gecenin hangi saatinde uykuya yenik düşüyorsun?
Ah! Sabahları kavuran güneş... hep aynı tepeden atar kızıllığın ve hep aynı pencere, hep aynı ağacı ezberleyerek ve düşlerimde ona yer vererek sana ulaşır bakışlarım.

Sevgili...
Ben her nefeste varlığının farkındayım.
Bölüyorum seni, zamanı küçültmek için yapraksız bir takvime...
Yıllar sen oluyor, aylar sen, haftalar sen, günler sen.
Çarpıyorum seni zamana, unutmak için her şeyini...
Saniyeler sen oluyor, dakikalar sen, saatler sen...

Sevgili..
Bu kaçıncı gemi limana ulaşamadan kaybolan?
Yoruldum; uçsuz bucaksız okyanuslara benzeyen düşüncelerimden.
Usandım, hep susuzluğa mahkum bir sahrayı andıran benliğimden.
İsmin ruhuma bir diken gibi batar. Varlığın bir acı, varlığının gölgesinde yokluğun bin sancı!..
Sevgili desem, duyacak kadar yakınsın.
Ruhumun konuğu ol desem, erişilemeyecek kadar uzaksın.

Sevgili..
Sen durgun suya olan korkaklığım; bir, iki ve üçüncü kulaçtan sonra umutsuzluğum ve batışım.

Sevgili...
Eylül bitti; şimdi güz gecelerinin hangi yıldızı gülümsetebiliyor seni?
Bulunduğun şehrin hangi caddesi, kaç no'lu evi huzurun olabiliyor senin?
Ben seninle bu denli doluyken, sen şimdi kimleri biriktiriyorsun içinde?...
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
4 Temmuz 2007       Mesaj #4145
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Düştü yıldırım,yağıyor kor yağmur
Dilinde titriyor yosun kaplı harfler
Sallama kar mendilini mavi sevdama
Çatırdıyarak kopuyor kolum kanadım
Sıradanlık alışkanlığıyla kayıyor kelimeler

Düştü yüreğine gözlerim
Sende keşfettim gerçeği
Güneş uzandı mavi karaya
Sende keşfettim kendimi
Sinemde uyuttum geceleri
Aşkta olmaz veda vakti
Gözyaşımda açtı yıldız çiçekleri

Güneş gibi saklanmak istesen de karanlıklara
Yalanlıyor,tenin tene karışması gibidir bakışın
Pırıltında ay gibi parladı aşk
Uzandı bedenim yorumsuz hayal ülkesine
Adresini bulamadı bende aşındı sözlerin
Anka kuşu gibi tekrar tekrar doğdun küllerinden

Gidişinde siteme sordu sızı
Sordum dudağından esen rüzgara
Dedi her aşk yaşar Eylül'ü
Vursada kumsalı denizlere karışır dalga
Sordum bulutlara
Güneş görmemiş kelimeler var bende
Yağmur buselenir dudaklarımda
Dile geldi aşkın alfabesi
Sevginin gücü,kalbi saracak bakışta saklı


nurten tarım
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
4 Temmuz 2007       Mesaj #4146
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Sevda Bir Çiçek


Sevda bir çiçek,
Gönül ise bir böcek,
Aşk çiçekteki tohum
Düştüğü gönülde filizlenecek,
İnsansa çiçeğe hayat veren kök.

Sevgi bir okyanus,
İçine dalmak, doyasıya yunmak gerek
Kaynağı yalnız insandır sevginin,
Ve insanca üretilecek.

Var olmak için, varım diyebilmek
Yaşamı, ilmek ilmek, sevgi koncasıyla örmek,
Yarin yanağındaki gamzede
Karanfiller, Güller, kır çiçekleriyle dolu
El ele, gönül gönüle
Çiçek çiçek gezinmek.

Bak yüreğine, bu hikayede varmısın?
Çiçek bahçesinde toprakmısın?
Aşk dolu, sevda dolu bir dünyanın
Sevgi hamurunu yoğuran
Ustasımısın?

Kan kırmızı kadife bir gül,
Can kırmızı yanakta gamze,
Aşk kırmızısı dudakta davetkar şehvet,
Aç gönlünü geliyorum güzel,
Sen yalnızca emret.


Ali Osman Yılmaz
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Temmuz 2007       Mesaj #4147
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bilsen
Kırdığın kadehte kalan ömrümden,
Ağlarsın içtiğin yılları bilsen.
Sayende sararıp solan ömrümden,
Ağlarsın biçtiğin dalları bilsen.

Bağban eyle dedin beni bağrına,
Yanılıp yakılıp uydum çağrına,
Bir demet hercai çiçek uğruna,
Ağlarsın kırdığın gülleri bilsen.

Ateşe su dedim göz göre göre,
Aklım zavallıydı duyguma göre,
Bahtına şükretti mecnun bin kere,
Ağlarsın düştüğüm çölleri bilsen.

Ar ettim sakladım uğraşlarımı,
Haberdar etmedim sırdaşlarımı,
Gizlemek isterken gözyaşlarımı,
Ağlarsın seçtiğim yolları bilsen.

Sefiller gücünü bende sınadı,
Kimi kaçık dedi, kimi bunadı.
Berduş eleştirdi ,sarhoş kınadı,
Ağlarsın düştüğüm dilleri bilsen.

Felsefe böyledir divanelerde,
Teselli aranır bahanelerde,
Bir kadeh mey için meyhanelerde,
Ağlarsın düştüğüm halleri bilsen.
Cemal Safi
goksu18 - avatarı
goksu18
Ziyaretçi
4 Temmuz 2007       Mesaj #4148
goksu18 - avatarı
Ziyaretçi
Aldanma Cahilin Kuru Lafına

Aldanma cahilin kuru lafına
Kültürsüz insanın kulu yalandır
Hükmetse dünyanın her tarafına
Arzusu hedefi yolu yalandır

Kar suyundan süzen ceşme göl olmaz
Gül dikende biter diken gül olmaz
Diz diz eden her sineğin bal'olmaz
Peteksiz arının balı yalandır

İnsan bir deryadır ilimle mahir
İlimsiz insanın şöhreti zahir
Cahilden iyilik beklenmez ahir
İşleği ameli hali yalandır

Cahil okur amma alim olamaz
Kamilik ilmini herkes bilemez
Veysel bu sözlerin halka yaramaz
Sonra sana derler deli yalandır

Aşık Veysel Şatıroğlu

Acı Bir Sevda

Delikanlı bir sevdaydı benimki,
Ak düşmeden önce saçlarına.
Harbidendi benim sevdam,
Haybeye vurulan tokatları yemeden önce.

Niyetim ikramdı kırk yıllık kahveyi.
Acı, acı ama kana kana içmekti,
Hayatı meze yapmaktı,
Aşkı satın almak değil, çalmaktı.
Suçum buysa varın vurun kelepçeyi gönlüme,
Hasta düşlerimi darağacına gönderin,
Kırın kanatlarımı koyun kafese
M. Bahadır Pamir

Acıyı Görmek Mi İstiyorsun? Gözlerime Bak

Acıyı görmek mi istiyorsun?
Gözlerime bak!
Dudaklarımda söyleyemediğim sana ait duyguları,
Bana her fırsatta bıraktığın yokluğunun acısını fark edeceksin.
O zaman anlayacaksın acının sende ne kadar masum durduğunu.

Ayrı yetişmiş güllerin birbirine hasreti gibi,
Umutla kurudum sensiz.
Ve sen hiç gözlerime bakıp beni sevdiğini söyleyemedin.
Oysa sırf bu kelime için kurduğum hayallerdi beni hayatta tutan
Bir boşluktan içeri girdim her gece,
Senli düşlerden sensiz karanlıklara süzülür gibi.

Ellerin nasıldı? Küçük müydüler? Ve parmakların ince uzun mu?
Parmaklarını parmaklarımın arasında hissedip,
Seninle sahil boyu denizi hiç fark etmeden bir birimize bakıp yürüyemedik.
Gözlerinin yeşilinde geleceğe dair hayaller kuramadan,
Sadece umut ettim gözlerini görebilmeyi.
Ve o gözlerinde ki ışıltıyla karanlık gecelerime yol göstermeni istedim.

Acıyı görmek mi istiyorsun.
Gözlerime bak!
Ve yaşanmamış boşa geçen anların hüzünlü şiir'ini oku,
Kirpiklerinden sıyrılıp yanaklarına düşen dizelerimde.

Bensiz yattığın o yataklarda benli hayaller kurma artık.
Sabahlara merhaba derken beni seven bir şair var deyip gurur duy sadece.
Ve hiç bilme o şairin senin için her gün defalarca öldüğünü.
Ve bil ki insan sevdiğiyle beraber olacak mahşerde.
Tek avuntum bu şimdilik.

Dünyada olamadığım anları mahşere bıraktım ben,
Ben seni bu dünyalık mı sevdim sandın?
Ölüm'müş,terk edilişmiş umurumda değil,gelme istersen.
Nasılsa bir gün hayat biletimi kestiğinde,
Kavuşma vakti olacak benim için ölüm.
Dudaklarımda ki acı tat?
Yoksa acı bir tebessüm mü olacak sana ulaşmayı beklemek?
Ne yazık hiç bilemeyeceğim.

Acıyı görmek mi istiyorsun?
Gözlerime bak!
Sen uzakta çok uzakta
Bensiz bir yaşamın anlamsız günlerini yaşamaktasın,
Benim gibi.

Seni seviyorum,
Gerçeğin ta kendisi bu iki kelime,
Sırf dudaklardan çıkması istenen değil de
İçimde taa içimde senin için atan bir kalbin feryadı,
Haykırışı bu sevdiğim.
Sana ulaşamasam da,
Biliyorum ki zavallı kalbim
Sana ait her şeyi saklıyor en gizli yerlerinde
Kanlı ve uykusuz gözyaşlarımın
Her gece aynalardan süzülmesi gibi acı veriyor uzaklarda oluşun.

Biliyorum beni sevdiğini
Acıyı tattığını da benden uzaklarda
Ama hiç bana sana ait bir şeyi vermedin?
Acı tek taraflı olsaydı,
Ne yürek dayanırdı ne yaşamın bir anlamı olurdu.
Ama yokluk kötü sevdiğim.
Bir beden olmak isteyen yüreklerde ayrı ayrı yaşamak kötü.

Sana her fırsatta koşmak isterken beni durdurmaların,
Yüzüne hasret kaldığım günlerde
Beni ısrarla kırışlarını hiç anlamış değilim.
Eminim yine okuyunca bu şiirimi büzeceksin dudaklarını
Ve eminim ağlayacaksın.
Ağlamak seni ben yapar sevdiğim
Ve beni sen yapanda içimde senin için yanan bir kalple yaşamak.
Her gün Üsküdar’da oturup kendimi dinlerim
Oysa konuşan sendin hep benimle,
Ne martıların vapurlara takılışı,
Ne işportacıların bağırışıydı fark ettiğim.
Ben denizi seyrederken gözlerinde boğulmayı sevdim.
Yosun tuttu gözyaşlarım sensizliğin dalgalarında.
Gözlerim ve ben her Üsküdar’a inişimizde
Bir gün seninle bir bankta oturup
Sadece ve sadece hiç konuşmadan gözlerine bakmak istedik.

Kaç zamandır bir hüzün dolaşıyor odamda.
Duvarlar bir şeyler söylüyor sanki
Adım adım yok oluşumu izliyorum
Her batan güneşin karanlığı getirmesiyle.
Sabahlara kadar uykusuz gözlerimle uzaklara,
Karanlıklara bakıyorum mütemediyen
Kayan her yıldızda tek bir şey diliyorum?
Ve Senin için yalvardığım namazlarda secdeye kapanıp
Rabbime ettiğim dualarım,
Tuttuğum dilekle aynı olması ve sonra umudumu yitirmeden
Rabbimin bir bildiği var deyip
Kabul olmadığında dualarımın
Tekrar tekrar yalvarmalarım.

Seni okyanusların diplerinde
Bir midyenin içinde ki
İnciyi görme ihtimalimin olmadığı gibi kabul ettim aşkım
Ve seni hiç ulaşılamayacak dağların zirvesinde
Koklayamayacağım bir çiçek olduğunu fark ettiğimde
Tek bir şey düşündüm?

Dokunamadan tenine,
Öpemeden öpülesi dudaklarını mahşere erteledim vuslatı.
Ben o kargaşada ne yaparım bilmem ama
İnsan mahşerde sevdiğiyle beraberdir derler
Seni seviyorum meleğim.

Acımasız olan ne sensin ne de ben,
Bize gümüş tepsiyle sunulan hüzünlü bir hayat sadece
Ve kabul etmesi zor olan bu ayrılıklara katlanmak sanırım.
İnsan yaşamın değerini
Yüzü ve kalbi güldüğünde anlıyor
Anlıyor ki ölüm sadece toprağa girmek değil
Ve nefesi kesilene kadar yaşadığı her şeyin
Gözlerinin önünden geçmesi değil.
Ölüm sensizliğin sadece yaşarken verilen cezası sevdiğim.

Seni bulduğumda sevgi anlam kazandı
Her anımsadığımda yaşamamım oldu gülüşlerin
Hiç tükenmedi içimde senin için yanan ateş
Ve ben o ateşle yanmayı,
Sırf seni sevmek olduğu için
İnan bana çok sevdim.

Oysa
Doğum günüme sadece 10 gün kalmıştı
Eğer yanımda olsaydın
Yaşama daha bir sıkı sarılacaktım..
Şimdi ölüm ne anlam taşıyor?
Yaşamak ne anlam?
Hiç anlayamayacağım
Sensiz bedenim toprağa girmedikçe
ERTUĞRUL BAYRAM
Son düzenleyen goksu18; 4 Temmuz 2007 12:38 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
goksu18 - avatarı
goksu18
Ziyaretçi
4 Temmuz 2007       Mesaj #4149
goksu18 - avatarı
Ziyaretçi
Ağlamak İstiyorum

Gözlerim yeminli ağlamamaya
Karanlığın içinden bir ses ismimi fısıldıyor
Derken bir müzik ağır ağır, usul usul
Ve sen ellerin omuzlarımda
Tutup çekiyorsun beni karanlıktan
Sonra bir kayanın üzerinde devam ediyoruz
Denizin üzerinde batan bir güneş var sadece etrafta
Bir yağmur başlıyor, sonra
Uçuyoruz dans ederek
Bulutların üzerinde
Mehtapla devam ediyoruz
Kıskanıyor bütün yıldızlar

Birden çekiyorsun ellerini omuzlarımdan
Göremiyorum gözlerini
O an düşüyorum
Bin yağmur damlası benimle
Bir ses bana uyan uyan diyor
Bunlar rüya
Kalkıp bakıyorum etrafıma
Omuzumda yanık izleri
Saçlarımda o yağmur
Ve o müzik hala kulaklarımda
İlk defa gözlerim o gün bozuyor yeminini
Keşke gerçek olsaydı diye diye
Ben sana ölümümü verdim
Sen gözlerini göster yeter

Ahmet Öner
RuYa - avatarı
RuYa
Ziyaretçi
4 Temmuz 2007       Mesaj #4150
RuYa - avatarı
Ziyaretçi
Sende beni özledinmi
Benim seni özlediğim kadar
Ellerim ellerini
Gözlerim gözlerini
Kalbim diğer yarısını
Gülüşüm gülüşünü
Bakışım bakışlarını
Dudaklarım seni seviyorum demeyi
Günaydın aşkım demeyi
Ve en önemlisi benim olduğun her anı herdakikayı
Özledi bu beden
Ama bir tek şeyi hiç özlemedim
Hatta lanetle andım o günü
İşte o gün den sonra 875. gün buğün
Beni terkedip bi başına koyuşunun 875. günü buğün
Beni yarım bırakıp gittiğin günün 875. günü buğün
Ve beni terkettin gün buğün
işte o günü bir tek özlemiyorum
Ve nefretle anıyorum...

Evet besbelli sen özlememişsin beni
Özleseydin ben şu an bu şiiri değil
Seni sevdiğimi arar söylerdim sana defalarca
Bu fırsatı bana vermediğin için çok teşekkürler, nefretle teşekkürler.
Gerçekten dediğin gibi sen beni haketmiyosun...
Sen bu mükemmel yüreği haketmiyosun...
İşte hep senin bu söyleminle avutuyorum kendimi...
Ve kan ağlayan yüreğimi..
Onu susturmak zor çok zor
Gözlerim ağlamıyor artık ama
Kalbim inan 875 gündür ağlıyor...
Hiç susmaksızın...
Ve hiç bıkmaksızın..
Susmuyor o da özlemiş aşkını arkadaşını diğer yarısını can yoldaşını dostunu...
Nolur ben benden geçtim
Bari onlara yapma bu ihaneti... MEHTAP SADENUR

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya