Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 447

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.168.921 Cevap: 8.002
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4461
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Sponsorlu Bağlantılar

Ah benim sevgim çiçek örneği
Çarpılmışların kinini yeniler
Beni alnımdan vurmak ister
Saraların iftiraların gençliği

Bilirim geçmektir sevgi
Ölümün en yumuşak en ayarlı yerinden
Çünkü çocuklar geçer
Ölümün en yumuşak en ayarlı yerinden

Çölden farklı olmayan bu korku
Çocukların bu korktukça olur neşeleri
Siyah sepete baktıkça her biri
Sıcak hoşluğunu anlarlar ölmenin

O gün gün ışığından mahrum
Mahrum bırakılmış genç kızlar
Anneleriyle parka çıkarlar
Anneleriyle anneleriyle anneleriyle


Sezai Karakoç
Tiglon - avatarı
Tiglon
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4462
Tiglon - avatarı
Ziyaretçi
Seni Bekliyorum

Sponsorlu Bağlantılar
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
Herşey bana seni hayırlatıyor
Gökyüzüne baksam
Gözlerini görüyorum
Bir yüzgar yüzüme deyse
Ellerini düşünmeden edemiyorum
Tadı senden gelir
Yediğim içtiğim herşeyin
Ve içimdeki bu dayanılmaz sıkıntı
Bu hüzün
Seni beklediğim içindir...


by sempatik_25
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4463
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Geride Kalanmetin
o tren gitti
ben kaldım
bir güz yaprağıydı hüzün
döne döne
indi önüme

yerde ezik bir karanfil
gözlerimde son gülüşün
ve belki hâlâ sallanan elin

o tren gitti
ıpıssız kaldım
yaslandığım ağaç gövdesi
nasıl anlasın beni?

gittikçe daha uzaksın
ses yok kulak dayadığım raylarda
kim duyacak içimde kopan çığlığı
kim görecek beni
kör karanlığında gecenin?

gökte akan bulut
varır mı senin gittiğin topraklara
benden sana taşır mı bu yağmuru?

rüzgara bıraktım kendimi
sürüklenip gidiyorum
bir şiir seni fısıldıyor
boşluğa düşüyor adımlarım
sigaram söndü ateşim yok
meyhaneler çoktan kapanmış
kendime çekilsem
limanım belirsiz
pusulam kayıp

o tren gitti
ben kaldım
bir güz yaprağıydı hüzün
döne döne
indi önüme kare

Hüseyin Yurttaş
Tiglon - avatarı
Tiglon
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4464
Tiglon - avatarı
Ziyaretçi
Sevdam

Mevsim güz değildir
Güz mevsimi hazan mevsimidir
Dökülen her sonbahar yaprağı
Benim sana olan umudumun eksilmesidir

Aldanma güneşin parlaklığına
O senin gül cemalinin yansımasıdır
Gelirse bu gece bir tabut kapısına şaşırma
Giden gülümün sevdalısıdır.


Deniz Özcan/deniz_mx
RuYa - avatarı
RuYa
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4465
RuYa - avatarı
Ziyaretçi
Bendim, gidişine böyle üzülen...
Hasrete dolanan elim ne yapsın?
Alev damlaları olup süzülen,
Dinmeyen gözyaşı selim ne yapsın?

Kimse yanmadı böyle severek.
Özlemin zindanı, bize ne gerek,
Ayrılık olmasın, gitme diyerek:
Yalvaran yakaran dilim ne yapsın.

Güneş'in akışı uf'ka ererken,
Nereden ne zaman gelecek derken,
Yolunu gözleyip seni beklerken;
Elimde kuruyan gülüm ne yapsın?

Şu kalp başkasını benimsedi mi,
Adından başka isim dedi mi,
Ölene dek seni istemedi mi,
Olmaza düşen emelim ne yapsın?

Şığmıyor hasretim taşar setinden,
Uzağa düşmüşüm sezgi yetinden,
Umutsuz kalbimin His Demeti'nden:
Yüreğimden kopan telim ne yapsın?

İrfan Yılmaz
Wolfmann - avatarı
Wolfmann
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4466
Wolfmann - avatarı
Ziyaretçi
Aşk
Elinde büyük bir sözlük
Gözünde kalın gözlük,
Sordum,Ne arıyorsun
Düşündü...dedi Aşk'ı
Zavallı!Aşk'tan olmuştu Şaşı...

Wolfm@nn
Tiglon - avatarı
Tiglon
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4467
Tiglon - avatarı
Ziyaretçi
çocuk bakıyor

bir dinle,çokmu zor şey istedim senden
korkma
sana avuç açmıyorum.

bende istemedim,bu sözlerde
belki bir gün,anlayacaksın.

dağıt beni dünyaya,dileğimdir
korkma

anlat,insan değerlidir
bunun rengi olmaz

anlat,insanı olması gerekende
yinemi savaş

anlat,onu kendine
bakıyorum
RuYa - avatarı
RuYa
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4468
RuYa - avatarı
Ziyaretçi
Sen Deniz Feneri
Hüzünlü bir kış günü başladı yolculuğun
Çocukluğun yıkık kentlerde
Ve kesme kaya caddeli ahşap evlerde geçti.
Okuma yazmayı öğrendiğin
Gazetelerdeki terör sayfaları
Ve Haliç tersanelerinde korsanlar
Evden çıkarken vedalaşırdı babalarla evlatlar...

Her sokağın başında anaların isyanı dururdu
Ve günler kısa ama geceler uzun olurdu.
Bir kurşun bir liraya
Ve bir hayat bir kurşuna mal olur,
Senin doğduğun yerlerde
İnsanlar can evinden vurulurdu.

Sen Deniz Feneri
Sarayburnu'nun dimdik delikanlısı
Yavuz zırhlısında deniz piyade eri
Yetmiş ikiye dört çakı gibi asker
Arkadaşının kaza kurşunu izini sırtında taşıyan
Ve giderken bıraktığı sevdiğini döndüğünde bulamayan...

Yıkar mı bizi bu sevda!
Bir aşk delikanlıyı bozar mı be adam?

Hadi kalk!
Eski günlerde olduğu gibi
Karanlığa yine ışık yak!

Arka bahçedeki mahalle kavgalarında
Kaşına sapan taşı geldiği günden beri
Hani kanına kanımı sürdüğüm o günden beri
Can dostum ve kan dostum
İster kalbine gömdüğün sevdamın aşkına
İster Allah'ın aşkına
Kalk bir ışık yak ve bir kor düşür yüreğimize
Savaşmak ne güzel bir şey uğruna
Ve yeniden âşık olmak...

Ve Sen Deniz Feneri
Sarayburnu'nun dürüst delikanlısı
Kalbine gömdüğün aşkın
Gönlündeki sevdan ve aydınlık gözlerinle
Senin işin karanlığa korkuturcasına bakmaktı
Ve sana en yakışmayan şey ağlamaktı.

Deniz Feneri
Unutmadık o günleri
Sevdamız yüreğimizde gizli kalır
Ve mahallenin kızına âşık olmak
Ayıp sayılırdı
Bir kıza âşık olmak bir de parkayı çıkarmak haramdı
Ve dünya dedikleri şey yalandı...

Paranın geçmediği günler vardı gençliğimizde
Ve namerdin yıkamadığı mertliğimiz
Silah çekmek ve tespih sallamak değildi delikanlılık
Tespihi çekmek, silahı saklamaktı
Yazık...
Gün geldi delikanlılık kabadayılığa yenildi
Sonra üç kuruşa satılan sevdalar ve ucuz aşklar
Artık senin işin değildi...

Sen Deniz Feneri
Sarayburnu'nun dik ve yitik delikanlısı
Ne geçmişten yükselen ağıtlar anlıyor seni
Ne de geleceğe satılan aşklar

Sen doğarken bir ölüm şaşkınlığıyla
Gökyüzüne uzanmış düşmanlık türküleri
Suçüstü yakalanırken en güzel umutların
Gözlerini bir ihanet anında açmışlığın
Ve yakmışlığın gecenin karanlığına en derin aydınlığını

Hey Deniz Feneri!
Parayla satın alınamayacak aşkların sevdalısı
Çektiğin çileleri özenle saklıyorsun seyir defterinde
Sarayburnu'nun dimdik ve yakışıklı delikanlısı...

Gidiyorsun belki Deniz Feneri
Sana 'kal' diyemem giderken
Sevmek kadar ölmek de kader
Ama giderken bile ışığın yol göstersin kayıp gemilere
Gözlerin gökyüzünü aydınlığa bürüsün
Ve sen ölsen bile bir gün
Nâmın yürüsün
Ve sen ölsen bile bir gün
Nâmın yürüsün...


Uğur Arslan
MYDMR - avatarı
MYDMR
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4469
MYDMR - avatarı
Ziyaretçi
Sen Herşeyimdin Benim ..
Sen gözlerimdin benim
Hiç tükenmeyen bir pınar misali
Süzülürken damla damla sular
Bazan ılık, yüreğinin sıcaklığında
Bazan buz kesmiş, kartal bakışlarında
Bakarken bazan, yıldız parlaklığında
Sen gözlerimdin benim,Sen sözlerimdin benim
Dilimden dökülen bir çağlayan misali
Ve yatağına sığmayan bir nehir
Bazan bir çığlık sessizliğimde,Bazan bir sitem haykırışlarımda
Dökülürken dilimden, uçurumdan dökülür gibi
Sen sözlerimdin benim,Sen ellerimdin benim
Rüzgarlarınla doldurduğun bir yelken misali
Bir sağa çekersin beni bir sola
Bazan savurursun açık denizlere
Bazan vurursun acımadan kıyılarına
Başıboş, dümensiz, kapılacakken girdaplara
Sen ellerimdin benim,Sen yüreğimdin benim
Ritimsiz çalan bir saat misali
Çalışıyorsun tik tak tak tak tik
Bazan ileri gidiyorsun koşar gibi
Bazan geri kalıyorsun sanki yorgun
Ha durdu ha duracak hala sana vurgun
Sen yüreğimdin benim,Sen herşeyimdin benim
Düşlerim, ümitlerim, geleceğim
Ellerimdin, gözlerimdin ve yüreğim
Bazan kapılsamda umutsuzluklara,Bazan kızsamda yüreğim alev alev
Sen ne görürsün beni, ne duyarsın
Yine de sen herşeyimdin benim,Ve yine de herşeyimsin.

BİROL GÜLER
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ağustos 2007       Mesaj #4470
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bir şiir yaz bana içinde alabildiğince mutluluk olsun ayın gölgesinde unutulan sevgi tohumlarıyla yeşere dursun veya bir şarkı söyle özlemimdeki sevgiliyi anlatsın yağan yağmurlarla ıslanan bedenimi parlayan gözleriyle kurulasın.

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya