Arama

Hayata Dair - Sayfa 65

Güncelleme: 2 Ekim 2013 Gösterim: 268.527 Cevap: 1.657
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
18 Nisan 2007       Mesaj #641
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
HAYAT

Sponsorlu Bağlantılar


Hayat bir masalmış.
Dertleri uzarmış insanın...
Ömürlerse kısalmış.
Kimse anlamamış.

Hayat bir masalmış.
Pirler piri bir bakmış.
Sıcak sevgiyi bulmuş
İçmiş doya doya
Fakat kanmamış..

Hayat bir masalmış.
İnsanlar hep koşarmış.
Her bakan arkasına
Bir arpa boyu yol almış.

Hayat bir masalmış.
Bitmeyen bir melodi.
Dinleyenler susarmış.
Susunca sessizlik ebedi.

Hayat bir masalmış.
Herkes Polyanna Alice.
Tek gözlü acımasız dev.
Hikayemizdeki kötü polis.

Hayat bir masalmış.
İçinde her şey varmış.
Aşk,ihtiras ve savaş.
Herkeste başka bir telaş.

Hayat bir masalmış.
Yaşanmış ve bitmiş.
Bir varmış bir yokmuş.
Her şey apansız olmuş.



Mehmet Kızılkaya

derbeder76 - avatarı
derbeder76
Kayıtlı Üye
18 Nisan 2007       Mesaj #642
derbeder76 - avatarı
Kayıtlı Üye
Sararmış bir gül benim yanımda çiçek gibi
Ben ölmeyi istemeyeyimde kimler istesin..
Sponsorlu Bağlantılar
Gülmedi hiç talih Kara bahtıma
Ne olur biran önce gelsin ECELİM
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
19 Nisan 2007       Mesaj #643
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Hayat Dediğin



Üzerinden geçilen köprüdür çoğu zaman
Hatta odun parçası aleviyle ısınan
Bazen bir dostun kapısı yüzüne kapanır
Menfaat pazarı senin hayat dediğin...

Sevinmek ve üzülmek, gülmek ve ağlamak
Bazen umut edip bir ümide bağlanmak
Didinerek yazdığını kolayca karalamak
Yazboz tahtasıdır senin hayat dediğin...

An gelir doğan bebeğin ağlayışıdır
Gece narasıyla uyandığın sokağın ayyaşıdır
Birgün gelir senden geriye kalan mezar taşıdır
Bir doğuş birde batış senin hayat dediğin...

Bir sırdır bazen gizlediğin
Bir ayrı kalış ölümle erken gelen
Bazen sefalettir bazen de görkem
Ölümün çözdüğü sır senin hayat dediğin...

Bir genç kızın toz pembe hayalleri
Bir demircinin nasır tutmuş elleri
Bazen kavak yelleri bazen umut selleri
Yaşamakla da bitmez senin hayat dediğin...



Tülay DEMİR
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Nisan 2007       Mesaj #644
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sen üzülme / Satanlar utansın

Yürekleri yakan kızgın alevler içinde
çiçekler açar siyah toprakta burcu burcu
fidan iken kırıverir demir eller.

Kuşlar türkü besteler, yeşil çam ağaçlarına
Çöl rüzgarları eser, konargöçer obasına
zalimse yönetenler,
halk mecbur mu,
Okyanus ötesi zengin kumasına?

Bir zamanlar, Seher yeli, haya beşiğine
bir bebeği okşar gibi ninni söylermiş
hiç bitmese dedirten ferahlıkta...

o zamanlar, kırmızı yanaklı, utangaç gelin
korkusuz oynaşırmış bebesiyle
kitaplardan mutluluk okurmuş, muallim edebiyle

şimdi zalim gücün, kara yürekli askerleri
pamuk beyazlığındaki saf duyguları boğup,
daha doğmadan öldürür körpe kuzuları

Sürgün çiçekleri alışıktır vurgun yemeye
ötesi, sevdiği için can vermeye
Öyleyse buyurun Tarihçiler
21.Yüzyılın talihsiz ve ayıplı T A R İ H İ ‘ni yazıp
yarınlara emanet etmeye.
BLacK_HawK - avatarı
BLacK_HawK
Ziyaretçi
21 Nisan 2007       Mesaj #645
BLacK_HawK - avatarı
Ziyaretçi
Buğu Sepeti Ömürlerde

köşesinde sessiz
hayatla ‘oya’lanırken kadın
dinledi de etrafını
yanağına bir damla
tuz bıraktı…

konuşacak:

/ ben Aşk'tan bahsediyorum /

hani şu
asırlardır çözülmeyen muammadan
sultan sofralarını kıskandıran lokmadan
yaprak kıpırdatmadan kopan fırtınadan…

ben bir kızıl düşten bahsediyorum
gecelerimize savrulan
görüldüğü yerde vurulan ve yine de ölmeyen…

aynı pencereden baktığınız için hayata
birbirinizi sevdiğiniz insanlardan bahsetmiyorum
'içinsiz' bir duygudan,
bütün sağlam pencereleri terk etmekten
gönül adımlarıyla güle oynaya
'bilinmeyen' bir pencerede
buluşmaktan bahsediyorum

ben
yüzümüzü çize çize geçen yılların ardında
hep aynı kalan
öpmediğimiz yerini bırakmadığımız
ama yine de doyamadığımız
ve ağlamakken asıl işi
gülümseyebilen hasretten bahsediyorum…

cennetle cehennemin buluşmasından
bir kralı dilenci
dilenciyi kral eden zamanların aynılığından
ve bu aynılık aynasının
varlık hanenizi ısıtan alevinden bahsediyorum

nihayet
yaşadığı kentin kuşlarıyla konuşmaya alışmış
bir adamdan bahsediyorum
yıllar önce
babaannesinin uzattığı mendilde bıraktığı
son göz yaşını alıp, bir ağustos sabahı
omuzlarıma akıtmasından…

ahh ben ömür yollarının hanidir beklediği
O yolcudan bahsediyorum
Aşk’tan yani…

hayatı bedenine kapatan insan!
ya sen ne’den bahsediyorsun?

Esra Güzelipek
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Nisan 2007       Mesaj #646
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Tükürdüm Yüzüne Dondu ,Alnında İzi Kaldı..



Sandığın başında kilitlendi gözlerim,ellerim titrek dokunmaya korkuyordum birden açılmaya başladı.Güneş doğdu içinden,zülüf döküyordu teninden,kıyamadım sevmeye güzelliği seyrettim.Gök gürlüyordu içimde....
baran! damla damla ahhhh ne güzelsin güzellik..Ahhh ne güzelsin gün doğumu...

Uzattılar ellerini ,elleri ellerimde eller sol yanımda..Avuçlarımı açtım damlıyorlardı,
birikti avuçlarımda dolu dolu dudaklarıma götürdüm öptüm yüreğimsiniz dedim.

Tebessümler ışıltılı öyle hoş ki varmı ötesi dedirten..Gözlerim parladı,
o da yüreğime kaydı.Adım yürek işçisi! İşlemesine bayılıyorum,bir ilmek sevgi bir ilmek daha sevgi,bir ilmek daha sevgi..Sevmek..sevmek..sevmek adım.

Epey olmuştu yola çıkışım.Her durakta binbir hayat ,hayat alnımda...

Güneşlerin arasında alacakaranlık,arada yüzüme çarpmalıydı.Yalpalamalı ki
güneşin kıymetini bilmeliydim.Karanlıklara örümcekler ağ kurmuş daralıyordum
hiç sevmemiştim karanlığı.Ellerimle iteliyordum.İki kol,iki el o da ne!
eller,kollar birleşmiş benim ellerim geride yürekler benden ileride.İştesevgi..işte yürek..İşte ışık...Karanlığa karşı güneş yine açtı!

Zindanı kapatmalıydı,karanlık kör kuyusunda boğulmalıydı.Nereye saldıracağını şaşırmış
galyana gelmişti.Üstteki karanlık aman elim yanmasın der
ben karıştırayım,maşalarım kurcalasın.Ellerimin yanmasına dayanamam ardından insanlık
dersi veririm sadece sözlerde, yalandan kim ölmüş.

Maşalar kendinden geçmiştir...

Yandıkça çırpınıyor uluyorlardı.Halbuki köpeklerin havlaması yukarılara yetişmez derler,
kulaklar sağır olunca güzelliklere ulumaları da doğal.Karanlıksa
çakal hesabında.Kurtlar gelince ayağa kalkacak,el etek öpecektir.

Riya alışkındır etek öpmeye..Çakallık alışkındır hor görülmeye.Karanlık
sinmiştir köşesine uzaktan izler.Mutludur şeytan misali heytt bugünde kullandım
kırıttım,kandırdım helal bana.Nasıl mutlu oldum ,sahte tebessümde gizler acısını,
aslında mutsuzdur sevmeyi bilememiş,sevilememiştir..Bu en ağır cezadır karanlığa,
hep karanlık kalacaktır,ışıksız bir dünya ,sevgisiz ağaç,kurumaya mahkum hayat.


Karanlıktan hiç bu kadar nefret etmemiştim,çakallarını ittim ayak ucuyla.İtildiler haykırışlar arasında.Tükürdüm çakalların suratına tükürüğüm dondu izi kaldı alınlarında!


Var git yoluna dedim hadi yüreğim biz ne karanlıklar gördük.Sevgiyi katık yapar,su gibi içeriz.İnsanlık uğruna başımızı gerektiğinde veririz!


^^Bir elinde ayna saçın tararsın derinliklerde diğer eline yapışmış maşa karıştırtırsın ortalığı sessizlerle^^
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
23 Nisan 2007       Mesaj #647
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Kimse Dokunmasin Sana - Kenan Yüksel


siirler



Hayatimin a$kini tam buldum derken
yalniz günler sona erdi derkene
yine yalnizim
yine ümitsizim

biz birbirimizi
severkene
heran bir birimizi özlerken
ayirdilar bizi ayirdilar

unutursun zamanla diyorlar
a$k gelir gecer diyorlar
yüregimde herani sensiz büyük bir aci
yüregim hüzün dolu

sensizligin yollari hüzün
sensiz her aldigim nefesim bir zulüm
hayatimin anlami sensin
sensiz kalirsam hayatima kiyarim
tek bir damla göz ya$ina kiyamam

Belki sen ümitini kestin
Belki sen bu benim kaderim diyib boyun eydin
bilmiyorum
senden uzak habersizim
hersey olumsuz gözüksede
seninle olmak icin her$eyimi veririm
bu a$k icin son damla kanima kadar
mücadele ederim

benden ba$ka kimse dokunmasin sana
benden ba$ka kimse bakmasin gözlerine
seni Ba$kasinin kollarinda görmeye dayanamam
ölürüm ozaman sen benimsin sevgilim
duy sesimi senin icin ya$iyorum
senin icin sava$iyorum
sevgilim ben sensizlige dayanam
katlananam..




siirler
DEsssT16 - avatarı
DEsssT16
Ziyaretçi
23 Nisan 2007       Mesaj #648
DEsssT16 - avatarı
Ziyaretçi
Eskileri daha çok seviyorum…

Eski bir plaktan duyulan cızırtılı şarkıları, eski aşkları, aşıkları, kelimeleri, eski insanları, eski adamları…
Eski evleri seviyorum… O ahşap evleri…

İçinde yaşayan insanlar gibi, soğuk beton yığını apartman dairelerini değil…
Katlar arasına sıkıştırılmış insanları, sıkışmış hayatları, bilgisayar tuşlarına saklanmış ilişkileri değil..

Adam gibi adamları özlüyorum…
Sevdi mi tam seven, özü sözü bir adamları…
Bir bakışın, bir gülüşün, bir dokunuşun kıymetini bilen insanları…

Arthur Miller’in bir oyununda şöyle der:
"Bir genç kızla seviştiğin zaman ona bir sürü söz vermiş olursun.."
Öyleydi eski adamlar…

Bunu bilirlerdi…İlle de kelimeler gerekmezdi…
Dokunduğun zaman bir insanın kuytularına sözdür bu…
Gözün göze değmesinin ne demek olduğunu, bir insanı sevmenin ne olduğunu…
Sevmenin yurek istediğini, emek istediğini, güç istediğini…Bunu bilirler eskiler… Bunu bilirler…

Ve benim gibi eskiciler…
Bunu severler..
Bunu isterler..
Bunu yaşatırlar, yaşarlar..
Yaşamak isterler…
ESKİCİ ruhum istiyor yapacak bir şey yok…
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
23 Nisan 2007       Mesaj #649
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Değil mi

yağmur yağıyor bak
sokaklar hepten ıslak
yer kalmamış ıslayacak
artık ağlamayız değil mi

iki gün küs durduk
hayır durmadık kudurduk
böyle acı istemem bir daha
artık darılmayız değil mi

yok sevgimi koyacak yerim
yüreğinden başka senin
deniz sensin mavi benim
artık ayrılmayız değil mi

Celal Kabadayı
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
23 Nisan 2007       Mesaj #650
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
HAYAT

Hades'ten geliyorum, ayağım toprak
yürüyorum Hades'e
göğün mavi korlarına basarak

Ayten MUTLU |

Benzer Konular

27 Kasım 2010 / Ziyaretçi Cevaplanmış
7 Mart 2012 / Misafir Soru-Cevap
20 Temmuz 2009 / _PaPiLLoN_ Psikoloji ve Psikiyatri