Arama

Sonsuz Aşk - Sayfa 233

Güncelleme: 26 Ekim 2014 Gösterim: 554.720 Cevap: 2.787
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
18 Ağustos 2008       Mesaj #2321
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Sevdim Seni

Sponsorlu Bağlantılar

Bütün mevsimlerde sevdim seni
Ama en çok yeşil baharlarda
Açan her çiçeğin damarında
Gülün kokusunda
Papatyanın yapraklarında
Yağmurlarla sevdim seni
Islandım biraz her bakışında
Yüreğim kuş cıvıltılarıyla dantsa
Birazda korktum,
Sabah ayazlarında
Kah bir bankta kah kaldırımlarda
Sevdim seni bütün mevsimlerde
Ama en çok yeşil baharda...

Yusuf Ağcagül

TiglonBoYs - avatarı
TiglonBoYs
Ziyaretçi
18 Ağustos 2008       Mesaj #2322
TiglonBoYs - avatarı
Ziyaretçi
Aşkım

Sponsorlu Bağlantılar
Ne yillara,ne kullara,ne belalara yanilmem askimmmmmm,hep severim SENi
Sen merak etme sustururum susmayan dilleri.
Ben cok mutluyum askimmmmm hic olmadigim kadar,
Seninle hep böyle son nefesimi verene kadar.
Sen beni hep sev askimmmm ben SENi sevmeyene kadar.......
Askimiz efsane olsun"birbirlerini cok sevdiler,seviyorlar,sevecekler yazsin yere,gökyüzüne askimmmmmmmmmm
Aklim gözlerim delirdi askimmmmmmm
herseyde,her yerde,yemeyimde,suyumda,aldigim her nefesimde sen
Cok mutlu ve sansliyim askimmmmmmm
Tepden tirnaga sen olmus bu ben SEN SEN SEN
SENI SEVMEK,SENIN ICIN "O BENIM MELEGIM" DEMEK,SEN OLMAK "BEN YANLIZCA ONUNUM OYUM" DIYEBILMEK.

KISACASI BU ASKIMMMMMMM
YASAMAK SENI SADECE SENI SONSUZA KADAR SEVEBILMEK
alıntı

ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
20 Ağustos 2008       Mesaj #2323
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Vazgeçtim


Vazgeçtim, üzüm karası gözlerinden,
Masallar kadar tatlı sözlerinden vazgeçtim.
Kiraz kırmızısı, çatlak dudaklarından,
Bana senin kokunu getiren rüzgarlardan,
Seni hatırlatan bütün şarkılardan vazgeçtim.
Umudumun bittiği yerlere güller dikmekten,
Her acı cigaramın sonunda "of " çekmekten,
Hayatı, sen diye yaşamaktan vazgeçtim.
Yalan dünyanın, doğrularını dinlemekten,
Kadehlerden, gözyaşıma su katıp içmekten,
Yalancı dostları, çevremde görmekten vazgeçtim.
Bir adını silemedim kalbimden senin,
Yıldızıma, gözyaşı dökmene alışamadım.
Aşk sendin, sevginin anlamı sendin.
Sen de yalan olup gittin ya...
Sayende yalancı aşklardan vazgeçtim.
Gecenin bir yarısı, elimde kalem,
Yine seni anlatıyorum, bilmiyorum ki neden?
Şehrin, ışıklarını izliyorum hayalinle,
Nedensiz nedenlerden vazgeçtim, işte böylece,
Senin yüzünden, artık güvenmiyorum aşka,
İnanır mıyım, sevgi dolu dediğin o bakışa
Yoruldum, bu yolda yürümekten be güzelim.
Saçlarıma, yağdırdığın karlara bakıp da,
Hayatımdan senin için vazgeçtim.
Aslına bakarsan be gülüm, ben sana değil,
Düşümdeki emsalsiz güzele vuruldum.
Sonra da onun günahını senin boynuna yükledim.
Affet beni bir tanem,
Galiba ben aşk adına büyük bir günah işledim,
İşte bunun için de, ben aşkın platonik olanını sevdim.
Sonunda platonik aşklardan da senden de vazgeçtim.

BAKİ EVKARALI
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Ağustos 2008       Mesaj #2324
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bir papatya tarlası düşün.. İlkbahar ayı.. Ve sen, onun yanından geçen yolda yürüyorsun...
Ve o papatya tarlasında bir papatya dikkatini çeker.. Binlercesinden birisidir ama sen, onun
yanına gidersin.. Onda seni çeken bir şeyler vardır.. O papatyayı olduğu yerden koparırsın..
Sadece senin olsun istersin, sadece senin.. Öleceğini düşünmeden. Ve gidersin o tarladan...
İçindeki şiddetin durduramadığı bir bencillik ama bir o kadar güzel ve hapsedici.
İşte bu TUTKU...
...Yine o tarlanın kenarındaki yolda yürüyorsundur.. Yine milyonlarcası arasında bir
tanesi seni çeker.. Yaklaşırsın, yanına gidersin o papatyanın.. Gözlerin başkasını görmez
olur o an. Onun için herşeyi yapmak istersin... Dokunmak istersin.. Dokunamazsın, orda,
onunla ölmek istersin. Ama birden hafif bir rüzgar eser ve bir başka güzel çiçek kokusu gelir
burnuna.. Dayanamazsın onun kokusuna.. Unutturur herşeyi bir anda ve o kokunun geldiği yöne
gidersin.. O papatya orda kalmıştır, yüreğinin bir kenarında.. Paylaşılmamıştır bir çok şey..
Unutulmaz belki ama geri de dönülmez ona.. İşte bu AŞK...
...Yine o yoldasın.. Papatya tarlasının yanından geçen.. Ve yine bir papatya ...
Milyonlarcasının içinde seni çeker.. Gidersin yanına..
Orda kalakalırsın.. O hiç ölmesin diye her şeyi yaparsın.. Tüm gücünle onunla olmak
istersin.. Oradan seni koparacak hiç bir güç olmadığına inanırsın.. Ve orda onunla
ölene kadar birlikte kalırsın... İşte buda SEVGİ...
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
23 Ağustos 2008       Mesaj #2325
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Ben İmkansiz Aşklar Figüraniyim



Ben imkansız aşklar figüranıyım
Hiç olmadı benim güzel sevdalıklarım
Ben platonik aşklara demir atmışım
Utangaç bir çocuk tiplemesiyle
Ben imkansız aşklar figüranıyım.

Gözlerim hep bakıyor uzaklara
Yüreğimde hiç sevilmedik bir karamsarlık
Gönlüm,bu sevdanın çaresizliğine yanmakta
Sonu belirsiz, karanlık bir yoldayım
Ben imkansız aşklar figüranıyım.


Ali Sekmen
GÜLGECELER - avatarı
GÜLGECELER
Ziyaretçi
24 Ağustos 2008       Mesaj #2326
GÜLGECELER - avatarı
Ziyaretçi
GÜZ BULAŞTI ŞİİRE


Yokluğuna düşen her hasret gecesinde
özlemlerin çivisi çıkıyor bende
senli yaralar sızıyor bedenimden
kana kana içiyorum ayrılığı
içimde senli bir şiir yazılıyor
mısra mısra dökülüyorum yerlere...

ağzımda aşkın o buruk tadı
dudağımda düşlerimden biriken şarkı
güz bulaşıyor göğsümde yeşeren şiire
ağaçlar ağlıyor geçtiğim caddelerde
yağmur içen toprağın kokusu bulaşıyor sesime
ben sen oluyorum
ve sen olduğum kadar ayrı kalıyorum kendime..
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
25 Ağustos 2008       Mesaj #2327
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Ölürsem Yine Git Sevdiğine



aşka bi dem kala kapımı açtım
dudaklarının kıyısında buldum kendimi
bi gün olurda seni sanki göyüzünden
kayan yıldızlar gibi tutamazsam
ellerini ve bi gün gelirde ben ölürsem
yoluna sen yine git sevdiğine...

Ümit Albayrak
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
27 Ağustos 2008       Mesaj #2328
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
Adını Bilmeden Sevdim

Ben, seni; adını bilmeden sevdim. Ve, “var”lığınla gülüşünü...
Ben seni, yaşını bilmeden, gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ve, “yar”lığa süzülüşünü.

Ben seni, sesini duymadan sevdim...
Ve duymadan nefesini.
Ben seni adını bilmeden sevdim...
Ama; sevdim!..

Üşüyüşünü sevdim...
Üşüyüşünü sevdim onüçüncü ayın ilk günü;
“Gel, ısıt” deyişini!..
Bekleyişini sevdim beşinci mevsimin gün bitimlerinde, bilerek gelmeyeceğimi...
Akşam alacalarının gönlüne yürüyüşünü sevdim...
Ve, kıpırtısız, karanlığa gömülüşünü sevdim.
Bir de;
“Gel, ışıt” deyişini!..

Ben seni, adını bilmeden sevdim.
İhtiyacım... Cevabım...
İsimler koydum sana; bahar yelim, çiçek tarlam... Gökkuşağım, ışığım... Kuşkanadım, pembe rüyam, çiy tanem...
Seni, adını bilmeden sevince öğrendim; seni sevmek için gerekmiyordu ismini bilmem...
...Sevdim işte!

Ben, seni; yaşını bilmeden sevdim... Yani bilmeden sevdim deden yaşında mıyım, torununla akran mı!
Ben seni, gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ben seni, sesini duymadan sevdim.

Ve hatta öğrenmeye korkarken, bilmeye kıyamazken seni...
...seni sevdim.
Seni sevdim.

İçime salıncaklar kurdum gönlümün ipleriyle...
Oturdun, sallayamadım; dokunurum diye korkumdan!
Dolaştın boynuma bir sarmaşık gibi; okşayamadım.
...Koklayamadım!
Dalgalarını taramamış olan parmaklarım yabancı saçlarına...
Ve hâlâ bilmiyorum, gözlerin ne renk?.. Hangi yıldızlar mahpus içinde?

Ve ben sana hâlâ seni sevdiğimi söyleyemedim!..
Ama ben seni; adını bilmeden, yaşını bilmeden... Yüzünü bilmeden, sesini bilmeden...
...seni bilmeden sevdim.
Seni, “bilmeden” sevdim!
Senin olmadığın ve benim olmadığım bir sokaktaki köşebaşında çarpıştı duygularımız!
Döküldü içindekiler ve döküldü içimdekiler...
Sen yoktun orda ve ben de yoktum;
Ama sevda vardı!

Ve, ben; seni adını bilmeden sevdim



Muammer Erkul
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
28 Ağustos 2008       Mesaj #2329
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Gönül Kelebeğim...


Unutacaksa atmasın neyleyim bu kalbi
Seni görüp tanımazsa neyleyim bu gözleri
Seni kötü yazacaksa neyleyim bu elleri
Seni nasıl unuturum gönül kelebeğim

Kısada olsa ne günler yaşadık beraber
Hepsi ömür gibi sensiz geçmez seneler
Asır gibi gelir yanımda olmadığın geceler
Sensiz dünya durmuş gibi gönül kelebeğim

Gülmeye küstü kalbim sevgiye susuzum açım
Gözpınarlarım kurudu akmaz oldu gözyaşım
Umudum kalmadı hayattan daha neki yaşım
Sensiz devran dönmez oldu gönül kelebeğim

Vefasız dünya derler adına nedense
Dünya neylesin içindeki kul kötüyse
İnsan severken duyguları ile severse
O sevgiyi ölüm ayırırmı gönül kelebeğim

Var kısa olsun ömrün ışıl ışıl rengarenk
Her yaşamın özüne kendine denk
Kiminde mutluluk var kiminde ahenk
Adalet haktan şüphen olmasın gönül kelebeğim...


Ali Adıyaman
TiglonBoYs - avatarı
TiglonBoYs
Ziyaretçi
31 Ağustos 2008       Mesaj #2330
TiglonBoYs - avatarı
Ziyaretçi
Aşk

Aşk, varlıkta yokluk,
Çoklukta yalnızlık çekmekmiş
Anladım.
Sen yoksun ya!
Yalnızım, derbederim.
Neden öyle erken gittin ki!
Gittin ve dönmedin.
Oysa dönmek için gitmiştin.
Yoksa dönmeyecek misin?
28 Şubat 2005

Salih Okumuş

Benzer Konular

6 Kasım 2015 / ThinkerBeLL X-Sözlük
11 Mart 2012 / Mira Edebiyat
 Sonsuz
14 Şubat 2013 / buz perisi Matematik