Arama

Sonsuz Aşk - Sayfa 70

Güncelleme: 26 Ekim 2014 Gösterim: 555.145 Cevap: 2.787
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #691
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Demek ki sevmişim, boşu boşuna
Aldandım o senin, sahte aşkına
Sponsorlu Bağlantılar
Bir örümcek gibi, düşürdün ağına
Akıttın zehrini, temiz aşkıma

Öldürdün aşkımı, çöle çevirdin
Gönlüme darbeni, vurdun devirdin
Arkana bakmadan, terk edip gittin
Yaralı bıraktın, yol ortasında

Hani çok severdin, sevgilim derdin
Uğruna canımı, veririm derdin
Sensiz yaşayamam, ölürüm derdin
Bıraktın beni sen, dert kucağına



ERDOĞAN KUTLUGÜN
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #692
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Gözlerim ressam rolünü aldı ve kabartma çizgilerle,
Güzelliğinin biçimini gönlümün levhasına çıkardı;
Sponsorlu Bağlantılar
Bedenime gelince, o da bu resmin çerçevesi oldu işte;
Malum, resmin konumundan bilinir usta ressamın sanatı.
Seni olduğu gibi yansıtan resim nerde diyorsan,
Ressamın içine bakıp hünerini orda görmelisin;
Camlarının parlaklığını senin gözlerinden alan,
Göğsümdeki sergide asılı resme ulaşmalısın.
İşte bak, gözler gözler için neler yapıyor!
Gözlerim senin şeklini çizdi, seninkilerse,
Gönlüme açılan birer pencere; güneş de bayılıyor



Onlardan içeri bakmaya, sen varsın diye içerde.
Ama gözlerin sanatında yine de bir eksiklik var:
Gördüklerini çiziyorlar yalnız, yüreği tanımıyorlar.

featherWilliam Shakespeare
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #693
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
S e n

Sen düşünselliğimin sevgilisi
Sen, gönlümüm krizantem çiçeği
Sen, sen özlemimin yüzsüz kraliçesi
Seni ben gibi seviyorum inanmıyor musun?
O zaman,
Bir paslı bıçak alıp
Söküp al kalbimi yerinden.
Ve bir leş niyetine at akbabaların önüne.
Dirhem dirhem yesinler kalbimi.
Ama göreceksin ki
Kalbimin her dirheminde sen varsın.
Pişman olup döndüğünde
Çok geç olmuş olacak.
Çünkü
Kimbilir hangi akbabanın midesinde
Kimbilir hangi dağın zirvesinde
Adını yazıyor olacağım...
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
12 Aralık 2006       Mesaj #694
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Nasıl nerde ne zaman çıkacak
Hiç belli olmaz
İnsan kendini bulutların üstünde yürür
Sanırken bir bakmış
yerin dibinde
Aşk böyle birşey
Hele yaz aşkları
Su gibi akıp gider
Acısı yürekte gidenin ismi dudakta kalır
Nedense hep uzun süreli diye başlar aşklar
Sonu hep hüsranla biter
Aşk ve sevgi farklıdır
Aşk saman alevi gibi
Sevgi ise bakidir
Aşk bitince kırılır insan
Sevgi hiç bitmediğinen yaşar insan
Belki ilişki biter ama yürekte ki o sevda bitmez
Sevdalar vardır ki efsaneleşmiş
Aşklar vardır ki
Unutulup gitmiş
Aşk insanı çocuklaştırır
Sevgi ise olgunlaştırır
Ama hayatta ikisi de var
ve insan gerçek sevgiyi bulana dek
hep aşkı yaşar...



HATİCE ESER
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Aralık 2006       Mesaj #695
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bütün gidişlerin arınmış,uçarı sevdaları
Bir kenara bırakmış ve kendini sadece aşka adamış
BİR ADAMIM BEN.senin aşkınaa
Herşeyi yeniden tanımak yeniden tanımlamak istiyorum.
Seninle yaşamalıyım seni yaşamalıyım
Yanımda değilsen saatler durmalı sonra sen gelmelisin
Kaldığım yerden yine aynı heyecanla devam
etmeliyim yaşamaya......Zaman gibisin....
featherMehmet COŞKUNDENİZ
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
13 Aralık 2006       Mesaj #696
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Kara gözlerini gülüm gözüme
Düğümledin açmak kimin haddine
Yalan değil inan benim sözüme
Sevdalardan kaçmak kimin haddine

Aşk dedimi her yanlarım tutulur
Sevda için inan zehir yutulur
Sevgi için kor ateşler tutulur
Yanan aşktan kaçmak kimin haddine

Aşk diyince akan sular dururmuş
Sevda için göz pınarı kururmuş
Acı çeken sinesine vururmuş
Acılardan kaçmak kimin haddine

Hic bir tabib care bulamaz aşka
Her aşkın acisi bir ayri başka
ömrümce ağladım divane aşka
Ağlamadan kaçmak kimin haddine

Aşk titretir lambalarda ışıgı
Mecnun eder gercek seven aşıgı
Taşanada tutturmus bal kaşıgı
Tutmadan kaçmak kimin haddine

Yaşarimde şaşmış aşkın elinden
Ne dudaktan öptüm nede dilinden
Saramadım nazlı yari belinden
Sarılmadan kaçmak kimin haddine


YAŞAR GÜRLEK
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Aralık 2006       Mesaj #697
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ben sensiz olanlara seni aratıyorum,
Ben sensiz kalanlara seni yaratıyorum,
Seni saklayacağım, seni yazıp-andıkça
Kendimi çoğaltıyor, seni kuşatıyorum.

Unutturmayacağım, seni yaşatacağım,
Kendimi çoğalttıkça, seni kuşatacağım,
Her zamanda, her yerde sen bende yasadıkça...
Sen evreninde sana seni aratacağım.

Özdemir Asaf
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
13 Aralık 2006       Mesaj #698
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Işığını Duyup da Gelmiştim

Eddy Scheepers’e


Islığını duyup da gelmiştim
Trenlerine hasret istasyondaydık
Kar yağıyordu rayların pasına
Isınsın diye çadırında küçük çingene
Masallarını anlatsın diye torununa göçmen nine
Şarkılar söylemiştik sesimizi sevgilerle sarmalayıp

Melezdi sokakları şehirlerinin
Kara kiraz taşırken sofralara beyaz atlar
Sen Emile Verhaeren okurdun,
Ben Nazım’la coşardım;
Neruda’da buluşurduk
Lorca’ya yanardı dilimiz gecenin dipsizlerinde

Nedensiz değildi köprüleri bu denli sevmemiz
Çocuk resimleriyle büyütmüştük düşlerimizi
Zemheride renktiler kuş göğüslerinde,
Baharda ıtır senfonisi
Ne kadar uzarsa yaz
O kadar uçurtmaydı gökyüzümüz

Hem sözüydük duyarlılığın, hem söylemi
Hem farklılığıydık, hem birlikteliği arkadaşlığın
Kuşku alacasından sezgi aydınlığına
Binlerce çıraya kibrit değdirirdik
Molasız ve mavi aksın diye nehirlerimiz.

Islığını duyup da gelmiştim
Kendi külümüzü basıp kendi kanayanımıza
Acının ırmaklarından geçmiştik
Trenlerini unutmuş istasyon caddesinde
Cam örtünmüştü yeni yetme kızlar
Kar yağsa da olurdu, yağmasa da
Kösnül atlar mevsimiydi duyumsadığımız zaman.

Hamdi Topçu
AriThmetiCs - avatarı
AriThmetiCs
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #699
AriThmetiCs - avatarı
Ziyaretçi
Sana doyamamak, hasret dedikleri bu mu?

Her an seni duymak, her an tenini hissetmek, yanı başında seni
yaşayabilme ihtimallerini gözden geçirdim az önce... Her ihtimal beni
daha da başka özlemlere götürdü. Oysa o ihtimallerin belki de çok az
bir yüzdesini paylaşacağım seninle... Aslında seni daha fazla düşünüp
fikrimi senle doldurmak belki de hataların en büyüğü kendime karşı...
Kimbilir belki de şu yaşam denilen karmakarışık durumu kaldıramadığım
bu günlerde sen bana yaşamımı yeniden hediye ettin... Öylesine
sindirilmiştim ki kendi dünyama, gerçek dünyaya dair olan her şeyden
kendimi yavaş yavaş çekmeye başladığım bir zamanda çıkıverdin karşıma
ve seni hayatımın bir parçası olarak aldım gönül bahçemden içeriye...
İyi ki geldin... Hoş geldin...

Senin bana şu kısacık zamanda verdiklerin aslında ne kadar da çok...
Ve sen bir çoğunu bilmiyorsun...
Bunlardan ilki; sana söz verdiğim
andan itibaren sigaramı almadım hiç elime... Artık insanlara bahaneler
sunmuyorum, istemediklerimi açıkça anlatıyorum ve gerektiğinde "hayır"
demeyi öğrendim. Bazı zamanlarda derdini paylaşacağın en yakın dostuna
bile susmanın meziyet olduğunu da öğrendim... Kim bilir daha neler
vereceksin, şu öğrenmeye aç beynime neler neler öğreteceksin... Bunlar
senin görevin olmayacak, ben sadece senden almam gerekenleri belki de
sana sormadan fikrime yerleştirivereceğim.

Ya ben, ben neler verebilirim ki sana...

Sana sadece sevgimi, sana sadece dostluğumu, sana sadece tertemiz bir
ben verebilirim... Benden başka "sevmek" nedir öğretebilirim ancak,
eğer istersen tabii ki...

Sana dair yazmak, seni seninle paylaşmak, beni seninle paylaşmak...

Özlüyorum seni, her dakika daha da büyüyor özlemlerim...

İsterdim ki sihirli iksiri içtikten sonra görünmez olayım ve hep yanı
başında kalayım, her dakikanı, her saniyeni sen hissetmesen de seninle
paylaşabileyim diye. Biliyorum, sen görünen beni her saniye
yanıbaşında istemezsin... Aslında haklısın da... Ama benim de kendime
göre haklı nedenlerim var... Bunların en geçerlisi ise;

SENİ SEVİYORUM
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #700
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Gelişin öylesine büyük bir huzurduki , geceler boyu hayalini kurduğum düşlerimden bile daha güzeldi. Uzaktan gözlerini gördüm önce , beni üzeri yosun tutmuş yanlızlar rıhtımından kurtaran gözlerin , nasıl aydınlıktı öyle. Rengarenk giyisilerin içinde omuzlarına süzülen saçların ve o dudaklarındaki içimi rahatlatan gülüşün ne güzeldi...

Çok iyi anımsıyorum mevsimlerden bahardı , yağmur yürekli kentim sen geleceksin diye güneş açmıştı. titreyen dalları yeşermişti ağaçlarımın, kelebekler bile sevincime ortak olmuştu. oysa senden önce hüzün yağardı düşlerime. hayran bakışlar tanıştı önce , ardından utangaç davranışlar.Önce seni seyre durdum uzun uzun , içime akıtıyordum doyumsuz güzelliğini. Senin ise yanakların kızarıyordu , karşındaki hayran gözlerin ardında.Nereye gideceğimizi konuşamadanyürümeye başlamıştık tutku sahilinde. Mutluluk rüzgarları sürüklüyordu bizi, belli ki sende mutluydun. Hem duygularımız, hem gözlerimiz hemde dudaklarımız konuşuyordu.

Benzer Konular

6 Kasım 2015 / ThinkerBeLL X-Sözlük
11 Mart 2012 / Mira Edebiyat
 Sonsuz
14 Şubat 2013 / buz perisi Matematik