Arama

Sonsuz Aşk - Sayfa 107

Güncelleme: 26 Ekim 2014 Gösterim: 506.441 Cevap: 2.787
the_pretty - avatarı
the_pretty
Ziyaretçi
2 Mart 2007       Mesaj #1061
the_pretty - avatarı
Ziyaretçi
Gecede Keman Hıçkırıkları...

Sponsorlu Bağlantılar


Akşam olmakta
uzak dağların ardında trenler geçmektedir şimdi
gözlerimde mavi gecelerin yıldızları
yüreğimde özlemin ince sızıları
yorgun güvercinlerin kanat çırpınışlarında soluğum
bakakalırım her akşam öyle dalgın, dargın ve ıraklardan ırak
yalnızlığımdır damlayan karanlığın kirpik uçlarında her gece
her sabah bir çocuktur içimde alıp başını gider uzak dağların doruklarına
yıllar var ki tek bir çiçek açmadı gönül bahçemde
kabr-i hanemde tek bir yolcu geçmedi
çöl oldu gülüstanım
şiiristanım, düşistanım

yolculukcq0

Oysa hep yolculuklardı sakladığım kendime, keşifsiz denizlerdi
yıllarca bir ayrılığı biriktirdim deltalarda, bir yalnızlığı
kendimden kaçıp kaçıp kurtulmak isteyen bir gemiydim belki
belki bir deliydim herkesin akıllı olduğu bir dünyada
oysa yıllar varki tek bir gemi gecmedi denizlerimde
göğümde tek bir martı uçmadı
yaşlı ve yalnız bir ağaç gibi sürgün kaldım yüreğimin içinde
bilirimki, her akşam gözlerimde akıp giden o çağıltı
avuçlarımda taşıdığın ateşle sudur
uzak dağların ardında kalan menekşe gözlü bir kızın kokusudur
her dizede yüreğime kanayan sözcüklerle yazılan

Akşam olmakta
uzak dağların ardında trenler geçmektedir şimdi
yüzümde sınırları çizilmemiş bir hüznün camları parçalanıyor
depremler başlıyor her gece, şehirler çöküyor içimdeki çukura
ve her sabah yeniden yüreğimde sızılarla uyanır bir dağçiçeği
bakarım öyle uzaklara kanayan gülüşlerle, kırık düşlerle
ki, metropol duvarlara yapıştırılmış
boynu bükük bir resim karesi gibiyim sanki
hüzünlü yüzüm aykırı sakalımla

keman3ij7

Akşam olmakta
uzak dağların ardında trenler geçmektedir şimdi
gecede keman hıçkırıkları, başımda gam
belki analar ağlamaktadır uzak bir kentte
yittik çocuklar, yorgun babalar ve yüreklerinde ezikliği çaresizliğin
belki herkes bir yarayı sarmaktadır kendi içinde kimbilir
kimsesiz bir ölümü karanlığında

ruzgagw6

Yıllar varki, ayrılıklar yaralı bir nehir gibi akmaktadır içime
rüzgarlar eserken alnımın sahillerinden, uzak denizlere savrulur düşlerim
kirlenir mavi gülüşlerim, yaralanır martılar, havada asit ve kir kalır
simsiyah bir bulut gölgeler yüzümü her gece, gecelerki, yaslandığım tek sığınak

Akşam olmakta yine
ey geceden gelip geceye giden trenler
bir gün yanlış saatlerin gözlerimde buluştuğu bir noktada
bir damla su gibi düşünce hayatın uçurumundan
son isyanını çekince yüreğim, alıp götür beni buralardan
insanın uğramadığı uzak kıyılara
bir derviş gibi ıssızda yanmak için, kendi içimde sarmak için yaramı...



Nuri Can

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
3 Mart 2007       Mesaj #1062
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Şarkımız

Sponsorlu Bağlantılar
Kırılır da bir gün bütün dişliler,
Döner şanlı şanlı çarkımız bizim.
Gökten bir el yaşlı gözleri siler,
Şenlenir evimiz, barkımız bizim.

Yokuşlar kaybolur, çıkarız düze,
Kavuşuruz sonu gelmez gündüze,
Sapan taşlarının yanında füze,
Başka âlemlerle farkımız bizim.

Kurtulur dil, tarih, ahlak ve iman;
Görürler, nasılmış, neymiş kahraman!
Yer ve gök su vermem dediği zaman,
Her tarlayı sular arkımız bizim.

Gideriz, nur yolu izde gideriz,
Taş bağırda, sular dizde, gideriz,
Bir gün akşam olur, biz de gideriz,
Kalır dudaklarda şarkımız bizim...

1964
Necip Fazıl Kısakürek
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
3 Mart 2007       Mesaj #1063
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Bir nefes aralığıda
başımı döndüren şarkılar kıvamından biraz fazla ağırlaşsın düşüncelerim
her içime çektiğimde körüklensin tüm hissettiklerim...
unutmak istediklerimi
ayılışımın ardından katlanamaz güne başlatma savaşı vermeliyim belki...

bir savaş
bir düş
amaçsız amaçları amaca dolayıp yaşamaya çalışmak belki..

aslında biliyoruz,
biliyoruz bizi ama neden bir kalıba döküp çıkarıyoruz üzerimizdekileri...
dost.. evet bir dost dilemek
ne sevgili kıvamı gerekli
ne aşk için fetfa verilmeli anlatabilecek bir şeyin yokken
anlatmak bilinmeyeni..
düşsel bir özleyiştir bu... düşsel bir sevgi...
asla olmayan
asla olmamış
ve beynimizin yaptığı oyuna
katlanmışlığımızın izlerini pul gibi dökmeliyiz tenimizden...

üzerimizdeki parmak izlerini saklayabildiğimiz zaman seviliriz demiştin sen...
ama dost,dost yüreğine sakladığım ve çok çeşitli bir sevda dediğim anlayışımın bir parçası olan sen...

nerdesin?
hani ayları yıkıp tüm günlere teker teker dağıtmışlığın
ızdırabının taze izleri nerde hani...
yaşattığım boyutlu sevda...
mercek arkasındaki dünyam...
yalan diyen herkezin büyülendiği şey...
neyse işte o şey...
dinlettiğin tüm şarkılarında geçen
bir aşık olmasa farketmeyeceğim şey
daimi kıldığın en yalan şeydi...

sevgi anlayışım yoktu....çok çeşitli bir sevdaydık biz...

istemediğim tek çeşite sığdırmak oldu aşk deninlen benim sevgi olgumu...
bu sefer renkleri yoktu...
tek ve tek işte..
ve tek sen kaldın bende...
tüm çeşitlerimi dağıtıp bıraktım bütün bitişlerde...

sende bittin
son elimde kalan rengimde...

maviye siyah hareler yeşile kahve tonu tütün vari işaretler...

Kaldı Gözlerimde...



hülya özçökmez
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
3 Mart 2007       Mesaj #1064
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
Aşkın Anatomisi-Aşk Bir Hastalık Mı?
Okan Bayülgen tam da Sevgililer Günü'nde ne de güzel söyledi. Aşk, bir hastalıklı durumdur diye. Normal bir şey değil ki, aşk. Kendini değil de bir başkasını bu kadar düşünmek, onun için her şeyi yapabilecek duruma gelmek, uğruna ölmek, öldürmek,... Doğa üzerinde yaşayan her canlının doğal dürtüsü olan "yaşamda kalma savaşı", neden aşk söz konusu olunca silinir gider ve insan neden aşağılanmaya, acı çekmeye böylesine karşı konulmaz bir biçimde kapılır. Bilim adamları, aşkın bir hormonal değişim ya da bir kimya oyunu olduğunu söyleye dursa da aşk aslında simyadır. İnsanı altına çevirme sanatıdır. Aşkla başlar yaşam ve aşk, olanın üzerine bir yağmur gibi iner, gözler sadece güzel olanı görür. Andre Maurois buna "aşkın kristalizasyon etkisi" demiştir. Görülen her şey pembedir. Kan basıncı artar, hafif bir esriklik bedeni sarar. Bu yüzden şarap aşkın içkisidir, ister kırmızı, ister pembe olsun. Kan rengi ile anlatılır aşk, her ne kadar pembe ile tasvir olsa da. Kan, yaşamın dirimidir, devamıdır. Bedenin her yerini kaplar. Aşk Hastalığı derler adına.. Yemekten, içmekten kesilir insan. Ayrılığın rengi sarıya dönüşür tenin rengi, cevap alınmazsa. Ama bir de karşılıklıysa ten güzelleşir, renklenir. Bahar gelir yüreğin odalarına. Aşık kadınların güzelleşmesi boşuna değildir. Ostrojen hormonunu salar beden seven erkeğin dokunacağı her alana. Aşıklar kalple anlatır aşkı. Çünkü aşkın sesini duyuran tek organdır kalp. Ritmi hızlanır, yüreğin sesinin duyulacağından korkulur. Anatomi kitaplarının kapağına aslında koca bir kırmızı kalp resmi çizmeli ve içine de şöyle yazılmalı : Sen, Ben ve Aşk...
Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
3 Mart 2007       Mesaj #1065
arwen - avatarı
Ziyaretçi
sevgi
sen olmasaydın
dünya bu kadar aydınlık
mutluluk olurmuydu
yıldızlar bu kadar yakın
ben bu kadar cesur
yıldızları desteler
aya dokunurmuydum

sen olmasaydın sevgi
hüzün bağlarında yaşarken
bu kadar umut dolu
yeşil ümit denizlerinde yüzer
dağlarında gezermiydim

sen olmasaydın sevgi
doğa bu kadar renkli
gök yüzü bulutlar bu kadar mavi
güneş bu kadar parlak
yürekler sıcak
bir bakış öpüş okşayış
iki kelimeyle
masmavi dünyalar bulunur
kurak gönül bahçelerinde
amber kokulu güller açarmıydı
bülbül dikenine rağmen güle aşık
olurmuydu

sen olmasaydın sevgi
hakiki seven can dostlar
bulunurmuydu
ferhat dağları deler
kerem aslıya yanarmıydı
sevgiliye şarkılar bestelenir
şiir yazılır maniler yakılırmıydı

sen olmasaydın sevgi
yürekler kanatlanır
aşılmayacak sınırlar aşılır
seven sevdiğine kavuşurmuydu

sen olmasaydın sevgi
hayat bazen tatlı
bazen acı olurmuydu

sana gelen yolum sevgidir


hayat ayıkol
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
3 Mart 2007       Mesaj #1066
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
sonsuz sevgi

Yıllarca bir o kalbe,
Bir bu kalbe konmuş
Öz aramışım,
Sevgiden bal yapmak için.

Ne ilkinde buldum,
Ne sonuncusunda,
Oysa boşunaymış.
Kalplerdeki bu arayış,

Meğer ben aşkı sevmişim,
Maşuku değil.
Sevmişim sevmeyi
Sevgiliyi değil.

Sevmişim sonsuz sevgiyi...
Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
3 Mart 2007       Mesaj #1067
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
normal1qp2ly2
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Mart 2007       Mesaj #1068
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Seni düşünüyorum..

Seni düsünüyorum suan,
zamani yok...
ne suan, ne de bu an diye.
saniyeler dakikalari,
dakikalar saatleri kovalarken
seni düsünüyorum deliksiz.

gece gündüz demeden,
soguk kis, sicak yaz demeden,
umutsuzluktan umut dogurup,
seni düsünüyorum suan.
yani hic cikmiyorsun akildan...

oysa sen, oysa sen:
Gönlümün yarasi, hayatimin anlami
kimbilir haberin bile yok seni düsündügümden,
kimbilir kalbinle kalbimi dinlemesen!
Duyamazsinki feryadimi, göremezsinki yüregimin yanginini
hissedemessinki sonsuzun ötesindeki sevdami,
hani bilmek istemezsen! ! !

anlar misin iste,
böyle sevdaya karsilik, bir de sen.
iste bu zor geliyor adama! ! !
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
3 Mart 2007       Mesaj #1069
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Tek Benden Geçmesin

O güzel sesini duyduğum zaman;
Zannettim derdime dermanım vardır.
Şenlendi periler şendir gülistan
Gonca açan kalpte mekânım vardır.

Bir buse yanaktan şifadır bana,
Hoş bir hayat katar mutluluk cana,
Koşturdum peşinden ben yana yana
Hasretle çok yandım hicranım vardır.

Vuslat diler gönül yâr benden uzak,
Yola çıksam felek kurmakta tuzak,
Gel artık dayanmaz bu aşka yürek
Gözümde kanlı yaş figanım vardır.

Güneş inmiş gökten yerleşmiş yüze,
Türlü çiçekten bal katmıştır söze,
Sert baktın güzelim dokundu öze
Af dileyen gözde amanım vardır.

Kekik kokar kekik nefesin, sesin,
Farketmez dünya - kim ne derse desin!
Tek benden geçmesin benden hevesin
Aşk dolu hayatta irfanim vardir.

Bir çile tezgahi sarar dergahi,
Çektirir aşk ile kalpten eyvahi,
Sana kul, âleme hükmeden şahi
Ressam Halil gibi kurbanim vardir.

Düsseldorf - 01.12.1999
Halil Gülel
€c€m - avatarı
€c€m
Ziyaretçi
3 Mart 2007       Mesaj #1070
€c€m - avatarı
Ziyaretçi
dyn002 original 298 317 gif 2519296i3558



αşк вιя fιяѕαттιя

Ya biz binde bir karşımıza çıkan dostluk, arkadaşlık,

sevgililik fırsatlarını ne yapıyoruz? Aksam üstünün bir saatinde yorgun gövdemizi yaslayıp mırıl mırıl konuşabileceğimiz, omuzumuza dolanan bir kolun, başımızı yaslayabileceğimiz bir omuzun, belimizi kavrayan bir elin, uzun yollara dayanıklı aşkların sahibi karşımıza çıktığında tanıyabiliyor muyuz onu,
değerini biliyor, biricikliğini, benzersizliğini anlayabiliyor muyuz?


dyn002 original 298 317 gif 2519296
Yoksa hayati sonsuz,fırsatları sayısız sanıp kendimizi hep ileride bir gün karşılaşacağımızı sandığımız bir başkasına,bir yenisine ertelerken hayat yanımızdan geçip gidiyor mu?
Karşımıza zamansız çıkmış insanları yolumuzun dışına sürerken , bir gün geri dönüp onu deliler gibi arayacağımızı hiç hesaba katıyor muyuz?
Hayat her zaman cömert davranmaz bize, tersine çoğu kez zalimdir, her zaman ayni fırsatları sunmaz, toyluk zamanlarını ödetir.
Hoyratça kullandığımız arkadaşlıkların, eskitilmeden yıprattığımız dostlukların,savurganca harcadığımız aşkların hazin hatırasıyla yapayalnız kalırız bir gün.
dyn002 original 298 317 gif 2519296
Bir akşamüstü yanımızda kimse olmaz, ya da olanlar olması gerekenler değildir. Yıldızların bizim için parladığını göremeyen gözlerimiz, gün gelir hayatımızdan kayan Yıldızların gömüldüğü maziye kilitlenir.

Kedilerin özel bir anini yakalamak gibidir kendi hayatımızdaki olağanüstü anları ve olağanüstü kişileri yakalamak.
Bazılarının gelecekte sandıkları "bir gün" geçmişte kalmıştır oysa; hani su karşıdan karşıya geçerken, trafik ışıklarında rastladığımız, omuzunuzun üzerinden söyle bir baktığınız sonra da boşverip
dyn002 original 298 317 gif 2519296
"Nasıl olsa ileride bir gün tekrar karşıma çıkar." dediğinizdir. O ysa tam da o gün bu zalim şehri terketmiştir o, boş yere bu sokaklarda aranırsınız...









Sonsuz Aşk Sonsuz Aşk



Benzer Konular

6 Kasım 2015 / ThinkerBeLL X-Sözlük
11 Mart 2012 / Mira Edebiyat
 Sonsuz
14 Şubat 2013 / buz perisi Matematik