Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 686

Kıyaslamaksa




Kıyaslamaksa aşkı amacın
Kıyasla o zaman ne kadarım?
Gökteki yıldızlar gibiyse gözlerim
Ve bal tadında dudaklarım
Sevdayada yatkındır yüreğim
Ben senin varlığına varım,
Bilki sana aşığım

Kıyaslamaksa aşkı amacın
Kıyasla o zaman
Hatalıysam sana hatalıyım
Doğruysam sanadır doğrularım
Sevdalıysam yine sana
Yanındaysam......

Kıyaslamaksa aşkı amacın
Gözyaşlarında kıyasla
Yüreğini yüreğimle kıyasla
Sevmekse amacın
Asla bırakma

İŞTE BÖYLE SEVDİM SENİ;
BEN SENİ KOCAMAN BİR YÜREK İLE SEVDİM
GÖZLERİM DEĞİL YÜREĞİMDİ SENİ GÖREN
ÇOK KEZAŞKA EV SAHİPLİĞİ YAPAN BU YÜREK
İLK DEFA BU KADARKOLAY KABULLENDİ SENİ
HERAHANGİBİ KONUK DEİLDİN ARTIK
SENGELDİN OTURDUN YÜREĞİME
BİR BAŞKA YERDEOLAMAZDIN ZATEN
BEN SENLE DOĞDUM SENLE BÜYÜDÜM
SENİNLE OLDUĞUM ZAMAN HAZIR BİR BOMBA GİBİ HİSSEDERDİM KENDİMİ
MENZİL SENDİN VE BEN O MENZİLEULAŞMAK İÇİNHERŞEYİ YAPARDIM
ERTİRDİM DAĞLARI KÜL EDERDİM
BEN SENİ HER RENKTE ANMAYI SEVDİM
DENİZE TUTKUNDUM DENİZİ SENSİZ SENİ DENİZSİZ DÜŞÜNEMEDİMÇOĞU KEZ BEN SENİN GEVEZELİĞİNİ DE SEVDİM SUSKUNLUĞUNU DA
HER HALİN ÇEKTİ BENİ
UYUMANİ GÜLMENİ KIZMANI SUÇLAR BAKIŞLARISİTEMLERİNİBİLE SEVDİM
ÇOĞU KEZ UÇARI SEVDANI ANLATACAK KELİME BULAMADIM
SEVDİM İŞTE ÖTESİ YOK!

Kıymetimsin



Üşüyen aksamların suskun saatlerinde buldum seni
Sevgiye hasret gönlüme,
Aşka suskun dilimle
Seni seviyorum diye haykırıyorum tüm dünyaya

Yalnızlığa demir atmısken cıkageldin kalbimin en güzel köşesine
Gülmeye hasret gözlerimle,
Sevdaya yoksul bedenimle ,
Canım diye sesleniyorum gecenin ayaz vakitlerinde

Yaralı yüreğimi tatlı gülüşlerinle iyilestirdin
Karanlıgı emziren geceme parlak gözlerinle giriverdin
Sen benim kıymetimsin..
Aldıgım nefesim, sevdigim canımsın..

Ölüme davetiye bastırırken tuttun ellerimi
Mutluluga hasret tenimle,
Umutları fakir gülüşlerimle,
Seni senden cok seviyorum diye yazıyorum kalbime

hayal kırıklıklarım batıyor ellerime
kanatıyor, canımı yakıyor.
bana sakın arkadaş kalalım deme
yabancı bakışların içimi acıtıyor.
Bir bakışta içimi eriten o gözlerin
şimdi bana yasak,bana yabancı
bu kadar batmaz sanmıştım oysa bu acıyı.
zaman akıyor geride bıraktıklarına aldırmadan,
sana sadece anıları bırakıyor.
anılarımda beni bırakmaya niyetli..
onlar senin hayalinin peşinden gidiyor.
hayalinse bana dargın,benimle konuşmuyor.
yalnızlığıma yarendi oysa hayalin,
buğulu bir canım ardındaymışcasına bulanıktı yüzün.
sana gelmek istiyorum ellerim bağlı ayaklarımda prangalar
dudağımda anlamını yitirmiş şarkılar..

Kızıl Bir Güldür Hayat




Kaçıncı basamağında
Olursan ol yaşamın,
Oaramsarlığa kapılıp
Umutsuzluk hırkasını
Giyme sakın…
Boyun eğme kadere,
Çekiver ipini umutsuzluğun,
İlmek ilmek sökülsün…
Taptaze
Umut çiçekleri ek
Gönül bahçene,
Gerisi
Gelir elbet bir gün…

Yenik düşmez
Karanlığa aydınlık,
Yumma güneşe gözlerini,
Acıları gizler karanlık...
Bir merdiven daya
Gökyüzüne,
Yıldız topla…
Saçlarını tara
Pırıl pırıl güneşin…
Sitem etme
Düşlerine yağan kara,
Damla damla
Erir elbet bir gün…

Susturma yüreğini,
Kalkar her boran, her sis
Her şey unutulur…
En umutsuz bir anda
Yağan yağmur,
Toprakta
Capcanlı bir umut olur…
Bir bahar dalının coşkusunu
Tomur tomur
Sana da
Verir elbet bir gün…

Gözyaşıyla dolup taşmaz deniz,
Meraklanma…
Uçurtmasını yitiren
Çocuğun
Gözyaşları kurur,
Üzüntüsü durur...
Ararsan;
İpinden kurtulmuş
Serseri bir uçurtmanın
Özgürlük sevinci
Seni de bulur,
Bulur elbet bir gün…

Yaprak ödünçtür dallarda,
Önemli olan;
Umuttan yoksun kalıp
Gözlerde ışığı söndürmemek,
Direnci yitirmemek…
Dikenli de olsa
Kızıl bir güldür hayat
Onu sevmek gerek…
Yeşile düşman bir bahçıvana
Kendini sevdirmez çiçek,
Yaprak yaprak
Ölür elbet bir gün…

Yık barikatları,
Erit prangaları halka halka,
Zaman defterini kapat…
Dört mevsimi var,
Her daim kış olmaz hayat…
Kızıl gülden
Derin bir soluk al
Tekrar merhaba de yaşama...
Yok başka dünya
Damla damla
Sevgiden damıtılmış
Yepyeni bir dünya yarat...


İnsan;
Yere çakılı
Yalnız bir ağaç değildir,
Tek başına rüzgârı bekleyen…
Yeni yüzler dene,
Asla vazgeçme sevmekten...
Sünger çek maziye,
Yak
Ne varsa kötü
Gönlünün ocağında…
Geç karşısına,
Sevgi kahvesini,
Dostluk kahvesini yudumla
Umudun şefkatli
Kucağında…

Bırak,
Saçlarını okşasın rüzgar,
Apak kar yağsın karanlıklarına…
Her şafakta,
Doğan güneşi karşıla,
Batarken kızıllığını şarap şişelerine doldur,
Yıllansın…
Unut sonbaharı,
Başka baharlar ara,
Çisil çisil
Hep yağmur yağsın
Hayat harmanına,
Ağaçlar tomurcuklansın…
Aç yüreğinin kapılarını,
Sen uçur
Bir kuş da,
Özgürce kanat çırpmanın
Tadına varsın…

Bahardaki uyanışı,
Gök kuşağındaki gülüşü,
Zarafetini gülün,
Muhteşem hazzını
Bir bebeğin omzundaki gamzeden öpüşün…
Lapa lapa yağan karın sesini,
Köpük köpük aşkı,
Soluk soluğa,
Çimler üstündeki sevişmeleri düşün…
Yaşamak:
Zor da olsa ne güzel…
Öyle mi ya ölüm,
Öyle mi ya ölüm?

Çig-Dem



Işte geldi gül vakti;
Gül ile günün harman vakti
Bir hüzün bahçesinden getirdigin,
Gül üstünde çig-dem miydi?

Gül için terketmediler mi Mehlikanin şehrini,
Güle renk vermedi mi bülbül?
Belki en güzel şiirler sokaklarda söylenir ,
Belki en güzel kizlar evlerde gizlidir.

Bir hüzün bahçesinden getirdigin
Gül üstünde çig-dem midir?

Çıkıp geliver bir gün,
Öyle ansızın,
Usulca çalıver kapıyı,
Kimse duymasın,
Söz sana,
Ne palto isteyeceğim,
Ne mintan, ne pabuç,
Ne de başka hiçbir şey.
Üşümedin mi oradalarda,
Öyle yalnız başına,
Tenini acıtmadı mı soğuk,
Hadi beni neyse de...
Özlemedin mi hiç,
Çocukları, dostları,
Yastığını, kitaplarını,
Hele de siyah hırkanı.
Çıkıp geliver bir gün,
Öyle ansızın,
Söz sana,
İstemeyeceğim,
Ne gezmek ne ekmek,
Ne sinema ne de başka şey.
Bak düğmesini de diktim paltonun,
Çık gel artık ne olur,
Öylesine ansızın.

Kızma Bana





Ben içersem susarım.
Ben içmezsem de susarım.
İkisinin aralığında,
Senden, benden
Bizden bile cayarım
Ne yapayım, kızma bana
Beni böyle sen yaptın