Arama

Özlem -1- [Arşiv] - Sayfa 58

Güncelleme: 3 Aralık 2006 Gösterim: 179.448 Cevap: 1.193
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Eylül 2006       Mesaj #571
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
GURBET AKŞAMLARI

Sponsorlu Bağlantılar
nedense hep sevdim ben
gurbet akşamlarını
ulaşılmayanı özlemek mi ne?
yoksa hüzün mü benim güzel çocuğum..

yine gece,
yine otel odası
yine gurbet burası..
yine hüzün buldum ayrılıklarda
yine gurbette
bir akşam molası.
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
21 Eylül 2006       Mesaj #572
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Beni bilmezsin...

Sponsorlu Bağlantılar
Işıklar sönünce hep çocuk olurum
ve çocukluğumu üstlenir
bütün di'li geçmiş iyelik ekleri
çok ağlarım, çocuk olur ağlarım
sen bilmezsin...

Beni bilmezsin;
pes perde çıkar sesim
hiç bir saza uyduramam
sana hiç bir türkü okur,
hiç bir şiir yazarım
sen bilmezsin;
çocukluğumu büyütür ağlarım...

Beni bilmezsin
her gece tanıdık rüyalara sokulur
korkuyla çocukluğuma saklanırım
yalnızlığımdan utanırım...
ağlarım...
sen bilmezsin
şımarık saçlarındaki kızıla öykünen güneşin kıskançlığını
her sabah bindiğin maviyle geçtiğin caddelerde
gezdirdiğim yalnızlığımı
sen bilmezsin bu şehrin kalabalığının
aslında yalnızlığım olduğunu
ve maviyle geçtiğin caddeleri benim doldurduğumu

Bilmezsin her mevsimin seninle değiştiğini
ve her doğan güneşle
sana hiç bir türkü okuyup
hiç bir şiir yazdığımı...

beni bilmezsin
ve
A Ğ L A D I Ğ I M I...


mydarling24 - avatarı
mydarling24
Ziyaretçi
21 Eylül 2006       Mesaj #573
mydarling24 - avatarı
Ziyaretçi
SESSİZDİ DÜN

Sessiz di dün Sensiz di gün
Geçmez gecem doğmaz günüm
Dertlerle sırdaştır ömrüm
Harcandı yıllar hep hüzün

Bağrım da taş gözlerde yaş
Sevdanla yaptın bir ayyaş
Renk renk çiçekler soldu koş
Mahzun gönüller boş mu boş

Gökler de aradım durmadan
Hasret derinden vurmadan
Çöller de mecnun kalmadan
Can yoldaşım geç kalma dön
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
21 Eylül 2006       Mesaj #574
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Yağmurlar yağıyor,
Griye boyanmış kentimin üzerine.
Herkes evine koşarken,
Ben yağmurlarla dans etmeye koşuyorum.
Ayaklarım çıplak,
Yüreğim ise hasretine ıslak....
Ne olur ayıplama beni baba.
Yokluğunda kanattığım dudaklarımı,
Hasretinde büyüttüğüm çığlıklarımı,
Kimse bilmesin diye
Gök gürültüsüne kaçıp ağladığımı
Kimseler görmesin ne olur...

Gökkubbe, hulyalara dalarken
Her gece ateş böcekleriyle
Karanlıklarımı örtmeni bekledim durdum.
Gelmediğin an,
Anılara isyan ettim.
Öfkelendim, köpürdüm fırtına misali.
Hırcınlaştım Karadeniz gibi.
Ama tutamadım ellerini,
Bir kez olsun koklayamadim yüreğini...


Toprağı, üstünden silkeleyip gelmedin.
Gelemedin işte...
Yıllar akıyorken zaman çeşmelerinden,
Büyüdüm yokluğuna inat.
Hasretinle büyüttüm umutlarımı..

Yoksun işte.
Yokluğunu paylaşmadım kimseyle.
Vuslatları yazdım
Yokluğun mürekkebinden satırlara...
Ne zaman dilime düşse adın,
Hep kanattım
Dilimdeki hasret kelimelerini.
Kimseye söyleyemedim yetimliğin ezikliğini...
Oysa; sen olsaydın yanımda ,
Kınalı bir cicek gibi
Küser miydim karlı dağlara ?
Varlığında diz çöker miydim
Çıbansız yaralara ?
Toprağı silkeleyip
Bir kez olsun gelemedin...
Gelemedin işte...


Aşamıyorum hasret zindanlarını,
Yumrukluyorum sensiz geçen yıllarımı.
Kanasa da yumruklarım,
Ulaşamıyorum varlığına..
Hayallerine sığınıyorken,
Her gece ağlatıyorum içimdeki cocuğu.
Ve ağlayan yüzümü kimse görmesin diye
Damarlarımdan yüreğime,
Akıtıyorum sensizliğin sancılarını....

mydarling24 - avatarı
mydarling24
Ziyaretçi
21 Eylül 2006       Mesaj #575
mydarling24 - avatarı
Ziyaretçi
Elif Elif Gülleri Kokar

Öyle uzak sevdiğim ki
Sinemde yazılı ismi
Elif kokan dilleri var

Seller ile çağlasa da
İki gözüm ağlasa da
Elif kokan gülleri var

Öyle güzel bir yüreği
Ol bahçenin has eriği
Elif kokan dalları var

Burnunda taşır hızması
Başındadır al yazması
Elif kokan elleri var

Taşımıyor artık dizler
Yusuf ‘um yar yolun gözler
Elif kokan yolları var
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
21 Eylül 2006       Mesaj #576
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Artık inkar etmiyorum, arkasına gizlenmiyorum sessizliğin,
Anladım sessizlik geri getirmiyor seni.
Utanmıyor, usanmıyorum seni istemekten.
Yeter,
Canım yanıyor,
Ellerimde tenin kokusu kalmış.
Emanet sevdana ihanet etmedim.
Yüreğimdesin,
Gözlerimden akıyorsun.
Her umursamazlığına rağmen hâlâ isteniyorsun.
Kızgın çöllere yağmur bulutları geldi.
Gelmiyorsun, yağmurlarım yağmıyor.

Virane dünya odam, ortasında bir ben..
İki mektup,
İki mum,
İki bardak,
Çalan şarkı iki kişiden bahsediyor,
İki kişi söylüyor,
İki gözüm,
İki kişilik her şey,
Her düşüm,
Bir düşün.

Şimdi senli düşlere dalıyorum
Değiyor canım.
Ya gelirsen hayalim
Bir ömre değiyor.
Şimdi çok uzak bir düşsün,
Ben dalda üzüm kadar sarhoş,
Ben kanadı kırılmış kuştan daha çok acıyan canımla,
Bir selamda seni arıyorum.
Adını duymak istiyorum.
Söylenmiyorsun, bilinmiyorsun.
Adımı senden duymak istiyorum.
Söylemiyorsun, duymuyorum.
Niye senin yerine hasret koynumda.

Sahte ve gerçeği bilememenin ağırlığı,
Geçen uykusuz gecelerin,
Gözlerimdeki ağırlığı,
Uykumu dağıtıyorum ya...
Seni dağıtamıyorum, bölemiyorum, parçalayamıyorum.

Rüzgara karşı yürüyorum.
Bir deli bir rüzgar önündeyim.
Aydınlık olmayan yollarda,
İlk defa korkmuyorum karanlıktan.
Gizli sevdam belki çıka gelirsin diye,
Tenhalarda yürüyorum.
Çıka gelsen, ah bir gelsen en sevap günahım.

Bir deli rüzgar var bu gece,
Hem dışarıda, hem içerimde,
Hem bende, hem şehrimde,
Birazdan dallar ya kırılacak,
Ya yerinde kalacak,
Kırılan dallara bir ateş yetecek.
Sen nereye sürüklüyorsun beni,
Kırdın beni şimdi benden ne olacak
mydarling24 - avatarı
mydarling24
Ziyaretçi
21 Eylül 2006       Mesaj #577
mydarling24 - avatarı
Ziyaretçi
Karşıki Dağın Yamacında


Karşıki dağın yamacında
El kadar ufacık tarlada
Bir karasaban, bir çift öküz
Hava sıcak, karnım aç
Bıktım artık demeden
Kök söktürür Ali’ye

Ay amanın yandım aman
Yok mu derde deva olan
Alim çiçektir dağda solan
Bir tarhana, bir kuru soğan
Doğru değil böyle olan

Köyden kente göç edenler
Köylerini unuttular
Köydekiler kent düşlerken
Biber, üzüm kuruttular

Ayağında kara lastik
Komşu köylerle hep küstük
Toprak yolun kenarında
Ahşap evde birer süstük

On bir keçi, yirmi koyun
Olsa keşke bu bir oyun
Feryat eden şu sesimi
Duyun artık, duyun, duyun.
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
21 Eylül 2006       Mesaj #578
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Seni gönlüme düşüren
O güzel gözlerin değil
Masumiyetindi.
Beni benden düşüren
Seni ilk gördüğüm günün
Sihriydi.
Haydi uzat ellerini
Ve dokun gözyaşlarıma.
Çünkü aşk,
Hiçbir dilde ve hiçbir dinde
Günah olmadı.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Eylül 2006       Mesaj #579
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
butterfly

KELEBEK KANADINDA AŞK...

Zamanlar
Güneş ekilip, yıldız biçilen zamanlardı.
Hatırlıyorum...
Ya önce sen vardın yürek olarak içimde
Ya da aşk vardı önce
Gelip içimde kestiğin
Hatırlamıyorum...
Ben imkansıza dudak bükerdim
Sense halime gülerdin...
Olsun! O günlerde ben
Biraz mutlu biraz umutlu
Biraz içliydim
Doğrusu en çok da
Kelebeklerin kanadına işlediğin
Aşkından dertliydim...
Ama o zamanlar
Güneş ekilip yıldız biçilen
Zamanlardı
Aşk dediğin belki de
Geceye veda etmeyen bir ay’dı...
Türküler saklardın derinlerinde
Sazından kaçak...
Bilmezdin.
Ben görürdüm duyardım da
Sen bir kez olsun söylemezdin
Korkularını zaten
Kimselere vermezdin...
Ve böylece
Sen yağmura
Yağmur benim gözlerime hasret
Yaşardık...
Heyhat!
Hep ama hep
O imkansıza takıldın da sen
Ve belki de bu yüzden
Aşk gelip bizi sarsınca yüreklerimizden:
Ben ağlardım gözlerim gülerdi...
Sen gülerdin gözlerin susardı...
Şimdi ben
O zamanların renklerini unuttum.
Belki mavi, belki sarı, belki aktı...
Hatırladığım tek şey
Güneşle yıldız arkadaştı...
Bilenler bilirdi
Çok sevmiştik biz
Çok!
Ben gönlümden
Sen dilinden...

Ben unutsam da şimdi
Sen hatırlarsın.
Sesinde ufacık bir hüzün olsa
Ya da acıtan bir özlem gözlerinde
Bembeyaz gecelerinde gelirdim sana bu şehrin...
Gelirdim... Gönlümden...
Ve sen
“Hoş geldin" derdin
Dilinden....
Kocaman bir çocuktum o zamanlar
Belli!
Dil nedir, gönül ne?
Anlamını bildiğim
Şüpheli!
Şimdi söyle bana!
Kaldıysa geriye ne kaldı?
Tek tarafı hesaplı bir sevda
Niyeti bozuk bir dava
Bir de
Sadece dağlara caka satan bir sema...
Ama ben bunların hepsini sevdim.
Şaşacak bir şey yok!
Dedim ya... Ben
Güneş ekilip yıldız biçilen zamanlardan geldim...
Sonraları
Belki de hiç gülmedim
Ve sen
Kelebeklerin ömrünün üç gün olduğunu
Hiç bilmedin!
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
22 Eylül 2006       Mesaj #580
kambis - avatarı
Ziyaretçi
BİLMEYECEKSİN
Kalemimde ter olmayacaksın artık
Zaman geçiyor özüm mantığım kaldırmıyor seni eskisi gibi
Tutamayacağım sözler vermiyorum artık kendime
Bu gün senin için özel bilirim
Bak gör işte telefona uzanmıyor ellerim
İçinden bir ses ulaşmanı söylese de
Gururun derki asla dönmemen gerek bilirim
Yıllara meydan okuyan yüreğim
Üç kuruşluk yalnızlığına mı boyun eğecek sanırısın
Boş hayaller peşinde koşma
İnan bana yanılırsın
Önceleri meydan okurken yalnızlığında gecelere
Adın anılır çığlıklar içinde bir eşkıya sessizliğinde
Şimdi bakıyorum da halime
Hani o her şeyden öte sevdiğin değişmez dediğin
Hayatını paylaşacak yaren nerde
Yükleyip sırtıma sensizlikleri bıraktın ya beni yalnız başıma
Bak yürüyorum işte bıraktığın yolda hayata ve sana inatla
Elbet varlığımı gün gelir işiteceksin
Dilin varmasa da adımı anmaya
Boş ver hiç hatırlamaya çalışma
Bir oğul büyüteceğim içimde bir oğul sen göremeyeceksin
Uğrunda feda edilenleri sen asla bilmeyeceksin
Koray arguz

Benzer Konular

18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
7 Mayıs 2008 / estudiantes Spor tr
11 Aralık 2015 / asla_asla_deme X-Sözlük
16 Şubat 2015 / Jumong Basın/Magazin tr