Arama

Fıkralar/Komik Olaylar - Sayfa 38

Güncelleme: 19 Kasım 2016 Gösterim: 290.683 Cevap: 1.351
virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
12 Mayıs 2006       Mesaj #371
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
SentimentaL adlı kullanıcıdan alıntı

Şiir

Sponsorlu Bağlantılar
Genç edebiyat öğretmeni güneydoğulu öğrencilerine "Çanakkale" şiirini doğru okutmaya çabalamaktadır. Ancak özellikle "BASTIĞIN YERLERİ TOPRAK DİYEREK GEÇME.TANI! DÜŞÜN,ALTINDA BİNLERCE KEFENSİZ YATANI !" dizeleri öğrenciler tarafından istediği gibi okunamamaktadır.
Sonunda dayanamayıp, öğrencilerine:
-bu dizeleri duyarak, yüreğinden okuyacak biri yok mu içinizde? der.
Arka sıralardan bir öğrenci yavaşça ayağa kalkar,
okumaya başlar:
"ULA! NE BASIP GEÇİYSEN? GÖRMİ MİSEN,BİLMİ MİSEN ORDA KAÇ MEFTA YATİ!..


Msn Confused Msn Confused Msn Confused fikrada olsa bilmen lazımdı istiklal marşı oldugunu

iSTiKLAL MARŞI

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak!
O benimdir, o benim milletimindir ancak!

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül... ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal.
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklal.

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar.
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
'Medeniyyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın;
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın,
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.
Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

Rûhumun senden ilahî, şudur ancak emeli:
Değmesin ma' bedimin göğsüne na-mahrem eli!
Bu ezanlar-ki şehâdetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım.
Her cerîhamdan, İlâhi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır rûh-ı mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım!

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!

Mehmet Akif Ersoy

Turkiye

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Mayıs 2006       Mesaj #372
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Allah şimdi ne yapıyor?
bir piksel
Sponsorlu Bağlantılar
Bir gün yolda yaya giden bir bektaşinin önüne bir atlı çıktı: - "Baba" dedi, "bir müşkülüm var. Beni aydınlatır mısın?" Bektaşi yanıt verdi: - Elimden gelen bir şeyse, hay hay oğlum. - Şunu öğrenmek istiyorum: Şu anda Allah ne yapıyor? Sualin münasebetsizliğine içerleyen derviş, hiç belli etmemiş: - Yanıt veririm ama bir şartla, sen o attan in, ben bineyim. - Neden? - Böyle yüksek bir suale yüksekten yanıt vermek gerekir de ondan! Adam attan inmiş, Bektaşi binmiş. Adam: - "Hadi" demiş "söyle bakalım. Allah şimdi ne yapiyor?" Bektaşi: - "Ne yapacak" demiş, "atı senin gibi bir budalanın elinden alıp, benim gibi bir akıllıya veriyor". Ve çalakamçı uzaklaşmış.

Murat 124
>>Temel, yıllar sonra kavuştuğu elden düşme Murat 124
>>
>>arabasıyla yolculuk yaparken bir anda araba arıza
>>
>>yapar.

>>Yolun kenarına çeker. Motor kapağını açar, ne oldugunu
>>
>>anlamaya çalışırken bir Ferrari yanına yanaşır.
>>
>>"Hemşerim, arabanın nesi var? İstersen senin arabayı
>>
>>benimkine baglayalım, çekeyim seni ilk tamirciye
>>
>>kadar." der.
>>
>>
>>
>>Çok sevinir Temel bu teklife. Hemen Murat'ı kalınca bir halatla
>>
>>Ferrari' nin arkasına bağlarlar. Ferrari' nin sahibi genç
>>
>>uyarır, "Ben hız yapmayı çok severim. Eğer farkında olmadan
>>
>>aşırı hız yaparsam, sen selektor yapar beni uyarırsın!"
>>
>>
>>
>>Temel "Tamam!" der ve yola koyulurlar.
>>
>>Bir sure sonra Ferrari gaza basmaya başlar, 60,80,
>>
>>100... derken Murat124 arkadan selektor yapar.
>>
>>Ferrari durumu hatırlar ve yavaşlar, bir sure sonra
>>
>>
>>
>>Ferrari tekrar gaza basar,
>>
>>70, 80,100... Murat tekrar hatırlatır.
>>
>>Ferrari yavaşlar.Yollarına böyle devam ederlerken bir
>>
>>Lamborghini Ferrari' ye yaklaşır ve ''Kapışalım mı?" der.

>>Ferrari yanıtlar,
>>
>>-"Nesine?"
>>
>>-Lamborghini "340 km. otedeki benzinliğe ikinci varan,
>>
>>ilk varanın deposunu doldurur."

>>Ferrari kabul eder ve yarışa başlarlar.
>>
>>120, 140, 180, 220... Gaza basmaktadırlar.
>>
>>O arada trafiği kontrol eden polis helikopterinde
>>
>>görevli polis Genel merkeze bilgi vermektedir:
>>
>>
>>
>>"Komiserim, şehrin kuzeyindeki yolda trafik güvenliği
>>
>>tehdit altında!!! 3 araç yarış yapıyor.
>>
>>Bir Ferrari ile bir Lamborghini saatte 300 km hızla
>>
>>yanyana gidiyorlar, arkadan da bir Murat 124 onları
>>
>>geçmek için 10 dakkadır selektör yapıyor!".


Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
12 Mayıs 2006       Mesaj #373
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Ayağa Kalksın

Okula yeni gelen öğretmen ilk dersinde ögrencilere ilginç
bir çağrıda bulunmuş:
- Kendini geri zekalı hisseden varsa ayağa kalksın...
Sınıfta çıt yok. Nihayet biri kalkmış:
- Sen kendini geri zekalı mı hissediyorsun?
- Hayır, demiş çocuk, ama sizin tek başına ayakta kalmanıza gönlüm razı olmadı da...

JeLiBoN - avatarı
JeLiBoN
Ziyaretçi
13 Mayıs 2006       Mesaj #374
JeLiBoN - avatarı
Ziyaretçi
1980 yıllarında köylerde durumu iyi olanlar televizyon almışlar.daha sonra çalıştırmasını unutmuşlar.efenim bunlar televizyona anten bağlamayı hatırlamışlar.sonra televizyonu açınca karşılarında trt tv haber sunucusu görmüşler.sonra başlamışlar adam hakkında konuşmaya.kendi aralarında tabi şivesi farklı olduğundan farklı konuşuyorlar
-la bu telavazyonunnun içine adam nasıl girmiş diye başlamış konuşmaya.sonra adama bağırmaya başlamışlar
-şşş adam çıksana dışarı iki laf edem leyn çık dışarı.başlamışlar televizyonu yumruklamaya.sonra bozmuşlar.bu sefede televizyonun o karıncalı ekranını adam çıkacak diye saatlerce izlemişler.
--bu olay yaşanmış olaydır
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Mayıs 2006       Mesaj #375
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
O ZAMAN GÖR FERYADI
Hoca esegini kaybetmis ve ariyor, bu arada da neseli bir turku tutturmus.
Birisi kendini sormaktan alikoyamaz:
-Hoca Efendi, esegini kaybettigini herkes bilirken, turku soylemeni duymak eglenceli gorunuyor. Oysa kaybina feryat edip aglaman beklenirdi!
-Son bir umidim, aptal mahlukun su kucuk tepenin arkasinda olabilecegidir, arkadas. Eger degilse, bekle ve gor o zaman sen bendeki aglamayi feryadi!



BAKLAVA
Hoca aksamleyin eve dogru yururken, baklava seven bir koyluyle karsilasir.
-Hoca, kisa bir sure once bir adam buyuk bir tepsi baklava goturuyordu...
-Beni ilgilendirmez!
-Fakat adam tepsiyi sizin eve goturuyordu.
-O zaman seni ilgilendirmez!
ChinaDoll - avatarı
ChinaDoll
Ziyaretçi
13 Mayıs 2006       Mesaj #376
ChinaDoll - avatarı
Ziyaretçi
Çocuk Mocuk

Adanali Ismail Safa Beye dostlarindan biri sormus :
- Adanalilar neden hep çatal matal, bacak macak diye konusurlar?
- Öyle söyleyenler çocuk mocuktur!..

Trafik Kazasi

Trafik kazasinda yaralanan adam hastahane kapisindan içeri girerken gözlerini
açti ve :
- Beni üçüncü sinifa yatirin!..
Hemsire sasirdi ve :
- Neden? Size yardim edecek kimse yok mu?
- Bir tek kizkardesim var ama o da rahibe. Yoksulun teki...
- Siz ne konustugunuzu bilmiyorsunuz. Rahibeler yoksul olmaz çünkü her rahibe
tanrinin nisanlisidir.
- Iyi o zaman. Beni birinci sinifa yatirin, hesabi da enisteme yollayin...

Bekçi

Telefon uzun uzun çalmaya başlayınca bekçi baktı:
- Alo,buyrun!
- Hayrettin orada mı?
- Yok efendim!
- Ne zaman gelir acaba?
Bu soruyu bekçi gülerek yanıtladı:
- Allah bilir vallahi!
- Pekiorası neresi?
- Karacaahmet Mezarlığı...

Şaşı

- Kardeşim, şaşı bir kadın senin hoşuna gider mi?
- Ne münasebet!
- Peki ağzı kokan?
- Nefret ederim!
- Çarpık bacaklı?
- Tiksinirim!
- Göğüsleri dizine sarkan?
- Ayyyyy!
- Peki o halde karıma neden asılıyorsun?

Karımı Kaybettim

Adam, tıklım tıklım dolu bir hipermarkette, alışveriş eden çok güzel bir kadına
yaklaştı:
- Benimle biraz konuşur musunuz? Karımı kaybettim. Onu bulmalıyım...
Güzelkadın şaşkın, sordu:
- Karınızı kaybetmenizle, benimle konuşmanız arasında ne ilişki var?
Adam izah etti:
- Ne zaman güzel bir kadınla konuşsam, mutlaka bir yerden çıkargelir benim
karım!..
KafKasKarTaLi - avatarı
KafKasKarTaLi
Ziyaretçi
13 Mayıs 2006       Mesaj #377
KafKasKarTaLi - avatarı
Ziyaretçi
Temel ve Maymun
t sagkose
bir piksel
Nasa uzay üssünde yeni bir deneme yapılıyormuş. Gönüllü başvuranlar arasından Temel, astronot adayı olarak seçilmiş. Ön elemede oldukça sıkı testleri geçen Temel; 3 aylik ikinci bir eğitim ile iyi bir astronot olabilmiş. Beklenen an gelmiş ve Temel bir maymunla birlikte uzay mekiğine binerek havalanmış. Atmosfer aşıldıktan sonra Temel'in ilk işi; kendisine sıkı sıkıya söylenildiği gibi zarfları açıp maymunun ve kendisinin görev kartlarını okumak olmuş. Maymunun görevleri: "Yerküre ile bağlantıyı sürekli kontrol altında tutmak; her 2 saatte bir yörüngedeki sapmaları ayarlamak; füze içindeki hava basıncı, ısı, iletkenlik değerlerini aşağıya bildirmek; yakıt harcamasını ve motorların sırasını belirlemek..." diye devam ederken; okumaktan sıkılan Temel, kendi görev kartını açmış : "Maymunu iyi besle!"
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
13 Mayıs 2006       Mesaj #378
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
GEZGİN

Hoca'nın hanımı çok gezermiş. Düğün-dernek, bayram-seyran... dolaşırmış.

Hoca'nın dostları:

— Hocam, yenge biraz çok do­ laşmıyor mu? derler.

Ne de olsa hatunu. Hiç laf söy-

letir mi Hoca...

* Hiç sanmıyorum, der ve ekler:
* O kadar dolaşsaydı, bazen bize de uğrardı...
damlaceren - avatarı
damlaceren
Ziyaretçi
13 Mayıs 2006       Mesaj #379
damlaceren - avatarı
Ziyaretçi
arkadaşlar bütün fıkraları çok beğendim çok güldüm hepinize teşekkürler...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Mayıs 2006       Mesaj #380
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
85 yasinda bir adam dogum hanenin kapisinda
beklemektedir. Dogum haneden çikan doktor söyle
bir bakindiktan sonra yasli adama sorar:

Doktor-"içerde dogum yapan bayan yakininiz mi?"
Dede-"Evet, esim."
Doktor-"Ama bayan 25 yaslarinda..."
Dede-"Tamam iste, esim o. Niye sasirdiniz,baba olamaz miyim yani?"
Doktor-"Yoo, aklima benim dedem geldi de."
Dede-"Nesi varmis dedenizin?"
Doktor-"Kendisi av meraklisi idi. sürekli ava

cikardi. Ancak yaslaninca zorlanmaya basladi.
Bir gün ava çikacakken kendisini uyardik, aman
yapma dedecim, sen yaslandin, ava gidemezsin
diye. Kendisi Israr etti ve hazirlandi. E, tabi
yaslilik, çikarken tüfek yerine baston aldi
eline. Ben de kendisiyle gittim. Ormanda bayagi
yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. Dedim ya,
dedem yasli. Bastonu omzuna koydu, dogrulttu ve
geyige bastonla ates etti. Geyik o anda vurulup
yere düstü..."
Dede-"Olur mu, baskasi vurmustur onu."
Doktor-"Ben de onu demeye çalisiyorum iste."

Benzer Konular

30 Eylül 2007 / Aynacan Bilgisayar
28 Aralık 2008 / Ziyaretçi Cevaplanmış
16 Ocak 2014 / broken* Soru-Cevap
24 Nisan 2010 / Misafir Soru-Cevap