Arama

Yalnızlığıma (Yalnızlık) - Sayfa 64

Güncelleme: 21 Ekim 2014 Gösterim: 303.529 Cevap: 1.891
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Mart 2007       Mesaj #631
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Orhan Veli ile Düet (Niçin + Yalnızlık Şiiri)

Sponsorlu Bağlantılar
Akşam parıltılarında yükselen haykırışın
Nasıl da düştü yüreğime parçalanarak;
Göğü inletip ağlattı yıldızları…
Niçin?

“Bilmezler yalnız yaşamıyanlar,”

Gece sessizliğinde yükselen suskunluğun
Nasıl da düştü kulaklarıma zıplayarak;
Yeri inletip ağlattı toprağı…
Niçin?

“Nasıl korku verir sessizlik insana; ”

Sabah aydınlığında yükselen fısıltın
Nasıl da düştü ellerime ispiyonlanarak;
Suyu inletip ağlattı yunusları…
Niçin?

“İnsan nasıl konuşur kendisiyle; ”

Öğle matlığında yükselen cıcıklığın
Nasıl da düştü gözlerime dekorlaşarak;
İrisi inletip ağlattı kör noktayı…
Niçin?

“Nasıl koşar aynalara,”

İkindi gölgelerinde yükselen vuslatın
Nasıl da düştü hasretime ağlayarak;
Kalbi inletip ağlattı sevdayı…
Niçin?

“Bir cana hasret,”

Vakitsiz zamanlarda yükselen sevgin
Nasıl da düştü ruhuma aldatarak;
Teni inletip ağlattı aşkı…
Niçin?

“Bilmezler.”

(Ayrı satırlarda tırnak içinde yazılan mısralar Orhan Veli’nin –Yalnızlık Şiiri- ne aittir.)
İzzet Özcan

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Mart 2007       Mesaj #632
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Uzun bir gecenin ardından dönüyorum kendime...Yol uzun, şeritleri saymaktan uyumayı unuttum. Sürekli akıyor evler ve yollar bulutlarla yarışıyor. Zamanı sağ şeritte bırakarak akıp gidiyorum. Durup durup " Efkârlıyım " diyor içimde ki tanıdık ses. Biliyor mudur acaba kendisini dinlediğimi? Kimbilir nerededir şimdi ? Eminim çoktan geçmiştir efkârı, eskiyen keder yüzüme düşüyor böyle hüzün günlerinde. Başım, kendini dayadığı camla inatlaşıyor. Ama sarsılmıyorum. İçimden geçenleri yıkamıyor yağmur taneleri. Sadece susuyorum.Yollara susuyorum. Camlara susuyorum. Karanlığa susuyorum. Kendime susamak pahasına…Sonra dayıyorum ağzımı yol çeşmelerine…Yollar çeşme oluyor, çeşmelerden yollar damlıyor. Kanı-yorum kendime…Inanıyorum, ceşmeler olmasada bu ulkede…

Sponsorlu Bağlantılar
Uzat dudaklarının kulaklarını. Duyuyor musun, dün geceden kalan sensizliğimi ? Görüyor musun yüzümde ki özenle süslenmiş gülümsemeleri ve ellerimde ki kırmızı gülleri…Mumlu masanın üzerinde dokunulmadan duran sarhoş yunan mezeleri. Çıtkırıldım tabaklar sirtakiye hazır şimdi. İçkiler elbette bizden olmalı, tam şimdi Leman SAM kemanın bam telinden ”Kim İnanır Ayrıldığımıza”yı vurmalı…

Gelinin tebessümünü yudumluyor damat, kadehten taşarak dökülüyor ortaya karışık sevişmeler, eller elleri yıkarken, avuç içinde terliyor hevesler, utanmıyorum çırılçıplak kaldı bakışlarım, arzular erojen bir fondip, ayakaltında yerin dibini kırıyor tabular… Hepsinin kıblesine tek kaldırımlık bir şerefe…Kulak memelerinin çukuruna uzandı bakire sesler, ezgiler hep mi arsız olur ki sus denilince...Gözlerimin optik merceğinde tek kare mutluluk, edepsiz duruşu bu yüzden parlak kağıt parçası üzerinde..Özgürlük sığar mı dört köşe bir objektif içine..

Sızanlar usulca ayırken, gece söylene söylene gitti gülenleri ağlatıp…İhanetimin ilk durağından kalkıyorum, sis değil kasabanın bulvarlarında ayaklanan. Susuşuma kandı vicdanım, yanıldı sesim, sadece hüznümün çevirisidir kelimelere dökülen sessizliğim...Kimden biriktim, bilmiyorum… Gözlerime açılan deliğin karasında, isterse hiç aklanmasın kadınlığım, ben ağladıkça kadın olmayı öğreniyorum başka baharlara…Lüks bir hayatın tam ortasından geçiyor üzerimde yollar, tuttu yine yalnızlık beden yakamdan, utanmadan ah bir çıkarsam bu bedenden elbiseyi, sefil bir huzur akıp gidecek içimin kıyılarından…

"Böylesi hepsinden güzel" boynu bükük dursun bırak! kenar tabelaları. Üzerlerinden kızarsın ve bozarsın utangaç güneş, sarsılarak geçtiğim bağırları açık tren raylarından bir daha asla bilet kesilmesin geleceğe, Yolculuğa çıkmak için niyet edemesin uzaklar…Madem ki herşey aynı, güneş yeniden damlasın yapraklara, kininden sararsın ormanlar, hep yakışır dudağıma güz şarkıları, güllerinden vazgeçerken sonbaharlar …Vaktim varken yaslandım, gençliğimin ukala omuzuna. Şimdi, döne dolana dökülüyorum satır başlarına…Nokta…Nokta..Nokta...

Gözlerimin arka tarafında bir kör noktada sürgündeyim, hadi peşimden gelsin metropol yalnızlık kentleri…Sus/ma..Yol uzun, küçücük ellerimle en mavi bulutlara haber göndereyim, âniden bastırsın hüzzam yağmur, hüznüm ıslansın ve aksın


"Anlasana ebruli destan; daha gidecek çok yolumuz var"..

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
5 Mart 2007       Mesaj #633
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Fani Dünya

Türlü türlü meyve verir
Fani dünya, fani dünya
Ruha hak'tan nuru gelir
Fani dünya, fani dünya

Yaşam sınav, karmaşa ki
Karanlıkta koşan hani
Hayat fani, servet fani
Fani dünya, fani dünya

Sevgi denen nesne odur
Asıl sevgi Hak'ka olur
Fani sevgi bil ki sondur
Fani dünya, fani dünya

Allah adın zikreyleyen
Dört boyutu gözle gören
Allah için kulu seven
Fani dünya, fani dünya

Bugün varsın, yarın hiç yok
Komşun açken bak karnın tok
Şu bilgiyi kafana sok
Fani dünya, fani dünya

Giresun - 06.04.1994
Özgür Aydoğdu
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
6 Mart 2007       Mesaj #634
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
anlamın sözüme düşer



....................................... " bir şey duydum , yalnızlığım ;
..........................................yılbaşıymış bu gece ..... “

Sen benim eksiğimsin
Uykularıma egemen tutkum
Bir ucuna sessizce tutunduğum / gün kokulum ..

Bu gece seni
Zeytin çiziği gözlerinde çocukların
Ve sana terleyen yanımda uyuttum ..

Gün ışır / uykun düşer yüzüme
İçime / yüreğime adın
Dudağıma su damlası ..

Anlamın sözüme düşer ..

Uyanır sevdam / yıkar günün yüzünü
Yanık bir türküye doğar güneş
Başlar özlemin üçer beşer ..

Tutar bir dizesi elimden / yarım kalmış bir şiirin
Gözlerine sürükler ..

Daralırım ..

Çarpar bedenime gecenin uykusuzluğu
Unutup gözlerimi resminde
Uyur kalırım ..
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
6 Mart 2007       Mesaj #635
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Her Şeyim Vardı Da Bir Sen Yoktun


Herşeyim vardı da bir sen yoktun bende
Mutlu olmaktı en büyük hayalim
ama seninle
Gezmekti hergün gezdiğim yerlerde
Yada gülmekti ölesiye
Tutuşmaktı el ele sahilde
denizi seyrederken
Sıcacık bir kahve içmekti kafe'de bakışmaktı
seninle
Her şeyim vardı da bir sen yoktun bende

Her şeyim vardı da bir sen yoktun bende
Ağlamak güzel seninle yaslanmak omzuna
Yürümek de güzel seninle
Her şey güzel seninle,hayat güzel
Her şeyim vardı da bir sen yoktun bende


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
6 Mart 2007       Mesaj #636
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
siir10165
siir10165 siir
tikkymelike - avatarı
tikkymelike
Ziyaretçi
6 Mart 2007       Mesaj #637
tikkymelike - avatarı
Ziyaretçi
YALNIZIM

Sessiz kalan yakarışlarımla bitirmeye çalışıyorum
Sesime dostlarım bile cevap vermiyor artık
Penceresiz kaldım şaarin dediği gibi
Kuytu köşelerde acılarımla yalnız kaldım
Ve ben bunu artık kabul ediyorum
Yapayalnızım şu sınırları dikenli tellerle çevrili açık hava cezaevine benzeyen
Mekanda acılarımla ve ızdıraplarımla yalnızım.
Yalnızlığım bağrımı sıkıyor kimsesiz oluşum.
Duvarlar konuşmuyor,gökyüzü yüzümü güldürmüyor artık.
Çalan bir telefonum bile yok
Mecburi istikametgahımda,
Günleri,tarihi unuttum,zamanın dışında yaşıyorum.
Ölü bir beden gibi ruhsuz
Yüzü gülmeyen dalgın biriyim artık
Oyuncağı elinden alınmış bir çocuk gibi
Geceleri gizlice gündüzleri gözyaşlarını içine atarak ağlıyorum.
Kalabalıklar içinde yalnızım
Kimsesiz oluşu öğrendim,kimsesiz kaldı sesim.

Ahmet Doğru
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
6 Mart 2007       Mesaj #638
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
siir10156
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
6 Mart 2007       Mesaj #639
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Yalnızlık

Sensizliğin sabahında seninle uyanmak,
Ya da geceden kalıp günü ağırtmak.
Hangisi daha kolay dersin?

Kendi kendime dahi konuşurken sözcüklerin boğazıma dizilip, kendime bile derdimi anlatamamam,
Ya da kendime bile seni ne kadar özlediğimi söyleyememem.
Hangisi daha kolay dersin?

Arkadaşlarımla eğleniyormuş gibi yaparken tuvalete kaçıp,
Ya da tek başıma odamda, gözlerim tavana amaçsızca bakarken ağlamak.
Hangisi daha kolay dersin?

Rüyalar görüp, onlara inanmak istemek,
Ya da gerçeklerin tam ortasında bir hayal dünyasında seni düşünmek.
Hangisi daha kolay dersin?

Birlikte çektirdiğimiz fotoğraflara bakmak,
Ya da onları yırtıp atmamak için kendimi zor tutmak.
Hangisi daha kolay dersin?

Sen yokken inadına birşeylerden zevk almaya çalışmak,
Ya da yaptığım herşeyde senin de benimle olmanı istemek.
Hangisi daha kolay dersin?

Dünyanın öbür ucuna gidip herşeyden uzaklaştığımı zannedip kendimi kandırmak,
Ya da kendi dünyamda anılarından köşeye sıkışmak.
Hangisi daha kolay dersin?

Uykusuzluktan,
Ya da belki bir gün boyu uyumaktan günleri takip edememek.
Hangisi daha kolay dersin?

Keşke hayatımdan hiç çıkmasaydın diye düşünmek,
Ya da yaşattığın herşey için içimden sana binlerce teşekkür etmek.
Hangisi daha kolay dersin?

Gözlerine bakarken hissettiklerimi hatırlamak,
Ya da gözlerini hayal edip, onları hiç unutamamak.
Hangisi daha kolay dersin?

Bunların hepsinin cevabını ister misin meleğim?
En kolayını sen seçtin sanırım...
"Hoşçakal" dedin ve ben burda kaldım
tikkymelike - avatarı
tikkymelike
Ziyaretçi
7 Mart 2007       Mesaj #640
tikkymelike - avatarı
Ziyaretçi
YALNIZ KALDIN MI

Sen yalnız kaldın mı hiç;
Hani insanın içine inceden bir sızı gelir ya...
O işte benim kalbimde
Bazen öyle bir titriyor ki engel olamıyorum....
O kadar söylüyorum senin bir sevgilin var seni de seviyor diye!
Ama sanki o beni duymuyor...
Kulaklarını kapatıyor beni duymak istemiyor...
Ve sanki bana...
O seni sevmiyor diyecek de!
Buna onunda dayanamayacağını bildiği için söyleyemiyor...

Arda Serdar Koçer

Benzer Konular

27 Ekim 2008 / Misafir Genel Galeri
26 Temmuz 2009 / Misafir Genel Galeri
14 Mayıs 2007 / Misafir Genel Galeri
12 Nisan 2012 / Misafir Genel Galeri
17 Eylül 2016 / ThinkerBeLL Genel Galeri