Arama

Anlayana - Sayfa 139

Güncelleme: 26 Kasım 2018 Gösterim: 626.077 Cevap: 3.995
yaremce - avatarı
yaremce
Ziyaretçi
24 Kasım 2007       Mesaj #1381
yaremce - avatarı
Ziyaretçi
senı unutmak için dualar ediyorum
allah'ım ne olursun al onu aklımdan
Sponsorlu Bağlantılar
sil onu yğreğimden, geçmişimden diyorum...
gözlerim ağlamaklı oluyor, aynaya bakıyorum
aynada gördüğüm sen oluyorsun bi anda
gözlerimde gözlerini buluyorum..
ve sanki o anda sen karşımdaymışsın gibi konuşuyorum seninle
yalvarırcasına bakıyor gözlerim sana
ölürmüydün beni biraz daha sevsen diyorum aynadaki sana
gözbebeklerimin içinden süzülüyorsun o an
gitme demek geliyor sana içimden ama diyemiyorum
sen zaten ilk başta gitmeyi kafaya koymuştun
artık çok iyi biliyorumki,
gideceğim diyenin karşısında dağ bile olsa yıkılır...


seni unutmak için dualar ediyorum
her yeni güne seni unutmakla başlıyorum
unutabilmek için uğraşlarım oluyor
ve hergece
odamda yastığıma başımı koyduğumda lanetler ediyorum sana
seni unutamadığım için



gene dua ediyorum seni unutabilmek için
belki unutabilirim diye hayatıma yeni nsanlar
yeni arkadaşlar katıyorum
bi iki güzel sohbet ardından
onlarda senin gibi yalan oluyor
ama hiçbirinin yokluğu bu kadar derin olmamıştı...
hiçbir gidişe bukadar yanmamıştım
artık çok iyi biliyorumki senden bana yadigar bu yokluk...

alıntı....
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #1382
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bendeki İzler

Sponsorlu Bağlantılar
toprağa gömdüğüm çocukluğumdaki
sapanla vurduğum kuşlar geri dönüyor
avlular da recm-edilmiş gibiyim
her yanım taş izleri

çıkamadığım atışlı talimlerdeyim
vücudumun teyelleri sökülmüş
beni mi vurdular yine
her yanım kurşun izleri

manşetlerden attılar düşlerimi
tutunurken sendeki dipsiz boşluğa
sende gözünden düşürme beni
her yanım düşük izleri

senle dargın kalamam ey Kadın
buruk bakışlı günlerde yaşarken
ham gölgemi sende gölgenden ayırma
zaten her yanım ıslak terkedilme izleri




i.k
</B>
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #1383
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Anla Artık

Gözlerimi odakladım gök yüzünün sonsuz maviliğine
Yıllardır hep sen girdin,yalnız hayallerime
Her şeyden çok sevdim seni
Havadan,sudan,hayattan bile
Senden başka bir düşüm olmadı
Canlandıramazdım gözümde seni,
O kadar güzeldin ki seni hayal bile edemezdim çoğu zaman.
Yıllar var ki ben sana aşığım,
Gecelere sor,yıldızlara sor,
Seni nasıl sevdiğimi

Kemal Kara
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #1384
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sevdan

Çığ düştü dağlarına gönlümün sevdanla acılarıma inat
İsminin yazıldığı kalbimdeki kırgınlığa ufkun ihanetine inat
Gönlümde yağan karları çığa dönüştürdü sevdan
Dermansız yaraları olan bedenimin hüznüne çığ olup düştün
Elemlerle dolu ömrüme çığ olup düştü sevdan seviyorum seni ölümüne
Mutsuzluktan hüzünden estetik yapılmış yüzüm sevdanla gülmek istiyor
Derman olmaya gel güzel kız
Ecelin kapımı çalıp durduğu bu zamanda
Manidar olanlara inat gel
İnadına kalbimdeki yaralarıma bir umut ol
Rüyalarıma hükümran olan sevda gündüzlerimin sultanı
Artık ses olup gel seni inan çook seviyorum
Yüzüne bakmaya kıyamadığım gel çığ olup kalbime düştüğün gibi



i.k
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #1385
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Mayıs Başı



Şimdi herşey sevmek fiilini çekiyor
O eşsiz gülleriyle işte mayıs başı
Aşk: neşeli, kederli, günücü ve yakıcı
Yanık yanık söyletiyor yeşeren ormanları
Gövdesine bir dilek kazıdığım ağaçtan
Mırıltılar geliyor ve ağaçcık doğaçtan
Yaratısı sanarak yineliyor durmadan
Geçen güzde göğsüne çizdiğin istenceyi
Alaycı alakarganın dalga geçtiği mağara
Kaşlarını oynatıp gülümsüyor ormana
Hava aşka değin titreşimlerle dolu
Öyle göklü ve körpe, seven, mis kokulu
Sevdalı yoncalarsa göğe göndermiş onu
Ve güneş adım adım dolanırken kubbeyi
Esrik çayır kokular döküyor dörtbir yana
Öpücükler açıyor dönüp gelen bahara
'Seni seviyorum' diyen mırıltıyla kırda
Safransarı, gökmavi, lal rengi ve erguvan
Gölcüklerin üstünde, otlaklarda, koyakta
Binbir renkte benekler oluşturuyor orda
Kokusunu savurup saklıyor çiçeğini
Sanki kırın telaşlı, tatlı iletileri
Yaygaracı aşkının yazdırdığı pus'lalar
Papyadan bir altlığa izlerini yaymışlar
İncecik sesleriyle küçük kuşlar ormanda
Şarkıcıklar söylüyor peri kızlarına
Tatlı bir sır veriliyor gölgelikte herkese
Seviyor ve söylüyor herşey bunu sessizce
Sanki yanan güneyde, batıda ve kuzeyde
Ve altın ışıklarla günün doğduğu yerde
Çiçekli çit, sarmaşık ve şakırdayan pınar
Ve tepeler ve gölgeler ve o sonsuz tarlalar
Dört rüzgarın düzdüğü bir dörtlük söylüyorlar




i.k
Bluesorrow - avatarı
Bluesorrow
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #1386
Bluesorrow - avatarı
Ziyaretçi
kkkkkkef0
A.Arda - avatarı
A.Arda
VIP VIP Üye
25 Kasım 2007       Mesaj #1387
A.Arda - avatarı
VIP VIP Üye
YA DA...

Ezkaza birgün yakarsam kalıntılarını ..
Bil ki, adın da silinecek ..
Ve duvara bitişik bir resim karesinde sönecek gözlerinin parıltısı ..

Ya da ..

Boş bir yolda ilerlerken, keskin bir viraj akabinde gelecekle çarpışacağım ..
Hafıza kayıplarım, sen'li geçmişimi kapsayacak ..
Üzülür müsün bilmem ama unutuşlarımın esiri olacaksın ..

Ya da ..

Sana yazıp yazıp yakmaya devam edeceğim ..
Sancılı bekleyişlerimin seni doğurmayacağını bilerek ..
Prematüre günler biriktireceğim ..
Kısır bir döngü bu biliyorum ..
İyisi mi sen gel ve bitsin bu zor teoremler ..

Ya da ..

Tüm inisiyatifi kendinde görüp ..
Alzheimer'a uğrat aşkımı ve çek kendini iplik iplik hayatımdan ..
Seni tanımlamak dilimin ucuna uğramasın ..
Düşlerimi yırt ..
Failim ol ve gizli bir intikamla al seni benden ..

Ya da ..

(nokta) ..
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #1388
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Anladım ki

Dalgalar vururken sahile,
Beyaz köpüklerde aydınlık yüzünü gördüm
Güneş batarken deryanın bir ucunda,
Yansıların arasında parlak yüzünü gördüm.
Ay ışığı vuruyordu denize,
Mehtapla birlikte doğan yüzünü gördüm.

Odamda ılık döşeğime uzandım.
Kısıldı gözlerim uyku ağırlığınca
Aralandı rüyalar aleminin kapısı
İçeriye daldığımda orada seni gördüm.

Sabahın taze kokusunu
Burnumda hissederek uyandım
ve anladım ki özlemek buymuş...

Jülin Aksoy
WaRrioR - avatarı
WaRrioR
VIP VIP Üye
26 Kasım 2007       Mesaj #1389
WaRrioR - avatarı
VIP VIP Üye
Haberin Olmaz...
Bir gece ansızın rüyana girip
Bir ömür yaşarım haberin olmaz
Seninle bir güne,bir ömür verip
Sevdana koşarım,haberin olmaz

Yağmurum; güneşin ardından gelen
Ferhat'ım uğruna dağları delen
Belki bir mendilim yaşını silen
Derdine düşerim haberin olmaz

Bir şarkı olurum senin dilinde
Dikensiz bir gülüm belki elinde
Belki bir yağmurum bahar yelinde
Saçını okşarım haberin olmaz
Esqi qulağı qesiqlerden qim qaldı
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Kasım 2007       Mesaj #1390
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kahraman Tazeoğlu..



En fazla içimde ölürsün
Cesedini sürüklerim gittiğim her yere
Kızıl sonbaharım
Hangi aşk kendi fırtınasına dayanabildi

Ellerimde çoğul bir gölge kuşu
Adının arkasına basmadan yürüdüm
Alnımda birikti çizikler
Adımdan çıkardım aklımı
Aklımsız kaldım
Neylersin
İnsanız
Ne yapsak eksiğiz işte
Ölüme ayarlı saatiz


En fazla içimde ölürsün
Sorarım
Şiir papirüslerinin hangi köşesine karaladın beni?
Hangi hare’mden yakaladın da çiğnemeden yuttun gözlerimi?
Kekeme repliklerin ezber bozduran kuşu
Hangi rüzgârlara sattın da saçlarını
Devrik cümlelerimin öznesi oldun?

İçindeki kötü senaryoların kahramanı olmak istemezdim
Dağıldı bak derlenip toplanmış dağılmalarım


En fazla içimde ölürsün
Nasılsa yokluk rehin bırakılıyor kalana
Kalan gidene denk neyi varsa susuyor.
Ve susmak inceltiyor her yarayı
Ve susmak bakmak oluyor
Gitmediğin her yere

Kim tutuklanmış yalnızlıktan
Gizin içine gizlenen kim
Söyle beni nerene sakladın
Ki şimdi bu kadar sokaktayım

En fazla içimde ölürsün
Karla karışık yağarsın yara Bereme
Karma karışık kalırsın cinnet şeridinde
Kaldırımların kaldıramadığı her neyse işte
Bulamadığın her ne varsa büyük yıkımların izinde
Sana borcum olsun
Hiç yazılmayacak bir şiirin içinde





En fazla içimde ölürsün
Yanağında yanar avucum
Avucumda imlası bozuk bir şiir kalır
Gözlerinin namlusu döner, yakar kirpiklerimi
Kulağımda bir tepenin rüzgârı uğuldar
Gırtlağıma kadar aşka batarım
Yeteri yok. Eksiği fazla.

Neyin kaldı eksilenlerden arta
İçeri doğru kapanan bir kapıydın
Saçlarından geçtim önce
Ve kendimden öylece
Neyim yoksa var bildim
Eğildim
Eksildim
Eridim
Bir seni bitirmedim

Hangi rüzgarlara sattın da saçlarını
Uğultusuna tutunamadın

Ömürden nefes çalarak ne kadar yaşarsa insan
Öyle yaşadım gözlerini
Tenimde itiş kakış
Cebimde depremlerin
Esrarlı gece ayinleri
Volkanik şiirler
Usul usul giymedim mi sözlerini
Yalnızlığın tiradını kapamadım mı her sefer
Sensizlik seni anlattı en çok
Vazgeçmeler vazgeçmekten vazgeçti
Söyle saçlarında öldüğüm
Bir geri gidiş kaç günde gelirdi?


En fazla içimde ölürsün
Cesedini sürüklerim gittiğim her yere
Tenimin yırtıldığı yerden mi girdin içeri
Açar gibi yaparak açık bir kapıyı
Beni ikiye böldün
Hadi içimi kendine aldın da
Beni nerde bıraktın
Hangisini seçerdin benim için
Ve hangisinden vazgeçerdin kendin için

Ben yarama çoktan sen bastım
Yaşım kadar gencim
Adın çabuk diye geçti
Ardında aç köpekleri bırakarak
Ezberimden geçtim.
Hızla biten aşk şarkılarından geçtim
Senden bir şey eksiltmeden sana çok şey bırakmaktı aşk
Bildim


Biz dalkavuk bir aydınlığın yerine
Onurlu bir karanlığı seçtik
Ve bir öyküden ağlarcasına geçtik
Cesurduk çünkü
Kendimizi kendi düşlerimizden kovacak kadar

Ömrüne yüz çevirmiş iki masalcıyız
Gerisi hiçlik
Gerisi yokluk

Sensizliğin anlattığı ne vardı senden başka
Bir hayatın tüm yanılgılarını
Saçlarında çözdüm
Şimdi beni hangi yanımdan susacaksın
Sessizlikte bir dildir
Çoğul susulur
Pusulur
Şimdi beni hangi yanımdan kusacaksın

Yıkık şehrimin izbesi
En fazla içimde ölürsün
En çok
Gözlerime gömülürsün.
Gözlerimi kaparım
Vasiyetimi yazarım


Kahraman Tazeoğlu..