Arama

Anlayana - Sayfa 82

Güncelleme: 26 Kasım 2018 Gösterim: 624.525 Cevap: 3.995
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #811
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Anlayana kadar tükettik sevdayı

Sponsorlu Bağlantılar

Anlamadığım için seviyorum.........................
Bu içimdeki ateşin sebebini
Anlamak için seviyorum................................
Anlıyorum ama seviyor muyum..? ? ..........
Bilmiyorum.
Anladım.
Ayrıldık.


Hüseyin Doğan

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #812
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Nasılsa

Sponsorlu Bağlantılar
I
Senin için uçurdum güvercinleri
İlk yaz bitti
Kapandı yazlık sinemalar
Aşklarda başıboş dolanıyorum

II
Kimi ilgilendirir
Herhangi bir insana ait olabilir bu öykü
Evler... Sokak arabaları... Cam kırıkları
Kilerde tuzlanmış balık
Avluda esneyen çınar
Uzayan kedi
Terli ve yorgun aşklar

-Sonunda her öykü kahramanını öldürür

III
Nerede durulacak bilmiyorum
Kaçak bir çingeneyim
Yurtsuz aşksız göçebe
Yeni bakışlarla geldim kentinize

IV
Yalan söylüyorum - bu hep oluyor-
Çalıyorum çarşıdan alamadıklarımı
Ateşi, suyu, günahı
Susun söylemeyin
Yüzüme vurmayın doğrularımı
Nasılsa ben gidince şiir bitiyor

V
Gordios'un iki kızından biriyim
Nice savaşlar verdim
Barış imzaladım koşulsuz
Kybele'ye öğrettim bütün hünerlerimi
adımı anımsamaz tarih

VI
Seni düşünüyorum
Doğu ekspresi geçiyor uzaktan
Aşkın üç iklimi
Düş alışkanlık unutmak
Seni düşünüyorum
Mardin'den bir kuş kalkıyor
Gözlerim bir sonraki istasyon
Nasılsa sen gelince şiir başlıyor.

Zeynep Kurada

NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #813
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Hüzün

Adı hüzün olsun bu gerçeğin.
Ayrılığın tekil sızısını hissetmenin
Ve senden sonraki yaşantımın,
Adı hüzün olsun!

Öteki renklerini aldığın,
Tek mevsimlik dünyamın,
Ve senden bana kalanların,
Rotasız başlayan yolculuğumun,
Her limanda yüzleştiğim sensizliğin,
Adı hüzün olsun!

Bir türlü gelmeyen geleceklerin,
Bir yarısı sende kalan geçmişin,
Ve her gün biraz daha kaybolan iyimserliğimin,
Adı hüzün olsun!

Gittikçe tuhaflaşan tavırlarımın,
Azalan ideallerimin,
Alışkanlık haline gelen sıradanlıkların
Birbirine benzeyen her günün
Adı hüzün olsun!


Yazarı bilinmiyor
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #814
vain - avatarı
Ziyaretçi
kendini bişey sanan insanlara asla taviz vermem, ve haksızlığa gelemem tabi anlayana .....

"Dur bakalım yabancı ,
Ne yolcusun, ne hancı
Ne yağcısın ,ne yancı
Olmayasın yalancı ?"

Aman etmeyin ağalar:

"6' sında neydiysem ,
16' sında da oydum.
36' ya da bir yıl var ama ,
Değişmem herhal bu arada ."

Merak edersen hala kimim diye ,
Kulak ver şu hikayeye :

Bir yerlerde ,
Bir ahşap ev varmış.
Evin sakinleri,
Sağ oda benim ,
Sol oda senin diye kavga eder dururmuş .

Sağ odadakiler düğmelerini sağdan sola ,
Sol odadakiler çeketlerini soldan sağa iliklermiş .
Sol odadakiler, en soldaki benim diye birbirini ezer ,
Sağ odadakiler her kötülüğü ,
Sol odadakilerden bilirmiş .

Arada bir kavga kızışırsa eğer ,
Kapıdan gelir bekçiler ,
Bizimkilerin kafasına vurur
Kimini kayırır ,
Kimini ayırır .
Heryer gülbahçe olur.
Yada bekçi öyle sanır.

Bekçi çekilende kapıya ,
Herşey yeniden başlaya...

"Ahali böyle de ,
Ev nasıl derseniz ",beyler.
Geniş mi geniş ,
Ferah mı ferah ,
Deniz manzaralı ,
Dört bir yanı ...

Ah şu kavga olmayaydı ,
Ocakta aş kaynayaydı .
Sol kaşık ,
Sağ tabaktan alaydı .
Sağ çatal ,
Sol tencereye dalaydı ?
Azıdı zaten yemek ,
Adam olana akıl gerek!

Ama masal bu ya ,
Olmamış tabi ,
Akla uygun olan.
İlla çıkacak bir çapan...

Gün gelmiş ,
Sağcı, solcu kalmamış ...
Onlar meğer insaflı , yürekli imiş .
Hiç olmazsa evini severmiş .
Artık düzen bozulmuş .
Kimi bulduğunu yemiş ,
Kimi hiç bitirememiş .
Sonra toplanmış herkes, bir bakmış
Eyvah tencere boşalmış.
Bu sefer "hadi komşu yetiş!"
"Bakma sildiğimize bıyıkları ,
Biz az yedik ama çabuk bitmiş .
Doldur bakalım biraz ,
Öderiz yavaş yavaş . "

Tok ev çok çekmiş aç kediden ,
Derken bu arsız yemek sürerken ,
Nedir bu çıtırtı dört taraftan ?
Yok mu hiç duyan ?
Kurularmış dadanan !
Ama biliriz biz Hayyam'dan ,
Kurunun farkı olur mu yaştan ?
Yemiş o da utanmadan !
Kah yumurtadan ,
Kah villadan ,
Kah telefondan !
Ah!
Bu ev yapılmalı en baştan .

Bir de ortalık boş diye,
Kurular yerleşmiş tavana ağalar emme ,
Yiye yiye kalmamış tabi temel de ...

Kuru ,sende akıl yok mu ?
İbni Haldun'u okudun mu?
Evin damı yenir mi ?
Yiyip yiyip doymazsan ,
Tavan başa çökmez mi?

Ev sallanırken hafiften,
Bekçiler bakmış yine camdan .
Ama bu sefer "kaçılın" demiş komşular:
"Karışmayın bakayım bekçiler,
Hem size ne oluyor?
Herkes ev yıkılsın diye bakıyor.
Manzarası güzel ,
Arsası değerlidir ,
Borcu var, bizim sayılır!
Zaten hakeden oturmalıdır ,
Bak sıradayız nicedir ."

Sonra gülerek eklemiş komşular :
"Hem Kurular haklı ,
Herkes istediğini yapmalı,
Bu devir bitmeli ,
Eski resimler inmeli."

Ahali saf saf seyrederken,
Açgözler sarhoş haram yemekten ,
Son bir çatırtı gelmiş derinden ...

Uzun lafın kısası,
Böyle olunuyor demek ki ulusalcı ...

Sağ sol kavgasından bıkanlar ,
Kurudan kaşınanlar,
Haram yemeğe kızanlar ,
Bekçiden himmet ummayanlar ,
Evine sahip çıkanlar,
Odaları terkedip,
Sofada buluşurmuş
Her gece...
Önce gizli gizlice
Sonra ,
"Yeter artık ,
Nedir bu işkence ! "
"Kurulara güle güle,
Komşular hizaya çekile,
Bekçiler bekçilik görevine.
Artık borçla yemek kesile,
Mutfakta birileri yemek pişire ."

Şimdi ,
Acıyorsa içiniz bu aralar
Hiç bakmayın bana ağalar ,
Dost sanıp el açtıklarınız ,
Hep sırtınızdan yaralar .
Hala sağ,sol diyorsanız eğer ,
İdeoloji durumuysa tek değer,
Sizde pek bi körmüşsünüz meğer !
Son düzenleyen vain; 22 Mart 2007 14:24 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #815
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Acı Bahar

şurada burada sıkılmış limon kesikleri
paslanmaya bırakılmış demir çubuklar
tertemiz kaynaklara atıksu tarifesi
taze sürgünlerin ince boyunlarında ağır kementler
henüz sıcaklığı soğumamış körpe cesetler

karanlıklar ortasında bir ışık adası gibi
talancıların gözünden nasılsa kaçmış çimenler
birkaç tomurcuk üç-beş yeşil yaprak

ıslak bir kağıt gibi yırtıp atmış
kentin dokusunu acımasız kasırgalar
arıtmıyor sabun çıkartmıyor sular
giysilerden yalnızlığın kokusunu

aşk mevsimi değil miydi bahar
elele tutuşmaktan korkan ürkek ceylanlar
hani nerede eşlerine kur yapan kumrular
kuş cıvıltılarına hasret kulaklar
denizler denli derin içezikliği

geleceksen sekizinci günde gel sevgilim
burada haftanın yedi gününde de
aşka geçit vermiyor yağmurlar

yalnızca bir ad yaraşabilir bu mevsime: “acı bahar”

Mustafa Yıldız
tikkymelike - avatarı
tikkymelike
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #816
tikkymelike - avatarı
Ziyaretçi
İŞTE MUTLULUK
Her yeni gün yeni bir umut
Mutlu olmak için bir sebeb olmalı
Var da aslında!
Ama neye yarar ki anlamayana!
Elinde olsa koca kısa bir dünya işte
BUDUR MUTLULUK ANLAYANA!!!
......................................
Büşra Yılmaz
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #817
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
giden anlamaz, anlasa zaten geri döner.


cekilen aci, dökülen gözyasi sadece insanin kendinedir.insan gözyaslariyla yogurulur, tecrübe kazanir...olgunlasir....amac bu degil mi zaten? birakin giden gitsin. bizler kazandigimiz tecrübeyle mutluluga kucak acalim
AY_IŞIĞI - avatarı
AY_IŞIĞI
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #818
AY_IŞIĞI - avatarı
Ziyaretçi
KİBRİT ÇAKIYORSUN KARANLIKTA

Kibrit çakıyorsun karanlıkta
badem çiçeklerini görmek için
Ve mart denizlerinde tedirgin bir çift
sarnıç gemisi gözlerin
Bir iş açacaksın sen başımıza
yangın mı olur artık, bahar mı?
Can Yücel
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #819
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
İkimize de Yeter Umudum

Ellerin ellerimde olsun yeter.

İstersen bakma gözlerime.

Dursuz-duaksız düşünemem belki seni,

Yalnız dert verme gecelerime,

Yapabilirsen sevme beni.



Yıllar gibi yorgun şimdi sevgiler,

Vakit geçti bir kere,

Geçtik yolun yarısını bil ki,

Bağlama ümitlerini bitimsiz gecelere,

Sevildiğine pişman değilsen, ne iyi.



Bil ki ben yalnız sana tutkunum,

Çaresiz değilim, karamsar değilim,

Yeter ki sen üzülme,

İkimize de yeter umudum.

Ahmet Beltekin
AY_IŞIĞI - avatarı
AY_IŞIĞI
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #820
AY_IŞIĞI - avatarı
Ziyaretçi
İkimiz bir olupta
Kaldıramadık bir Sevdayı
Ağır geldi bize...
Zor geldi özlemek ,
beklemek...
Göçmen kuşlar bile cesaret ettide
Mekanı zamanı değiştirmeye ,
Biz edemedik....