Arama

Dostluk Üzerine - Sayfa 17

Güncelleme: 13 Eylül 2016 Gösterim: 113.323 Cevap: 300
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
17 Şubat 2007       Mesaj #161
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
DOSTLUK

Sponsorlu Bağlantılar
BİR YAŞLI ADAM VARMIŞ ÇOK TA FAKİRMİŞ.Bİ GÜN ÖYLESİNE DOLAŞIRKEN Bİ KUYUYA RASTLAMIŞ.MERAK ETMİŞ EĞİLİP İÇİNE BAKMIŞ BİR BAKMIŞKİ İÇİNDEN BİR YILAN ÇIKMIŞ ÖNCE KORKMUŞ TABİ
SONRA YILAN BENDEN KORKMA DEMİŞ ÇOK SUSADIM BANA SU VERİRMİSİN DEMİŞ ADAM GİTMİŞ BİR TAS SU GETİRMİŞ YILANA YILAN SUYU İÇTİKTEN SONRA ÇIKARMIŞ ADAMA BİR ALTIN VERMİŞ.DEMİŞKİ BUNDAN SONRA SEN BANA HER GÜN SU GETİR BENDE SANA BİR ALTIN VEREYİM ADAM TAMAM DEMİŞ GİTMİŞ.ARADAN EPEY ZAMAN GEÇMİŞ TABİ YILANLA ADAM SIKI DOST OLMUŞLAR.ADAMIN BİR OGLU VARMIŞ BİR GÜN BABASINI İZLEMİŞ ALTININ NERDEN GELDİGİNİ MERAK EDİYOMUŞ
SONRA DEMİŞKİ BEN GİDERİM YILANI ÖLDÜRÜRM BÜTÜN ALTINLARIDA ALIRIM .NEYSE ERTESİ GÜNÜ KALMIŞ SUYU ALMIŞ GİTMİŞ KUYUNUN YANINA ÇAGIRMIŞ YILAN ÇIKMIŞ SU GETİRDİM DEMİŞ SANA SEN KİMSİN DEMİŞ BEN YAŞLI ADAMIN OGLUYUM HASTA BU GÜN GELEMEDİ BENİ GÖNDERDİ TAMAM DEMİŞ YILANDA.TAM SUYU VERİRKEN ÇOCUK YILANIN KUYRUGUNU KOPARMIŞ YILANDA ÇOCUGU ÖLDÜRMÜŞ.
NEYSE ARADAN ZAMAN GEÇMİŞ BİRAZ ADAM GELMİŞ YILANIN YANINA GEL YENİDEN DOST OLALAIM DEMİŞ BEN SANA HER GÜN SU GETİREYYİM SENDE BANA ALTIN VER DEMİŞ...
YILAN DÖNMÜŞ ADAMA DEMİŞKİ: BENDE BU KUYRUK ACISI SENDE DE BU EVLAT ACISI OLDUKÇA BİZ DOST OLAMAYIZ ARTIK..
LÜTFEN DOSTLARINIZA DEGER VERİNNNNN......Rose
Princeofemre - avatarı
Princeofemre
Ziyaretçi
18 Şubat 2007       Mesaj #162
Princeofemre - avatarı
Ziyaretçi
Dostum !
Seni Allah için çok seviyorum.
Sponsorlu Bağlantılar
Sana dostum diyebildiğim için çok mutluyum.
Gerçi bu pek kolay olmadı. Pek de tahmin etmezdim böyle olacağını.
Ama fark ettim ki;
Seninle aynı şeyleri düşünüp aynı şeyleri hissedebiliyoruz.
Birbirimize sadece bakmamız anlaşmamız için yeterli oluyor.
Ben senin için, sen benim için, ikimizde fedakârlıkta bulunabiliyoruz.
Zamandan, maldan, candan nefsimizden feragat edebiliyoruz.
Birbirimize hakiki bir değer verebiliyoruz.
Birbirimizi savunuyoruz.
Yanlışlarımızı doğrudan söyleyebiliyoruz.
Biliyoruz ki biz birbirimizi asla kırmak istemeyiz.
İncinmiyoruz, ,incitmiyoruz, güveniyoruz.
Saygı duyuyoruz, takdir ediyoruz, destek oluyoruz.
Aynı inancı paylaşıp bunun için güzel şeyler yapmaya çalışıyoruz.
Yardımcı oluyoruz.
Kendimizi inşa etmeye uğraşırken,
Birbirimizin inşasına da destek oluyoruz.
Dualarda buluşuyoruz.
Teşvik ediyoruz, gaza getiriyoruz.
Her şeyimizi anlatabiliyoruz, paylaşabiliyoruz.
Rabbimizden bahsedebiliyoruz.
Gönül ferahlığı olabiliyoruz.
En önemlisi de birbirimizi çok seviyoruz.
Var olduğunu bilmek güzel.
Yanımda olmasan da yanımdasın,
Yanında olmasam da yanındayım, bunu biliyoruz.
Böyle olacağını da…
Bana yardım edeceğini biliyorum.
Basamak olup rabbime kul olmamda vesile olabileceğini de.
Seni rabbim için seviyorum.
Rabbim senden razı olsun dualarım seninle…
Son düzenleyen Princeofemre; 18 Şubat 2007 12:25 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Şubat 2007       Mesaj #163
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bir Dost...
Saate bakmaksızın kapısını çalabileceği bir dostu olmalı insanın...
“Nereden çıktın bu vakitte” dememeli,
Bir gece yarısı telaşla yataktan fırladığında;
Gözünün dilini bilmeli dinlemeli sormadan söylemeden anlamalı...
Arka bahçede varlığını sezdirmeden,
Mütemadiyen dikilen vefalı bir ağaç gibi köklenmeli hayatında;
Sen her daim onun orada olduğunu hissetmelisin.
İhtiyaç duyduğunda gidip müşfik gövdesine yaslanabilmelisin,
Kavuklarına saklanabilmelisin.
Kucaklamalı seni güvenli kollarıyla,
Dalları bitkin başına omuz,
Yaprakları kanayan ruhuna merhem olmalı...
En mahrem sırlarını verebilmeli,
En derin yaralarını açıp gösterebilmelisin;
Gölgesinde serinlemelisin sorgusuz sualsiz.
Onca dalkavuk arasında bir tek o,
Sözünü eğip bükmeden söylemeli,
Yanlış anlaşılmayacağını bilmeli.
Alkışlandığında değil sadece;
Asıl yuhalandığın da yanında durup koluna girebilmeli.
Övmeli alem içinde, baş başayken sövmeli
Ve sen, öyle güvenmelisin ki ona övdüğünde de sövdüğünde de
Bunun iyilikten olduğunu bilmelisin.
Teklifsiz kefili olmalı hatalarının;
Günahlarının yegane sahibi.
Seni senden iyi bilen sana senden çok güvenen bir sırdaş,
Göz bebekleri bulutlandığında, fırtınayı sezebilmelisin.
Ve sen ağladığında onun gözlerinden gelmeli yaş...
Yıllarca aynı ip üstünde çalışmış,
İki trapezci gibi güvenle kenetlenmeli elleri...
Parkurun bütün zorluklarına rağmen
Dostluğumuzu koruyabildik,
Acıları birlikte göğüsledik ya;
Yenildik sayılmayız diyebilmeli...
Issızlığın yalnızlığın en koyulaştığı anda,
Küçücük bir kağıda yazdığımız
Kısa ama ümit var bir yazıyı
Yüreğe benzer bir taşa bağlayıp
Birbirimizin camından içeri atabilmeliyiz.
Bunu da aşacağız!
Bir Dost!


Dostum her zaman yanındayım bunu sakın unutma...
nisan_yagmuru - avatarı
nisan_yagmuru
Ziyaretçi
19 Şubat 2007       Mesaj #164
nisan_yagmuru - avatarı
Ziyaretçi
DOST, bazen minik bir kus,
bazen saksida bir cicek,
bazen de
var olmayan sevgilidir..
ama gercek DOST,
seni senden cok sevendir... (alinti)

sevgidir,her kapiyi acan,
bizi, bazen bir kus, bir cicek yapan,
dost, kolayca bulunmaz..
insan cabuk bilinmez
gecicidir para , post,
herseyden önemlidir DOST... (alinti)
YaKaMoZcuk - avatarı
YaKaMoZcuk
Ziyaretçi
19 Şubat 2007       Mesaj #165
YaKaMoZcuk - avatarı
Ziyaretçi
Dostluk
Okul sıralarındaki mısralarımda,
özlemekte olduğum gençlik ve dostlarım.
Unutmaktan korktuğum dostlarım ve..
Dostlarım arasından sen!
İyiki vardın...
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
22 Şubat 2007       Mesaj #166
arwen - avatarı
Ziyaretçi
dost011
Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
23 Şubat 2007       Mesaj #167
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
Önümden gitme,
Seni takip edemeyebilirim.
Arkamdan gelme,
Sana yol gösteremeyebilirim.
Yanımda yürü
Ve yalnızca,
Dostum kal…



Albert Camus
YaKaMoZcuk - avatarı
YaKaMoZcuk
Ziyaretçi
23 Şubat 2007       Mesaj #168
YaKaMoZcuk - avatarı
Ziyaretçi
dostluk007
tfincan - avatarı
tfincan
Ziyaretçi
23 Şubat 2007       Mesaj #169
tfincan - avatarı
Ziyaretçi
dost.. Hani vardır ya her yerde, hissetmek istersin onun varlığını. Hani hep yanıbaşınızdaymış sanırsınız, ismini söylersiniz dalgınlıkla, her an berabersinizdir. Yanında olduğunu unutuverirsin bir andan sonra, sonra üzüldüğünde o sımsıcacık kollarını açar sana, sarılır ağlarsın omzunda doya doya... Senin sorununu kendi sorunu gibi benimser, bir kolun bir bacağın olur adeta.. Ayrılmak istesen de koparıp atamazsın. Bir türlü sevindiğinde ise senden fazla mutluluk duyar. O senin için farklıdır bütün insanlardan, tabii sen de onun için. Aranızdaki sevginin bitmesine izin vermezsiniz, kimse bozamaz aranızı, kimse araya girmeye dahi cesaret edemez. Ne zaman yardıma ne zaman insana ne zaman dosta ihtiyacınız olsa hep yanınızda bulursunuz, kendini adeta sizin için ayarlamıştır. Beraber gülüp beraber ağlarsınız, daima olumlu özellikler verirsiniz birbirinize. O sana gülmeyi öğretir sen ona kahkaha atmayı,O sana emeklemeyi öğretir, sen ona yürümeyi.. O sana okumayı öğretir, sen o!
na yazmayı ve bu böyle sürüp gider....
İşte bunun adına DOST derler...
Hayatta hiçbir şeyiniz olmasın ama hep bir dostunuz olsun..
Dostlarınızın Kıymetini Bilin...
nisan_yagmuru - avatarı
nisan_yagmuru
Ziyaretçi
28 Şubat 2007       Mesaj #170
nisan_yagmuru - avatarı
Ziyaretçi
Dostluk ipi

Genç adam iyi bir terziymiş.Bir dikiş makinesi ve küçücük bir dükkanı varmış.Sabahlara kadar uğraşıp didinir ama pek az para kazanırmış.Çok soğuk bir kış gecesi dükkanı kapatırken elektrik sobasını açık unutmuş ve çıkan yangın onun felaketi olmuş.Artık ne bir işi varmış ne de parası.Günler boyu iş aramış ama bulamamış.Yük taşımış,bulaşıkçılık yapmış,yinede evinin kirasını ödeyecek kadar para kazanamamış.Sonunda ev sahibinin de sabrı taşınca,küçük bir bavula sığan eşyalarıyla sokakta bulmuş kendini.Mevsim kış,hava ayaz olsa da genç adamın köşedeki parktan başka gidecek yeri yokmuş.Bir sabah iş arayacak derman bulamamış bacaklarında açlıktan ve soğuktan bitkin bir şekilde bankta otururken,kocaman bir araba yanaşmış kaldırıma.Arka kapıyı açmaya çalışan şoförü kızgınlıkla yana itmiş arabadan inen yaşlı adam,”Yalnız bırakın beni,parkta dolaşırsam belki sinirim geçer” diye söylenmiş.Zengin bir iş adamı olduğu her halinden belli olan ihtiyar,birkaç adım attıktan sonra bankta titreyen terziyi görmüş.Terzi,adamın üzerindeki paltoya bakıyormuş dikkatle.Birden siniri geçen ihtiyar,”Zavallı adam kim bilir nasıl üşüyordur, ona nasıl yardım etsem acaba? ” diye düşünmeye başlamış.Oysa terzinin düşlediği paltonun sıcaklığı değilmiş.O,çok kalın ve kaliteli bir kumaştan üretilen bu paltonun sahibine hiç de yakışmadığını ve onun vücuduna uygun şekilde dikilmediğini düşünüyormuş.Yaşlı işadamı terzinin yanına yaklaşıp,”Ne o evlat,bu ayazda parkta donmuşsun.İstersen paltomu sana verebilirim.” Diyince,”Hayır,teşekkür ederim.Ben sadece bu paltonun size göre olmadığını düşünüyordum.Kumaşı fazla kalın ve sizi olduğunuzdan şişman göstermiş.” Diye yanıt vermiş terzi.Yaşlı adam bu cevabı alınca hayli şaşırmış.Çünkü o da üzerindeki paltoya onca para ödediği halde kendisine bir türlü yakıştıramıyormuş.”Soğuktan titrerken nasıl böyle bir şeye dikkat edebiliyorsun? ” diye soran yaşlı adam,”Ben terziyim” yanıtını alınca “Benimle gel,hayat hikayeni yolda anlatırsın” diyerek arabaya bindirmiş.Bizim terziyi.Bu karşılaşma,terzinin hayatındaki dönüm noktası olmuş.Böyle yetenekli bir insanın işsiz ve evsiz kalmasına çok üzülen iyilik sever yaşlı adam,terziye bir dükkan açmasına yetecek kadar para vermiş.Bunun karşılığında tek istediği kendi giysilerini bu genç adamın dikmesiymiş.Terzi yeniden bir işe hem de kendi işine başlamanın heyecanıyla deliler gibi çalışmaya başlamış.Bu arada yaşlı işadamı da desteğini esirgemiyor,onu kendi çevresinden zengin kişilerle tanıştırarak yeni siparişler almasını sağlıyormuş.Küçük dükkan önce kocaman bir modaevine dönmüş,sonra da pek çok ünlü marka için üretim yapmaya başlamış.Terzi artık “Ünlü işadamı” diye anılır olmuş.Bir gün ihtiyar adam onu ziyarete gitmiş.Terzi çok büyük bir iş bağlantısı yapmak üzere yurt dışına gidecekmiş ve uçağa yetişmesine az bir zaman varmış.Biraz sohbet ettikten sonra yaşlı adam birden fenalaşıp,kalp krizi geçiriyormuş.Hemen bir ambulans çağrılarak hastaneye kaldırılmış.Yeni işadamımız ise büyük bir işi kaçırmak istemediği için uçağa yetişmiş.Yaşlı adam krizi atlatmış ve uzun süre hastanede yatmış,bir yandan da sadece bir kez telefon ederek durumunu soran terziyi bekliyormuş.Fakat terzi daha çok para kazanmak için oradan oraya koşuştururken bir türlü yaşlı adamı ziyarete gidememiş.Aradan o kadar uzun bir süre geçmiş ki bu sefer de utancından yaşlı adamın kapısını çalmaz olmuş.Bir süre sonra terzinin işleri yolunda gitmemeye başlamış.Fabrikalarını kapatmak zorunda kalmış ve elinde kala kala yine küçücük bir dükkan kalmış.Utana sıkıla yaşlı adama koşmuş hemen nerede hata yaptığını sormak için.Son derece kırgın olan ihtiyar yine de onu kabul etmiş ama anlatacağı öyküyü dinledikten sonra hemen çıkıp gitmesini istemiş.Ve başlamış anlatmaya:”Bir zamanlar fakir bir oduncu varmış.Ormandaki bir kulübede yaşar ve odun keserek hayatını kazanırmış.Bir gün kulübesinde yangın çıkmış ve bu yangın bütün ormanı kül etmiş.O çevrede kimse ona güvenip iş vermeyince,çıkınını alan oduncu,eşeğine binip yola koyulmuş.Ağaçların arasında yürürken birinin kendisine seslendiğini duymuş.Başını kaldırınca konuşanın bir bülbül olduğunu görmüş.Bülbül ona “Senin haline çok üzüldüm,şimdi öyle bir büyü yapacağım ki eşeğin çok güzel şarkı söylemeye başlayacak,sen de onunla gösteriler yapıp çok para kazanacaksın.” Demiş.gerçekten de eşek birbirinden güzel şarkılar söylemeye başlamış.Oduncu o şehir senin bu kasaba benim dolaşıp eşeğine şarkı söyletiyor ve herkes onları izlemek için birbiriyle yarışıyormuş.Oduncu ve şarkı söyleyen eşeği bütün ülkede ünlenmişler.Bir gün yine bir gösteriye yetişmek için koştururlarken,bülbülün yardım isteyen sesini duymuş oduncu.Bir kedi bülbülü yakalamış ve yemek üzereymiş.Şöyle bir duraklamış ama gösteriye gitmemeyi,onca parayı kaçırmayı gözü yememiş,arkasına bakmadan kaçmış oradan.Gösteri başladığında ise eşeği her zamanki gibi güzel şarkılar yerine sadece bir eşeğin çıkarabileceği sesleri çıkarmış.Oduncu kendisini şarlatanlıkla suçlayan izleyicilerin elinden canını zor kurtarmış.İşte o zaman bülbül ölünce büyünün bozulduğunu anlamış.Bende senin bülbülündüm ve sen beni öldürdün,büyü de o yüzden bozuldu.”Keşke güzel giysiler dikerken dostluk ipliğini koparmasaydın.” Öyküyü dinleyince hemen çıkıp gitmiş terzi,çünkü söyleyecek bir sözü yokmuş.

alinti-


ONUN SÖYLEYECEK BİR ŞEYİ YOK AMA BEN SÖYLEMEK İSTERİM.DOSTLUK İPLERİNİZİ KOPARMAMANIZ DİLEĞİYLE ......

Benzer Konular

9 Haziran 2008 / -MaSaL- Astroloji/Fallar
29 Mayıs 2008 / the_lily Genel Mesajlar
21 Mayıs 2008 / The Unique Taslak Konular
22 Şubat 2012 / Misafir Soru-Cevap
30 Temmuz 2014 / _AERYU_ Astroloji/Fallar