Ziyaretçi
Sezaryenle Doğum
Sezaryanla doğum bebegin anne karnından uterus(rahim) açilarak çıkartılmasıdır. Annenin ve bebegin sağlığını tehdit eden her durumda veya vajinal yolla doğumun imkansız olduğu durumlarda sezaryan ile doğum yapılır.
Sponsorlu Bağlantılar
Sezaryen bir batın ameliyatıdır. Batın cildine yapılan bir kesi ile batın katları açılır, batın boşluğuna girilerek rahime yapılan bir kesi ile bebek doğurtulur. Plasenta alınır ve kesilmiş olan dokular kademe kademe onarılır. Anneye genel anestezi veya epidural anestezi (bilinç açık olarak sadece belden aşağı kısmın ağrı duyusunun yok edilmesi) ile uygulanabilir.
Sezaryan doğum ameliyatı dünyanın bilinen en eski ameliyatlardandır. Tıbbın ve teknolojinin de ilerlemesi ile sezaryan ameliyat teknikleride daha çok gelişmiştir. Ameliyatların mikropsuz koşullarda yapılması, kan verilebilmesi, kuvvetli mikrop kırıcı ilaçlar, modern cerrahi malzeme ve genel anestezi vermeden belden yapılan uyuşturma sayesinde ameliyatın tehlikesi daha aza indirilmis, nerdeyse normal doğum kadar tehlikesiz olmuştur.
Normal koşullarda sezaryan doğum ameliyati 45 dakika kadar sürer. Bebek ameliyat başladıktan 10 dakika sonra çıkarılır daha sonra kesilen katlar dikilir.
Kan kaybı, enfeksiyon riski, anesteziye bağlı komplikasyonlar, damarlarda kan pıhtısı veya amnios sıvısının oluşturacağı tıkanıklık gibi ölümcül olabilen komplikasyonlar normal vaginal doğuma göre daha sık görülür. Normal doğum eğer zor ve uzun bir sürede gerçekleşmiş ise, doğum sonrası kanama veya geç dönemde haznede bolluk ve öksürünce idrar kaçırma şikayeti gelişebilir. Genellikle doğumda dikiş bu zorlanmayı önlemek için yapılır. Sorun kalıcı olursa küçük bir operasyonla düzeltilir.
İlk bebeğin ters (poposu ile) geliyor olması, bebeğin anne karnında yan duruşu, plasentanın önde oluşu, plasentanın erken (bebeğin doğumundan önce) ayrılması, kordonun bebeğin başının önünde olması, bebeğin suyunun ileri derecede azalması (doğum sırasında bu bebekler sıkıntıya girebilirler), üçüz gebelik, ikiz gebelikte ilk bebeğin poposunun önde olması, iri bebek (bebeğin omzunun doğurtulması sırasında sorun yaşanabilir ve köprücük kemiği ve boyun sinirleri zedelenebilir) annenin kemik yapısının dar olması(bunun için değerlendirme gebeliğin son ayı ve hatta mümkünse doğum eylemi başladıktan sonra yapılmalıdır), bel fıtığı, kalp hastalığı, yüksek tansiyon gibi annenin ıkınmasının sakıncalı olduğu durumlar, annede genital bölgede herpes (uçuk) ve HPV gibi virütik enfeksiyon durumunda, anne vajinayı daraltıcı operasyon, sezaryen veya myom operasyonu geçirmiş ise sezaryen tercih edilir. Ayrıca doğum eylemi başladıktan sonra da bebeğin kordonunun vajinaya inmesi, bebeğin kalp atışlarının azalması, doğum eyleminin ilerlememesi, suyu önceden gelmiş olan gebelerde bu sürenin 24 saati aşması durumunda sezaryen tercih edilir.
Ülkemizde, özellikle son senelerde hastanelerdeki isteğe bağlı sezaryen oranları gün geçtikçe artmaktadır. Burada herhangi bir tıbbi gereklilik olmaksızın, anne-baba adaylarının tercihleriyle, bebek gününü doldurduktan sonra (38. hafta sonrası), kararlaştırılan bir günde sezaryenin uygulanmaktadır.
İsteğe bağlı sezaryenlerde en sık karşılaşılan neden anne adayının normal doğumdan korkması, uzun sürebilecek olan eylemi çekmek istememesi, bebeğini en ufak bir risk altına sokmak istememesi ile normal doğumun uzun dönem sonrası olumsuz etkilerinden (rahim ve mesane sarkmaları gibi) kaçınma isteğidir.

Sezaryen (Sezaryenle Doğum)

Plasentanın serviksi tümüyle veya kısmen kapatmasıdır. Kısmi kapatma durumlarında doğum esnasında serviks açılırken çok kanama olabileceğinden, tümüyle kapatma durumunda ise bebek hiçbir şekilde kanala giremeyeceğinden doğum mutlaka sezaryanla gerçekleştirilir. 


