Arama

Internet / Bilgisayar / Teknoloji Dünyası'ndan Haberler - Sayfa 20

Güncelleme: 8 Ekim 2017 Gösterim: 264.515 Cevap: 665
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
9 Mart 2007       Mesaj #191
vain - avatarı
Ziyaretçi
Virüs Uyarısı
Son Günlerde ciddi bir virüs haraketi yaşanmaya başlanmıştır . Virüs “Tüm Askeri Ve Sivil Personel Maaşlarına Hükümetten % 50 Şok Zam” başlıklı eposta mesajıyla geliyor. Mesaj ekinde maashesap.exe adlı bir program ziplenmiş olarak geliyor ve içerikte yeni maaşınız için çalıştırın yazıyor. Exe’nin çalıştırılmasıyla aşağıdaki uzantılı dosyalar bozuluyor .
*.xls,*doc,*.zip,*.jpg,*.asp,*.ppt,*.tif,*.htm*,*.fp5
Sponsorlu Bağlantılar
Administrator yetkili kullanıcılarda ise boot.ini ve ntldr dosyaları bozularak makinanın açılması engelleniyor.
İlk incelemeler virüsün Türkiye kaynaklı olduğunu gösteriyor, bu yüzden antivirüsünüz virüsü hemen yakalamayabilir – antivirus yazılımlarının olmasına rağmen virüs ilk etapta tespit edilemediği, ve üretici firmaların ancak kısa bir süre sonra yeni güncelleme çıkaracağını bildirdi.

Öneriler:

1. Antivirüsünüzü sürekli güncel tutun.
2. Kullanıcılarınızı tanımadıkları adreslerden gelen mailler ve eklentileri konusunda bilinçlendirin.
3. Önemli veri tutan sunucularınızda veri yedeğini düzenli olarak alın.
3. E-posta sisteminizde exe, bat, vbs gibi çalışıtılabilir dosya gönderilmesine izin vermeyin.
4. Geçici olarak (antivirüsünüzün yeni güncellemesi çıkana kadar) ZIP dosyalarının da mail yoluyla yayılmasını engellemeyi düşünebilirsiniz.
5. Kullanıcılarınızın bilgisayarlarını Admin değil standart kullanıcı haklarıyla çalıştırmasını sağlayın.
Bilginize,
Kaynak:sağlık Bakanlığı Web Sitesi
Teknixs - avatarı
Teknixs
Ziyaretçi
9 Mart 2007       Mesaj #192
Teknixs - avatarı
Ziyaretçi
İşte size bir alternatif. MSN (Hotmail) hesabınızla direk giriş yapabildiğiniz bir Video arama sitesi.

Sponsorlu Bağlantılar
Soapbox on MSN Video


yakalama2dv7

vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
9 Mart 2007       Mesaj #193
vain - avatarı
Ziyaretçi
PS3, Türkiye'ye gelişmiş modeli ile geliyor



r 20070309113428 ps2
PlayStation 3'ün hem kablolu hem kablosuz bağlantıyı destekleyen 60 GB sabit disk kapasiteli modeli, müzik, resim ve HD video desteği ile bir multimedya üssü.
Sony, hem kablolu hem de kablosuz bağlantıyı destekleyen 60 GB sabit diskli PlayStation3'ü mart sonunda piyasaya sürerken sadece kablosuz bağlantıyı destekleyen 20 GB sabit diskli modeli getirmeyecek. 60 GB sabit diskli model, internete ve ağ ortamına kablolu ve kablosuz erişim sağlarken eternet ve kart okuyucu özellikleri ile de kullanım çeşitliliği sağlıyor. Blu-ray, gelişmiş internet bağlantı özellikleri, müzik, slayt gösterileri ve elbette HD oyun kalitesi ile oyun konsolundan çok multimedya merkezi olarak tasarlanmış PS3, bu özellikleri ile karşısına geçildiğinde gün boyu eğlence sunabiliyor. Diğer oyun konsollarına göre temel farkı yaratan Blu-ray özelliği, hem film izlerken hem de oyun oynarken görüntü ve grafik kalitesini üst düzeye çekiyor. 1080p görüntü sunan bir televizyonile birlikte kullanıldığında maksimum görüntü kalitesine ulaşılabilen PS3, filmlerdeki karakterlerin yüzlerini DVD kalitesinden çok daha net hale getiriyor.
Görüntünün hem ön planındaki hem de arka planındaki öğeleri aynı netlikle görmeye olanak tanıyan Blu-ray özelliği, DVD'de bulanık şekilde görünen bir mum ışığına göz kamaştıran bir netlik kazandırabiliyor. Animasyon filmlerindeki performansını da incelediğimiz PS3, adeta vakti olanlara hayvan karakterlerin üzerindeki tüyleri tek tek sayabilecek seviyede temiz ve net bir görüntü sunuyor.
Konsol, Türkiye pazarına 22 oyun ve 8 Blu-ray film ile gelecek. Dolby Dijital 5.1, DTS 5.1 ses çıkış özellikleri bulunan üründe LPMC 7.1'in de desteklenmesi görüntü kalitesi ile ses kalitesini aynı anda yaşamayı getiriyor.
İnternet bağlantısında da oldukça kolay bir arayüz ile gerçekleştirilebilen ürün, online olarak PlayStation Store özelliği ile oyun satın alınmasını ve gerekli güncellemeleri indirmenizi sağlarken, PlayStation Network sayesinde PS3 ailesinden oyun arkadaşları bulup birlikte oyun keyfi yaşatıyor.
İnternet tarayıcı olarak kullanıldığında ilk başta sizi bekleten ve sayfaları belleğine yükleyen ürün, daha sonra sayfalar arasında hızlı bir şekilde geçişe imkan tanıyor. Açılan sayfaların slayt gösterisi yapıyormuş gibi sağa sola çekilerek hızlı bir şekilde gösterilmesi de internette geçirdiğiniz zamanı daha etkin kullanmanızı sağlıyor.
İzlemesi yapılan sayfalarda, Türkçe karakterlerde sorun yaşanması ise gözümüzden kaçmadı. PS3'te bulunan dört adet USB 2.0 bağlantısından birini kullanarak internet tarayıcısında klavyeyi kullanmak da mümkün hale geliyor. Hatırlanacağı gibi bu özellik PS2'de bulunmuyor ve ekrana açılan klavye üzerinden işlemler gerçekleştiriliyordu.
PS3 ile gelen SixaxiS adındaki kablosuz kumanda kolu, hareket sensörü özelliği ile oyun oynarken kendinizi daha özgür hissettiriyor. SixaxiS, önceki kumanda kollarından farklı bir görünüme sahip değil. Yeni kumanda koluna eklenen PS tuşu kullanılarak, oyundan doğrudan çıkış yapılabildiği gibi tüm PS3 sistemi açılıp kapatılabiliyor.
Önceki modelinde bulunan titreme özelliği yerine hareket sensörü teknolojisinin kullanılması, kumanda kolunu çok daha hafifletmiş. Daha hafif hale gelen kumanda kolu bu şekilde darbelerden de daha az etkileniyor. Ağırlıktaki azalma oyun esnasında elden fırlayan kumanda kolunun bir yere çarptığında daha az zarar görmesini sağlıyor. USB 2.0 bağlantısı ile ürüne bağlı olarak da kullanılabilen kumanda kolu, bu şekilde oyun sırasında şarj işlemini gerçekleştiriyor.
Kumanda kolu kablosuz kullanılarak aynı anda dört kullanıcı PS3'e bağlanabiliyor. Bununla beraber USB 2.0 bağlantıları kullanılarak da ister klavye, ister fare ile oyun oynama işlemi gerçekleştirilip, aynı anda oyun oynayan kişi sayısı artırılabiliyor.
PS3 ile gelen bir diğer dikkat çekici özellik ise PSP konsulu ile olan uyumu. Kablosuz desteği bulunan PSP'nin de kumanda kolu olarak kullanılabilmesi, bu ürüne sahip olanlara fazladan bir kumanda kolu almaya gerek bırakmıyor. PSP, PS3 ile gelecek olan Formula 1 oyununda (bize duyduğumuzda oldukça yaratıcı gelen) dikiz aynası olarak da kullanılabilecek. Böylece aracı kumanda ederken PSP'yi yanınıza koyup bir gözünüzle de aynı zamanda arkadan gelen araçları kontrol edebileceksiniz.
Avrupa ile aynı anda Türkiye'ye sunulacak olan PS3'ün tavsiye edilen satış fiyatı 1500 YTL.

Mac'te sanallaştırma yarışı kızışıyor
r 20070306091718 mac
Mac bilgisayarlar üzerinde Windows'un çalışmasını sağlayan sanallaştırma yazılımı üreten iki rakip şirket, yeni güncellemeleri ile rekabeti devam ettiriyor.
Sanallaştırma alanında yazılım geliştiren VMware ve rakibi Parallels arasındaki rekabette ilk adım 27 Şubat'ta Parallels tarafından atılmıştı. Şirket 'Desktop for Mac' yazılımı için güncelleme duyurusunu yaptıktan sonra VMware de Nisan 2006'da piyasaya sürdüğü Mac'ler için masaüstü sanallaştırma programının sürümünü yükseltmeyi planladığını duyurdu. Vmware'nin Haziran 2007'de piyasaya sürülmesi beklenen yeni sürüm Fusion adını taşıyacak. Her iki program da, Windows işletim sistemini bilgisayarın yeniden başlatılmasına gerek bırakmadan Mac bilgisayarlar üzerinde çalışmasını sağlıyor.
Fusion ile gelen yenilikler arasında; Windows'ta çalışmak üzere tasarlanmış 3D oyunların desteklenmesi ve hem 32-bit hem de 64-bit şifreleme protokolleri ile yazılmış programları çalıştırılması da bulunacak.Parallels'in ürününde şu an itibarı ile sadece 32-bit desteği bulunurken; 64-bit ve 3D oyun desteğinin 2007 yılının sonunda yapılacak olan güncellemeye ekleneceği bildiriliyor.
Parallels firmasının duyurusunu yaptığı son 'Desktop for Macs' programı iki firma arasında devam eden rekabete, getirdiği 'Coherence' özelliği ile hız veriyor. Mac OS X üzerinde çalışırken Coherence modu seçildiğinde; Windows ekranı kaybolmasına rağmen windows uygulamaları sanki Mac OS X'e aitmiş gibi çalıştırılabiliyor. Örneğin; bu mod seçiliyken Word, Outlook ve Internet Explorer gibi Windows uygulamaları Mac masaüstünde ve uygulamaların bulunduğu bölümde görülüp, çalıştırılabiliyor.
VMware Fusion da her iki işletim sistemine ait uygulamaları birlikte çalıştırabilirken bunun için daha farklı bir yöntem kullanıyor. Fusion'da ekranın belli bir bölümünde Windows ekranı ve uygulamalar bulundurularak iki farklı ekran biçiminde çalışma mantığı işliyor. Coherence özelliği ise iki işletim sistemine ait uygulamaları bir ekran üzerinde gerçekleştirme avantajını sağlıyor.
Parallels'e ait yazılım 79.99 dolara satın alınabilirken, ürünü önceden almış olanlar yeni güncellemeyi bedavaya indirebiliyor. Vmware'in güncel sürümü ise ücretsiz dağıtılıyor ancak Fusion sürümünün fiyatı konusunda bir açıklama yapılmıyor.



Donanım üzerinde yaşayan sessiz düşman
r 20070305092033 virus
Donanımların belleklerine yüklenen zararlı kodlar güvenlik yazılımlarına yakalanmadan bilgisayara saldırmaya imkan tanıyor.

Bilgisayar donanımları, bilgisayara karşı yapılan saldırılara zemin hazırlıyor. Sabit disk yerine belirli donanım bileşenleri üzerine yüklenen küçük boyuttaki zararlı kodlar bilgisayara saldırının önünü açıyor.

Bilgisayarın açılma esnasında daha işletim sistemi yüklenmeden çalışmaya başlayan bu tip zararlı yazılımlar, sistem dosyalarını değiştirerek sisteme dışarıdan erişimi sağlayan rootkitlerin çalışma mantığına sahip. Rootkitler işletim sistemi yüklenmeden çalıştığı için güvenlik yazılımları tarafından farkedilmiyor. Zararlı kod donanım üzerinde bulunduğu için sabit diski temizlemek ya da işletim sistemini yeniden yüklemek de sorunu ortadan kaldırmıyor.

Grafik kartı, DVD sürücüleri ve pil gibi donanım bileşenleri 'firmware' adı verilen donanımın çalışmasını sağlayan yazılımlara sahiptirler. Bu yazılımların çalışmasıiçin donanımlarda bulunan bellek alanı, zararlı yazılımları yerleştirmek için kullanılabiliyor. Buraya yerleştirilen zararlı kod, bilgisayar açıldığında kendini yükleyip çalıştırabiliyor.

Rootkitler, kullanıcıya gönderilen aldatıcı bir dosya açıldığında, kendilerini donanımların üzerinde bulunan birkaç KB'lık bellek alanına yazabiliyor.

Bu tür saldırılara karşı, TPM (Trusted Platform Module) ve TCG (Trusted Computing Group) tarafından geliştirilen silikon-tabanlı bir mikrokontrolcü bulunuyor. Buna rağmen TPM'nin her bilgisayarda bulunmaması ve her zaman kullanılmaması tehlikeyi tamamen ortadan kaldırmıyor.

Tehlikeden korunmak için PC genişleme yuvalarında bulunan kartların ve diğer donanımlara ait belleklerinin güvenlik taramasından geçirilmesi ve elde edilen sonuçların analiz edilmesi gerekiyor. Güvenliğin artırılması için gereken bir diğer şey ise; yazılım güvenliğinde oldukça ileri durumda bulunan internet güvenlik şirketlerinin, donanım güvenliğine de aynı ilgiyi göstermesi.

Organik bilgisayara doğru mu?
r 20070302110840 organik
Japon araştırmacılar, minik bir canlı organizmanın genlerine dijital veri yükleyebilen bir yöntem geliştirdi. Keio Üniversitesi Hayat Bilimleri Enstitüsü uzmanlarının geliştirdiği yöntem, "organik bilgisayar" yolunda önemli adım olarak değerlendirildi.

Yöntemin mucitleri, bir bakterinin genlerine yüzlerce yıl muhafaza edilebilecek önemli miktarda sayısal bilgi yüklemeyi başardı.

Araştırmaya göre, "bakteriler ve belli bir genetik şifreye göre çoğalan diğer mini organizmalar, veri depolamak için önemli potansiyel" sunuyor, bu da bilim dünyasının ilgisini çekiyor.

Japon araştırmacılara göre, mini organizmalar, harddisk ve hafıza kartlarıyla kıyaslandığında çok küçük kalsalar da genlerinde çok uzun süre önemli miktarda bilgiyi saklayabilecek.

Araştırmacılar, bilgileri genlerin değişik noktalarında depolayan teknoloji geliştirdiklerini, bunun da zaman içinde oluşacak genetik mutasyon sonucu bilgilerin yok olma ihtimalini azalttığını belirtti.

Uzmanlar, çalışmalarında "Bacillus subtilis" adlı bakterinin genlerine dijital bilgiyi kimyasal elementlere "tercüme eden" bir yöntem kullanarak şifreli kısa mesaj "yazdı." Verilere ulaşmak için, bakterinin normal gen haritasını mesaj yüklenerek değiştirilmiş gen haritasıyla kıyaslamak yetiyor.

Mini Photoshop halka açılıyor
r 20070302095027 pshop
Adobe, profesyoneller tarafından yaygın olarak kullanılan Photoshop programının basitleştirilmiş şeklini internet üzerinden ücretsiz sunmaya hazırlanıyor.

Adobe, Photoshop resim ve grafik işleme programını ücretsiz online kullanıma açıyor. Önümüzdeki altı ay içerisinde hayata geçirilmesi planlanan uygulama, giriş seviyesindeki Photoshop programını kullanıma sunacak.

Şirket bu servisi ile alışılmış ücretli ürün satma anlayışının dışına çıkıyor. Adobe, yeni servis ile klasik ticari anlayışından farklı olarak direkt olarak ürün satışından değil reklam gelirinden kar sağlamak istiyor. Ücretsiz servis ile daha fazla tüketiciye hitap etmeyi planlayan Adobe bilinirliğini ve tanınırlığını da artırmayı hedefliyor.

Adobe sunmayı düşündüğü servisin ön hazırlığını şu anda PhotoBucket adlı internet sitesinde kullanıma sunduğu Adobe Remix programı ile yapıyor. Şirketin profesyonel video işleme programı olan Adobe Premiere Elements'in basitleştirilmiş şekli olan Adobe Remix, ücretsiz üye olunabilen PhotoBucketsitesinde ücretsiz olarak kullanılıyor.

Bu servise benzer şekilde işlemesi planlanan ücretsiz servis, şirketin gelişmiş resim işleme programları olan Photoshop ve Photoshop Elements'in basitleştirilmiş şekli olacak.
Son düzenleyen vain; 9 Mart 2007 21:56 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
10 Mart 2007       Mesaj #194
vain - avatarı
Ziyaretçi
icon13 Youtube'a Yasak Kalkti
Atatürk'e hakaret edilen video görüntülerinin yer aldığı YouTube sitesine konulan erişim yasağı kaldırıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın savcısı Nurten Altınok, dün Atatürk'e hakaret edilen video görüntüleriyle ilgili haberlerin basında yer alması üzerine hareket geçmişti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğüne talimat vererek, konuyla ilgili görüntüleri isteyen Altınok, gönderilen CD'yi inceledikten sonra nöbetçi mahkemeden erişimin engellenmesini talep etmişti. İstanbul Nöbetçi 1. Sulh Ceza Mahkemesi de Güvenlik Şube Müdürlüğü'nün gönderdiği CD'ye el koyma kararını onaylamış ve YouTube isimli siteye erişimin engellenmesi talebini kabul etmişti. Mahkeme, Türk Telekom'a yazı yazarak erişimin engellenmesi kararının uygulanmasını bildirmişti. Bunun üzerine YouTube yetkilileri harekete geçti. Yetkililer, Türk Telekom'dan Mustafa Kemal Atatürk'e ve Türk bayrağına ingilizce hakaret içerikli yazıların yer aldığı video görüntüsünün yayınının durdurulduğunu belirtti. Türk Telekom yetkilileri de savcılığa durumu savcılığa bildirerek erişimin engellenmesi yasağının kaldırılmasını talep etti. Savcı Altınok bugün ikinci kez başvurduğu nöbetçi mahkemeden site yetkililerinin gereğini yaptığını kaydederek yasağın kaldırılmasını istedi. Mahkeme, talep doğrultusunda yasağı kaldırdı.


Türkiye'den Avrupa'ya Lazer Teknolojisi

Türkiyeli bilim adamlarının geliştirdiği nanoteknoloji ürünü hassas fiber lazer, Avrupa’nın en yüksek bütçeli projelerinden birisi olan "X Işını Kaynağı Projesi"nde kullanılacak.
Henüz geçici laboratuvarlarda hizmet veren Ulusal Nanoteknoloji Merkezinin 31 Mayısta 8 bin 500 metre karelik binasına taşınacağını belirten Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salim Çıracı, ilk aşamada 17 milyon YTL'lik çok hassas araştırma ekipmanları satın aldıkları merkezin, sahip olacağı cihaz ve büyüklüğü ile dünyadaki sayılı merkezlerden birisi haline geleceğini kaydetti.

Merkezin geçici laboratuvarlarında nanoteknoloji alanında çeşitli projelerin yürütüldüğünü ifade eden Çıracı, fiber lazerler konusunda önemli bir aşama kaydettiklerini söyledi. Çıracı, "Türkiye’de fiber lazerleri yaptık. Lazerler burada geliştirilip başka yerlere teknoloji transferi yapılıyor. Bu lazerler, otomotivden diş hekimliğine, cerrahiye kadar pekçok alanda kullanılması beklenen çok önemli bir buluş" dedi.

Çıracı, Türkiye’nin nanoteknoloji yarışına zamanında girmesini sağlayarak, nanoteknoloji ürünlerini yurt dışı pazarlarda rekabet edebilecek seviyeye getirmeyi hedeflediklerini ifade etti.

Fiber lazerleri geliştiren ve ABD Patent Ofisi'ne tescillettiren Yrd. Doç. Dr. Ömer İlday, yeni fiber lazerle hücrenin içinde noktasal operasyonlar yapılabileceğini belirtti.

Geliştirilen lazerin bir örneğinin Almanya’ya gönderileceğini, burada bir araştırmada deneneceğini anlatan İlday, "Bu noktada Türkiye’den Almanya’ya teknoloji transferi yaptığımızı rahatlıkla söyleyebiliriz" dedi.

Ömer İlday, lazerin Avrupa’nın bu alandaki en büyük projeleri arasında gösterilen ve 1 milyar avroluk bütçeye sahip X Işığı Kaynağı Projesi’nde (Euro-XFEL) kullanılacağını bildirdi.

eBay Romanya'da hacker avında

Vladuz lakaplı bilgisayar korsanının eBay sunucularına sızmasının üzerinden iki ay geçti fakat eBay güvenlik ekibi ve kanun güçlerinin tüm çabalarına rağmen hala bulunamadı.
Şu ana dek Vladuz hakkında çok fazla bilgi yok. Vladuz eBay forumlarına yetkili müşteri temsilcisi olarak login olduktan sonra firmanın güvenliği ile alay etmişti. Fakat net bilgisayar korsanının izleri ile dolu. Bu isimdeki bir bilgisayar korsanı bir sitede eBay şifrelerini çalan programını övüyordu.

eBay yetkilileri Vladuz'u FBI ve yerel kanun güçlerinin yardımı ile sıkı bir şekilde aradıklarını söylüyorlar ve girilen sistemlerde sadece çalışanların eposta hesaplarının tutulduğunu ve müşteri bilgilerinin tutulduğu sistemlerden tamamen ayrı olduklarını belirtiyolar.

Vladuz eBay sunucularına en son girdiğinde, yetkili eBay temsilcisi olarak, Romanyalı olduğunu fakat şu an Romanya'da yaşamadığını söylemiş. Bir eBay sözcüsü bilgisayar korsanının Romanyalı olduğuna inandıklarını söyledi.

Vladuz'un sızma girişimi sınırlı olabilir fakat sitede sahte açık artırma aktivitelerinin artışı ile de aynı döneme geliyor.

Mozilla kritik güvenlik açıklarını kapattı


Mozilla Firefox web tarayıcı yazılımı ve SeaMonkey uygulama pakedindeki kritik JavaScript güvenlik açığı için güncelleme çıkardı.
Mozilla güncellenmiş Firefox 2.0.0.2 ve 1.5.0.10 ve SeaMonkey 1.1.1 ve 1.0.8 sürümlerini pazartesi günü çıkardı.
JavaScript problemi Web içeriğindeki script'lerin istedikleri kodu çalıştırabilmelerine izin veriyordu. JavaScript program ayarlarında kapatılmış olsa bile img tag'lerindeki URI'ların çalıştırılmasına izin veriliyordu. JavaScript'i kapatmak açığa karşı bir koruma sağlamıyor. Bu sebeple yeni sürümlere güncelleme yapılması tavsiye ediliyor.

Kaynak: Update: Mozilla issues fix for critical flaw | InfoWorld | News | 2007-03-06 | By Matt Hines
Son düzenleyen vain; 10 Mart 2007 14:58 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
13 Mart 2007       Mesaj #195
vain - avatarı
Ziyaretçi
Cep telefonundan yeni soygun yolu
Soyguncular, bu kez cebe dadandı. Her şey, numaranızdan kendisine küfürlü mesaj geldiğini söyleyen dolandırıcının telefonuyla başlıyor. Konuşurken soyuluyorsunuz...
Internet / Bilgisayar / Teknoloji Dünyası'ndan Haberler
Digital dünya, toplumu yeni suç yöntemleriyle de tanıştırıyor. Her geçen gün, yeni bir suç yöntemi duyuyoruz.

İstanbul Emniyeti, şimdilerde cep telefonu üzerinden yapılan bir soygun çetesi ile uğraşıyor. Yöntemin bildik tarafları olsa da, akıllara durgunluk veren boyutları da var. İşte cep telefonu ile yapılan soygun:

Sizi cep telefonunuzdan birisi arıyor ve kendini tanıtıyor. Üstelik arayan kişi sizi gizli bir numaradan da aramıyor. Görünen bir numara.

Sizin telefonunuzdan kendisine sürekli küfürlü mesajlar geldiğini belirtiyor. İlgili GSM şirketinden konuyu araştırdığını ve şirketten kendisine mesajların internet üzerinden de sizin numaranız kullanılarak gönderilebileceğini söylediklerini iletiyor.

Kenedisinin bu küfürlü mesajlarla ilgili olarak cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunacağı bilgisini aktarıyor.

Hemen ardından size bir öneride bulunuyor. "Eğer isterseniz, müşteri temsilcisi ile sizi konferansta görüştürebilirim" diyor.

Ardından ne yapmanız gerektiğini anlatıyor.

"....şu numarayı tuşlayın müşteri temsilcisine bağlanacaksınız, üçlü bir görüşme ile bu sorunun kaynağını bulalım."

Görüşmenin biraz zaman alabileceğini söylüyor ve sizden kapatmamanızı istiyor.

Siz, üzerinize atılmak istenenen kalamadan kurtulmaya çalışma yaklaşımı ile bekleyip duruyorsunuz. Size bazı bilgiler soruluyor, iddia edilen küfürlere ilişkin SMS geçme tarihlerine ve içeriklere ilişkin bilgiler paylaşılıyor. Mümkün olduğu kadar sizin telefonunuzu açık tutmaya çalışıyorlar.

Bu bağlantı, gün içinde bir kaç kez yapılmaya çalışılıyor. Araştırmanın belli bir aşamaya getirilidiği konusunda ikna ediliyorsunuz ve "son bir görüşme" yapılması gerektiği söylenerek yeniden bağlantı kuruluyor.

BU DOLANDIRICININ KAZANCI NE?

Ay başı geldiğinizde faturanızı gördüğünüzde gözlerinize inanamıyorsunuz. Çoğu zaman binlerle lira ile ifade edilen bir rakam. Şaşkınlık ve öfke ile ilgili GSM şirketinin müşteri temsilcisini arıyorsunuz. Böyle bir faturanın nasıl olabileceğini öğrenmeye çalışıyorsunuz.

Müşteri temsilcisi, size yaptığınız görüşmenin zamanını ve süresini söylediğinde nasıl dolandırıldığınızı anlamış oluyorsunuz.
Uluslararası canlı sex hatlarına bağlandığınızı ve yaptığınız görüşmelerin sürelerini size aktarıyor. Saatlar süren bu görüşmenin karşılığının da faturada gelen rakam olduğu anlatılıyor.
Son zamanlarda İstanbul Emniyet Müdürülğü'ne bu tarz başvurular yoğunlaşmaya başladı. Geçtiğimiz yıl oluşturulan Bilişim Suçları Masası'nın gündemine bir de bu suç eklenmiş oldu.

Alınan bilgiye göre, cep telefonu kullanıcılarına bu kadar yüklü faturalar gelmesine neden olanların ise, bu işten sadece belli komisyon aldığı belirtiliyor.
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #196
vain - avatarı
Ziyaretçi
Dijital Dünyanın Sayısal Geleceği

Bilgi altyapısına yönelik çözümler konusunda çalışan EMC Corporation tarafından IDC`ye yaptırılan, dijital dünyanın geleceğine ilişkin araştırma çarpıcı sonuçları ortaya koydu.

Çalışma, zengin medya ve kullanıcıların oluşturduğu ana yönlendiriciler tarafından belirlenen içerikler ve 1.6 Milyar internet kullanıcısı üzerinde yapılan araştırmayla ortaya çıkan çalışma, dünya çapında bireyler ve ticari kurumlar tarafından yaratılan ve kopyalanan dijital bilgilerin miktarını ve çeşitlerini ilk kez ölçen ve öngören bir proje olma özelliğini taşıyor.

"Büyüyen Dijital Dünya: 2010 Yılına Kadar Dünya Çapında Beklenen Büyüme" başlıklı çalışma dünyanın belirli bir senede yarattığı ve kopyaladığı bilgi miktarını ortaya çıkarıyor. 2010 senesine kadar tüm "dijital dünya"yla ilgili tahminlerde bulunuyor ve büyüyen dijital dünyaya katkıda bulunan belirli bilgi çeşitleri ve coğrafyaları tanımlıyor. Raporda elde edilen bulguların bireyler, ticari kurumlar ve toplum için çok önemli sonuçları bulunuyor.

Bilgi okyanusu büyüyor

- 2006 senesinde dijital dünyanın boyutu 161 milyar gigabitti. (161 exabit) - IDC, 2006 senesinden 2010 senesine kadar yıllık bilgi büyüme oranının 6 katına çıkmasını öngörüyor. - 2010 yılına gelindiğinde, dijital dünyanın yaklaşık %70`i bireyler tarafından yaratılacak ve dijital dünyanın en az %85`inin güvenlik, gizlilik, güvenilirlik ve uyumluluğundan kurumlar sorumlu olacak.

2006 senesinde 161 exabitlik dijital bilgi yaratıldı, kopyalandı ve böylece de veri miktarındaki benzersiz büyüme devam etti. Bu dijital dünya, dünyada basılmış olan tüm kitaplardaki bilgilerin yaklaşık üç milyon katına ya da bir diğer deyişle, dünyadan güneşe uzanabilen, 93 milyon mil uzunluğunda toplam 12 kitap yığınına eşittir. IDC`ye göre, 2010 senesinde yaratılacak ve kopyalanacak bilgi miktarı 988 exabit`in altı katı oranında olacak. Bu da yıllık %57`lik bir büyümeye tekabül ediyor.

2010 senesinde dijital dünyanın yaklaşık %70`inin bireyler tarafından yaratılacak olmasına rağmen, yaratılacak içeriklerin çoğuna, ağ üzerinde, veri merkezlerinde, sunucu sitelerinde, telefon, internet anahtarlarında ya da yedekleme sisteminde, kurumların eli bir şekilde değecek. Dijital dünyanın en az %85`inin güvenlik, gizlilik, güvenilirlik ve uyumluluğundan her boyutta işletme, ajans, hükümet ve derneklerin de dahil olduğu kurumlar sorumlu olacak.

Her tür medyaya yer var

- Görseller - Dünyadaki dijital kameralar, kameralı cep telefonları, tıbbi tarama cihazları, güvenlik kameraları gibi 1 milyardan fazla cihaz tarafından çekilen görseller, dijital dünyanın en büyük bölümünü oluşturuyor.

- Dijital Kameralar - 2006 senesinde sabit dijital kameraların çektiği görsel sayısı dünya çapında 150 milyarı aştı. Kameralı cep telefonları ile çekilen görsel sayısı ise yaklaşık 100 milyardı. IDC, 2010 senesinde çekilecek görsel sayısının 500 milyarı aşacağını öngörüyor.

- Video Kameraları - Günümüzden 2010 senesine kadar video kameraların kullanımı dakika bazında iki katına çıkacaktır.

- E-posta - 1998 senesinde 253 milyon olan e-posta hesap sayısı, 2006 senesinde yaklaşık 1.6 milyara ulaştı. Aynı süre içerisinde, yollanan

e-posta sayısı, e-posta yollayan insan sayısından üç kat hızlı büyüdü. 2006 senesinde, yalnızca iki kişi arasındaki e-posta trafiği spam posta hariç, 6 exabit`ti.

- Hızlı Mesajlaşma - 2010 senesine kadar hızlı mesajlaşma hesap sayısı 250 milyona ulaşacak. Bu rakama bireylerin işle ilgili yollayacakları hızlı mesajlar da dahil olacak.

- Genişbant - Bugün, Internet kullanıcılarının %60`I, evlerinden, iş yerlerinden ya da okullarından, geniş bant çevrimlerine erişebiliyor.

- Internet - 1996 senesinde, Internet`i düzenli olarak kullanan yalnızca 48 milyon insan vardı. O sene, World Wide Web - www yalnızca iki yaşındaydı. 2006 senesinde Internet kullanan 1.1 milyar insan vardı. IDC bu rakamın 2010 senesinde, 1.6 milyara ulaşmasını bekliyor.

- Yapılandırılmamış Bilgi - Dijital dünyanın %95`ten fazlası yapılandırılmamış bilgilerden oluşuyor. Kurumlarda, yapılandırılmamış bilgiler tüm verilerin %80`inden fazlasını oluşturuyor.

-o Uyumluluk ve Güvenlik - Bugün, dijital dünyanın %20`si uyumluluk kurallarına ve standartlarına tabiidir ve %30`u da yakın gelecekte güvenlik uygulamalarına tabii olacaktır.

- Sınıflandırma - IDC bugün, organizasyon bilgilerinin %10`dan daha azının değerlerine göre sınıflandırıldığını ya da derecelendirildiğini öngörmektedir. IDC sınıflandırılmış veri miktarının yıllık büyüme oranının %50`den fazla olmasını beklemektedir. o Gelişen Ekonomiler - Gelişmekte olan ekonomiler dijital dünyanın %10`unu oluşturmaktadır. Bu oran gelişmiş ekonomilerden %30-40 oranında daha hızlı büyüyecektir.

Çalışmanın tamamına emc.com/about/destination/digital_universe internet sitesinden ulaşılabilir.

Trendler, tarihçe ve koruma ile ilgili daha fazla bilgi için emc.com/about/destination internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Google+yahoo ya rakip geliyor!
Dünyanın bazı büyük telefon şirketlerinin, Google ve Yahoo'ya rakip olabilecek büyük bir arama motoru kurmak niyetinde oldukları bildirildi.Sunday Telegraph gazetesinin haberinde, Vodafone, France Telecom, Telefonica, Deutsche Telekom, Hutchinson Whampoa, Telecom Italia ve Cingular telefon şirketlerinin üst düzey yetkililerinin gelecek hafta Barcelona'da bir araya gelerek gizli bir görüşme yapacakları belirtildi.Haberde, bu şirketlerin müşterilerinin gitgide daha fazlasının cep telefonlarından internete girmeye başladığı ve bu nedenle şirketlerin aramalardan elde edilecek reklam gelirlerinden kendilerine daha fazla pay ayırmak için kendi arama motorlarını kurmak istedikleri kaydedildi. Şirketlerin kendi arama motorlarını kuramayabileceğini belirten uzmanlar, telefon şirketlerinin bunun yerine Google ya da Yahoo ile anlaşma imzalayabileceğini de belirtiyor. Şu anda Google'ın Vodafone, T-Mobile ve China Mobile'ın da aralarında bulunduğu birçok şirketle anlaşması bulunuyor.

Cepler için 8 GB flash bellek hazır


1203 aaamovi
Cepler için 8 GB flash bellek hazır

Samsung, cep telefonlarında kullanılmak üzere dünyanın ilk 8 GB kapasiteli flash bellek kartlarını üretti. Samsung tarafından yapılan açıklamada, "moviNAND" adlı yeni ürünün piyasadaki bellek kartlarının iki katı saklama kapasitesine sahip olmakla kalmayıp, aynı zamanda iki katı hızda çalıştığı ifade edildi.

Seri üretimine bu yılın ikinci yarısında başlanacak olan yeni bellek kartları, yaklaşık 2 bin şarkı saklayabilecek. Yeni bellek kartı, dahili bellek kartı olarak kullanılmak üzere tasarlandığından cep telefonlarının daha da küçülmesini sağlayacak. Bunun nedeni, harici kartlar cep telefonlarına takılırken kullanılana benzer bir kart yuvasına gerek kalmamış olması.


14 adımda oyun bilgisayarı


1303 oyun
Bilgisayar satın almak, özellikle dizüstü bilgisayarların ağırlık kazanmasının ardından bilgisayar toplamanın büyüsü yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Ancak iş, performans gerektiren oyun bilgisayarlarına gelince bu söz geçersizleşiyor. Doğru bir yol izlendiğinde, istenen özelliklere sahip bir oyun bilgisayarına ulaşmak çok güç değil. Bunun için 14 doğru adım atmanız yeterli.

1. Grafik Kartı: Bir oyun bilgisayarı oluştururken seçimine en çok önem verilmesi gereken parça grafik kartı. Grafik kartı uygun seçildikten sonra diğer parçaların seçimi çok daha kolay olur. Piyasada şu anda bulunan Nvidia GeForce 8800 serisi en çok tercih edilen grafik kartı seçeneğini oluşturuyor. Bu seride bulunan GeForce 8800 GTX, yapabildikleri ile aklımızı çelerken, fiyatı ile de bütçemiziaynı oranda sarsmaya aday. Aynı aileden, GTX'in genç kardeşi GeForce 8800 GTS işimizi görürü.

Şu anda piyasada bulunan tüm oyunları oynatabilecek olan GeForce 8800 GTS, Windows Vista ile gelen Directx 10 ile beraber kullanıldığında grafik kartını çok daha ucuza mal etmenizi sağlıyor. Bu noktada önemli olan, GTS 8800 seçimi yapıldığında, grafik kartının tümleşik soğutma ünitesi için anakart üzerinde de fazladan bir genişleme yuvası gereksinimi oluştuğunu akılda tutmak.. Bu özellik, sonraki aşamalarda anakart seçimi yapılacağı zaman önemli olacak.

2. İşlemci: Sıra işlemci seçimine geldiğinde kaçınılmaz soru yine karşımıza çıkıyor. İntel mi? AMD mi? Geçmiş deneyimlerin büyük etkisi olan bu kararı verirken; Intel'in Core 2 Duo mimarisinin gelecekte çıkacak oyunlar için hedef platform olduğunu ve bu işlemcinin daha uzun süre ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğini aklınızda tutun.

Dört çekirdekli bir işlemci düşüncesinin yanından dahi geçmiyoruz, keza teknolojinin yeni olması, çok pahalı olmayan bir oyun bilgisayarı için ayrılan bütçeyi daha ilk kalemde aşmamıza neden olabilir. 2.4GHz Core 2 Duo E6600, hem performansı hem de seçmiş olduğumuz grafik kartı ile gayet uyumlu bir çift oluşturuyor. Aynı zamanda bu işlemci LGA 775 soket için tasarlandığından, sıradaki parça olan anakart için oldukça önemli bir anlam taşıyor.


Artık Dil Bilmeye Gerek Yok

Las Vegas'taki elektronik fuarında, yıllar önce bilim kurgu yazarlarının hayal ettiği anında sesli tercüme yapabilen yazılımı sunuldu.

"Compadre İnteract" adı verilen yazılım, bilgisayarla konuşma imkanı veriyor. Siz söylüyorsunuz, bilgisayar bunu gerçek zamanlı olarak birçok dile tercüme ediyor.

Program, konuşma metnini yazılı olarak da sunabiliyor. Şirket, bunun şimdiye kadar geliştirilen en iyi tercüme programı olduğunu iddia etti.

Kullanıcı, duymak istediği sesin erkek ya da kadın sesi olmasını seçebildiği gibi, programı ses komutuyla açıp kapatabiliyor.

Piyasada kullanılmakta olan sesli tercüme programları ise belli cümle kalıplarıyla sınırlı ve klavyeyi kullanmayı gerektiriyor.


Robot Dexter Yürümeyi Öğreniyor

İnsansı robot Dexter, üretildiği California`daki araştırma laboratuvarında kendi kendine yürümeyi öğreniyor.ABD`de üç mühendisin kurduğu bağımsız bir araştırma grubu olan Anybots`un 6 yıllık çalışmasının ürünü olan Dexter, ticari öncüllerinin tersine yürümeyi hatalarından ders alarak öğreniyor. İlk kez ayağa nasıl kalkacağını keşfettikten sadece birkaç gün sonra ilk adımlarını atmaya başlayan Dexter, verilen bilgileri analiz ederek hareketlerini buna göre ayarlıyor. Araştırma laboratuvarının kurucusu Trevor Blackwell, Dexter`ın ilk başta yürümenin nasıl bir şey olduğu hakkında çok genel bir fikri bulunduğunu belirterek, "İlk denediğinde hemen düştü" dedi. Blackwell, eklemlerin durumu, ayağa uygulanan güç ve vücudun eğildiği yön gibi 200 değişik bilgiyi saniyede 100 kez kaydettiklerini, Dexter`ın sonra bunları harekete halinde uygulamayı başardığını belirtiyor.

Dexter`ın, hareketlerinin önceden programlanmasından ötürü Honda`nın Asimo gibi piyasadaki yürüyen robotlardan ayrıldığını belirten Dr. Blackwell, amaçlarının, özel programlanmıştan ziyade insanın yaptığı gibi değişik çevre ve rollere uyum sağlayabilen robotlar tasarlamak olduğunu kaydediyor.

Blackwell, eklemleri havayla doldurulmuş robotun, çalışmaya hazır olmadan önce bir çocuk gibi "tatlı dille kendine olan güveninin" sağlanması gerektiğini söylüyor.

Anybots mühendisleri, Dexter`ın birkaç hafta içinde koşmayı öğrenmesini bekliyor.

pixel Bu Farenin Bilgisayarda Yuvası Var phpnuke Internet / Bilgisayar / Teknoloji Dünyası'ndan Haberler
HP, fareyi baştan yarattı. İlk görenlerin fare olduğunu anlamakta zorluk çektikleri Bluetooth bağlantılı bu yeni ürün, kablosuz bir optik farenin bütün avantajlarını üstün bir tasarımla birleştiriyor. Fareyi, bir sunum yaparken uzaktan kumanda cihazı olarak da kullanabiliyorsunuz. Fareyle işiniz bittiğinde, HP kurumsal dizüstü bilgisayarınızın ilgili yuvasına koyuyorsunuz. Burada kendi kendine şarj oluyor. Tek şarjla 10 saat çalışabiliyor. Etkili menzili 10 metre olan fare, 500 dpi çözünürlüğü ile de son derece performanslı bir kullanım sunuyor. Fareyi, bir sunum yaparken uzaktan kumanda cihazı olarak da kullanabiliyorsunuz. 10 metrelik menziliyle fare, slaytları ilerletmekte sunum yapan kişiye büyük kolaylık sağlıyor.

Geleceğin Teknolojisi Nano Teknoloji

Kozmetik, tıp, enerji ve savunma sanayi başta olmak üzere bütün alanlarda kullanılan malzemelerin yapımın yeni bir boyut getiren nanoteknoloji, bilim dünyasında çığır açıyor.Bu teknolojiyle yapılan cep telefonları, güzellik kremleri, kıyafetler, kameralar ve gözlükler, teknolojinin sonsuzluğunu gözler önüne seriyor. AB`nin de 3.5 milyar euroluk bütçesi ile en büyük 4`üncü alan olarak kaynak
ayırdığı nanoteknoloji, mikroteknolojiden sonraki en önemli teknolojik gelişme olarak değerlendiriliyor. Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekmel Özbay, `nano` kelimesinin Yunanca`da `cüce` anlamına geldiğini, nanoteknolojinin atomik seviyedeki teknolojilerle çalıştığını anlattı. Nanoteknoloji üzerine çalışmalarının 10-15 yıl öncesine dayandığını aktaran Özbay, üzerinde değişiklik yapılamayan pek çok maddenin özelliklerinin nanoteknoloji ile değiştirilmeye başlandığını belirtti.

Özbay, cep telefonlarının, güzellik kremlerinin, kıyafetlerin, kameraların ve gözlüklerin nanoteknoloji ile yeni bir boyut kazanacağını, bu teknolojiyle üretilen ürünlerin yakın gelecekte vitrinlerde yerini alacağını anlattı.

Her teknolojinin malzemeye dayandığını ifade eden Özbay, nanoteknolojinin malzemelerin boyutunu önemli ölçüde küçülteceğini belirtti.

Özbay, ``Boğaziçi Köprüsünün halatlarının kalınlığı 1 metre civarında, epeyce büyük. Nanoteknoloji ile bu 1 santimetreye kadar indirilebilir. Halatlar, küçük olması ile beraber aynı zamanda sağlamlığı da yüksek olan malzemelerden yapılabilir`` diye konuştu.

Tungsten lambalar tarihe karışacak
Nanoteknoloji alanında yaptıkları çalışmalardan söz eden Özbay, aydınlatmada kullanılan ve `tungsten` diye isimlendirilen lambaların kullanımının nanoteknolojide gelişmeler nedeniyle yakında tarihe karışacağını söyledi.

Nanoteknolojiyle yüksek verimliliğe sahip ışık kaynağı elde etmeyi amaçladıklarını ifade eden Özbay, yeni lambaların daha az elektrik tüketerek daha fazla aydınlatma sağlayacağını söyledi.

Nanoteknoloji ürünü elektronik aletlerin elektrik tasarrufu sağlayacağına işaret eden Özbay, dizüstü bilgisayarların enerjisinin büyük bölümünün ekran aydınlatmasında harcandığını, nanoteknolojiyle batarya ömrünün uzayacağını, dolayısıyla elektrikten tasarruf edileceğini söyledi.

Türkiye`nin nanoteknoloji alanında yapacağı çalışmalar sayesinde, enerji tasarrufunda önemli aşama kaydedeceğini vurgulayan Özbay, ``Bir anlamda, şu anki elektrik tüketimini arttırmadan, yeni doğalgaz kaynakları ya da yeni nükleer enerji kaynakları kullanmadan, enerji daha verimli kullanıldığından aynı aydınlatma çok daha ucuza ve az elektrik tüketilerek elde edilecek`` dedi.

Kozmetik ve tıpta nanoteknoloji
Özbay, nanoteknolojinin en çok kozmetik sektöründe kullanıldığını ancak gelecekte kullanım alanının hemen her alana yayılacağını bildirdi.

Kırışıklık kremlerinin nano kapsüller içine konulduğunda cildin tamamına uygulanabildiğine dikkati çeken Özbay, pek çok kozmetik firmasının bu teknolojiyi kullanmaya başladığını kaydetti.

Nanoteknolojinin kanser tedavisine de çok büyük katkılar yapacağını kaydeden Özbay, kanser ilaçlarının nano kapsüllere yükleneceğini anlattı.

Bu ilaçların vücuda verilmesinin ardından, nano tabancalarla yalnızca istenen bölgelerde patlatılacağını söyleyen Özbay, ilacın sadece tedavi edilecek noktada uygulanacağını ve tedavide yan etkilerin ortadan kalkacağını söyledi.

Özbay, bu teknolojinin kanser tedavisinde kullanılması için 3 yıllık bir sürenin öngörüldüğünü, başlatılan bir projede Gazi Üniversitesi ve Eczacıbaşı firmasıyla çalıştıklarını bildirdi.

Cep Telefonları Küçülecek
Nano malzemelerin kullanıldığı tıbbi görüntüleme sistemlerinin çözümlemelerinin daha da artacağına dikkati çeken Özbay, DVD kapasitelerinin artırılabileceğini, bilişim teknolojisinde de büyük bir çığır açılmış olacağını söyledi.

Nanoteknolojinin termal kameraların gece görüş sistemleri açısından da yenilikler getirdiğini anlatan Özbay, nanoteknoloji ürünü termal kameraların çok daha uzaktan görüntü alabileceğini belirtti.

Nanoteknolojinin günlük yaşamın vazgeçilmez ürünü olan cep telefonlarının küçültülmesine de olanak sağlayacağını kaydeden Özbay, nano malzemelerle yapıldığında cep telefonların boyutlarının bugün kullanılanlara göre 100 kat küçültülebileceğini ifade etti.

Ücretsiz Web 2.0 Geliştirme Aracı

Software AG, Crossvision Application Designer çözümünün ücretsiz versiyonunu piyasaya sunduğunu duyurdu. Crossvision Application Designer, ileri düzey bir Web 2.0 uygulama tasarımı ve çalıştırma ortamı. Şirket içinde geliştirilen mevcut uygulamalar ile Web uygulamalarını birleştirerek yeni uygulamaların hızlı ve kolay bir biçimde uygulanmasını sağlıyor. Ücretsiz versiyon, ticari olmayan
ullanımlar için online olarak sunuluyor ve ticari versiyonla aynı işlevselliğe sahip bulunuyor. Crossvision Application Designer, Servis Odaklı Mimari içinde kullanılmak üzere birleşik uygulamalar geliştirmek isteyen işletmelere yönelik bir ürün. Bu ücretsiz topluluk versiyonu, özellikle eğitim kurumları açısından önem taşıyor; çünkü, öğrencilerin en yeni yazılım geliştirme teknolojilerine erişimlerini sağlamak için uygun maliyetli bir çözüm sunuyor.

Crossvision Application Designer, Software AG`nin, şirketlerin mevcut BT altyapılarını yeni ve yenilikçi yollarla kullanmalarını destekleme stratejisine hizmet ediyor. Software AG, müşterilerine, mevcut uygulamalarını geliştirme ve genişletme, bunları modern BT ortamlarında kullanmaya devam etme, bir yandan da geliştirme ve bakım maliyetlerini azaltma imkanı veriyor.

Software AG`nin Crossvision Application Designer çözümü, Zengin İnternet Uygulamaları’nın (RIA) AJAX (Asynchronous JavaScript + XML) ile tasarlanmasını ve uygulanmasını hem hızlandırıyor, hem de kolaylaştırıyor. Application Designer ile, masaüstüne benzer yetenekler tarayıcı için sunulabiliyor ve bu konuda geliştirme uzmanlarının karmaşık JavaScript, HTML ya da CSS (Cascading Style Sheets) kodlamaları gerekmiyor.

Application Designer kullanılarak yaratılan uygulamalar bir kez tasarlanıp test edildikten sonra, Tomcat, JBoss, IBM WebSphere, BEA WebLogic gibi çeşitli Java uygulama sunucularında hızla yaygınlaştırılabiliyor. Her uygulamaya, tarayıcılar ve bir Java SWT (Standard Widget Toolkit) istemci üzerinden anında erişilebiliyor.

Software AG, standartlara dayalı bir yaklaşımla, müşterilerine Servis Odaklı Mimariler oluşturma konusunda yardımcı oluyor. Şirket, hem misyonu AJAX teknolojisinin daha çok benimsenmesi olan OpenAJAX Alliance kuruluşunun, hem de Eclipse Foundation adlı örgütün bir üyesi.
Son düzenleyen vain; 15 Mart 2007 19:01 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #197
vain - avatarı
Ziyaretçi
İnanılmaz Klavye " FrogPad" 0603302ece8

The Frogpad inanılmaz derecede küçük ve işlevsel ,6 ila 10 saat'lik bir çalışma sonucu dakikada 40 kelimeye kadar yazabildiğiniz bir klavye olabiliyormuş,bakalım daha neler göreceğiz.

Orijinal linki:


Frogpad, ergonomic keyboards, left handed keyboard, ergonomic keyboard, bluetooth keyboard
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
17 Mart 2007       Mesaj #198
vain - avatarı
Ziyaretçi
Bu klavye bilek dostu

microsoftkeyboard4000fb3


Microsoft ergonomi uzmanları tarafından tasarlanan ve dünyada en çok satan klavye tasarımı Natural serisinin yeni üyesi Natural Ergonomic Keyboard 4000. Microsoft, Natural Ergonomic Keyboard 4000 ile konforlu yazma deneyimine yepyeni bir boyut kazandırıyor.




İnsanların bilgisayar karşısında her geçen gün daha fazla zaman geçirmeye başladığı günümüzde, ergonomik yaklaşımla geliştirilen ürünler sağlık ve verimlilik açısından önemli yararlar sağlıyor.

Yirmi yılı aşkın süredir bilgisayar kullanıcıları için daha rahat ve kullanışlı ürünler geliştiren Microsoft, Natural Ergonomic Keyboard 4000 ile konforlu yazma deneyimine yepyeni bir boyut kazandırıyor.

Ergonomi ve İnsanın doğal duruşu dikkate alınarak tasarlanan Natural Ergonomic Keyboard 4000’ün 14 derecelik özel eğimli yapısı, klavye tuşlarını parmak uçlarına daha yakın bir pozisyona getiriyor. Bu özellik, gereksiz hareketleri en aza indirerek kullanıcılar için daha doğal bir yazma pozisyonu sağlıyor, doğal yazma durumunda iken gerekli olmayan hareketleri azaltıyor. Ayrıca 7 derecelik geriye doğru eğim veren seçeneği ve yapay deri kaplı bilek desteği oturuşun çok daha doğal bir şekilde olmasını sağlayarak bilgisayarda uzun süre çalışma ve oyun oynamada oluşabilecek rahatsızlıkları en aza indiriyor.

Natural Ergonomic Keyboard 4000 üzerinde bulunan programlanabilir kısa yollar ve multimedya tuşları yanında zoom ayarı tuşu daha yakından görmek istediğiniz öğeleri hızla ve kolay bir şekilde yakınlaştırmanıza olanak sağlıyor.

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi NASA’nın mühendisleri, Mars’ın yörüngesindeki Yörünge Kaşifi’nin sofistike kamerasıyla çektiği görüntülerden, Kızıl Gezegen’in 3 boyutlu sanal haritasını hazırladı.

Yörünge Kaşifi’nin (Mars Reconnaissance Orbiter-MRO), şimdiye dek bir başka gezegene gönderilen en güçlü kamera olan High Resolution Imaging Science Experiment (HiRISE) ile çektiği görüntülerden oluşturulan 3 boyutlu sanal harita, uzay aracının 3 boyutlu harita çıkarmadaki şaşırtıcı yeteneğini gösterirken, Victoria kraterine inmeye çalışan Opportunity robotuna güvenli bir yol göstermesi açısından da yararlı olabileceği düşünülüyor.

3 boyutlu harita programı ekibinin başkanı Randolph Kirk, 800 metre çapındaki kraterde kuş uçuşu dolaşabildiklerini ve bu sayede Opportunity’nin kendisine kratere indirecek ve karşı duvarından çıkaracak uygun bir yol bulabilmeyi umduklarını söyledi.

Bir başka 3 boyutlu haritada da Spirit adlı robotun aylardır dolaştığı Columbia tepelerini kuş uçuşu görebildiklerini belirten Kirk, kameranın 20 cm yüksekliğindeki yükseltileri bile görebildiğine dikkati çekti. Kirk, “Hele kameranın bunu 300 km yükseklikten yapabildiğini düşününce bu inanılmaz” dedi.

Harita ekibi, 3 boyutlu görüntülerin ayrıca, daha önceki görüntülerde dikkat çeken ve birçok bilim adamının suyun neden olduğunu düşündüğü küçük vadi ya da yarıklara neyin yol açtığının anlaşılmasında da yardımcı olmasını umuyor.

MARS’A GÖNDERİLEN EN GELİŞMİŞ VE GÜÇLÜ ARAÇ Halen Mars’ın yörüngesinde dönen dört uzay aracı bulunuyor. Bunlar; NASA’nın Mars Yörünge Kaşifi, Mars Global Surveyor ve Mars Odyssey, Avrupa Uzay Dairesi’nin Mars Express uzay araçları. NASA’nın ikiz robotları Spirit ve Opportunity ise Kızıl Gezegen’in yüzeyinde bilimsel araştırmalarına devam ediyor.

Mars’ın Üç Boyutlu Haritası Hazırlandı

Ancak Yörünge Kaşifi’ni diğerlerinden ayıran bir özelliği var. Şimdiye dek Mars’a gönderilmiş en gelişmiş ve en güçlü uzay aracı olan Mars Yörünge Kaşifi, diğer tüm araçların göndermiş olduğundan çok daha fazla bilgi elde edecek.

Aracın bir önemli görevi de gelecekte Mars’a gidecek uzay araçları için uygun iniş yerleri keşfetmek. Uzay aracının görevinin 2010’da sona ermesi öngörülüyor.
Son düzenleyen vain; 17 Mart 2007 15:00 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Mart 2007       Mesaj #199
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bligisayar üzerinde yaşayan sessiz düşman


Bilgisayar donanımları, bilgisayara karşı yapılan saldırılara zemin hazırlıyor. Sabit disk yerine belirli donanım bileşenleri üzerine yüklenen küçük boyuttaki zararlı kodlar bilgisayara saldırının önünü açıyor.

Bilgisayarın açılma esnasında daha işletim sistemi yüklenmeden çalışmaya başlayan bu tip zararlı yazılımlar, sistem dosyalarını değiştirerek sisteme dışarıdan erişimi sağlayan rootkitlerin çalışma mantığına sahip. Rootkitler işletim sistemi yüklenmeden çalıştığı için güvenlik yazılımları tarafından farkedilmiyor. Zararlı kod donanım üzerinde bulunduğu için sabit diski temizlemek ya da işletim sistemini yeniden yüklemek de sorunu ortadan kaldırmıyor.

Grafik kartı, DVD sürücüleri ve pil gibi donanım bileşenleri 'firmware' adı verilen donanımın çalışmasını sağlayanyazılımlara sahiptirler. Bu yazılımların çalışması için donanımlarda bulunan bellek alanı, zararlı yazılımları yerleştirmek için kullanılabiliyor. Buraya yerleştirilen zararlı kod, bilgisayar açıldığında kendini yükleyip çalıştırabiliyor.

Rootkitler, kullanıcıya gönderilen aldatıcı bir dosya açıldığında, kendilerini donanımların üzerinde bulunan birkaç KB'lık bellek alanına yazabiliyor.

Bu tür saldırılara karşı, TPM (Trusted Platform Module) ve TCG (Trusted Computing Group) tarafından geliştirilen silikon-tabanlı bir mikrokontrolcü bulunuyor. Buna rağmen TPM'nin her bilgisayarda bulunmaması ve her zaman kullanılmaması tehlikeyi tamamen ortadan kaldırmıyor.

Tehlikeden korunmak için PC genişleme yuvalarında bulunan kartların ve diğer donanımlara ait belleklerinin güvenlik taramasından geçirilmesi ve elde edilen sonuçların analiz edilmesi gerekiyor. Güvenliğin artırılması için gereken bir diğer şey ise; yazılım güvenliğinde oldukça ileri durumda bulunan internet güvenlik şirketlerinin, donanım güvenliğine de aynı ilgiyi göstermesi.
vain - avatarı
vain
Ziyaretçi
19 Mart 2007       Mesaj #200
vain - avatarı
Ziyaretçi
Google 'ı değiştirin/Kesin bakın bu siteye Arama motoru google yazısını istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz
buradan


Personal search engines : Logo maker Search engine maker maker matrix_revolutions googletestad rune fonts perm style

Penta’ya Başarı Ödülü...

2005 yılında HP distribütörü olan Penta Bilgisayar, HP Türkiye'den "En Başarılı Kanal Geliştiren Dağıtıcı" ödülünü aldı.

Türkiye Bilişim pazarının en hızlı büyüyen dağıtıcı firması Penta, 2005 yılında üstlendiği HP distribütörlüğünü 2006’da geliştirerek Pavilion serisi dizüstü ve masaüstü bilgisayarları ile sunucu ve veri depolama sistemlerini de ürün gamına dahil etmişti. Kanal satışına büyük önem veren ve dağıtım kanalına geniş bir marka ve ürün gamıyla hizmet verme amacında olan Penta, dağıtımını üstlendiği tüm markaların pazar payını artırmayı da hedefliyor. Bu yaklaşımla HP distribütörü olduğu 2005 yılından itibaren HP ile yakın bir çalışma sistemini tercih eden Penta kanala dönük yeni projeler konusunda da aktif rol aldı. Penta’nın bu yoğun ve keyifli çalışmaları HP tarafından ödüllendirildi. HP Penta’yı “En Başarılı Kanal Geliştiren Dağıtıcı’ olarak açıkladı. En Başarılı Kanal Geliştiren Dağıtıcı ödülü, Penta Bilgisayar Satış ve Pazarlama Koordinatörü Mürsel Özçelik'e verildi.

Dağıtım Kanalına Yatırıma Devam...
"2005 yılı Kasım ayında HP ürünlerinin Türkiye dağıtımını Penta Bilgisayar olarak üstlendikten sonraki ilk yılımızda satış, yaygınlık ve kanal programlarındaki başarı kriterlerine göre verilen ödülü almamızı kanala yaptığımız yatırımın karşılığı olarak görüyoruz." diyen Penta Bilgisayar Satış ve Pazarlama Koordinatörü Mürsel Özçelik, 2007 yılında da iş ortaklarının kendileri için birincil öncelikte bulunmaya devam edeceklerini ve kanalı büyütecek her türlü destek ve yatırıma da sürdüreceklerini belirtti.


Google Politik Arenaya Ağırlığını Koyuyor

oogle Global İletişim Başkan Yardımcısı Elliot Schrage, George Washington Üniversitesindeki yıllık Online Politikacılar Konferansında yaptığı bir konuşmada, yeni teknolojilerin politik katılımın anlamını yeniden tanımlayacağını şu sözlerle söyledi :

  • Gözüken avantaj "şeffalık"tır. Adayları olduğu gibi, kendi sözleri ve hareketleri ile görebileceksiniz.

Schrage, adayların Google ekibi tarafından "teknoloji ve kurallar" başlıklı bir dizi röportaj filmi çektirmek üzere Google'a davet edildiğini söyledi. Çekilen flimler, YouTube'da "08'i Siz Seçin" başlıklı bir bölümde yer alacak ve 10 kadar başkan adayı şimdiden bu bölümde yerini almış durumda.

Schrage Google'un politik aktivistlere yönelik bazı servisleri de planladığını söyledi. Bunlar içinde kampanyalarda uzmanlaşmış satış ekipleri oluşturmak da var.

Schrage, amacın insanların kafalarını bilgi ile karıştırmanın önüne geçmek olduğunu söylüyor. Mesela resmi Hillary Clinton YouTube kanalında 15 kadar video bulunuyor. Oysa, Google'da "Hillary 2008" şeklinde yapılacak bir araştırmada 3,5 milyondan fazla sonuç ortaya çıkıyor.

Schrage, genç ve teknoloji meraklısı seçmenlere, şeffaflığın artmasının, interneti boyalı basına çevirme manevrasına karşı bir tehdit olduğuna işaret etti ve "Hepimiz gerçeklere ulaşma konusunda daha uyanık olmalıyız" dedi.

Ancak ziyaretçiler, politik adaylar hakkındaki yanlış bilgi çokluğuyla da karşı karşıyalar. Schrage Google'un bu sorunu şimdiden kontrol altına aldığını söyledi :

  • Tercih yapmadan politik katılımı nasıl arttırabiliriz ve çirkini göstermeden politik bir platformu nasıl sağlarız.

Schrage, John Edwards'ın son oğlunun internette dolaşan "rahatsız edici" videoları konusunda da Google'un bu videoyu YouTube'den kaldırmadığını söyledi:

  • Bizim işimiz doğruları değiştirmek değil. Tabi sınırlar konusunda sorular çok fazla ama yanlış bilgileri düzeltme işlemi azaldı. Çok daha çabul farkediliyor ve hemen düzeltiliyor.

Schrage, teknolojinin politik kampanyaların görünümünü de nasıl değiştireceğine işaret etti. Veri ambarcılığı teknikleri ile politik adayların durumlarının izlenebilir ve küçük detayların bile sorulabilir hale geldiğini söyledi


Devlet Siteleri Güvenli mi?

Son 1 haftanın sıcak konularından birisi Maliye Bakanlığı Gelirler İdaresi Başkanlığı sistemlerine giriş yapan ve başta Başbakan Tayyip Erdoğan ve muhalefet lideri Deniz Baykal olmak üzere, pek çok tanınmış kişi ve şirketin ödediği vergiler, kredi kart bilgileri ve benzeri bilgileri tarayan, yetkisiz ama ellerinde şifreler olan kişilerin neler yaptığı konusu.

Doğrusu basına "büyük skandal" ya da muhalefetin "El Kadı araştırmaları" nedeniyle meydan geldi nitelendirmesiyle yansıyan bu olayın ne olduğunu tam anlamını anlamış değiliz. Bunun merkezden yapılmış olması durumunda, farklı illerden giriş yapılması soru işareti oluyor. Hack olayı ise yok diyorlar. Ama bu konu bizim aklımıza doğrudan devlet siteleri ne kadar güvenli sorusunu getirdi.


Bütün vatandaşlara açık olacak ve yetişkinlerin internete erişimi sağlayacak olan ''Kamu İnternet Erişim Merkezleri'' geliyor. Merkezlerden, çalışanlar ve işsizler başta olmak üzere, ev kadınları ile emeklilere internete erişim hizmeti sağlanacak.


Gelecek yıl başlatılması ve 9 aylık sürede bitirilmesi planlanan projenin maliyeti ise yaklaşık 66 milyon avro olacak. Kamu İnternet Erişim Merkezleri, yetişkinlerin bilgisayar kullanımı ve internet bağlantısı ihtiyaçlarını karşılayacak, yetişkinlere bilgi iletişim teknolojisi eğitimi verilebilecek ortamı sağlayacak.

Yetişkinlerin e-devlet, e-eğitim, e-bankacılık, e-alışveriş gibi alanları etkin kullanım için yönlendirilmesine de imkan tanıyacak. Bir merkezde 1 yıl boyunca 1000 kişinin eğitim alabilmesi öngörülüyor.Kamu İnternet erişim Merkezleri, halk eğitim merkezleri, gençlik merkezleri, kütüphaneler, e-devlet hizmeti verecek hastane ve İŞ-KUR binaları gibi yerler, yerel yönetim binaları, organize sanayi bölgeleri ve küçük sanayi sitelerinde kurulabilecek.

Bu arada 4 bin 500 adet kamu internet erişim merkezinin kurulması hedeflenirken, projenin toplam 66 milyon avroya ulaşması bekleniyor.
Son düzenleyen vain; 19 Mart 2007 11:53 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi

Benzer Konular

4 Aralık 2016 / gokhan404 Akademik
15 Mayıs 2019 / c0lin Oyunlar
1 Ekim 2013 / Ziyaretçi Soru-Cevap