Arama

Internet / Bilgisayar / Teknoloji Dünyası'ndan Haberler - Sayfa 56

Güncelleme: 8 Ekim 2017 Gösterim: 249.655 Cevap: 665
brk_bnl - avatarı
brk_bnl
Ziyaretçi
2 Şubat 2011       Mesaj #551
brk_bnl - avatarı
Ziyaretçi
opendns
Büyük şirketler
internette zaman geçirebilecekleri ve dikkatlerinin dağılabileceği bazı siteleri engelliyor. Peki bu siteler hangileri ?
Sponsorlu Bağlantılar

İnternet aleminde insanın ilgisini çekecek ve zaman kaybettirecek bir çok sitenin olduğu bir gerçek. Bundan dolayı da şirketler, çalışanlarının internette vakit harcamasını ve mesai saatleri içerisinde performans kaybını önlemek amacıyla bazı siteleri engelliyor. Son araştırmalara göre ilk sıralarda sosyal ağların bulunduğu görülüyor. Huffington Post internet sitesinin OpenDNS 2010 Web Filtreleme Raporu'na göre, zaman geçirilen en çok sitelerin sosyal ağlardan sonra oyun siteleriş olduğu görülüyor.
opendns orta
OpenDNS raporu'na göre şirketlerin zaman kaybını engellemek amacıyla engellediği ilk 10 site ise şöyle:
  • Facebook (%23)
  • MySpace (%13)
  • YouTube (%11,9)
  • Ad.Doubleclick(%5,9)
  • Twitter (%4,2)
  • MSN Hotmail (%2,1)
  • Orkut (%2,1)
  • Ad-Yieldmanager (%1,8)
  • Meebo (%1,6)
  • eBay.com (%1,6)
Engellenen site istatistiklerine dikkat edildiğinde ilk 2 sırada sosyal paylaşım sitelerinin yer alması, bu sitelerin hayatımızda ne kadar yer edindiğini gözler önüne seriyor.

kaynak:http://www.bilisimlive.com/opendns-raporuna-gore-sirketlerin-engelledigi-ilk-10-web-sitesi-hangileri-1542.html
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
2 Şubat 2011       Mesaj #552
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
Google ve Twitter eylemde!
Mısır'da hükümetin uyguladığı internet erişim yasağı karşısında alternatif yöntemler geliştiren kuruluşlar arasına Google da katıldı.
Sponsorlu Bağlantılar
110201googlemisirgirish

İnternete erişimin engellendiği Mısır’la siber alemde iletişimin sürmesi için ele ele veren uluslararası kuruluşlara Google da katıldı. İnternetin lider firması, halkın telefon üzerinden Twitter mesajı göndermesine imkan sağlayan bir hizmet başlattı.

Buna göre, Mısır'dan Twitter mesajı göndermek isteyenler +16504194196 , +390662207294, +97316199855 numaralarını arayarak sesli mesaj bırakıyor. Bu sesli mesajlar yine aynı numaralar aranarak dinlenebiliyor.

Bu hizmeti Twitter'la birlikte geliştirdiklerini açıklayan Google, Mısırlıların sesini dünyaya duyurmasına yardım etmek istediklerini belirtti. Firma yetkilileri, siyasi taraf olmadıklarını ancak herkesin hakkı olan iletişimin sürmesine yardımcı olmayı amaçladıklarını belirtti.

Kaynak: ntvmsnbc

RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
4 Şubat 2011       Mesaj #553
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
En pahalı internet nerede?
TEPEV, OECD ülkelerindeki internet erişim ücretlerini derleyip bir rapor halinde yayımladı. Kriter elbette veri hızı bazındaki ücretler.

100831avgturkiyerisklii

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), OECD Genişbant İstatistikleri’ne göre 2.39 dolarlık en düşük ve 76.11 dolarlık en yüksek megabit/saniye’lik fiyatlarıyla, Türkiye’nin internetin en pahalı olduğu ülkelerden biri olduğunu açıkladı.

TEPAV Araştırmacıları Ü. Barış Urhan ve İrem Kızılca tarafından yazılan “Türkiye’de Kişilerin İnternet Kullanımları Ne Şekilde Değişiyor? İnternet Kullanıcıları Üzerine Bir Değerlendirme” başlıklı rapor yayımlandı.

Raporda 2009 yılı verilerine göre Türkiye’de nüfusun yüzde 62’sinin hayatlarında hiç internet kullanmadığının belirlendiği ifade edildi. Bu oran Avrupa Birliği 27 (AB27) ülkeleri ile kıyaslandığında, Romanya ve Türkiye’nin başı çektiği görüldü. Hiç internete girmemiş nüfusun büyüklüğüne karşılık, son dört yıl içerisinde evden internete erişim sahipliği açısından ise iyileşme oldu. 2007 yılında hanelerin yüzde 80'i evden internete erişemezken, bu oran 2010 yılında yüzde 57’lere kadar düştü.

Evden internet erişimine sahip olmayan hanelerin nedenlerine bakıldığında ise internet bağlantı ücretlerinin yüksekliğinden şikâyet edenlerin oranının 2007 – 2010 döneminde yüzde 50’den fazla arttığı görüldü. Yine bir diğer önemli neden bilgisayar vb. cihazların fiyatlarının yüksekliği olarak ortaya çıktı.

EN YÜKSEK ÜCRET TÜRKİYE'DE
OECD Genişbant İstatistikleri’ne göre 2.39 dolarlık en düşük ve 76.11 dolarlık en yüksek Megabit/saniye’lik fiyatlarıyla Türkiye internetin OECD ölçeğinde en pahalı olduğu ülkelerden biri oldu.

İnternet bağlantı ücretlerine daha yakından bakıldığında farklı bağlantı hızlarına göre Türkiye’nin yine OECD ülkelerinin birçoğundan daha pahalı bir servise sahip olduğunu görüldü. Özellikle yüksek hızlarda ortalama bağlantı maliyeti 621 doları bulan Türkiye’nin, en yakın takipçisi Lüksemburg’da ise benzer bir bağlantının ortalama fiyatı sadece 112 dolar civarında.

İnterneti kullanan bireylerin kullanım amaçları AB-27 ülkeleri ile kıyaslandığında ortaya ilginç sonuçlar çıktı:
2008 – 2010 döneminde Türkiye’deki internet kullanıcılarının interneti kullanım amaçlarında ilk 3 sırayı “e-posta göndermek ve almak, sohbet odalarına girmek ve internetten gazete dergi okumak” aldı. Bu durum AB-27’de “e-posta göndermek ve almak, mal ve hizmetler hakkında bilgi almak ve sağlıkla ilgili bilgi aramak” olarak belirlendi.

Kaynak: Ntvmsnbc
brk_bnl - avatarı
brk_bnl
Ziyaretçi
12 Şubat 2011       Mesaj #554
brk_bnl - avatarı
Ziyaretçi
google
Google'dan hesap güvenliğini artırmaya yönelik bir hizmet daha geliyor. Peki bu hizmet nasıl çalışacak?

Google, kullanıcılarının hesaplarına erişimini daha üst seviyeye çıkarmak amacıyla bir uygulama başlattı. Bu hizmet uygulanmaya başladıktan sonra sadece hesap şifrenizle hesabınıza erişemeyeceksiniz. 2 adımda oturum hizmetiyle, bundan sonra hesap şifrenizi girdikten sonra sizden bir onay kodu istenecek. Bu onay kodunu edinebilmeniz için cep telefonunuza ihtiyacınız olacak. Bu hizmet Google Apps kullanıcılarına uygulanıyordu; fakat 10 Şubat'tan itibaren tüm Google kullanıcılarına uygulanmaya başladı.
verificationcode orta
Bu yeni hizmetin uygulanma sebebi ise herhangi bir parola hırsızlığına karşı hesabınızın korumasının artırılması oldu. Parolanızın çalınması durumunda hırsızın hesabınıza erişebilmesi için cep telefonunuza da ihtiyacı olacak. Onay kodu, kullanıcının isteğine bağlı olarak hergün veya ayda bir kere cep telefonlarına gönderilecek.

kaynak:Google hesaplarına onay kodu hizmetiyle 2 kat koruma geliyor! - BilisimLive.Com
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
15 Şubat 2011       Mesaj #555
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
Türkçe Twitter
Kullanıcıların Tweet'leri Türkçeye çevirmelerini sağlayacak bir çeviri platformu yakın zamanda yayına girecek.
Twitter Üst Yöneticisi (CEO) Dick Costolo, kullanıcıların tweet'leri yerel dile çevirmelerini sağlayacak bir çeviri platformu başlatacaklarını ve platformun ilk aşamada Rusça, Endonezya dilinde ve Türkçe hizmet vereceğini duyurdu.

Costolo, GSMA Mobil Dünya Kongresinde yaptığı konuşmada, mobil iletişim sektörü temsilcilerine, sosyal ağ hizmetlerinin cihazlara daha etkin şekilde entegre edilmesi çağrısında bulundu.


Kongre kapsamında sergilenen tüm cihazların Twitter'ı desteklediğini ancak her birinde farklı bir deneyimin sunulduğunu söyleyen Costolo, kullanıcıların her cihazda Twitter'ı yeniden öğrenmemesi gerektiğini kaydetti.


Costolo, ''Twitter'ın su gibi olmasını istiyorum. Banyoda nasılsa, mutfakta da aynı şekilde olmalı. Kullanışlı ve kolay'' dedi.


YÜZDE 40'I MOBİL

Costolo, Twitter'ın aktif kullanıcılarının yüzde 50'sinin birden fazla platformdan bağlantı kurduğu ve tüm tweet'lerin yüzde 40'ının mobil cihazlardan geldiği bilgisini verdi.

Tweet'lerin farklı dillere çevrilebileceği bir çeviri platformunu hayata geçireceklerini de duyuran Costolo, platformun ilk aşamada Rusça, Endonezya dili ve Türkçe'yi destekleyeceğini, bu dilleri Portekizce'nin izleyeceğini söyledi.


REKOR JAPONLARDA

Geçen hafta gerçekleştirilen Super Bowl sırasında her saniye 4 bin tweet'in sisteme girildiğini, bu konudaki rekorun ise saniyede 6 bin tweet ile yeni yıl öncesinde Japonya'ya ait olduğunu kaydeden Costolo, sportif etkinlikler ve önemli televizyon programları sırasında Twitter kullanımındaki artış dikkate alındığında, Twitter'in etkin bir şekilde kendi reklam platformunu oluşturduğunu belirtti. Costolo, ''İkinci, interaktif televizyon ekranı haline geldik'' dedi.

RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
1 Mart 2011       Mesaj #556
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
Milyonlarca blogger şokta!
Dünyanın en büyük blog platformlarından Blogspot, Digiturk'ün aldırdığı mahkeme kararı sonucunda Türkiye'de erişime kapatıldı. Gerekçe ise yayın hakkı Digiturk'e ait lig maçlarından görüntülerin bazı bloglarda yayınlanıyor olması.

110301blogspottabwidec5
Digiturk, yayın hakkı kendisinde olan bazı yayınlardan görüntülerin bazı bloglarda yayınlanması üzerine mahkeme kararı aldırarak tüm Blogspot platformuna erişim engeli uygulatmaya başladı. Digiturk, defalarca uyarılmalarına karşın bu yayınların devam etmesi üzerine bu yola başvurduklarını bildirdi.

Digiturk'ün basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:


“Tüm kamuoyunun bildiği üzere Digiturk, Türkiye Futbol Federasyonu’nun yaptığı ihale neticesinde yıllık 321 milyon dolar ödeyerek süper toto süper ligi maç yayın haklarını almıştır.


Yayın hakları Digiturk’e ve Lig TV’ye ait olan maçlar, bazı internet siteleri tarafından kanunlar hiçe sayılarak yayınlanmaktadır.


Kanunların kurumumuza yüklediği bütün yükümlülükler eksiksiz yerine getirilip içerik ve yer sağlayıcılar defalarca uyarılmasına rağmen internetten illegal yayın yapılmasına son verilmemiştir.,


Son çare olarak yüce Türk mahkemelerine başvurulup illegal yayınları yapan sitelerin verdiği zararın durdurulması talep edilmiştir. Mahkeme yasal olarak her şeyin yapıldığını ve ihlalin hala durdurulmadığını tespit ederek bu sitelere erişimin engellenmesi kararı vermiştir. Bu kararın uygulanması ile birlikte blogspot’ta bazı bloglar’a da erişimde problemler ortaya çıkmış olup, bu problemlerin tek sorumlusu uyarıldığı halde illegal içerikleri yapan sitelerin yayınını ısrarla durdurmayan Google ve Blogspot’tur.


Halkımızdan almış olduğumuz destekle Türk futboluna yaptığımız yatırımlarla birlikte, illegal maç yayınlayan kişi yada kişilerle mücadelemiz devam edecektir.


Kamuoyuna saygılarımızla sunulur.”


EN HIZLI UYGULAYICIDAN AÇIKLAMA

Digiturk'ün şikayetiyle alınan erişim engeli kararını en hızlı şekilde uygulamaya koyan servis sağlayıcı (ISP) konumundaki Superonline da konuyla ilgili öğle saatlrinde bir açıklama yayınladı. Açıklama şöyle:

"Blogspot.com, Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 14.01.2011 tarih ve 2011/156 D iş sayılı kararına istinaden engellenmiştir. Blogspot.com'un kapatılması mevcut tüm servis sağlayıcılarını kapsayan yasal bir zorunluluktur."


Superonline tarafından yapılan açıklamada bu engellemenin muhtemel etkileri olarak şunlar sıralandı:

- Google web sitesine erişimde sorun yaşanması,
- Google analytics, Google maps gibi Google uygulamalarını kullanan portal veya web sitelerinde erişimlerin yavaşlaması,
- Google Toolbar yüklü bilgisayarlarda bazı sitelere yavaş erişme,
- Web siteleri dahilinde "google search" kullanan alan adlarına erişimde yavaşlama,
- Firmanıza ait Google uygulamalarıyla entegre ya da Google Search'a dayalı bir takım uygulamalarınızın bu erişim kısıtlamasından etkilenmesi söz konusu olabilecektir.
Google servislerinde yaşanabilecek yavaşlık ve erişim zorluklarının Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından yayınlanan karar sebebi ile yaşandığını, bu durumun Superonline alt yapısından kaynaklanmadığını bilgilerinize sunarız."

TİB: "BİZİMLE İLGİSİ YOK"

Konuyla ilgili olarak öğle saatlerinde Telekomünikasyon İletişim Başkanı Fethi Şimşek'ten bir açıklama geldi. Şimşek, Digiturk avukatlarının, yayın hakları şirkete ait olan Spor Toto Türkiye Süper Lig müsabakalarını yayınladığı için bazı web siteleri ve IP adreslerinin erişime engellenmesi talebi ile Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesine başvurduğunu, mahkemenin erişimin engellenmesi yönünde karar verdiğini bildirdi.

Fethi Şimşek, konuya ilişkin açıklamasında, Digiturk avukatlarının, yayın hakları şirkete ait olan Spor Toto Türkiye Süper Lig müsabakalarını yayınladığı için bazı web siteleri ve IP adreslerinin 5846 sayılı yasanın ek-4 maddesi gereğince erişime engellenmesi talebi ile Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesine başvurduğunu, mahkemenin erişimin engellenmesi yönünde karar verdiğini vurguladı.


Bu kararın Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından doğrudan erişim sağlayıcılara gönderildiğini ve erişim engellemenin doğrudan erişim sağlayıcıları tarafından uygulandığını bildiren Şimşek, ''Bu işlem 5651 sayılı yasa kapsamı dışında olduğundan kurumumuz tarafından herhangi bir işlem tesis edilmemiştir'' ifadesini kullandı.


Erişim engelinin telif yasalarının ihlal edildiği Blogspot sayfaları/blogları yerine platformun tamamına uygulanması, Türkiye'de internet hukuku ve içtihatının henüz yerleşmediğinin ve hak arayıcı tarafında ne gibi yanlış algı, icraat ve amacı aşan ağır yaptırımlara yol açabileceğinin bir diğer kanıtı oldu.



SANAL ALEMDE "BLOG'UMA DOKUNMA" HAREKETİ BAŞLADI

Blogspot'un kapatılması ve tüm site kapatmalarına karşı büyük bir tepki oluşumu da hemen başladı. Twitter ve Facebook'ta "blogumadokunma" ismiyle yapılan paylaşımlar ve videolarla başlayan tepkiler büyümeye devam ediyor. Twitter'da şuan "blogumadokunma" etiketi trend konularda ilk sıraya yerleşmiş durumda.

Şu anda bloglara erişimler sadece yurtdışı çıkışlı server'lar aracılığıyla gerçekleştirilebiliyor. Bu nedenle birçok blogger twitter ve diğer sosyal ağlarda birbiriyle Blogspot'un açılmasına imkan veren DNS ayarlarını birbiriyle paylaşmaya başladı bile.


Buna karşılık forum sitelerinde Digiturk'ün şikayetiyle uygulanan erişim engeline hak verenlere de rastlanıyor.
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
11 Mart 2011       Mesaj #557
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
Google'dan 'kayıp arama motoru'
Japonya'daki depremin ardından Google kişilerin birbirini bulması için Person Finder hizmetini devrete soktu.

110311kisiaramagooglehl
Daha önce birçok depremde de felaket dönemlerinde kayıplarını arayan ve kaybolan kişilerin birbirlerini bulabilmesi için geliştirilen Person Finder hizmeti, Japonya'daki 8.9'luk felaketin ardından da Google tarafından yayına alındı.

Basit bir mekanizmayla çalışan Person Finder'da deprem sırasında yakınları veya tanıdıklarından haber alamayan kişiler, siteye girerek "I'm looking for someone" (Birini arıyorum) veya "I have information about someone" (Biri hakkında bilgi sahibiyim) seçeneklerini işaretleyerek aradıkları kişilerin isimlerini veya bölgede bulunanlar, bilgi sahibi oldukları veya gördükleri, karşılaştıkları kişilerin isimlerini yazarak durumlarını kaydedebiliyorlar.


Sistem bu iki bilgiyi birbiriyle eşleştirerek felaket bölgesinde bulunan kişilerle onları arayanların birbirinden haberdar olmasını sağlıyor.
RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
14 Mart 2011       Mesaj #558
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
E-postanın zararları!
Bir ofis çalışanı günde 160’ın üzerinde e-posta gönderiyor. e-postalarını okumak her gün en az 2 saatine mal oluyor. Zaman kazandırıyor denilen e-postalar yoksa zaman mı kaybettiriyor?

110314epostazararwidec3

Bir ofis çalışanı günde 160’ın üzerinde e-posta gönderiyor. e-postalarını okumak her gün en az 2 saatine mal oluyor. Zaman kazandırıyor denilen e-postalar yoksa zaman mı kaybettiriyor? Uzmanlar verimlilik için yüz yüze iletişimi öneriyor.

İş dünyasında artık birçok iş e-posta üzerinden yürütülüyor. Kararlar e-posta üzerinden alınıyor, bir e-postayla tümsüreçler değişiyor. Uzmanlar ise e-posta kullanmanın zararlarına dikkat çekmeye başladı. Acaba e-postalar zaman kazandırıyor derken yanılıyormuyuz? Yoksa e-postalar büyük zaman kaybettirmelerinin yanı sıra üretkenliğimizi, yaratıcılığımızı mı yok ediyor? Araştırmalar bu soruların cevabını “Evet” olarak veriyor. İşte e-postanın iş hayatımıza yaptıkları…

ALDIĞIMIZ E-POSTALARIN YÜZDE 75’İ GEREKSİZ
e-postaların birçok süreci hızlandırdığı bir gerçek ama başka bir gerçek daha var ki verimli kullanılmadıkları takdirde zaman kaybına neden oluyorlar. 16. İnsan Kaynakları Zirvesi’ne katılan Global Integration CEO’su Kevan Hall da “Hızla Yönetmek” adlı sunumunda özellikle epostayla yapılan iletişimin zaman kaybettirdiğini söyledi. Hall haftada bir gün nasıl tasarruf edilebileceği üzerinde durdu. Hall’un zaman tasarrufu konusunda özellikle üzerinde durduğu konu epostalardı: “Her gün aldığımız eposta’ların hemen hemen yüzde 75’i tamamen gereksiz. Çalıştığımız bir günün yüzde 20-25’ini ise e-postalara bakarak geçiriyoruz. Bu da gereksiz bir zaman kaybı ve verimsizliği beraberinde getiriyor. O nedenle iletişimi çoğu zaman yüz yüze gerçekleştirmenizi öneriyorum.”

TABURE AL KAFEYE OTUR
Hall iletişim kurmak için diyaloglara başvurmak ve bunun için de zaman harcamak gerektiğini söylüyor. Hall özellikle CEO’lara “Bir tabure al ve kafeye otur. Orada ne öğrenmek istersen öğrenirsin” diye tavsiye verdiğini de ekliyor.

İnsanların yüz yüze daha verimli iletişim kurduğuna dikkat çeken Hall, bu yöntemle ciddi bir zaman kaybından da kurtulabileceğimizi söylüyor. Uzmanlar e-posta’yla konuşmanın insanların yaratıcılıklarını ve üretkenliklerini eksilttiğini düşünüyor. Çünkü insanlar yüz yüze iletişimde birbirleriyle sürekli fikir alışverişinde bulundukları için yeni fikirler daha rahat ortaya çıkıyor ve insanların yaptığı nüanslar, mimikler e-posta iletişimde kaybolabiliyor. Bir IT firması olan Basex’in yaptığı araştırmanın sonucu da bunu onaylıyor: Bir ofis çalışanı verimliliğinin 2.1 saatini dikkatinin dağılması sonucu kaybediyor.

Bu verimlilik kaybı firmalara ciddi maliyetlere neden oluyor. Özellikle Intel’in bu konuda yaptığı araştırma zararın büyüklüğüne dikkat çekiyor. Araştırmanın sonucuna göre büyük firmalar çalışan verimliliğindeki düşüşler sebebiyle yılda 1milyar dolar kaybedebiliyor. E-postayla iletişimi aslında bizi daha bir içimize kapanmaya itiyor. E-postayla iletişim kuran insanların çoğu yavaş yavaş yüz yüze iletişimden çekinmeye başlıyor. Her işini eposta ile halletmeye çalışıyor ve sonunda ortaya bir iletişim tembelliği çıkıyor. E-postalar bırakın yüz yüze iletişimi telefonla yapılan iletişimi bile

etkilemiş durumda. Her geçen gün çalışanlar daha çok e-postalarına dönüyor, bilgisayarlarına gömülüyor.

Zaman Yönetimi üzerine yazılımüreten RescueTime firmasının yaptığı araştırmanın sonuçları e-postalarda harcanan zamana dikkat çekiyor: Bir ofis çalışanı günde ortalama 50 kere e-postasını kontrol ediyor ve 77 hızlı ileti gönderiyor. Deloitte’in araştırmasına göre ise bir ofis çalışanı günde ortalama 160 e-posta yollayabiliyor.

E-postanın zararları neler?

* Yanlış anlamalar sıkça gerçekleşebiliyor.
* Yapılacak işin süresi uzayabiliyor.
* Kişinin gözünden kaçan e-postalar büyük zaman kayıplarına yol açıyor.

E-postalar konusunda nasıl zaman kazanabiliriz?

* E-posta geldiğini belirten bilgisayarınızdaki uyarıları ve sesleri kapatın.
* E-postanızı kontrol etmek için belirli zamanlar belirleyin ve buna uyun. Mesela 1 saatten az bir sürede tekrar tekrar kontrol etmeyin.
* Asıl iletişim yolunuzun e-posta olmasına izin vermeyin. Daha çok yüz yüze ya da telefonla iletişimi tercih edin.
* Sadece acil olan e-postalarınızı yanıtlayın. Her gelen e-posta’yı hemen yanıtlamaya çalışmayın.
* Çoğunlukla Tümünü Yanıtla seçeneğini kullanın.
* Eğer cevap gerektirmeyen epostalar atacaksanız “Yanıta gerek yok” şeklinde mail’inizde belirtebilirsiniz.
* İstenmediği ve gerekli olmadığı sürece her e-postayı “Mailinizi aldım” ya da “teşekkür ederim” şeklinde yanıtlamayın.
* İşyerinde olmadığınız ya da tatilde bulunduğunuz sürece ofiste olmadığınız günler için otomatik e-posta hazırlayın.

2010 E-POSTA DÜNYASININ RAKAMLARI

İnternet ve teknoloji firması Royal Pingdom 2010’da e-posta ile ilgili dünya çapındaki rakamları açıklıyor.

107 trilyon: 2010 yılında dünya çapında gönderilen e-posta sayısı.
294 milyar: Her gün gönderilen ortalama e-posta sayısı
1.88 milyar: Dünya çapında e-posta kullanıcılarının sayısı
480 milyon: Yeni e-posta kullanıcılarının sayısı
89.1%: Önemsiz e-posta olarak gönderilen e-posta yüzdesi
262 milyar: Her gün gönderilen önemsiz e-posta sayısı
2.9 milyar: Dünya genelindeki e-posta hesaplarının sayısı
25%: Şirketlere ait e-posta hesap oranı
* Gelen önemsiz e-postalar hem göz yorgunluğuna hem de silinirken zaman kaybına neden oluyor.
* Konsantre olduğunuz işe çalışırken ekranınızda çıkan bir yeni e-posta aldınız yazısı konsantrasyonunuzu bozabiliyor.
* Cevap verilecek e-postaların çokluğu çalışanda strese neden olabiliyor.

RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
2 Mayıs 2011       Mesaj #559
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
Artık internetten öpüşebilirsiniz
Geliştirilen özel donanım ve yazılımla ağız ve dil hareketleriyle doku hissiyatının aktarılması sağlandı.

110502kissinterwidec
‘Dokunsal iletişim’ size çok heyecanlı bir konu gibi gelmeyebilir fakat, tam da bu konuda bir araştırma sonucunda kullanıcılara, uzak mesafeden öpüşme hissi ileten bir aygıt üretildi.

Electro-Communications Üniversitesi’ndeki Kajimoto Laboratuvarı, bir ağızlık ve dilinizin hareketlerini tanıyan ve bunu bağlı olan diğer bir cihaza aktaran bir yazılım geliştirdi.


Öpüşmek için dil hareketlerinden fazlası gerekli ve Kajimoto’dakilerin tüm bunları yeniden oluşturmak için bir planı bulunuyor. Aygıtın prototipini tanıttıkları videoda ‘Öpüşmenin unsurları arasında tat alma, nefes alış şekli ve dilin nemi de yer alır. Tüm bunların hepsini yeniden oluşturabilirsek bunun gerçekten çok güçlü bir aygıt olacağını sanıyoruz.’ diye belirtiyorlar.


Böyle bir aygıtın kullanılabilirliği konusunda da Kajimoto’dakilerin birkaç fikri var: “Eğer popüler bir kimliğiniz varsa, bu aygıtı kullanıp kaydettiğiniz öpücüğünüzü hayranlarınıza sunmak popülaritenizi artırabilir” diye de ekliyorlar.


RuffRyders - avatarı
RuffRyders
Kayıtlı Üye
27 Mayıs 2011       Mesaj #560
RuffRyders - avatarı
Kayıtlı Üye
YouTube fenomeni 6 yaşında
Fenomen haline gelen video paylaşım platformu YouTube'ta günde 3 milyar videonun izleniyor, dakikada toplam 48 saatlik video içeriği yükleniyor.

110526youtube6yashlarge

Dünyanın bir numaralı video izleme ve paylaşma platformu YouTube 6 yaşına bastı. Günde 3 milyar videonun izlendiği siteye, her dakika toplam 48 saatlik video içeriği yükleniyor.

2005 yılının Şubat ayında üç PayPal firması çalışanı tarafından kurulan YouTube, fikrin çıkmasından sadece bir ay sonra hizmet vermeye başladı. Ekip
YouTube - Broadcast Yourself. alan adını 14 Şubat 2004 tarihinde aldı. İlk merkezi San Mateo, Kaliforniya’da bir pizzacı ve Japon restoranın üzerinde olan firmanın aldığı ilk yatırım, Sequoia Capital tarafından Kasım 2005 ve Aralık 2006 tarihlerinde gerçekleştirildi.

YouTube’un bir kullanıcı tarafından yüklenen ilk videosu, YouTube’un kurucularından Jawed Karim’in San Diego Hayvanat Bahçesi’nde çektiği “Me at the zoo” (Ben hayvanat bahçesindeyken) videosuydu.


Beta testine 2005 yılının Mayıs ayında başlanan YouTube hızla büyüdü. 2006 yılında günde 65 bin video siteye yükleniyor ve günde 100 milyon video izleniyordu. 2007 yılı geldiğinde, YouTube’un işgal ettiği bant genişliği 2000 yılında tüm internet faaliyetlerinin kullandığı bant genişliğiyle aynıydı.


2006 yılında Google tarafından 1,65 milyar dolara satın alınan YouTube’un gelirleri 2009 yılında yıllık 1 milyar dolara yaklaştı. 2011 yılının Nisan ayında, bir YouTube mühendisinin belirttiğine göre videoların yüzde 30′u, kullanıcıların yüzde 99′u tarafından izleniyor.



Benzer Konular

4 Aralık 2016 / gokhan404 Akademik
15 Mayıs 2019 / c0lin Oyunlar
1 Ekim 2013 / Ziyaretçi Soru-Cevap