Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 258

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.171.912 Cevap: 8.002
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2571
arwen - avatarı
Ziyaretçi
senin sonsuzluğunu soluduğumda
biraz küçüktüm
Sponsorlu Bağlantılar
seni görmeden ağlayan bir çocuk
yanaklarımdan dökülen yaşlar
hiç üzmediki beni
birazcık özlemiş gibi yapan
oğul
ne topacık yüzün vardı.
Minicik ellerin
Saldırmaya hazır gözlerin
Çok özledim
Yine hep o yerdemisin
Havalar soğuk
Üşüyor musun
Sizi soluyorum sonsuzluğunuzu
Hep ellerim yüzünü arar
Emin ol hiç dokunmadım
Oğul başka yüze sen gibi
Belki hala söyleyemedin ismimi
Ellerinin içine değmedi ellerim
Rüyalarında aradığın adam
Kaç kere gelmeyi denedi
Hiç mi özlemedi sandın yanmadı mı yüreği
Ay düşerken gözlerinin içine benden
Nasıl özledi oğul bir bilsen seni

Beyhan Yıldırım

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2572
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kar ve Mistik Çözülme

Sponsorlu Bağlantılar





yüz yılı koydum koynuma yüzyıl senle uyudum, çünkü yoktun
nice kadınlar akıp geçmiştir sular seller gibi nice erkek gövdelerinden
susuluyorsa, Mars’ın şimdi bilinmeyen çocukları adınadır bu suskunluk

kırk yıl çölde dolaşanların yorgunluğunu kimse anlamaz sevgilim

bulutlarla gelenler vardı ya hani, hani kan rengine dönen Ay
giderken bir kaygı içindeydin, bitkindin, konuşuyorsun zannettin
oysa sesini bir turna alıp çoktan uçurmuştu uzak ve soğuk iklimlere

kar böyle mi güzelleşirdi sesinle, bu kadar mı güzel gelirdi...

üzüm sıkma çukurlarında ezilmiş yatan korkunç mor üzüm ölülerini
ve içinden yedi cin çıkmış olan Mecdelli Meryem’i unutamayışım ne acı
işlediğim günahların azgın hırıltısı kulak memelerimi ısırıyor her gece

kuyudan eski pişmanlıklarım ok gibi fırlayıp çarpıyor bir bir yüzüme

yıldızların bir gün zeytin ağaçları gibi silkeleneceği korkusu içindeyim
Geyik diye bir kelime girip hiç çıkmamıştır ya şiirlerden yıllar yılı
Leyla ve Istanbul şiiri yazmamak için nasıl direndim, ah bir bilsen

durdun ve baktın, uzun bir kimsesizliğe gidiyordun son gördüğümde...

Fadıl OKTAY


Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2573
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Şeytan Bunun Neresinde

Telli sazdIr bunun adI
Ne ayet bilir ne kadI
Bunu calan anlar kendi
Şeytan bunun neresinde

Venedik'ten gelir teli
Eriktendir bunun kolu
Hey Allah'ın şaşkın kulu
Şeytan bunun neresinde

Abdest alsan aldın demez
Namaz kılsan kıldın demez
Kadı gibi haram yemez
Şeytan bunun neresinde

Icinde mi dIşInda mı
Burgusunun başında mı
Gogsunun nakışında mı
Şeytan bunun neresinde

Dut agacından teknesi
Kirişten baglı perdesi
Behey insanın teranesi
Şeytan bunun neresinde

Dertli gibi sarıksızdır
Ayagı da carıksızdır
Boynuzu yok kuruksuzdur
Seytan bunun neresinde

Dertli
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2574
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Sen olmalıydın şimdi
Karlı dağlar eteğinde…
Giyinirken Gökçebel ak gelinliğini,
Takarken süt tepesi tül duvağını,
Beslerken Obruk Şelalesi Göksu ırmağını,
Çiğdemler başını çıkartırken yamaçlardan,
Buzlar sarkarken ağaçlardan,
Servi söğütler dallarını eğdirirken yere
Sen olmalıydın şimdi,
Bin kere…

Sen olmalıydın şimdi
Çocukların bindiği kızaklarda,
Sevda türküleri söyleyen dudaklarda,
Pembeye çalmış yanaklarda,
Ellerimi üşütürken kar,
Umuda gebeyken bahar,
Sen olmalıydın şimdi,
Nazlı yar.

Sen olmalıydın şimdi
Ardıç ağacına toplanan ardıç kuşu…
Yalnız başına öten kınalı keklik…
Menekşeler senle bulmalıydı güzellik
Şu ellerimi uzatıp ta tutamadığım bulutlar arasında
Göz kırpan güneş gibi
Sen olmalıydın şimdi
Can gibi, dost gibi, eş gibi…

Ahmet Kaytancı
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2575
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
UYUYAN GÜZEL

Seni ikimizde seviyoruz anlaşılan,
Birbirimize inat,
kıyasıya Hiçbir rakip birbirine
bu kadar yakın olmadı
Seni seviyor olmam ama
onu sevmiyor olamamam
bu işin kötü yanı
Seni ikimizde seviyoruz,
Ben ikinizi de seviyorum.
Onun beni sevip sevmediği bilmiyorum.
O beyaz atlı prens,
Bense bu masalı anlatan.
Ya sen,
Beyaz atlı prensin öptüğü uyuyan güzel mi,
Yoksa bu masalı anlatan kişinin
dizlerinde uyuyan güzel mi?

Beyaz atlı prensin öptüğü
uyuyan güzelsen uyan
Çünkü masal böyle devam ediyor.
Eğer masalı anlatan kişinin dizlerinde
uyuyan güzelsen
İster uyan, ister uyanma,
Çünkü o seni her halinle seviyor…



arzu ve ali
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2576
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
ESKİ MEKANLARA ESKİ DOSTLARA
UZANAN TÜM SEVGİLER BENİM BUZLAR İÇİNDE DE OLSA YORGUN BEDENİM
BEN HEP O ESKİ BENİM O YÜZDEN HEP SICAKTIR ELLERİM
TUT KORKMA.
HEP BÖYLE YANLIZ DEĞİLDİR UZAK TEPELER
GÜN GELİR YORULUR SANCILAR.PERDELER İNER .
ZAMAN GİBİ HER ŞEY YOK OLUR.
DEĞİŞMEZ BENİM SEVGİLERİM KORKMA
GECENİN GÖZLERİ HEP BÖYLEMİDİR?
SULAR TAŞ KESİLİR DENİZLER DUMAN
GÖKLERİN EN GECE OLDUĞU ZAMAN.
DERİNLERDE NURLA DOLAR GÖZLERİM
KORKMA DOKUN BEN O ESKİ BENİM.


erdogduluyuz
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2577
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
SON VE SONDAN SONRASI

duran zaman,
susan sesler,
inmeli bir beden gibi saatler…
salıncaklı bir koltuğa bağlanmış
ve unutulmuş meczup hikayeler…
ne kaldı bizden ?
işte son,
işte sonumuz,
işte, sondan sonrası
ve acınası kelimeler…

ak kağıtlar,
kara kalemler,
her saniyesi imzalı
şiirler,
şiirler,
şiirler…
karanlık dalgalara salmış kendini
kara kirpikli
menevişli ela gözler…

unutmak ne zor,
nasıl imkansız,
nasıl tutsak olunur,
nasıl hapseder bu efsaneler ?
ne kaldı bizden?
işte son,
işte sonumuz,
işte, sondan sonrası
ve acınası kelimeler …

derin çizgili avuçlar birikmiş
yıllar içinde gökyüzünde,
avlular dolup taşmış dualarla,
biz niye yokuz içlerinde?
nerelere savrulduk ?
nereye gitti hayaller ?
ne cabuk vazgectik,
hani unutulmazdı sevenler ?
ne kaldı bizden ?
işte son,
işte sonumuz,
işte, sondan sonrası
ve acınası kelimeler …

donup kalan gözyaşıyım,
son nefes gibiyim,
sancıyım,
onulmazım,
nedendi bu illetler ?

gurur yarasıyım,
kurşun belasıyım,
yürek boşluğumda
git gide büyüyen
bozulmuş bir hücre duvarına yaslandım,
korkmaktayım…

son bir gayretle soruyorum şimdi,
nerde o lanet olası sesin ?
nerde o güven deyip te,
uzatamadığın,
o sımsıcak olduğunu söylediğin eller ?
ne kaldı bizden ?
işte son,
işte sonumuz,
işte ,sondan sonrası
ve acınası kelimeler ...

Ceyda Görk
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2578
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Dün anlamı yoktu mısraların.
Şarkılar boşa söylerdi sevdadan yana.
Ben âşık olmadan sana.

Kulak doldururdu sadece türküler,
Enstrümanlar beynimde tepinirdi.
Avaz avaz aklımı tırmalardı nameler,
Bir besteyi dinlemedim kana kana.
Ben âşık olmadan sana.

Çiçeklerin anlamı yoktu benim için.
Bülbül neden öterdi güle hasret?
Işığa koşan böceklerin,
Aklından şüphe ederdim çoğu zaman.
Mecnunu hiç sorma;
Delirmiş görünürdü bana.
Ben âşık olmadan sana.

Yıldızlara hiç bakmazdım.
Ay hangi günü yaşıyor,
Aklıma bile takmazdım.
Mevsimlerin anlamı neydi?
İlkbaharı insanlar neden severdi?
Kumrular bir kuştu benim için
Tıpkı leylekler, kırlangıçlar gibi.
Serviler hiç bu kadar güzel görünmemişti bana.
Ben âşık olmadan sana.

Ferhat’ın dağları delmesine aklım ermezdi.
Gülün dikenini gözüm görmezdi.
Kimse saçlarını benim için örmezdi.
Hiç sevda şiirleri yazmamıştım;
Alev alev ateşe,
Kara kara dumana…
Benim için herkes Leyla’ydı, herkes Suna.
Ben âşık olmadan sana.


Ahmet Kaytancı
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2579
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Bitmeyen Kavga...

Biz başka bildik yaşamayı
Yenildikçe verdiğimiz kavgada
Öğrendik yeniden başlamayı……

Anladık sonra
Ölüm dediğimiz bir uzak yol bize
Üç adım mahpus, beş hane vuslat
Türküler ki bir avuç hasret, sevdiğimize…

Sandılar ki vazgeçeriz bu düşten,
Yağmur kokusundan, topraktan, güneşten..
Saltanat dedikleri şu kokuşmuş leşten
Gam biçeriz kendi yüreğimize……………

İnsan olmak zor iş gülüm
Kolayına kaçmadık sevdanın
Utanmayı da bildik yeri geldiğinde
Öfkeyi katıp haykırmayı da sesimize…

An geldi sustuk söylediğimize
Tanımadık dost bildiğimiz yüzü
İhbarcı vaatlere kanmadı yüreğimiz
Duymadık sırtımıza bıçak gibi saplanan sözü…

Kanarken fabrikada işçinin teri
Islak hüzünler biriktirdi avucunda kadın
Çocukların, resmiyet kazanan kaderi
Kopardı ipini bütün uçurtmaların…..

Bekleyin! dediler
Gelecek yarın….

Fişlendi sözün
Dışlandı sazın
Şimdi bir mezar daha kazın

Tuzunda ne acılar saklı şu Deniz’in…

Maviye çalan rengi gözlerinizin
Bir de toprak kokan ellerinizin
Ruhuna kırbaç vurulan hikayesidir bu..

Uçkura peşkeş çektiğiniz sevdalar
Ve üç kuruşa sattığınız genç kızlar
Dar ağacında sallanan aşkın gölgesidir bu…

Susmadık
Kaçmadık
Yenilmedik

Vurup öldüremediğiniz canın
Korkularınızda yankılanan sesidir bu…

Aşk…

Yeni baştan……………………………

Deniz ÜLKEGÜL
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
31 Mart 2007       Mesaj #2580
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Dağ yıkılır ya üstünüze,
Altta siz,
Üste sis…
Elveda demeden bir dostunuza,
Öpersiniz Azrail’in anlından
Yatarsınız zamansız zamanlarda
Bir hıçkırık sesi duymadan
Çırıl çıplak,
Kefensiz…
Ya da bir başkasına olursunuz,
Kefen siz.

Bir bulut çıkar ya yağmur öncesi.
Arkasından yağar yağmurun incesi.
Sanki avuç açmış göklere doğru
Binlercesi…

Açılır ya semaya kollar,
Rahmetin yanağına öpücük yollar
Bir bakmışsınız saçlara düşmüş aklar,
Bir bakmışsınız omuzlar çökmüş,
Günah defterinizde uçsuz bucaksız hafakanlar
Ve kendi kendinize söylendiğiniz anlar;
“Ne çabukta geçiyor yıllar.”

Avuçlarınıza sıkışmış, çaresiz başınız
Dünden kalan hatıralar…
Bir sevgili öpücük kondurur yanaklarınıza;
Biliyor,
Siz gideceksiniz,
Bir daha dönmeyeceksiniz.

Yol, yokuş aşağı başlıyor ya
Bu telaş boşuna…
Kıskançlık krizleriniz tepeden tırnağa sarsa da sizi
Baktığınız aynalarda kandırsanız kendinizi
Gençlik geri gelmeyecek,
Siz ölümüne sevseniz de
Kırlarda açan çiçekleri…
Çiçekler boyun bükecek,
Çiçekler bilmeyecek.

Hayat bu ya,
Kıvrım kıvrım gittiğiniz yollar
Son büklümden size bakacak.
Sizin gonca diye kokladığınız,
Yüreğinizi yakacak.
Hüzünler toplanacak göz çukurlarınıza
Sevginiz birer damla olup,
Yanaklara akacak.

Sanmayın değişir hayatın akışı
Mecnun Leyla da huzuru bulur.
Kerem’in deldiği dağları taşı,
Aslı mekân eyler, Aslı kırdırır.
İlahi kanundur bu,
Bulutlar göğe çıkar,
Bulutlar yağmur olur
Yağmurlar yere akar.
Zifiri karanlıklarda gördüğünüz,
Pembemsi düşleriniz.
Arada bir selam verse de,
Bu sizin son bakışınız,
Bu sizin son görüşünüz,
Bu sizin son gidişiniz.

Hadi!
Koy bir yanağa veda buseni
Gözlerin kalsın sarhoş gözlerin güzelliğinde
Lodoslar tararken beyaz saçları
Nasıl olsa sen gideceksin geldiğin yerlere
Nasıl olsa bedeni saracak kara topraklar
Nasıl olsa mevsimlerin dördü birden geçecek üzerinden
Hadi!
Ne beklersin hala bulutların ardında
Yağmurlar deli yağıp,
Cama mı vursun istersin?
Yelkovan aklını yitirip,
Akrep mi dursun istersin?
Senin çaldığın havalar,
Hüzünlüdür artık.
Bu kalkan geminin son yolcusu sen değilsin.
Senin canın çıkmış artık, can değilsin.
Deryalar gibi görme kendini
Sen bir damla bile etmezsin.
Umman değilsin.

Ahmet Kaytancı

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya