Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 268

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.172.043 Cevap: 8.002
scanner_11 - avatarı
scanner_11
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #2671
scanner_11 - avatarı
Ziyaretçi
KAHVE GÖZLÜM

"Bir acı kahvenin kırk yıl hatırı varsa
Sponsorlu Bağlantılar
Senin kahve gözlerinin bin yıl hatırı var vefasızım"

Yolumuz buraya kadarmış be kahve gözlüm.
Artık;
Tersine akan bir nehir gibi,
Yıkılmış bir şehir gibi,
Suya yazılmış bir şiir gibi,
Adımı unut.
Yalnızlığın boşluğunda,
Gecelerin loşluğunda,
Sensizliğin sonrasında,
Bil ki;
Beş para etmiyor umut.
Etmiyor be kahve gözlüm.

Yalan yanlış,
Kırık dökük yaşadık biz bu aşkı.
Erken emekli olduk biz bu sevdadan
Biliyorsun.
Hep direkten döndü umutlarımız,
Hep kendi kalemize attık gollerimizi.
Ne acemi bahçıvanmışız meğer ikimiz,
Açmadan soldurduk güllerimizi.
Açmadan soldurduk be kahve gözlüm.

Şimdi yüreğim mutsuzluğun hedef tahtası.
Bir değirmen taşı gibi ezip geçtin yarınlarımı.
Sokaklara sığmıyor bu dev yalnızlığım.
Bir gün beni öldürecek biliyorum.
Çığlık çığlığa şiirlerim yine de seni istiyor bana inat.
Ama son kurşunu yemiş bu sevdaya,
Yetmiyor şımarık pişmanlıklar.
Yetmiyor be kahve gözlüm.

Bir isyan faslıdır şimdi bu suskunluğum.
Hovardaca harcanan mevsimlere,
Bu kaçışlara bu gelgitlere,
Ömrümüze kesilmiş biletlere,
İsyanımdır bu acı acı gülüşüm.
Oysa;
Kaç kez sildim seni haritamdan.
Kaç kez mil çektim o kahve gözlere.
gel gör ki;
Kendime bile geçmiyor artık sözüm.
İşte bir kürek mahkumu,
İşte bir yürek mahkumu,
Kapında yine.
Bitmedi bu kara sevda.
Bitmiyor be kahve gözlüm.....

A.S.İLKAN

NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #2672
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Boşveer

Sponsorlu Bağlantılar
(İlk Denemelerim-Lise yılları)

Evlenmek mi..?
Boşveer
Ne yapacaksın
Evlenipte.
Karın
Tuz
Gaz isteyecek.
Hele birde
Sosyeteye
Çatmışsan.
O zaman işin harap
İsteyecekte isteyecek.
Ah diyecek.
Ardıdan,
Birde
Sevgilim
Yalancıktan.
İster istemez yapacaksın dediğini
Bir Sevgilim uğruna arkadaş.
Aaah..?
Bulüzüm yok
Pantolonumda eskidi
Hele en mühim
Dudak boyam
Pudram
Kremim…
Haa evet
Ojemde yok.
Hele şuna bak sevgilim
Ne biçim ayakkabı bu kuzum.
Ah, giydiğim
Fantaziye
Hiç de modaya
Sosyeteye
Uygun değil.
Yeter
Yeter
Yeteeer...
Diye bağıracaksın
O zaman
Lanet edeceksin
Evliliğine
Karına
Ve
Sosyeteye
Nene lazım arkadaş
Evlenmek
Evlenipte
Ne yapacaksın
BOŞVEER…



Erdal Yılmaz

blood_lovee - avatarı
blood_lovee
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #2673
blood_lovee - avatarı
Ziyaretçi
Anlatamıyorum

Anlatamadığım gösteremediğim
O kadar sevgi var ki yüreğimde
Çok ağır geliyor artık
Sana olan tüm hislerim
Korkularım
Aşkım
Sevgim ve özlemim
Hepsini birden yaşamak
Hissetmek ve tam anlamıyla gösterememek
Çok ağır geliyor yüreğime
Hepsini bir anda yaşıyorum
Korkuyorum
İçine girdiğim derin denizden
Korkuyorum kaybolup gitmekten
Çünkü aşkınla hergün daha fazla derinleşiyor deniz
Korkuyorum senin birgün kaybolup gitmenden
Seviyorum
Hayatımda sevmediğim kadar
Sensiz yaşayamayacağımı bilecek kadar
Özlüyorum
Gecenin karanlığında bir başımayım sanki
Uykularım düzensiz ve
Uykuya dalabildiğimde sen varsın rüyalarımda
Her günümde her saatimde her anımda sen varsın
Dudaklarımda kalbimde beynimde senin adın
Bedenimde senin izin
Kulaklarımda senin sesin
Burnumda senin kokun var
Seninle nefes alıyorum
Seninle gökyüzünün güzelliğini gördüm
Seninle çiçeklerin kokusunu duydum
Sen olmadığında gene eskisi gibi
Güzel olan hiçbirşeyi hissedemeyeceğim
Ben seninle varım
Korkuyorum gitmenden
Seviyorum seni tüm kalbimle
Özlüyorum seni tüm benliğimle
Ne olur aşkım çabuk ol


İlkay Simge Resmor
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #2674
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
AŞKTI O


Aşktı o! Değiştiren tüm gecelerimi
Aşktı o! Beni durup yenileyen
Oydu, duygulu yapan hoyrat ellerimi
Oydu, dolu dizgin gidişime dur diyen

Bir bıçağın keskin yüzünde kan lekesiydim
Aşktı yine beni yıkayan, arıtan su
Böyle ak pak olacağımı bilir miydim?
İçimde açmasaydı o sevmek duygusu

Ben bir tutsağım şimdi sevgiye, gönüllü
Çözmeyin ellerimi, zincirlerim kalsın
Görsün prangalarım o doğacak günü

Ve bu dünyaya aşk dolu şiirlerim kalsın
Seninle her yerde güzel, her zaman yeni
İstemem, sensiz hatırlamasınlar beni.


Ümit Yaşar Oğuzcan
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #2675
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
AĞLADIM

Hüzün yıldızları parlıyor bugün gökyüzünde,
Bu gece yine için için yanıyorum,
Oturmuş seni düşünüp ağlıyorum,
Seni, gidişini, sevişini, herşeyini...
Unutamıyor işte seni şu yaralı kalbim,
Yaptıklarını hatırlayıp, pişman oluyor...
Seni düşünüyorum bu gece, karanlık gökyüzünde...
Simsiyah gökyüzünde parlayan yıldızları seyrediyorum,
Onları sana benzetiyorum,
Kararmış kalbimin bir kenarında yanan meşale misali...
Dedim ya, seni düşünüyorum bu gece,
Beni sevdiğini, bana nasıl baktığını, bana nasıl güldüğünü,
Ellerimi nasıl tuttuğunu, ellerini nasıl tuttuğumu,
Büyüyen bir ateş gibi sevgimizin nasıl çoğaldığını
Ve birgün ansızın bırakıp gidişini...
Son vedanı hatırlıyorum, gözlerime ağlarcasına baktığını,
Gözlerini kalbime gömdüğünü hatırlıyorum,
Bir daha çıkamasın diye...
Çıkamadılar zaten kalbimden gözlerin,
Ölüler dirilirler mi ki gömülenler çıksın, gitsin?
Gittin son bir veda ile gözü yaşlı,
Elimde kolyen, ardından dakikalarca baktım, ağlamaklı,
Sıkıldım, üzüldüm, perişan oldum ama ağlamadım...
Ağlayamadım, engel oldu gururum, engel oldu aşkım,
Uzaklara gittin, belki birdaha asla geri dönmemecesine,
Özledim seni deliler gibi, özlüyorum hala...
Sen bir yerde ben bir yerde, yinede sönmedi sevgimiz,
Aksine çoğaldı dağlar gibi oldu hasretimiz...
Hep seni hayal eder, hep seni düşünürdüm,
Sesini duyunca yaşar, duyamayınca ölürdüm,
Aradın beni aylarca bir sevgi uğruna,
Ne yazık ki, ihmal edildin bir hata uğruna,
Kırıldın, ağladın, affettin ama hep sevdin,
Beni sevdin gülüm beni, kalbi kırık bir vefasızı,
Yine ihmal edildin yine unutuldun bir hiç uğruna,
Yine kırıldın, yine ağladın, yine affettin...
Bir daha unutuldun, sevdanla başbaşa bırakıldın,
Yine kırıldın, yine ağladın ama bu sefer affetmedin...
Sevdiğini en mutlu gününde öldürdün,
Ve ardına bakmadan gittin...
Beni benle başbaşa bıraktın, yıkıldım, üzüldüm, kırıldım...
Senden ayrılınca kaldım çaresiz, sevgisiz ve birde sensiz,
Hep sensizdim zaten ama şimdiki kadar asla değil...
Parçalanmış bir kalbe sahip oldun mu sen hiç?
Parça parça edilmiş, yıkık ve virane,
Bir o kadarda vefasız...
Önceleri üzüldüm, yıkıldım ama asla ağlamadım...
Geldi geçti deyip senide gözlerin gibi kalbime gömdüm...
Unuttum dedim, unutacağım dedim,
Unutamıyorum dedim, UNUTMAM dedim...
Önce gözlerin sonra sen çıktın kalbimden,
Bir vicdan azabıdır başladı ölü yüreğimde,
Hiçbir şey kalmadı, senden başka kalbimde,
Hatıraların, gözlerin ve sözlerin...
Şiirlerini getirdiler bana,
Beni öldüren şiirlerini...
Vefasız dediğini duydum, yıkıldım,
Düşündüm seni gecelerce daima tek başıma,
Şiirlerin öldürdü, hasretin yaktı yüreğimi,
Kırıldım, üzüldüm, yıkıldım ve en sonunda ağladım...
3 kişi ağladık sana; ben, kalbim ve gözlerim...
Sana yandım, seni sevdim, seni hatırladım heryerde...
Belki birgün sesini duyarım umuduyla
Telefon bekledim günlerce,
Telefon gelmeyip sesine hasret kalınca
Ağladım ağladım,
Sana yaptıklarımı ancak o zaman anladım...
Duydum ki kalbini vermemişsin kimseye,
Olurda içinde görürler beni diye...
Benim kalbimide istediler, ama vermedim kimseye,
Olurda içinde seni görürler diye...
Gökyüzü yıldızlar ile doluydu, ben hep seni düşünürken,
Hüzün yıldızları koydum adlarını, seni hatırlatıyorlar diye,
Aynı onlar gibi sende benden çok uzaklardaydın,
Hep göz kırpardın uzaktan, sessizce,
Bense hep seni bekledim kırık kalbim, yaşlı gözlerimle...
Bazen hayallere dalıyorum, seni düşünüp ağlıyorum,
Seni ve sevgini arıyorum hep kalbimde...
Düşmüyor adın hiç dilimden,
Öleceğim gülüm bir gün ben,
Senin sevginden, senin derdinden...
Bir gün göreceğim yine belki seni,
Seni, beni unutmuş, benim olmayan seni...
İşte o an aşkımın gözyaşlarını hatırlayacağım,
Ve yine bir köşeye oturup ağlayacağım...
Yemin ettim senin üstüne sevmeyim başkasını diye,
Ve heryerde, her zaman tekrarlıyorum yeminimi;
Seni unutmam için öldürseler bile,
Karşılık olarak dünyayı verseler bile,
Darağacı kurup idam etseler bile,
Senden başkasını asla sevmeyeceğim


İbrahim Kilik



Kırmızı Gül

Geçen yıl sonbaharda,
Kırmızı bir gül,
Bırakmıştım kapına,
Onu alıp kokladın mı,
Kurutup koynunda sakladın mı,
Baktıkça beni hatırladın mı?
Kırmızı gül aşkı anlatırmış,
Aşkımı anlatabildim mi?
Bu sonbaharda da,
Kırmızı güllerle geldim kapına,
Binlerce kırmızı gülle,
Evini gül bahçesine,
Yüreğimi aşk cennetine
Çevirecektim...
Kapın kapalıydı,
Sen yoktun,
Gitmiştin,
Kırmızı güller kaldı elimde,
Bir acı var yüreğimde,
Kırmızı güller kurudu,
Sahipsiz öksüz kaldı,
Bense bi çare,
Kapında nöbetteyim hala...

Umut Gül
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #2676
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Adı: Gül

Gülü vurmuşlar Gül Sokağı’nda,
Uzanmış üç adım yatıyordu gül...

Bir adam usulca bir uçuruma,
"Sevi için" deyip atıyordu gül...

Ve bir kız kanatıp hüznü boyuna,
Hepten sevgisizlere satıyordu gül...

Gülü vurmuşlar Gül Sokağı’nda,
Uzanmış üç adım yatıyordu gül...

1 Aralık 1997, Londra

Bülent Özcan
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #2677
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Umut

işler atom reaktörleri işler
yapma aylar doğar güneş doğarken
ve güneş doğarken çöp kamyonları
ölüleri toplar kaldırımlardan
işsiz ölüleri aç ölüleri

işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken köylü aile
erkek kadın eşek ve karasaban
saban koşulu eşekle kadın
toprağı sürerler toprak bir avuç

işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken ölür bir çocuk
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
on iki yaşında ve numaralı
ve ne boğmacadan ne menenjitten
ölür bin dokuzyüz elli sekiz de
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
dokuzyüz kırkbeş te doğduğu için

işler atom reaktörleri işler
..........
..........


Nazım Hikmet Ran
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
4 Nisan 2007       Mesaj #2678
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Arkadaş
Şebnem Ezik

Şiir Nehri -2- [Arşiv]
Gönül yorgunuyuz seninle arkadaş.
Gel tut ellerimden,
dağların doruklarına çıkalım.
Kardelenlerimizi toplayalım.
Bırakalım iki tanesini,
aşağıya arkadaş.
Umutlarımız büyüsün.
Gönül yorgunuyuz seninle arkadaş.
Uzak diyarlardan geldik birlikte,
elele.
Kader şerbetini içtik seninle.
Kumsaldaki iki kum tanesi
olduk bazende.
Dalgalara kapılıp,
meçhulde dağılsak bile,
yüreklerimiz buluşur,
birgün arkadaş,
hasret izleriyle.....
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
4 Nisan 2007       Mesaj #2679
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Sensizliği armağan ettiğim bir radyo istasyonunda
Son şarkıydı çalan
Ve yasaktı seni çalmak ulusal radyolarda
Seni yasaklayan bir ülkede idam olmak belkide seni sevmek
Ağlamayı yasaklayan bir ülkede gözyaşısın belkide
Sonra doğdun hiç çocuğu olmayan bir kadının evinde
Öldürdün seni doğuran anayı
Sensizliğe mahkum ettin bu ölümü
Yüreğimde doğurduğum gibi seni
Ve erken doğum olsada bu aşkın sonu
Acı çektirdin, acı çektin, acıydı adın
Ve sensizliğe armağan ettiğim bir radyo istasyonunda
Kalacaktı adın.

Seni sadece
Bir sigara alevinde
Birde sevmediğim ama kapatsam korkacağım bir oda ışığında
Bin kez tövbe etsemde elimden düşmeyen sigaramda
Ve bu şiiri hiç okumasanda
Seni sadece sadeliklerini çok yıllar önce bırakmış
Ve yüz tutmuş bir intiharın arifesinde
Yabancı bir ülkede etini satmış
Ya da tüm ailesini katletmiş bir mahkum
Bütün sokağın çöplerini temizlemiş evine dönen
Bir çöpçü hayâlleri belki de hiç bu değildi (!)
Seni sadece
Öylesine eve giderken kulağına gelen bir şarkı gibi
Ölmek için söz vermiş ipini asan odasına
Son kadehini de içerek asacak duvarına
Seni sadece
Sensizliğe armağan edilen bir radyo istasyonunda
Bir seyyah dinleyecek belki de..


deniz alagöz
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
4 Nisan 2007       Mesaj #2680
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Gidiyorum sevgili,
Bir tren rayının iç yakan sesiyle gidiyorum.
Belkilerin büyüttüğü sahipsiz bir ömürden,
Sensiz düşüyorum.
Ardımda bir sürü sen bırakıp gidiyorum.
Kaç hayat eskiyor bu tende,
Kaç gece istasyonlar ağlıyor ardımdan.
Ben sessizce düşlerinden geçiyorum.
Seni bana hasret çekiyorum.
Gittikçe çoğalıyor hüzünler,
Ellerimde yaşlanmış aşk tortuları.
Zulaya yatmış gözlerim seni arıyor,
Sen kaybolurken kendi ülkende, ben gidiyorum.
Tütün kokulu bir sabaha geçit veriyor gece,
Ayaklarım götürüyor , içimin yollarına
Adımlarım sana takılıyor, gözlerim çoktan firari,
Bir düşüşle düşüyorum hücreme,
Yollar uzuyor gittikçe…
Karanlığa gömülüyor içim,en kuytumdan tutup beni,
Savuruyorsun kırık aşk masallarına.
Tam da yola çıkmışken anılara çarpıyorum.
Bir enkaz duruyor karşımda,
Damla damla dökülüyor her şey.
Buğulu bir sabahın ilk ışıklarında ben,
Kendime kaçak gidiyorum.
Her adımda bir anıyı daha kanatıyorum.
Sen öyküsüz kalıyorsun, tamamlanmamış…
Ben bütün yarımlarımı alıp gidiyorum.
Bavulumda diğer yarısı yok hayatımın.
Eksik bir metinle sil baştan;
Ayazdaki tüm sözleri yeniden yazıyorum.
Kazıyorum aklımın en ücrasından seni,
Eziliyor içim tek bir sesine…
Bu yol gitmedikçe daha da uzuyor.
Buz kesmiş bir sabaha düşlerimi gömüyorum.
Ve seni o istasyonda öldürüp gidiyorum.
Tüm sözler dağılıyor,tüm şiirler susuyor şimdi.
Konuşmak bu kadar zor oluyor işte…
Gözbebeğime kaçıyor hayalin,
Boğazıma duruyor yutkumdaki nefesin.
Şimdi ölüm bile sussa yalnızlığıma,
Kan gözlerimde senle,içinde senini kaybetmiş benle
Bir meçhule doğru gidiyorum.
Oysa gitmekle başlıyor, kendimi kaybım bilmiyorum…


Kalemin Sesi


Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya