Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 29

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.165.413 Cevap: 8.002
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #281
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Olmasa mektubun,
Yazdıkların olmasa
Sponsorlu Bağlantılar
Kim inanırdı
Senle ayrıldığımıza.

Sanma unutulur,
Kalp ağrısı zamanla
Herşeyi unutarak
Yaşanır sanma.

Neydi bir arada tutan şey ikimizi
Birleştiren neydi ellerimizi
Bırak bana anlatma imkansız sevgimizi
Sevmek birçok şeyi göze almaktır.

Baksana geçmişe,
Ne çok anıyla yüklü
Nerde o taverna,
Nerde sinema

Harcanmış zamanla
Yeniden yaşanmaz ki;
Geç kaldıktan sonra
Arama boşa!

Murathan Mungan

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #282
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Bak, iyi bak gülüm
Görünen gece gökyüzü
Sponsorlu Bağlantılar
Her ışık bir umut
Her umut bir yıldız

Bu görünen bir bulut
Işığımızla aramızda
Her ışık bir umut
Her umut bir yıldız

O yıldız bizim
Bizim yıldızımız
O umut bizim
Bizim umudumuz

Hızlı bir rüzgar
Tam bir fırtına
Fırtına biziz
Umudumuzun önündeki
Bulutu söküp atmak için


HAYDAR MERİÇ

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #283
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Degil,
Vallahi degil;
Bir iş var bu işin içinde.

Orhan Veli Kanık
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #284
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Hatırayla doldu masum yüreğim,
Hasretin yakıyor kavruluyorum.
Herşeyden çok bağlandım sana sevdiğim !
Aramız çok uzak yoruluyorum .

Nasıl da sevmiştim ümit doluydum
Sevdalar uğrunda sevda yoluydum
Sonunda bak işte derbeder oldum
Aramızda sıradağlar yoruluyorum.

Sana kavuşmak şimdi hayalim
Sensiz hayata yoktur mecalim
Şu yalan dünyadan seni isterim
Dön artık ne olur yoruluyorum.



MUSTAFA ÇELEBİ ÇETİNKAYA
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #285
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Gözlerimiz birbirine göre
Ellerimiz, dudaklarımız
Ve aşk bize göredir

Gece tam aşka göre
Rüzgar geceye göre
Ve yağmur rüzgara göredir

Öpüşmelerimiz yağmura göre
Odamız öpüşlerimize göre
Ve dünya odamıza göredir

Ve biz dünyaya göreyiz

Ataol Behramoğlu
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #286
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Özgürlük kitabının
sayfaları arasına
cellatların kurduğu
darağacındaki ip
yarım kalan
sayfayı gösteriyor
okumaya devam edecek
nice insana
Evlilik fotoğraflarının yırtılarak
kırılan çerçevelerin
sokağa atılan
tahtalarıyla çakılıyor
çocuk tabutları
Hiçbir genç kız
taşımıyor kolyesinde
sevgilisinin fotoğrafını
ama ölüm
sayfaları oyulmuş
bir aşk romanının
içine gizliyor
tabancasını...

Sunay Akın
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #287
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Güneştir düşen turuncusunda menekşeler sunarım
Gece artık hiç dönülmeyecek yerlerdeki o sevgiliye
Çocuklara kekik toplıyan o sevgiliye
Bir kekik uzatan çocuk anne deyince
Deniz dibinden çatı çeken
Çocuk üstüne arkadaş üstüne

Güneştir düşen yeşilinde bir yüz döner
Değişmiyen o gençliğiyle sevgili
Ölümden sonraki kurtulma gibi
Döner döner de gelir karşıma
Deniz dibinden cıkan ahtapot ölüleri
Eski utanmaları çeker su yüzüne

Güneştir kırmızı ve ben en çömezi bir rengin
Altın hatıralar hükümetinin
Bitmeyen sultanı o sevgiliye adanmış
Soy utanc soy anış soy sevgi
Gel artmaz azalmaz ey sevgi



SEZAİ KARAKOÇ
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #288
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bazı sözler karanlıkta söylenir
bazı sözler hiçbir zaman
karşı karşıya kaldığımız armalardır
yüzümüzü parça parça aydınlatırken
uzaktaki ateş
yalnızca onlardır konuşan ve hatırlayan
simgelerde çökelir mağmalaşır tarih
armalanmış rüya ölü dil
bazı anlar için çözer kendini
sökülür taşınır çerçeve başka deneyimlere
yüzümüze değen alev
kadar içimizdeki çakım
belirler bizi ve kendi karanlığına döner
simgelerin dilsizliğinde
karşı karşıya dururken biz
armalardır her şeyi kararlaştıran
bazı sözler karanlıkta söylenir
bazı sözler hiçbir zaman

Murathan Mungan
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #289
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Öyle derinden geliyor ki hüznün kara bulutları... sessizce... baharlara da yağmur yağarmış. Aşık olan da ağlarmış meğer...
Tam güneşim doğdu, içimde gömülü mutluluk tohumları çiçek açtı derken.. sen sakin bahar yağmurunu beklerken, fırtınalar kopabiliyormuş meğer.
Meğer en neşeli anında, sen baharın kumruları olup hüznün kanatlarını kırmayı umarken, bilmediğin atmacalar kalbini bir lokmada yutabiliyormuş... sevip coşması gereken, coştukça seven aşık, baharında kopan fırtınalarla ağlayabiliyormuş meğer...



ZUHAL AKSULU
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Aralık 2006       Mesaj #290
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Şemsiye yapımcıları
ıslanmaktan
tek kişiyi koruyacak genişlikte
kesince kumaşları
yağmur değil
yalnızlıktır yağan

Daha da hüzünlendirir her gece
kentin sokaklarını
bekçinin nefesiyle
düdüğün içinde dönen
nohut taneciğinin
yalnızlığı

Ne çok sevinirim bilseniz
bir yılan
mezarıma girerde
göğüs kafesimin kemikleri içinde
kış uykusuna
yatarsa

Sunay Akın

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya