Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 573

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.173.712 Cevap: 8.002
yimake - avatarı
yimake
Ziyaretçi
28 Şubat 2008       Mesaj #5721
yimake - avatarı
Ziyaretçi
Bana Bir Sehri Ödünc Verir misin?

Sponsorlu Bağlantılar
Bana bir sehri ödünc verir misin?
Kırmızı gökyüzü,
Kırmızı aksam ve
Kırmızı dudakları gibi bir kadının,
Buyurgan...
Ellerini degil sehrini istiyorum,
Sokaklarında sesler gezen,
Yüzlerin duvarları boyadıgı maviye;
İstanbul'u istiyorum...
Erguvanın savurdugu kırmızılarda gözüm
Gökyüzünde,
Aksamda,
Dudaklarda,
Buyurdugun gibi ölüme yürüyorum;
İsatnbul'dan uzaklarda...
Bana bir sehri ödünc verir misin?
Mezarlıkları da olsun icinde,
Su pınarları da.
Ellerinden almak istiyorum İstanbul'u,
Gökyüzünü,
Aksamları,
Dudakları,
Ve o sarkının nakaratını;
''Güller ve dudaklar simdi''
Bana bir İstanbul verir misin?
Eski bir ask'a karsılık,
Gökyüzüne,
Aksamlara,
Dudaklara dahil!

Zeynep Orcanel...(Sair)

Demir YumruK - avatarı
Demir YumruK
Ziyaretçi
1 Mart 2008       Mesaj #5722
Demir YumruK - avatarı
Ziyaretçi
Nazlı Bebe

Sponsorlu Bağlantılar
Toros yaylaları buzlu ayazlı
Üşür Nazlı bebe solgun benizli
Yüzüne baktıkça Nazlı b.ebeğim
Ağlar Elif kadın hep gizli gizli

Kalktı göç eyledi Türkmen obası
Elifin`in sırtında Nazlı bebesi
Fransız harbinde Yörük elinde
Sırtından vuruldu yiğit babası

Dağların kuytuluk tenha yerinde
Gavurdağları`nın mor segerinde
Göz pınarlarında iki damla yaş
Yağlı kurşun durur ciğerlerinde

Sus ağlama Nazlı bebe
Zaten ağlatacaklar
Baban nasıl şehit oldu
Bir gün anlatacaklar
Dayan Elif kadın dayan
Kara gündür gececek
Sabrın çiçekleri er geç
Filizlenip açacak

Nazlı kız Elif`in aşk tomurcuğu
Şehir Mustafa`nın en son cocuğu
Elinde katıksız bir kuru ekmek
Başı boydan boya nazar bonçuğu

Yavru ceylan gibi ürkek bakışlı
Yay gibi kaşları hilal nakışlı
Babası görseydi öper koklardı
Kınalı saçları çiğdem kokuşlu

Sus ağlama Nazlı bebe
Zaten ağlatacaklar
Baban nasıl şehit oldu
Bir gün anlatacaklar
Dayan Elir kadın dayan
Kara gündür gececek
Sabrın çiçekleri er geç
Filizlenip açacak

Fatih Kısaparmak

Demir YumruK - avatarı
Demir YumruK
Ziyaretçi
2 Mart 2008       Mesaj #5723
Demir YumruK - avatarı
Ziyaretçi
Gurur

'Aşkta gurur olmaz ' derler,
Gurursuz aşkın değeri nedir?
İpek de güneşte solmaz derler,
Solmayan ipeğin yeri nedir? ...

Gurursuz sevgi neye yarar?
Sevgi gururla birbirini sarar...
Gurur aşkı, sevgiyi arar,
Sevgisiz gurur neye yarar?

Sevgi gönülleri bağlar..
Araya girse de yüce dağlar,
Gurur dayanamaz sevgiye ağlar...
Araya girse de nice dağlar.

Gurur gönlün aynasıdır.
Sevgi o gururun bir pasıdır...
Gönül ne ise gurur da odur.
Gururlu gönülde aşk da budur...

Necmettin Özelçi
kaynak:atoloji
CaNaRY - avatarı
CaNaRY
Ziyaretçi
2 Mart 2008       Mesaj #5724
CaNaRY - avatarı
Ziyaretçi
Elimde Olsa

Elimde olsa, serseydim çiçekleri dört bir yanına
Laleler uyandırsaydı sabahları
Leylaklar uyutsaydı, huzur içinde her gece seni
Elimde olsa, bir sabah uyandığında
Güneşin olsaydım ve hiç batmasaydım
Ölüm gecesi gelinceye dek
Elimde olsa, hep güldürseydim
Ağlamayı unutuncaya kadar
Sevince boğsaydım, ellerimle, yüreğimle seni
Elimde olsa, mutluluk taşısaydım
Kucak kucak, hiç usanmadan, hiç yorulmadan
Terimin son damlasına kadar, taşısaydım sana
Elimde olsa, sevgiye gömseydim seni,
Hiç yaşanmamış, hiç görülmemiş
Sevgiyi tek sen tatsaydın
Elimde olsa, yanlızca hayal etmezdim
Şu an kalemimin yazdıklarını
Sana yalnız elimden geleni yapabilme çaresizliğindeyim
Eğer yetiyorsa yalnız ellerim var, onları al.......

Refik Kestem
CaNaRY - avatarı
CaNaRY
Ziyaretçi
3 Mart 2008       Mesaj #5725
CaNaRY - avatarı
Ziyaretçi
Sözün Acıydı

Sözün acıydı, yolun dolambaçlı...

Yedi uzun yıl geçerek
Yedi yıl dolaştın durdun...
İçimden bir his şöyle diyor:

Ayrıl arkadaşlarından istasyonda
Sabahleyin git kente İliklenmiş ceketinle
Bir dam ara

Ve bir arkadaşın çalarsa kapını

Aç! Haaa... Açma...

Yine de ört hislerini
Rastlarsan ana babana
İstanbul'da ya da başka bir yerde

Yürü git yabancı gibi
Yok ol köşede Tanıma!
Sana armağanları olan şapkayla gizle yüzünü

Göster! Aaah! Gösterme, gösterme yüzünü

Yine de gizle, ört hislerini
İşte burada ye şu eti, çekinme
Git rastgele bir eve yağmur yağınca

Otur bir sandalyeye

Ama çok kalma
Şapkanı da unutma
Söylüyorum sana

Ört hislerini


Ne söylediysen bir daha söyleme

Düşüncelerini bir başkasında bulursan tanıma

Kimseye imzanı ya da resmini vermemişsen
Kimsenin yanında bulunmamış ve kimseyle konuşmamışsan
Nasıl yakalayabilirler seni
Ört hislerini...


Dikkat!
Ölümü düşündüğünde

Mezar taşın olmasın yattığın yeri belirten

Üzerinde bir yazıyla seni eleveren
Ölüm tarihiyle seni açığa çıkaran
Bir kez daha, son bir kez daha

Ört hislerini...


Sevdiğim söylüyor bensiz olamayacağını

Bu yüzden kendime dikkat ediyorum

Yolda yürürken önüme bakıyorum

Ve korkuyorum her yağmur damlasından

Sanki beni ezeceklermiş gibi...

Sen yine de bana bakma

Ne giydiğini yaz bana

Sıcak tutuyor mu?

Uyuduğun yeri yaz bana

Yumuşak mı?

Nasıl göründüğünü yaz bana

Yüzün aynı mı?


Sorulardır sana bütün verebildiğim

Ve gelen yanıtları kabullenmeliyim

Yorgunsan uzatamam elimi

Ya da açsan besleyemem

Sanki bu dünyada hiç yokmuşum

Unutmuşum gibi seni...

Sözün acıydı, yolun dolambaçlı...

Yedi uzun yıl geçerek

Yedi yıl dolaştın durdun..
.
( Dursun Ali Erzincanlı )
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
3 Mart 2008       Mesaj #5726
arwen - avatarı
Ziyaretçi
rüyalarim ülkene uğramaz oldu artık
demek sürülmediğim toprağın kalmamış
halbuki biz aynı köyün çocuklarıydık
suyu çekilmiş çeşmelerde kağıttan düşler kurardık
bir de baktık..
biz büyüdükçe
hayal ufku daralmış
masalları avutmuyor ak sakallı dedemizin
ölüm kervanlarında adımız bir yokmuş, hep varmış
oysa her kabusun sabahını biz hayra yorardık..

bu gidişle ben değil sen söyledin bana;
yazdığım ne varsa hepsi yalanmış


mehmet zübeyir koçulu
jöly - avatarı
jöly
Ziyaretçi
3 Mart 2008       Mesaj #5727
jöly - avatarı
Ziyaretçi
TÜRKÜ GÖZLÜM
Kar yağıyor türkü gözlüm
Kar yağıyor buralara.
Uzun hava ağıt gibi,
Dökülüyor bulvarlara.
Sen de gittin buralardan,
Böyle bir karlı havada.
Okul bittikten sonra 95'in yılbaşında,
Gelmiş özlemiştin beni,
Sarılmıştın hıçkırıkla,
Kar yağarken dilek tutmuş,
Kar yemiştin avucumda.
Nasıl gittin türkü gözlüm,
Mahzun kaldım buralarda.
Gülüşlerimiz geliyor,
Ağlıyorum buralarda.

Sen bir öğretmensin şimdi,
657 devlet memuru.
Kıt kanaat geçinirsin,
Seni beklediğim gibi,
Beklersin ay sonunu.

Belki de evlisin şimdi,
Bunca yıl geçti aradan.
Sen beni unuttun belli,
Türkü gözlüm çık hatrımdan.

Oralara da kar yağar mı,
Güneş çıkar mı ardından?
Saçaklardan su damlar mı,
Su girer mi papucundan?

Yokluk kötü türkü gözlüm,
Yokluğun çıkmaz aklımdan.
Varlık güzel türkü gözlüm,
Varlığın yitti yanımdan.

Okulun bittiği yıl tayinin çıktı doğuya.
Belki yazarsın diye,
Bir kalem almıştım sana.
O kalemle mektup yazmış
O kalemle ağlamıştın
Ama o son mektubunda
Sen ne kadar değişmiştin
Sözlerinde değişmişti
Değiştiğin belliydi ki
Kaleminde değişmişti.

Ah benim türkü gözlüm
Ne oldu birden sana ?
And içmiştik gündüz gece
And içmiştik kopmamaya.
Hacı Bayram'da dua ettik
Ayırmasın Allah diye...
Bir fakire para verdik,
Belki dua eder diye...

Fakir mi dua etmedi,
Sen mi yalancı çıktın
O fakiri göremedim,
Gelmedi namaz vakti.
Çok oturdum musallada,
Her tabutta kendim vardım,
Dua ettim ardım sıra...

Şimdi en arabesk duygularla
Dudağımda o türkü,
Yürüyorum bulvarlarda...
Ellerim üşürken hep
Ellerin gelir aklıma.
Yüreğim ağlıyor şimdi,
Yanıyorum buralarda...
Kar yağarken hazin hazin,
Ölüyorum türkü gözlüm,
Ölüyorum buralarda...


Bedirhan Gökçe
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
4 Mart 2008       Mesaj #5728
arwen - avatarı
Ziyaretçi
aşkı sevmemeyi seven gönlünü
sevgiye bir kere aç ne olursun
bugünü yazarken silme dününü
mazini yarına geç ne olursun

sevgi ile beklesemde gelmezsin
mutluluk aşkta desemde bilmezsin
bir kerede insafa gel ölmezsin
tebessümün varsa saç ne olursun

geçemedim kibir denen bendinden
izin alsan kalb denen efendinden
inadından aşka doğru kendinden
bir gece benimle geç ne olursun

ne yaptımsa sana yaranamadım
kölendim peşinden ayrılamadım
düşlerdeki aşkı ben bulamadım
yarınımızı sen seç ne olursun..



fatih kaya rize
yimake - avatarı
yimake
Ziyaretçi
4 Mart 2008       Mesaj #5729
yimake - avatarı
Ziyaretçi
Ağla Yüreğim
Akşam olur
Bir başıma kalınca
Bu yerde...

Özlemin
Ateş olur..!
Dokunduğun her yerde
Kıvılcımlar saçar
Özlem ateşin
Yangınlara döner...

İçimde
Yıkılmaz sandığım
Dağlar erir
Ormanlar bir bir yanar.

Eğil başım
Sen..
Öne eğil....

Bunca yıldız varken
Gece neden karanlık olur
Sevdiğim.....

Kaybetmeyince
İnsan
Bilmezmiş
Elindeki nimetin kıymetini.

Ağla yüreğim kendi haline
Sen
Şimdi ağla..

Melih Baki
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
5 Mart 2008       Mesaj #5730
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Denizin maviliği ulaşıyor sana;
O, en kendinden olana.
Geliştireceğiz daha; dünü karanlık olanı,
O, ölümle bir tutulanı,
Yenilmez, girişken bir güne.

Kurtulunması zor günlerden
Eriştiren uykumuzu/ izdüşümsüzlüğüne /
Bir düş gibi giren ozandan
Yeni bir günün hesap soruşunu
Benimseyecek, gülle büyüyecek adı.

Ölüm/ süren hayatı gül muştusuyla kazanacaktı
Der/ kenarında bir tarih yazmasının;
Kaç göç****** ki defterinde yazılıdır azığı,
Karabinası, mor cepkeni ve abası
Unutulmayacak; anılacaktır adı alkışla!...


ali rıza ertan


Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya