Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 701

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.167.505 Cevap: 8.002
ÖmÜrCeK - avatarı
ÖmÜrCeK
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7001
ÖmÜrCeK - avatarı
Ziyaretçi
Sevmeк "susмαк" мış ...
Seni seviyorum demeyi özlemek...
Sponsorlu Bağlantılar
Bilirsiniz bu özlemi, sevdiğini özlemekten daha çok can yakar 'seni
seviyorum' demeyi özlemek...
Aklınıza geldikçe bu sözcükler, dilinizin ucuna takılır ve sonu huzursuz bir
sessizliktir... Bu sessizlikler eksik bir sevgiyle birikir içinizde.
Tüketilmiş bir sevda vardır ellerinizde. Birisi veya birileri tüketmiştir
sevdanızı. Ve siz hep aynı soruları soruyorsunuzdur kendinize 'sevdalar
tükenir mi?' 'aşk eksilir mi?' Bilmezsiniz eksilen aşk değildir, sizsinizdir
gidenin ardından. Sevdiğinizi söyleyemedikçe eksilirsiniz. Sevdiğinizin
yokluğuna, seni seviyorum diyememenin acısına uyanırsınız her gün...

Giden gitmiştir ama hesabı verilmemiştir sevdanın. Birileri sevdanızı
tüketmiştir, sevdanızda sizi... Sanki sevdiğinize bir kez daha seni
seviyorum diyebilseniz geri dönecektir, 'bak sevdan ellerimde, onu hiç
bırakmadım' diyecektir sevdiğiniz... yalnızlığınızın avuntusudur bu... Ama
bir kez daha 'seni seviyorum' diyemezsiniz. Sevdanız artık sessizliğinizdir.
Sessizliğinizde eksilirsiniz ve sorularınıza bir yenisi eklenir; 'sevda,
eksiltir mi insanları?'

Gidenin bir gün geri dönmesinden, tekrar size 'seni seviyorum' demesinden
korkarsınız. Öyle çok acımıştır ki içiniz, sessizliğiniz üzerinize öyle
sinmiştir ki sevdiğinizin dönmesini isteseniz de, korkarsınız. Çünkü siz
artık siz değilsinizdir. İçinde 'seni seviyorum'lar biriktirmiş, bedenindeki
dokunuşları göz yaşlarıyla yıkamaya çalışmış, yaraları kanamasın diye
birilerine sarılamayan birisinizdir artık...

Basit iki sözcüktür 'seni seviyorum' Ama bu sözcükleri söyleyemedikçe
kendinizden uzaklaşmışınızdır... Sevdaların tükeneceğini, aşkların
eksileceğini kabullenmişsinizdir... Sözcükler anlamını yitirdiğinde,
yaşamında anlamını yitirdiğini sonradan fark edersiniz ve sevdiğinizin
giderken hayatınıza anlam katan tüm sözcükleri de götürdüğünü 'seni
seviyorum' demeyi özlemeye başladığınızda anlarsınız....

ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7002
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Veda...

Sponsorlu Bağlantılar



Ağlasam sanki yaşmı kaldı gözümde..
Bir hicran dolaşır özümde..
Tebessüme muhtaç yüzümde...
Gidene veda ne gerek..
Giden zaten gitmiş..
Artık gidene el etmek gerek...

Bir temaşadır mazide kalan..
İki damla yaşdır gözlere dolan ..
İşte buruk bir veda dır o an...
Ayrılığa davet ne gerek...
Giden zaten gitmiş..
Artık gidene el etmek gerek...



Selim Gürcan

ÖmÜrCeK - avatarı
ÖmÜrCeK
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7003
ÖmÜrCeK - avatarı
Ziyaretçi
SEN
sevdiği halde söylemeyen
gittiği halde dönemeyen
bir bakışıyla dünyayı durduran
ama sevdiğine doyunca bakamayansın


BEN
sevdiğini bir türlü anlatamayan
dönüşleri hep sana olan
bir bakışın için canını veren
ama sana hasret olanım


BİZ
hayallerde yaşayan
gerçek olmayacak bir sevdanın
iki ayrı mahkumuyuz
biz birbirimize aşığız.
Nisyan-ı Bâtın - avatarı
Nisyan-ı Bâtın
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7004
Nisyan-ı Bâtın - avatarı
Ziyaretçi
Bir gün gelirde unuturmuş insan
En sevdigi hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni beni unutma, beni beni unutma, beni beni unutma

Çünkü ben her gece o saatlerde
Seni yaşar ve seni düşünürüm
Hayal içinde perişan yürürüm
Sen de karanlığın sustuğu yerde
Beni beni unutma, beni beni unutma, beni beni unutma

O saatlerde serpilir gülüşün
Bir avuç su gibi içime, ey yar
Senin de başında o çılgın rüzgar
Deli deli esiverirse bir gün
Beni unutma

Ben ayağımda çarık, elimde asa
Senin için şu yollara düşmüşüm
Senelerce sonra sana dönüşüm
Bir mahşer gününe de raslasa
Beni unutma

Hala duruyorsa yeşil elbisen
Onu bir gün yalnız benim için giy
Saksıdaki pembe karanfilde çiğ
Ve bahçende yorgun bir kuş görürsen
Beni unutma

Büyük acılara tutuştuğum gün
Çok uzaklarda olsan yine gel
Bu ölürcesine sevdiğine gel
Ne olur Tanrıya kavustuğum gün
Beni unutma, beni unutma
ÖmÜrCeK - avatarı
ÖmÜrCeK
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7005
ÖmÜrCeK - avatarı
Ziyaretçi
sana ve bu koca şehre inat,gideceğim

bildiklerimi yok sayıp karışacağım karanlıklara

var olan acıyı gidişime yorup,

mendilimle sileceğim ıslanan yanaklarımı

son sigaramı marmaraya atarak elveda diyeceğim,

sana ve bu koca şehre...

sorgulamaya başlayacağım

seni,kim olduğunu?

neden karşıma çıktığını vakitlerin en olmazında

hayatımın hangi evresini kapatıp,


hangisini açtığını çözeceğim sonra

sana ve bu koca şehre inat...


İstanbul ki dökülür gözünden yaş

mevsim hep sonbahar,

kimileri hüzün koyar adını

ama kimse bilmez;

sen beni sonbahar da sevdin

ve ben seni...

sana ve bu koca şehre inat...

hangi ateşlerde yandığını bilmiyor yüreğim

ve bilmiyor yüreğin ne haldeyim

bir İstanbul şahit,

hem sana,hem bana...

belki de bu yüzden ısrarla beni çağırırken,

meydanlarını dar ediyor sana

mevsim hep sonbahar...

sana ve bu koca şehre inat
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7006
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Güneşin batışını seyrederken,
Günün sessizliğinde seni buluyorum.
Seni anıyorum, seni yaşıyorum.
Yalnızlığımı hissetmiyorum.
Çünkü sen varsın benliğimde.
Sonra dağlar var, ağaçlar, kuşlar var.
Ve gölgeler uzayıp gidiyor işte.
Yavaş yavaş akşama yaklaşırken,
Ufkun güzelliğinde büyüleniyorum.
Kendimi bulutların üstünde hissediyorum.
Sanki göklere erişiyorum.
Evren o kadar güzel ki düşünüyorum,
Papatyalar, gelincikler topladığımız,
Birlikte dolaştığımız kırlar geliyor aklıma.
Ve ılık esen rüzgarın,
Tenime dokunduğunu hissediyorum.
Başımı kaldırıyorum,
Kırlangıçlar uçuyor gökyüzünde,
Bir güne galip gelmişçesine.
Dağlarda ise bir sükun var,
Görünenin görülmeyenin ötesinde.
Sonra çocukluğumuzun geçti yerler,
Oyun oynadığımız sokaklar,
Ve harman yerleri geliyor aklıma.
Uçuşan kelebekleri yakalamak için,
Nasıl koşuşturduğumuzu hatırlıyorum.
Hele ateş böcekleri topladığımız,
Geceleri hiç unutamıyorum.
Alaca karanlıklar çökerken,
Seni bekliyorum, seni seviyorum.
Ağustos böcekleri ise hala ötüyor,
Zamanı durdurun, durdurun dercesine…

oktay çöteli

Nisyan-ı Bâtın - avatarı
Nisyan-ı Bâtın
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7007
Nisyan-ı Bâtın - avatarı
Ziyaretçi
Kaç Yaprakla Geçilir Zaman

görmeden kim anlatabilir
kar toplamış saçların güzelliğini
kim biriktirebilir saydamlığıyla acıtan
camkırığı gözlerin bereketini

kaç yaprakla geçilir zaman
fırtına kaç adımda ulaşır hoşgörüye
insan kolay çınar olmuyor
ömrünüz yaşamı borçlu kılıyor

yüreğimin kapıkomşusu sevgili hocam
sizinle düştü umudumun son rengi
bilmez miyiz direnç yola çıktı mı
dünya daraltıverir kendini

değirmendereli çınarlardan duydum geçende
kıskanıyorlarmış sizi...


Haberim Yok Geç Kaldığımdan

Haberim yok geç kaldığımdan
Oysaki ne kadar erken kalkmıştım
Gün bile ağarmamış, ortalık buz gibiydi
Saatler erken, gözlerim uykuluydu.
Ortalık sesizlik içinde
İn cin kimse yoktu
Bir an rahatladım, evet en erken ben kalkmıştım
Ne güzel en çok yolu ben alacaktım
Birde hızlı yürürsem kimse yetişemeyecekti
Yanıma almadım ne bir hırka ne de bir azık
Koyuldum sabahın köründe yollara
Önce ayaz soğuğu bedenimi buza çevirdi
İliklerime kadar buz gibiydi hayat
Baktım evet en önde ben vardım
Arkamda da kimse yoktu
Öğleye doğru çok acıktım
Ne bir kuru ekmek ne de bir yudum suyum vardı
Ne önemi vardı ki bunların
İşte en önde ben vardım
Akşama doru bir taşın kenarına yığılmışım
Hızla yürüyen birinin ayağından fırlayıp beni
Uyandıran o taşa kadar hala baygındım
Uyandığımda ise önümde yürüyen insanlar
Haberim yoktu bu kadar geç kaldığımdan...
Son düzenleyen Nisyan-ı Bâtın; 20 Ocak 2009 22:28 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
MaRCeLLCaT - avatarı
MaRCeLLCaT
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7008
MaRCeLLCaT - avatarı
Ziyaretçi
BANA BİR ŞARKI SÖYLE
Özledim sesini ne olur konuş
Bir gül açtır zamanların ötesinden
Karanlıklar içindeyim, kapkarayım bugün gel
Gök mavisinden, deniz mavisinden
Bana bir şarkı söyle
İçimde bir şey kımıldıyor
Gözlerim kan çanağı, yorgunum, uykusuzum
Bir baksana ne haldeyim deli divane
Yaralıyım, çaresizim umutsuzum
Bana bir şarkı söyle
Yağmur ol yağ üstüme, güneş ol ısıt
Dökül karanlığıma ışıklar gibi
Al beni, en uzaklara götür
Sesin, aksın içimde bir pınar gibi
Bana bir şarkı söyle
Bütün renkleri kat birbirine
Buram buram bir turuncu getir geçen yazdan
Bir tüy gibi, bir bahar dalı gibi
Hafiften, inceden, güzelden, en beyazdan
Bana bir şarkı söyle
Yağan kar nasıl hazin yağar bilirsin
Kurşuni bir gökyüzünden ağlamaklı
İşte öyleyim, kapkarayım bugün gel
En hüzünlü sesinle, en dokunaklı
Bana bir şarkı söyle..


arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7009
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Cesaret edemiyorum
Eskiler gibimi olacak diye
Rastgele biri olmadıgından eminim
Etrafıma bakıyorumda şöyle
Ne kadarda farklısın

Sanma sakın beni bir kazanova
Aramızda uzun bir yol olsada
Nasıl durduracaksın ki çarpıyor işte
Anladın sen anladın nasıl olsa.............

Halil Erten
Nisyan-ı Bâtın - avatarı
Nisyan-ı Bâtın
Ziyaretçi
20 Ocak 2009       Mesaj #7010
Nisyan-ı Bâtın - avatarı
Ziyaretçi
SUSARAK

Güneş altında söylenmedik söz yokmuş..
Bu yüzden geceleri söylüyorum sevdiğimi..
Ne gece ne gündüz yokmuş söylenmemiş söz..
Bende söylenmişleri söylüyorum yeni biçimde..
Hiç bir biçim kalmamış dünyada denenmedik...
Bende susuyorum sevgimi saklayıp içimde....
Duyuyorsun değilmi suskunluğumu nasıl haykırıyor...
Susarak sevgisini ilan eden çok var sevgilim ...
Ama bir başka seven yok benim sustuğum biçimde .....

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya