Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 96

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.171.442 Cevap: 8.002
BARIŞ - avatarı
BARIŞ
Ziyaretçi
6 Şubat 2007       Mesaj #951
BARIŞ - avatarı
Ziyaretçi
HERHANGİ BAŞKA BİR ŞİİR'''

Sponsorlu Bağlantılar
Bir kelebek sürüsü gibiydi,
Kara bir siluet,
Asitte kavrulmuş bir tahta parçası gibi.
Yıkılmış şehirler gördüm,
Taş,duvarı,
Kana silinmiş deşik binalar.
Yanık limon kokusu esiyordu,
Soluk soluk rüzgarda.
Güçsüz mum ışığının,
Son titremeleri gibi.
Sarı duvarlarından,
Sarı ve paslı duvarlarından dökülen,
Çamur topakları gördüm,
Alacalı gecelerin yüreğinden kopan,
Ay parçaları gördüm,
Sökülüp duvarlardan,
Savrulurken rüzgarlarla.
Ve düşerken en son,
Gri çimentosunun üzerine merdivenlerin,
Bu şehvetin gözlerinden kopmuş parıltının,
Ağlayışını ürkek bir sabah gibi,
Gördüm tedirgin gözyaşlarında.
Rüzgarın gizlediği,
İnce bir keman solosu edasıyla,
Yanmakta olan ormanların,
Parçaladığı gece kırıntıları saçılmıştı sokaklara.
Son baharındaydı toprak,
Göğsü yarılmış bir kurt kadar hırçındı,
Kadınlığını teslim ettiği ilk günler kadar acı dolu,
Kuru ve çatlak bir vapur gibi bata-çıka,
Bir balıkçı umudunda,
Göz aklarına biriken öfkeyle...
Gökyüzü vazgeçmiş,
Uçsuz bucaksız bir hiçliğin gölgesine,
Uzanmıştı unutmuşluk.
Kirlenmiş dipdiri yürekler,
Pası bulaşmış çarkların hayallere,
Kızılına bulaşmış gökyüzü yalnızlığın,
Ve yalnızlığın serpintisinde,
Çölün ortasında bir kadın,
Kanlar içinde,
Sessizce,
Avuçlarını dayamış göğe.
Gizemi tutuşmuş pagan mezarlıklarından kaçışan,
Kırmızı akreplerdi çatlakların arasında uğuldayan.
Kraterlerinden yansıyan,
Psikopat bir gülüştü dolunayın,
Gözlerinden damlayan.
Yıkıntı bir düştü,
Geçmişin ağlamaklı melodilerini,
Çalan rüzgardan.
Beynimde parmak izleri,
Düşlerimi eriten kara lekelerdi.
Şeytanın kamburunda usulca,
Ve tanrının kanatlarında titreyerek,
Kımıldıyor toprak,
Kımıldıyor çatlakların arasından mor alevler saçarak.
Şahlanan korkunun,
Şahlanan yalnızlığın,
Şahlanan kaosun pençelerinde,
Bürünerek algıların labirentine.
Kapıyı zorluyor,
Göğü yaran kanlı el,
Ve izler bırak uzaklaşıyor çölün bakir kumlarında.
Ardında,
Kesik bir düş ve,
Parmak izleri bırakarak.
Patlıyor duvarlar.
Bombalanmış okyanuslar gibi.
Yıkılıyor birer birer,
Beni bana hapseden beş duvar.
Kireçleri dökülüyor,
Tuğlaları savrulurken hiçliğe,
Kanıyor gözlerim ansızın,
Yırtılıp dilim,
Derim sıyrılıyor ruhumdan,
Düş oluyor algılarım.
Toprak kımıldıyor!
Çalarak karanlığını gecenin,
Düş kırıntılarımı toplayarak kaldırım diplerinde,
Siyah eteğini sürüyerek,
Rengarenk bir kelebeğin kanatlarına bürünmüş,
Ruhumu ve içgüdülerimi,
Teslim alan bir kadın gibi,
Tüm sadeliğiyle ve sinsice,
Yaklaşıyor ölüm ,
Hissediyorum...
Korkum;
Büyünün karanlığında,
Saçlarımın arasından süzülerek alnıma,
Ve dağılarak yüzümde,
Birikiyor göz yuvalarımda.
Esrarını soluyorum havanın,
Unutamıyorum!
Yarılıyor toprak!
Her biri süzülüyor çatlaklardan içeri yıldızların,
Kızılına boyuyor alnını hayat geçmişin,
Bir pençe ipsiz,
Sahipsiz,
Avcının avuçlarında tir tir titreyen,
Kanlı ve sıcak bir kalp gibi.
İçinde kaybolduğum piramitler görüyorum,
Gökyüzünden aside silinmiş,
Kan pıhtıları damlıyor,
Köleleşmişliğini sildiğim saatler üzerine.
Büyük gemiler görüyorum,
Okyanusların dinginliğinde.
Köle topraklaronda bir kın,
Bir diş,
Küreksiz bir tırnak,
Bir saç kökü,
Düş,
Karabasan,
Bir çocuk,
Ölü bir çocuk,
Bir damla göz akı,
Yürek miğferi,
Bir yıldız,
Bir gökyüzü,
Bir parça dolunay,
Hiçlik,
Var olmamışlık,
Yokluk,
Ölüm,
Çentik atıyor çatlaklardan içeri.
Ve bir yılan,
Ve bir öfke,
Ve bir çift kör göz,
Ve bir helezon,
Ve bir piramit,
Düş izi,
Diş izi,
İz!!!
Ve bakire bir iz,
Hançer,
Küfür,
İhanet,
Bir çift gece,
Pençe atıyor topraktan içeri.
Ve bir katil,
Ve bir kurban,
Ve bir cinayet,
Ve bir intihar doğuyor.
Gecenin ve ölü çocukların cinneti,
Dolunayın tinerli bezi,
Zehir,
Acı,
Yalan fışkırıyor çatlaklardan dışarı,
Kan ve ter içinde...
Kızıl....
Kızıl....


//kim olduğunu öğrenemediğim bir yazara ait;
sadece nick olarak AcidLord '98 geçiyor.

BARIŞ - avatarı
BARIŞ
Ziyaretçi
6 Şubat 2007       Mesaj #952
BARIŞ - avatarı
Ziyaretçi
EBEMKUŞAĞI GÖKLER

Sponsorlu Bağlantılar
Geceyken yıldızlar
Dökülmüşken ışıkları
İki gecenin ve iki gündüzün insanlarına
Uykulu gözleri olmayanlar vardı.

Yakın göğün kapılarından,
Gecesi olmayan gökleri gören,
ve kat kat gökkuşakları gibi
parlayan ufuklara
ulaşamayacağını bilen.

Hep derler ya,
sen ne kadar gitsen de
ufukta kalır gökkuşağı,
şansın varsa açılır üstünde ebemkuşağı.

İşte elinde bilgelik asası
kalbinde temiz
sevgi,
sağ elin havada
selam dersin
ve ayakların halen dünyada.

Süleyman SÖNMEZ

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
6 Şubat 2007       Mesaj #953
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Özlemle baktım
Fotoğraflarda kalan
Mutlu, gülen yüzlerimize
Gülen gözlerini gördüm
Gülen gözlerinde kendimi

ve anladım ki
beni var eden sendin
Bu can sana aitti

Şimdi yoksun ya
Beni sensiz, yapayalnız bıraktın ya
Bu can da terketti beni...


zülkif acar
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
6 Şubat 2007       Mesaj #954
kambis - avatarı
Ziyaretçi
Bir rüzgarlık, ömrü olan,
Ben dağlarda, bir dumanım,
Bir varmış bir yokmuş gibi,
Farz etki ben bir yalanım,
Unut beni, bir dün gibi,
Savur beni, bir kül gibi,
Güz mevsimi, bir gül gibi,
Farz etki ben bir yalanım.
Ne çok sevdik ne de yandık,
Bir rüyayı gerçek sandık,
Hiç bir şeyi paylaşmadık,
Farz etki ben bir yalanım…

Can Dündar
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
6 Şubat 2007       Mesaj #955
arwen - avatarı
Ziyaretçi
sana dair hüzünlerim
kesik kesik nefes alıyor
ve ben her beklediğimde ölümü
yeter deyip hayata
ölemiyorum

kaçıncı bekleyişim bu /sonları
kaçıncı soluduğum /toprak kokusu
kaçıncı yakınlığı ruhumun /beyaz mermerlere
kaçıncı kaybedişim /kendimi yokluklarda

deniyorum
bir bir çekiyorum tombalamdaki taşları
banko yapmak bir yana
tek pul bile koyamıyorum
kader kartımın üstüne

herkese veda edip
daha kaç kere yatacağım yatağıma
kalkmak istemediğim uykulara
azap mı yoksa beni alıkoyan ölmekten
her bir azam zaten azapta
biliyorum

bir masalmış yaşadıklarım
kimin yazdığı meçhul
hani şu anonim olanlardan
vermişler bir rol oynuyorum
az kaldı perdenin kapanmasına
ve rolümün bitmesine
replik belli
biri pimi çekiyor
ve ben ölüyorum

sözüm vardı iki tane Yaradana
birini zaten tutmadım
öbürü için çabalıyorum
hayatla ölüm arası çok uzak
belki bir o kadar da yakınmış
her şey anlamsız şimdi /hayaller gibi
affet Allahım
ben gene sözümü t
u
t
a
n

m
ı
y
o
r
u
m…


ayten karakaş
MaKaLeLe - avatarı
MaKaLeLe
Ziyaretçi
6 Şubat 2007       Mesaj #956
MaKaLeLe - avatarı
Ziyaretçi
Dört Yapraklı Çiçek

Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse.
Oynamamız bundandır.
Kara toprakla binlerce yıl.

Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse.
Bundandır sevmemiz
kiraz ağaçlarını.

Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse.
Kardeşliğimiz bundandır
Mavi sularla binlerce yıl.

Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse
Bundandır inanmamamız
Kocaman bombalara.

Fazıl Hüsnü Dağlarca |
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
7 Şubat 2007       Mesaj #957
arwen - avatarı
Ziyaretçi
o gün farklı bir şeyler vardı sanki
içimdeki o korkunç sıkıntı boğarken beni
bir daha bakamamıştım
arkamı dönüpte sana

sanki sen susarken sahil boyu
yerine konuştu denizdeki martılar
gözlerinden hüzün aktı gözlerime
biliyordum sana gelirken
böyle apansız gideceğini
ama kalbime anlatamamıştım
bildiğim kelimelerle

bir kez kıpırdar gibi oldu dudaklarım
ama öylece dondu
konuşamadım
kimsesizliğe
aklında başka düşler
kalbinde başka bir sevda
ve sen
öylece sustuk
saatlerce

gözlerime ağlama demiştim ya hani
sevdam ağladı
ardından bakarken
sessiz sessiz


ayten karakaş
blood_lovee - avatarı
blood_lovee
Ziyaretçi
7 Şubat 2007       Mesaj #958
blood_lovee - avatarı
Ziyaretçi
Çok Sevdim Seni

Sen benim dünyam
En güzel rüyam
Bir tanem hülyam
Çok sevdim seni.

Sen benim ecem
Dilimde hecem
Gündüzüm, gecem
Çok sevdim seni.

Kim verdi adını
Bu aşkın tadını
Rüyamın kadını
Çok sevdim seni.

Sana açtım kâlbimi
El ne bilir hâlimi
Sen sevmesen de beni
Çok sevdim seni.

Sensiz nasıl güleyim
Sen istersen, öleyim
Son sözün ne? Bileyim
Çok sevdim seni!

Hasbi Tanrıverdi
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
7 Şubat 2007       Mesaj #959
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Bir haykırış gibiydi
tüm yaşananlar
Bir sitem gibiydi
tüm bakışlar
Sonsuzlukta yaşanıyor gibiydi
tüm hayatlar
Farkedilmezin içinde farkedilen
olmak gibiydi
Olmaların içinde en iyisi
olabilmek
Devrik bir cümle gibiydi...
Ya da bitmemiş aşklar
Bir gecenin içinde yok olup
gitmek gibi
Sabredebilmek gibiydi
Bütün olanlara rağmen
didinebilmek
Tek başına yürüyebilmek
Ya da ağlayabilmek
gözlerin kapanıncaya...
Herkese kafa tutabilmekti
herkese boyun eğebilmek
Sevebilmekti soluksuzca
aşka dönüştürebilmekti sevgiyi
Hem kendini bulabilmekti
hem de herşeyinden vazgeçebilmek...



yusuf güneş
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
7 Şubat 2007       Mesaj #960
kambis - avatarı
Ziyaretçi
Yüreğimde Kök Sal

rotamda senin gözlerin
denizler gibi mavi..
derin..
öylesine özledim ki seni
hazırım fırtınalara
denizler bitse bile
martı olur gelirim sana
yeterki ufkumda kal
gitme! ..
uzaklaşma! ..
yüreğimde kök sal...

Seval KEMERTAŞ

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya