Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 81

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.169.518 Cevap: 8.002
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #801
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Daha Ben

Sponsorlu Bağlantılar
Daha ben ilk kazmayı vurmadan
Elime gelen Karabitki'li testi,
Nefertiti'nin mutfağı sayılan yerde
Koyu sır yeni hicret yollarını kesti.

Terimler eşekarıları sözcüklerin,
Acımasızdırlar, adsız ve sueldirler?,
Önlerine katarak insan ve hayvan listelerini
Sabah akşam kapınızın önünden geçirirler.

Fazıl Hüsnü diyor ki, ne diyor Fazıl Hüsnü?..
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Cemal Süreya
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #802
kambis - avatarı
Ziyaretçi
Sevgi Emek İster

Sponsorlu Bağlantılar
ellerimde kaldı yüreğin
bakışların düşlerde
kimsesiz bir sevgiydi
öylesine garip bir çocuk gibi
aldım büyüttüm
emzirdim sevdanın göğüslerinde
sevgi emek ister diye

şimdi
istiyorum düşmeyi


hüznün uçurumlarından
yalnızlıkların koynuna


Birsen Ateş
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #803
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Elimde kaldı umutlarım

Her sabah hüzünle karışı bir umut var içimde.
Sensizliğin hüznünü, yeni bir günün seni getirmesi umuduyla bastırıyorum.
Her doğan gün yeni bir umut, yeni bir arayış benim için.
Belki sana kavuşacağım ana bir gün daha yaklaşıyorum, bugün değilse yarın...
Kim bilir belki de yanlızca kendimi avutuyorum.
Gittiğinden beri hep yanlızlık şiirlerine takılır gözüm.
Bir başıma değilim, sensizlikten yanlızım.
Terk edilip gitmek en çok nasıl koyar insana bir ben bilirim.
Gitmelerin, gidenlerin arkalarında bıraktığı çaresizlikleri, en koyu özlemleri...
Senin gidişin de ateş gibi çöktü yüreğime.
Hiç bir yağmur yetmedi içimdeki hasret ateşi küllendirmeye.
Hiçbir sevgi yetmedi senin özlemini gidermeye.
Ben her sabah beni sana götürecek yollarda yürüdüm,
Senin duyacağın sarkıları söyledim yanlızca.
Ve gelmeyişinin her akşamında aslında doğduğunu hiç anlamadığım güneşle Beraber ben de battım bir kez daha...
Geceleri hep uyudum, uyudum;
Gün boyu hasretini rüyalarımda biraz olsun giderebilmek için.
Her şeye iyi gelen, yaraları iyileştiren zaman hiç bu kadar acıtmamıştı yüreğimi.
Bin bir umutla sarıldığım sabahlar artık hiç doğmaz oldu.
Benim günün de gecem de karanlık şimdi.
Ne ay uğruyor gecelerime, ne sana benzettiğim yıldızlar parlıyor.
Elimde kaldı umutlarım...
Sensizlik öyle kötü bir yara oldu ki artık, içimde öyle bir yara açtın ki, bir gün Olurda geri dönersen kendi yaptığın boşluğa sende yetmeyeceksin.
Orası hep bomboş, paramparça kalacak.
Büsbütün cam kırıklarıyla kaplı kalbim.
Ne zaman seni düşünsem, seni hatırlatacak en ufak bir görsem o kıraklarla dolu Yerim batmaya başlıyor yüreğime.
Artık sabahları yanlızca hüzünle uyanıyorum.
Hiçbir şey beklemiyorum günden, seni bile...
Varlığında sensizliği yaşamaktansa içimdeki boşluklarla kırıklarla, boş umutlarımla Sensizken alışırım, alışmaya çalışırım yokluğuna...


NURİ CAN

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #804
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Diyebilseydim

Anladım diyemem ki ! Suçluyum.
Belki ben anlatamadım sana kendimi
Tutuştum, yandım da yokluğunda her gece
Yine gözyaşlarımla söndürdüm kalbimi.


yildiz
Her gün her dakika seni özlerdim
Bitmezdi kederim senin yanında bile
Susardım, gözlerime baktığın zaman
Mermer bir heykelin çaresizliğiyle

yildiz

Oysa neler düşünürdüm sen yokken
Sana kavuşunca neler söylemek isterdim
Dakikalar bir ışık hızıyla geçerdi
Ayrılık başlayınca ben biterdim.

yildiz
En kötüsü beni koyup gitmendi
O, öyle bir yalnızlıktı anlatılmaz
Hep yarım kalmış heyecanlar hazlar içinde
Biterdi bir kış, geçerdi bir yaz.

yildiz
Ve nice yıllar kovalardı birbirini
Gözlerimde gitgide büyürdü mesafeler
Bütün teselliler uzaklarda kalırdı
Bütün çiçekleriyle solardı bahçeler

yildiz
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü
İşte ellerimde al, diyebilseydim
Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi?
Bir gün duyduğum gibi kal diyebilseydim.

yildiz
Ümit Yaşar Oğuzcan




Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #805
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Maceram

genç mi olunurmuş içerde a benim gülüm
söyledim yedi yılda bütün türkülerini ömrün
güz bir yandan uçuşur saçlarımda
kış bir yandan

ihtimal ki ben senden tam sekiz ilkbahar büyüğüm
sen saçlarına ilkokul kurdelası taktığın gün
dev adımlarla buluştu ayaklarım
ah ne çabuk
kanımı pompaladı yüreğimin çelik kasları
kanım damarlarımda şaha kalkan atlardı
beyaz atkılar gibi attım boynuma bulutları
uçura uçura yürüdüm rüzgarında ölümün

en güzel nakışını vururken kanatları kuşun
delip geçti karaciğerimi karanlık bir kurşun
onsekiz yaşım düştü ıslak aynasına asfaltın
ılık bir ıslık gibi aktı kanım
fakat ölmedim

bir hemşirenin mavi gülüşüne tutundum gülüm
anladım ki asla yenemez gülen insanı ölüm
dokuzuncu gün haykırdım pencereden gökyüzüne
heey
kurşunların rağmına yaşamak ne güzel şey

ben böyle hep uslanmaz kavgacı ve her güzele aşık
durmuşken seksen mart akşamlarına bahar gibi ışık
duvarlara zincirlere çıktı yolu umudumun
şarkılar ne bilsin sorguevlerini istanbul'un
gayrettepe'yi samandıra'yı... ah gülüm ne bilsin

parmaksız bir el gibi bütün tanımları insanın
insan işkencede susabilen bir hayvanmış meğer
dur ağlama küçüğüm hiç yakışmaz yüzüne keder
ta kökünden türükdüm dilsiz kalaçmışım ne gam
işte böyle başladı benim yıllar süren maceram

Ekim 1985-Haziran 19
Nevzat Çelik
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #806
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

GİDİŞ VAR DA

ne anlamsız duygudur bu,
anlatılması imkansız,yaşansa da,
bir gidiş var,
ama dönüş yok hala.....
inceden kulağıma geliyor türkü,
düşündürüyor ister istemez geleceğin günü,
bir sevdiğim var uzaklarda,
bilinmez bensiz ne yapıyor oralarda,
yarime şöyle doya doya sarılmak varda,
engeller var arada,
ilk ve son aşkım bıraktığın yerdeyim
bekliyorum seni hala..

Nurgül Gündoğdu
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #807
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Mansur

Mercan mercan, uçuk dudağında kan,
İnci inci, soluk şakağında ter.
Ne baş yedi, ne kan içti bu meydan
Bu meydan aşıktan canını ister.

Tatlıydı akrebin sana kıskacı,
Acıya acıda buldun ilacı;
Diyordun, geldikçe üstüste acı:
Bir azap isterim bundan da beter.

Sana taş attılar, sen gülümsedin,
Dervişin bir çiçek attı, inledin,
Bağrımı delmeye taş yetmez, dedin,
Halden anlayanın bir gülü yeter..

Necip Fazıl Kısakürek
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #808
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Geçici Bu Ayrılık

Şimdi yoksun yanımda
Elbet bir gün geleceksin buraya,
Bensiz ağlama oralarda
Unutma yüreğim hep yanında

Sensizlik acıtıyor içimi,
Çok özledim sevdam seni,
Yoksun yanımda,gittin uzaklara
Unutma sevgilim oralarda beni...

Dünya gözüme boş geliyor,
İçim sıkılıyor,yüreğim daralıyor,
Sen yoksun yanımda,
Bu şehir beni boğuyor...

Senelerimi verdim sana,
Yıllar dayanmadı bu aşka,
Sakın gidip beni bırakma
Seni çok seviyorum unutma....

Nurgül Gündoğdu
MaKaLeLe - avatarı
MaKaLeLe
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #809
MaKaLeLe - avatarı
Ziyaretçi
Baba Bana Bağırma

yol ıslanmasın diye
şemsiye açanlara...

baba bana bağırma
bülbülleri kaçırdın ormanlarımdan
kulaklarımın kapılarını havalara uçurdun
kapılar baba kapılar pencereleri alıp gittiler
tenorlar kaçtı ses tellerinden
çevreye saçıldı yavru diktatörler
seni ne sopranolar istedi de vermedik baba

baba bana bağırma
bayrak direklerine konan kartalları anlat
uzun uzadıya
nasıl da göremediler avcıları
o keskin gözleriyle vah hah ha
şans yıldızlara özgü bir yalan baba
yıldızlara tükürüp tükürüp onları gezegen yaptınız
savaşan halklar taktınız dünyanın boynuna

yalanları yazdım defterime hiç unutmadım
radyasyonu radyo istasyonu sanan Bakanları
çiğleri, Meclis tavanını çiğ köftelerle çiğneyen
doğum sonrası acılarını cüce ülkeler doğuran kadınların

hiç unutmadım
sakallarını yüzlerinde
yüzlerini sakallarında unutan adamları
ve ısırgan tarlalarındaki parçalarını
Uğur Mumcu'yu biz yapan bombanın

hiç unutmadım
uzak yakın tüm tuzakları baba
yolun ezdiği oyuncak bir kamyonsun sen
bir gam ağacısın
kar yüküne dayanamayıp kırılan
ilkbaharı gerzeklere ödünç verdin
geri getirmediler
güneşin başına gelenleri
biz ilkbaharsız nasıl anlarız baba


baba bana bağırma
bir kulağımdan giriyor sözlerin
öbür kulağımı tıkıyor
Buenos Aires'te olsaydım diyorum içimden
Eva'nın peronunda
karanlıktan kuşlar çalan bir tren
bir bıçak kaçağı
tangonun bacaklarını havaya kaldırdığı kentte
ama iyi ki buradayım, burada hiçbir şeyi unutmadan
burada
bilginin bilgisizlikten daha çok acı verdiği yerde
burada, tam karşında
hapisanelerde hintyağı gibi bir şeydi zaman
hastanelerde pıhtılaşmış kan gemisi gibi
yol alırdı saatler
karılarının namuslarını dillerinde saklayan
adamlar vardı bir taraflarda
televizyon kanallarında yitirilen çocuklar
gökyüzüne düşmemek için denize yapışan balıklar
ve depolara indirilen Lenin heykelleri vardı
Sovyet Rusya'da
kafandaki duvarları
niye cebine koymuyorsun sen baba


baba bana bağırma
farkında değilsin
arkasını ezilenlerin yaladığı
bir posta puludur dünya
bir kara delik yutana kadar uzayda bizi
asansör boşluğuna itilen bir kedisin sen
söylemenin tam sırası
ülkeyi bu duruma senin oy verdiğin
partiler getirdi baba
ama ben buradayım, burada hiçbir şeyi unutmadan
bir yaşamlık kaygı duruşundayım
yakın tarihimiz için


baba bana bağırma
bacağından vurulursa bir şiir
nereye kadar gidebilir
bana bağırma baba
kendine bağır
yoksa her şey bitebilir

Akgün Akova |
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Ocak 2007       Mesaj #810
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Gizlerim

Umutsuz sevdanın peşinden koşar,
Yorgun olduğumu gizlerim senden.
Ayrılık çölünde yollara düşer,
Sürgün olduğumu gizlerim senden.

Her yanım yaralı, attığın taşla,
Ayrılmam dedikçe, ağıta başla.
Yaz yağmuru gibi döktüğün yaşla,
Vurgun olduğumu gizlerim senden.

Her sabah dirilir, her akşam ölür,
Bir tatlı sözünde bin umut bulur,
Gönlüme yaptığın yanlışı bilir,
Ergin olduğumu gizlerim senden.

Ayrıldım desen de, bitmiyor göçün,
Mağlubu olmuşum, hasretle maçın.
Zoraki gülerim, hatırın için,
Kırgın olduğumu gizlerim senden.

Ne kadar kastetse alevin cana,
Savrulan külleri göstermem sana.
Bir tek selamını duymak uğruna,
Dargın olduğumu gizlerim senden.

Mehmet Nacar

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya