Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 79

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.168.608 Cevap: 8.002
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #781
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Bugün ilk kez düşündüm
Benden aldıklarının, hesabını yaptın mı diye
Sponsorlu Bağlantılar
Ben hiç düşünmemiştim, gidenlerimi hesap etmeyi
Hep yaşadığım birkaç yudum sevincimin, hesabıydı aklımdaki

Bir dakikada olsa, gözlerine bakabilmek için
Sadece bir nefes alışı kadar seni yaşamak,
Sana akan yüreğimin hatırına,
Gözlerimin sevdasına,
Meğer ne ödünler vermişim sana

Meğer özümmüş benden eksilen
Hep bir şeyler eriyordu içimden damla, damla
Hissediyordum amma, aldırmıyordum
Sen vardın yüreğimde, ruhumda
Dolaşıyordun tüm iliklerimde
Sen oluyordun saatimde, yelkovanla akrep
Tüm vakitlerim sana dönüyordu, seninle dönüyordu dünyam

Kanıma karıştırmıştım kanını
Seninle yaşayabilmek için
Sen, hesabını yaptın mı?
Benden aldıklarının…

Neydi ki seni bana getiren?
Sevgi değilse neydi
Düşünmekte acı veriyor bana
Kuşkularım, beynimi kemiriyor

Bir şeyler kaynıyor beynimde sana dair
Bir sarmaşık gibi dolanmışsın bedenime
Sana akan sevgim, beni benden alıp götürüyor
Yüreğimin akışına doğru
Sana akıyor yüreğim, sana doluyor sevgim

Yüreğinde yer var mı bana sevgili
Çeviremiyorum akışımın yönünü
Bağışla beni
Yüreğin alabildiğine derya gözüme
Bu yüzden akıyorum sana coşarak
Sığdıra bilir misin beni içine
Hesabını yaparak,
Yüreğimden akıp sana dolan sevgimin


nermin erol

CaNaRY - avatarı
CaNaRY
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #782
CaNaRY - avatarı
Ziyaretçi
Ve sen gidiyorsun
Ve sen gidiyorsun
Sponsorlu Bağlantılar
Yaşananları yok sayarak
Cami kapısına *** bırakırcasına
Ardına bile bakmadan gidiyorsun

Ve sen gidiyorsun
Dünümüzü silerek
Bugünümüzü kırıp dökerek
Yarınımızı yok ederek gidiyorsun

Ve sen gidiyorsun
Sensiz olamayacağımı
Yanımdayken bile seni özlediğimi
Saçının bir teline dahi kıyamadığımı
Bile bile gidiyorsun
Ben şimdi kimin gözlerinde öleceğim
Ben şimdi kimin dizlerine yatıp
Kimin ellerini tutacağım
Kabuslar gördüğüm
Karabasanlarla sarmaş dolaş olduğum
Sehpalı hazan düşlerimde
Kimi uyandırıp
Kimin omuzlarında ağlayacağım
Senden başka kimsenin yanında
Ağlayamayacağımı
Bile bile gidiyorsun

Ve sen gidiyorsun
Kafamı duvarlara vura vura
Hücre hücre parçalasam
İşkencecilerin yapamadığını
Yapsam kendime
Kendimi içten içe yesem bitirsem
Yok etsem bile
Kapının önüne çıkınca gönlüm olsada yıkık
Yine alnım ak yine başım dik olacağımı
Sanki sen hiç gitmemişsin
Sanki
Hiç bir şey olmamış gibi davranacağımı
Bile bile gidiyorsun

Ve sen gidiyorsun
Sensizlikten çıldırsam
Ecelim olacağını bilsem de
Sana gitme demeyeceğimi
Sana yalvarmayacağımı
Bile bile gidiyorsun

Velhasılı kelâm sevdiğim
Uğruna ömrümü verdiğim
Uğruna
Gecelerimi çarmıha gerdiğim
Sensiz yapamayacağımı
Sensiz yaşayamayacağımı
Bile bile gidiyorsun

Ve sen gidiyorsun
Git...
Beni hayallerimle
Beni terkedilmişliğimle
Beni sensizlikle başbaşa bırakarak git
Git artık git
Ve sen gittin
Ve ben sensiz yokum
Ben sensiz bitmişim
Ben sensiz bir hiçim artık
Ama giderken
Bir şey unutmadın mı gülüm

Sen
Sen varya sen
Sen artık
Bensiz
Hiç bile değilsin

AHMET YILMAZ

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #783
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ZULASIZ


zulası tükenmiş aşklara

pusulasız yön belirleyen

ıslak işaret parmağım!



rüzgarı üfleyen kadın
çenesinde buruk sözcüklerin
kırılmış azıları
ağzı dolu dolu laf
gözleri bir taşım yalnızlık
ihanetleri boy boy
lakin kısa kalmış sadakate
sırıtıyor entarisi

/Biz Meneviş’e hiç gitmedik zaten
menekşelerimiz de morarmadı alabildiğine
biz sarı dedik
sizse renksiz bir makamın uvertürü /

avam ışıkların bel altı söz boşluklarında
bir bozgunluk daha . . .

kadın boy veremez

kadın kısa

kadın olmadığı kadar kara

kırık kemikleri. . .


Yazan: Cameron...


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #784
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
gideni bulacak mı zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
İyisi mi,beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf, beyaz camdan olsun
ki içinde beni görebilesin
Fedakarlığımı anlıyorsun
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşıyorum yanında senin.
Sonra, sen de ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orada beraber yaşarız
külümün içinde külün
ta ki bir savruk gelin
yahut vefasız bir torun
bizi ordan atana kadar...
Ama biz
o zamana kadar
o kadar
karışacağız
ki birbirimize,
atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz
yan yana düşecek.
Toprağa beraber dalacağız.
Ve bir gün yabani bir çiçek
bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse
sapında muhakkak
iki çiçek açacak :
biri sen
biri de ben.
Ben
daha ölümü düşünmüyorum.
Ben daha bir çocuk doğuracağım
Hayat taşıyor içimden.
Kaynıyor kanım.
Yaşayacağım, ama ,çok, pek çok,
ama sen de beraber.
Ama ölüm de korkutmuyor beni.
Yalnız pek sevimsiz buluyorum
bizim cenaze şeklini.
Ben ölünceye kadar da
Bu düzelir herhalde.
Hapisten çıkmak ihtimalin var mı bugünlerde?
İçimden bir şey :
belki diyor.

Nazım Hikmet
alehandro - avatarı
alehandro
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #785
alehandro - avatarı
Ziyaretçi
Gitme ey yolcu beraber oturup ağlaşalım:
Elemim bir yüreğin karı değil paylaşalım:
Ne yapıp ye'simi kahreyleyeyim bilmem ki?
Öyle dehşetli muhitimde dönen matem ki!
ah! karşımda vatan namına bir kabristan
Yatıyor şimdi... nasıl yerlere geçmez insan ?
ŞU mezarlar ki,uzanmış gidiyor, ey yolcu,
Nereden başladı yükselmeye, bak, nerede ucu!
MEHMET AKİF ERSOY
DEsssT16 - avatarı
DEsssT16
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #786
DEsssT16 - avatarı
Ziyaretçi
Diyarbekir Kalesinden Notlar Ve Adiloş B****** Ninnisi

1.
Varamaz elim
Ayvasına, narına can dayanamazken,
Kırar boynumu yürürüm.
Kurdun, kuşun bileceği hal değil,
Sormayın hiç
Laaaaal...
Kara ferman çıkadursun yollara,
Yarin bahçesi tarumar,
Kan eder perçem

Olancası bir tutam can,
Kadasına, belasına sunduğum,
Ben öleydim loooy...
Elim boş,
Ayağım pusu.
Bir ben bileceğim oysa
Ne afat sevdim.
Bir de ağzı var dili yok
Diyarbekir Kalesi...

2.

Açar,
Kan kırmızı yediverenler
Ve kar yağar bir yandan,
Savrulur Karacadağ,
Savrulur zozan...
Bak, bıyığım buz tuttu,
Üşüyorum da
Zemheri de uzadıkça uzadı,
Seni, baharmışın gibi düşünüyorum,
Seni, Diyarbekir gibi,
Nelere, nelere baskın gelmez ki
Seni düşünmenin tadı...

3.

Hamravat suyu dondu,
Diclede dört parmak buz,
Biz kuyudan işliyoruz kaba - kacağa,
Çayı kardan demliyoruz.
Anam sır gibi saklar siyatiğini,
"Yel" der, "Baharın geçer".
Bacım, ikicanlı, ağır,
Güzel kızdır, bilirsin.
İlki bu, bir yandan saklı utanır
Ve bir yandan korkar
Ölürüm deyi.
Bir can daha çoğalacağız bu kış.
Bebeğim, neremde saklayım seni?
Hoş gelir,
Safa gelir,
Ahmed Arif'in yeğeni...

4.

Doğdun,
Üç gün aç tuttuk
Üç gün meme vermedik sana
Adiloş Bebem,
Hasta düşmeyesin diye,
Töremiz böyle diye,
Saldır şimdi memeye,
Saldır da büyü...

Bunlar,
Engerekler ve çıyanlardır,
Bunlar,
Aşımıza, ekmeğimize
Göz koyanlardır,
Tanı bunları,
Tanı da büyü...

Bu, namustur
Künyemize kazınmış,
Bu da sabır,
Ağulardan süzülmüş.
Sarıl bunlara
Sarıl da büyü.

Ahmed Arif
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #787
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Ayrılacağız bir gün birbirimizden
Yollarımız uzun olacak
Unutmak, unutulmak isteyeceğiz, istemeden
Son gemi demir alırken bu iskeleden

El sallamayacağız birbirimize
Elveda diyemeden ayrılacağız
Hatıralar karışırken sonsuz denize
Gözlerimiz nemli, ağlayacağız sessizce

Anılarımız ıslanırken yağmurlarda
Akşam güneşi tükenecek, yorgun aşkımızda
İçimize düşünce bu sonsuz yalnızlık,
Geri döndüremeyecek bizi bu son pişmanlık



rahmi hakim
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #788
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ağustos Çıkmazı

Beni koyup koyup gitme,ne olursun
Durduğun yerde dur
Kendini martılarla bir tutma
Senin kanatların yok
Düşersin yorulursun
Beni koyup koyup gitme,ne olursun
Bir deniz kıyısında otur
Gemiler sensiz gitsin bırak
Herkes gibi yaşasana sen
İşine gücüne baksana
Evlenirsin,çocuğun olur
Beni koyup koyup gitme,ne olursun


Atilla İlhan

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #789
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Ne sellerin çoşkun çoşkun akışı,
Ne baharda sümbüllerin kokuşu,
Ne siyah,
Ne beyaz..
Ne de yalan dünyanın iki kuruşu.....

Ne olurdu bitmeseydi rüyalar.
Ne yeşil ovalar, ne karlı dağlar,
Her taşı mücevher, altın osa da,
İlham vermez bana aşkımız kadar...

Sonra sen kelırsın aklımda,
Her zaman ismine aşina dilim.
Ne yazsam az gelir sevdamıza,
Vefalı yarim,
Canım sevgilim!


halil gülşen
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #790
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
BAYRAĞIMA SAYGIM SONSUZDUR

Adına nice destanlar yazılmış canımsın bayrak
Ay yıldızın üzerine ne güzel de yakışmış bayrak
Ülkemin her yerinde uçar dalgalanırsın bayrak
Benzeri olmayan bayrağıma saygım sonsuzdur...

Genç kızlar seninle gelin olmak istiyor bayrak
Şehitlerin tabutlarına örtülür hep sarılır bayrak
Kale burçlarına dikilmiş dalgalanırsın bayrak
Şehitler kanıdır bayrağıma saygım sonsuzdur....

Düğün varsa biryerde yükseklere dikilir bayrak
Bayramlarda törenlerde kurtuluşta asılır bayrak
Hacdan dönenler evlerine asar sallanır bayrak
Manevi değerli bayrağıma saygım sonsuzdur...

Gönüllüyüm istekliyim bayraktarın olayım bayrak
Gücün bize güç katsın hız versin millete bayrak
Bayrağa hürmetsiz kimler varsa hepsi soysuzdur
Atadan emanet bayrağıma saygım sonsuzdur...
Mehmet Karlı

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya