Arama

Hayata Dair - Sayfa 100

Güncelleme: 2 Ekim 2013 Gösterim: 268.198 Cevap: 1.657
yüksel2 - avatarı
yüksel2
Ziyaretçi
18 Ekim 2007       Mesaj #991
yüksel2 - avatarı
Ziyaretçi
SAMANYOLUNDA VEBA

Sponsorlu Bağlantılar
Önceden bilen oluş şartlarını çocuklarının
Elleriyle değen koklayan hazırlayan adeta
Sebebine ermeden erişmeden
Korkan ilerdeki korkularla
Noldu zarif latif anneler noldular

Nerde çocuklar gece yarılarından sonra
Çıkıp samanyoluna bakan
Bakarak çocukluğu uzatmaya çalışan
İşleri güneşin doğuşunu yayınlamak
Bütün o çocuklar nerdeler

Kalan ne
Kızların kollarının arasından gözlenen
Samanyollarından

Bakısları benekleyen yalnız ölüm
Ölüm geçti canlı ehram ölüm geçti
O taklar geçip gitti insan üstüne kurulu

Ve bağbozumları bizden bozulan
Artık kendimize bile o kadar yakın değiliz
Gece yarıları samanyolu yok
Gün doğmuş doğmamış

Bütün elmalar çürüdü
Çocukluğumuzun dürbünleri içinden
Geçen siyah halkalı kutsal şehirlerden
Birini bulamadım gezdim bütün karaları

Aşk siyahın beyazdan ayrıldığı
Samanyolunda yürüyen bir karınca
En onulmaz vebayı kutlayan bir güvercin
İki katlı bir arabada
Bu bize yaklaşan bir deniz arabası
Sen ırakta samanyolu ırakta
Ve ay başka bir ay
Sarısı beyazına akmış
Bulaşmış bir yumurta
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
18 Ekim 2007       Mesaj #992
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Hayat Dediğimiz Ne ki
Hayat dediğimiz ne ki bir garip avare
Sponsorlu Bağlantılar
Savurdu benim umutlarımı türlü çöllere
Mutluluk ararken en büyük acılar beni buldu
Kime sorsam ki, kime anlatsam
Tarifsiz bu dert kime yakarsam
Ağlasam, haykırsam kime yalvarsam
Kurtarın beni gönlüm perişan
Etrafımda aç kurtlar misali türlü insanlar
Kime inanıp bağrıma bassam
Vurdu beni, ona en fazla, güvendiğim an
Nedir bu çektiğim çile, nedir bu acı
Ben bu kadar güçlü değilim ki
Dayanamıyorum bu olanlara gücüm yetmiyor
Sevdiklerim burnumda tütüyor
Hasret çekmekle geçmesin ömrüm
İstemiyorum bu ayrılıkları
Mutsuzum çok mutsuzum
Özledim dostlarımı, can yoldaşlarımı
Bir gün uyansam her şey bir rüya olsa
Eskisi gibi yeniden gözlerimin içi gülse
Sarılsam sevdiklerime her zaman onlarla olsam
Benim köyümün ovası güzel
Dağlarında aşıklar gezer
Ben de aşığım, bas beni bağrına, al götür beni güzel Vatanıma.

Meryem Krüezi

yüksel2 - avatarı
yüksel2
Ziyaretçi
18 Ekim 2007       Mesaj #993
yüksel2 - avatarı
Ziyaretçi
TAHTA AT

Dostlarımız geldi hafif danslar geldi
Şeker verdik aslan yeleleri aldık kırk kapı açtık
Kırk kapı açtık Mavi Sakal öldü
Kırk odanın içinde güzel aslanlar güldü
Sen güldün Asya güldü hafif danslar geldi

Gel kalbini saat yap odamıza
Saatin içine kutsal sözler yaz
Güneş yap aşka güzel ölümleri uslu ölümleri
Gel mesut odalar içinde çözül güzel bulmaca
Güzel ve mağrur ve katil

İç dünyamı ikili susmalarla bölme
Şiir günlük konuşma dilimiz
Kıskançlığımdan örülme bir perde
Perdeye çarpan beş deniz
Kuvveti yok bende itham etmek hakkından önce
S.K.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Ekim 2007       Mesaj #994
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Aslında HayatAslında hayat
İnançla verilen eyvallahın
Işıl ışıl yanan eyvahıdır.

Aslında hayat
Erkekleşmiş saç tohumunun
Dişileşmiş ağarmasıdır.

Aslında hayat
Pembe beyaz çiçeğini açan mart ayının
Mayıs ayındaki kırmızı lekeleridir.

Aslında hayat
Bach”ın notalarında gezinirken
Beynindeki tası delmeye çalışan tuşların
Birbirine ulaşma kaşıntılarıdır .

Aslında hayat
Ağızda çiğnenen markalı sakızın usaresinin
Midede uğradığı sukut-u hayalidir .

Aslında hayat
Birin , milyarlara sıçrayışındaki hamlenin
Cebirini ,kimyasının bozulmadan akıllıca yaşamaktır.

Aslında hayat
Vücudun otuz altı buçukluk normal ateşinde
yüreğinin ceylan gözler karşısında
kaynama noktasını yaşamaktır.

Aslında hayat
Kaybetmekten korktuklarının icmalinde
Sıralama yapabilme cesaretindir .

Aslında hayat,
Gönül tarlanda açan , son sandığın çiçeğin
İkinci , üçüncü şahıslardan gizlenme anlaşılmazlığıdır.

Aslında hayat ,
Bittiğini gördüğün aşkının
Ayrılık rüzgarlarındaki fırtınalarını yaşamandır.

Aslında hayat
Son durağım dediğin kahverengi toprağın
bozkırdaki şafak kızıllığıdır.

Aslında hayat ,
Ülkenin mapushanelerinden gardiyan gözetiminde
emanet maviliklere savurduğun
ıslah edilmemiş intikam külleridir .

Aslında hayat ,
Bir balıkçının oltasının ucuna taktığı bilimsel yemin
Av , avcı , aracı üçgeninde kar taneleri dolaşımıdır .

Aslında hayat ,
Çözümü zor görünen denklemlerin denksizliğinde
Onaylanabilen bir denkliği yakalamanın beyin oyunlarıdır.

Aslında hayat
Yaşamaktan korktuğun , yaşlı ölümün
Sendeki genç doğumudur.

Aslında hayat
Sevgililer gününde aldığın kırmızı şarabı
Duvarlarla paylaşmandır.

Aslında hayat ,
Sebze meyve saklanan dolaplarda
Çoraplarını bulmandır .

Aslında hayat ,
Çiçeğin özünde göremediğimiz renktir.

Aslında hayat ,
En güzel meyveleri yetiştirdiğimiz anda
Özünü yaşamaktan korktuğumuz bağbozumudur.

Aslında hayat ,
Tenin içinde hergün katlettiğimiz anka kuşunun
Tenin dışında küllerinden kendini yaratma gayretidir .

Aslında hayat ,
Emmeye doyamadığımız üretkenin memelerini
kör kuyular gibi köreltmekdir .

Aslında hayat ,
Güneşini görmemeye çalıştığımız gündüzlerimizin
karanlığındaki kesik kesik tekil ışıklardır.

Aslında hayat ,
Aşk ve umut ikizlerinin
Dışımızda oluşan yaşantımıza döktüğü lavralardır.

Aslında hayat ,
Bir kirpinin dikenlerinin altında yatan
Yaşamaya dair yürek çarpıntılarıdır .

Aslında hayat ,
Loş ışık altında beynimizin çizdiği ütopik çizgilerin
aydınlıkta görülen farklı kalınlıklarıdır .

Aslında hayat ,
Yarattığımız bir sürecin şafağındaki yuvasından,
bize uzattığı gül dalının uzunluğudur .

Aslında hayat ,
Bir yaşın , ardındaki yaşa emeklemesidir .

Aslında hayat ,
Karanlığın sakladığı özelliklerin ,
Aydınlığın kümesindeki özelliklere katılımının
doğum sancılarıdır .

Aslında hayat ,
Önem vermeden bir sonraki günü görmek için
Koparttığımız takvim yaprağının püf noktasıdır .

Aslında hayat ,
Kendi mastürbasyonumuzla sancısız doğurduğumuz
rutubet yarasalarıdır .

Aslında hayat ,
Üzerine konmayı ihmal ettiğimiz keyif tünekleridir.

Aslında hayat ,
Çözmeyi , başkalarına bıraktığımız bulmacalarımızın
Ortaya çıkmayan gizemli kelimenin sözlükteki adıdır.

Aslında hayat ,
Fail-i meçhul cinayetlerimizin yargılanmayan arsızlığının
ipuçlarıdır.

Aslında hayat ,
Yaşamın en dinç ayının ,
Son zamanlarına fırlatılan nurudur ...

Aslında hayat,
Tırnak uçlarına yakalanan kuşun kurtuluş çırpıntılarıdır.

Aslında hayat ,
Kendimizi , kazanmaya hazırladığımız şans numaralarının
Kaybetmeye hazır olmadığımız şans numaralarıyla flörtüdür.

Aslında hayat ,
Kendimizi arayacağımız /bulacağımız yeri gösteren
kullanımı en kolay detektördür.

Aslında hayat ,
Yüreğimizin sıcaklığının ,
İhtiraslarla kaybettiğimiz hararetidir .

Aslında hayat ,
Bize verilen en güzel isimin ,
Erdemle taçlandıracağımız soyadıdır .

Aslında hayat ,
Sayı doğrusunda , sonsuza uzanan bizlerin ,
Çığlık çığlığa azalttığı senleri , benleriyizdir .

Aslında hayat ,
Zorlukların merdanesinde kolaylıkla açılan
Yarınların inceliğinin yufka kalınlığıdır .

Aslında hayat ,
Dünyanın herhangi bir yerinde yaşamanın
Bedelini ödediğimiz çekirge sıçrayışlarıdır .

Aslında hayat ,
Bir başak sapındaki üçüncü sıçramada
Kırk ayağa yakalanan yengecin yıldız falıdır .

Aslında hayat ,
Tenimize zamansız düşen yağmur damlalarının
Yapraklar üzerindeki efsunlu yeşilliğidir .

Aslında hayat ,
Cebimizdeki metal paraların yarı çapıdır.

Aslında hayat ,
Rakımı belirsiz istemlerimizin ,
Karşımıza ne zaman çıkacağının belirsizliğidir .

Aslında hayat ,
Karaborsada biletini aldığımız pembe filimin
Akborsa perdesinde seyrettiğimiz zifiri karanlığıdır .

Aslında hayat ,
Millerce öteden çizdiğimiz denizin
Bir türlü tutturamadığımız mat lacivertliğidir .

Aslında hayat ,
Yapmakla , yapmamak arasına sıkıştırdığımız
Taşımaya zorunlu olduğumuz görünmeyen ağırlıktır.

Aslında hayat
Pişmanca sürdürülen bir yaşantının
Pişman olunmayacak bir yaşama kare kare aktarımıdır.

Aslında hayat ,
Aşk apartmanının zemin etüdünü ,
Ayrılık depreminden önce yapmaktır .

Aslında hayat ,
Soluk soluğa yaşanan tesadüfleri ,
Bir maceranın kalp atışlarının yoğun temposunda Karşılamaktır.

Aslında hayat ,
Bir yavrunun anasının memesini emerken
Meme ucunda o yavrunun geleceğini hesaplamaktır .

Aslında hayat ,
Birkaç tane baldırı çıplak(!) militanın attığı adımlarda
Milim milim dünyayı zorlamasının
Gönüllü katlandığı işkencelerdir.

Aslında hayat ,
Yorgun birleşmelerin ardından gelen uykularda
Bir çift bedenin özgürlüğe sere serpe fırlatılışıdır .

Aslında hayat ,
Geç gelen mutluluğun mahremiyetinin
Üçüncü şahıslardan saklanmasıdır .

Aslında hayat ,
Aşkın odak noktasında durup , sevgiliye hoşçakalı
Gözleriyle söyleyebilmesidir .

Aslında hayat ,
Kitabın içinde yazılı yazısızlıktır.

Aslında hayat ,
Rafta duran albenili vazonun eğretiliğidir.

Aslında hayat ,
Malzeme bolluğunda yaşadığımız malzemesizliktir.

Aslında hayat ,
Masörsüz masajın yavaşlığında gevşemedir .

Aslında hayat ,
Beklenen evet depreminin , hayır şiddetidir .

Aslında hayat ,
Senin olmayan savaşın , havasına sıktığın kurşundur.

Aslında hayat ,
Yaşamımızın bir bardak suyuna düşürülen bir damlasının
dudakları ıslatan son damlasıdır.
Aslında hayat, Gece yarısı bombalamalarının latin demokratikliğinin
tarzancasıdır .

Aslında hayat ,
Ortadoğu kanamalarının hürriyet meydanındaki mitingidir.

Aslında hayat ,
Zor kabullenmelerin silahı ile donatılmış isyanlardır .

Aslında hayat ,
Ortadoğu evine pencereden atılan bebe katlinin
demokrasi (!)bombasıdır.

Aslında hayat ,
Çocuklarımızın ve sevdamızın göğeren başak uçlarında
yetersizliğin boğazımıza takılan allerjisidir .

Aslında hayat ,
Her türlü dönekliğin ruhuna okunan aldırma gönüldür.

Aslında hayat ,
Neyi arıyorsan , özlüyorsan ,sorguluyorsan O”dur.

Aslında hayat ,
Viskideki patatesin ,rakıdaki anosanın ,şaraptaki üzümün,
biradaki arpanın ABeCesidir.

Aslında hayat ,
Gerçekteki düşün , canına can katımıdır .

Aslında hayat ,
Bir nefesin bir nefese verdiği ; milyon ,milyar cesarettir .

Aslında hayat ,
Bir kurşun kalemin kurşunlara karşı çizdiği net çizgilerdir.

Aslında hayat ,
Yaşarken yedi , ölürken onüç rakamının ortalaması
on üzerinden on mudur ?

Aslında hayat ,
Bir gaz çıkarımının karambolünde , kirlettiğin donunu
aleni kendin yıkamandır.

Aslında hayat ,
Yavrularını yiyen nankör kedidir .

Aslında hayat ,
Can üniformasının üzerindeki apoletlerdir .

Aslında hayat ,
Her beden ve beyinin mezarının
baş ucundaki mezar taşlarının ,
sonradan yazılan ifade tercihinin
yıllar sonraki mantığıdır ...

Aslında hayat ,
Yazın güneşte , kışın ayazda kuruttuğu
hazan yapraklarıdır .

Aslında hayat ,
Gönül masasında rakseden oryantalın
yalancı oynamalarıdır.

Aslında hayat ,
Bir hayat şiirinin dinlenmesi için açılan
korkak telefon çaldırmalarında
Telefonu meşgule düşürmektir .

VE ASLINDA HAYAT ,
SENDEKİ BİR ÖLÜMÜN BENİ YARATAN DOĞUMUDUR .
Dinçay Doğar
yüksel2 - avatarı
yüksel2
Ziyaretçi
19 Ekim 2007       Mesaj #995
yüksel2 - avatarı
Ziyaretçi
RİNDLERİN ÖLÜMÜ

Hâfız'ın kabri olan bahçede bir gül varmış;
Yeniden hergün açarmış kanayan rengiyle,
Gece, bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış
Eski Şiraz'ı hayâl ettiren âhengiyle.

Ölüm âsûde bahar ülkesidir bir rinde;
Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter,
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar; her gece bir bülbül öter
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Ekim 2007       Mesaj #996
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ey Hayat


Ey..........
Ey vefa!
Ne güzeldir her kilidi açan anahtar olmak
Ne kotudur her anahtara kilit olmak
İşte orada! Prangalar yemiş
yorgun yüreğim...
Ey umut!
Ama alnım yıldızlarda,soğuk bedenimi izliyorum göklerden
Sana ait ama sensiz bir benlikle..
Kollarımda suskun bulur sessizlik
Bir kısık dağ ateşinde uyanırken yıldızlar tek.
Ey sevgili!
Bana kış oldun baharlarda
O yüzdendir ki baharlarım kıştır benim

Ey rüzgar!
Uzaklarda mi kaldın simdi..
Hani ayni sabaha doğacaktık
Batarken sensiz buralarda
Ben evet ben !bir ay yalnızlığına oynuyorum.
Tek sahne ,tek perde,tek kayboluş
Tek kişilik bir oyun muydu hepsi?

Ey Çile!
Ne olur bana gözyaşının bittiği günden bahsetme
Bana sen değil senin hasretin yeter
Ne olur bana derdin bittiği günden bahsetme

Ey Aşk!
Gel bir daha dol içime ,
Götür beni buralardan,bu şehirden,bu diyardan
Savur beni sevgili kokusunun yetişmediği bilinmeyene
Ve bana asla ona ait bir şey söyletme

Ey olum!
Bana bakma öyle ,varsa hesabin kes bileti,kir kalemi
Ama bana Onu hatırlatan ölmeleri yaşatma yeter.

Ey hayat!
Sende yaşadım her şeyi,her çileyi,her bin kere yıkımı
Bir kere yaşamayı
Ben sendeydim ama sen bende değildin
Onun içindir ki sensiz acıyorum kollarımı ölüme
Cihan Başhan
kan105 - avatarı
kan105
Ziyaretçi
19 Ekim 2007       Mesaj #997
kan105 - avatarı
Ziyaretçi
HAYAT BANA HER ŞEYİ VERDİ NE YALAN SÖYLİYİM AMA BENİM İSTEDİĞİM HİÇ BİR ŞEYİ VERMEDİ
yüksel2 - avatarı
yüksel2
Ziyaretçi
19 Ekim 2007       Mesaj #998
yüksel2 - avatarı
Ziyaretçi
Ah Ulan Rıza

Neden hala gelmedi... Yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama en azından
Birisine sorar...
Cebimde bir lira desen yok!
Madara olduk meyhaneye
Ah eşşek kafam benim..
Nasıl da güvendim bu hergeleye!..
Gelse balığa çıkacaktık,
Ne çekersek kızartıp birayla yutacaktık...
Kafamız tam olunca şarkılar döktürüp
Enteresan hayallere dalacaktık...
Bu sandalı geçen hafta denk getirdik
Çalıntıdan düşürdük...
Arkadaşlar ısrar etti,
Biz de, iyi olur, bize uyar diye düşündük...
Saat sekizde gelecekti,
Bana birkaç milyon borç verecekti..
Yoksa o nemrut karısı kaçtı da
Onun peşinden mi gitti?...
Eğer öyleyse yandık,
Gudubet gene yaptı yapacağını!..
Geçen sene de merdivenden itip
Kırmıştı Rıza’nın bacağını...
Korkuyorum, bir gün ya kendini asacak,
Ya horlarken Rızayı boğacak..
Bak şimdi acıdım, aşk olsun adama...
Ben olsam vallahi başedemem!...
Hele beş tane velet ki boy boy,
Allah'tan düşmanıma dilemem!...
Aslında iyi çocuktur Rıza, efendi huyludur,
Herkesin suyuna gider...
Yoksa, kalıba vursan hani,
Tek başına on tane adam eder!...
Bir keresinde, hiç unutmam
Üç-beş zibidi haraca dadandı;
Rıza, sandalyeyi kaptığı gibi
Herifleri hastaneyi kadar kovaladı!.
Aynı mahallede büyüdük, aynı kızları sevdik,
aynı kafadaydık...
Orta ikiden bıraktık, matematik ağır
geliyordu
Biz başka havalardaydık...
Aynı gömleği giyer, aynı sigaraya takılır,
Aynı takımı tutardık...
Fener'in her maçına iddialaşıp
Millete az mı yemek ısmarladık!.
Bir tek askerde ayrıldık,
Bana Bornova düştü, Ona Gelibolu..
Döner dönmez evlendirdiler
En büyük salaklığı da bu oldu!.
Bense hiç düşünmedi, .zaten param yoktu.
Hep tek tabanca gezdim...
Benim beğendiğimi annem istemedi
Onun gösterdiğini ben sevmedim...
Neyse, bunlar derin mevzu..
Anlaşıldı, bu herif artık gelmeyecek..
Ufaktan yol alayım
Anam evde yalnız, şimdi merakından ölecek!
Gittim, vurup kafayı yattım,
Rüyamda gördüm gülümseyerek geldiğini
Ne bilirdim, yolda kamyon çarpıp
Hastaneye kavuşmadan can verdiğini!..
Vay be Rıza!..
Sonunda sen de düşüp gittin azrailin peşine!
Dün, boşuna günahını almışım,
Ne olur kızma bu kardeşine...
Öğlen kahvede söylediler, Rıza öldü, dediler
Ne kolay söylediler!..
Sanki dev bir taş ocağını
Kökünden dinamitleyip üstüme devirdiler!...
Ah dostum... O kocaman gövdene
O beyaz kefeni nasıl kıyıp giydirdiler?.
O zalim tabutun tahtalarını
Senin üstüne nasıl böyle çivilediler?
Yani sen şimdi gittin, yani yoksun, yani
Bir daha olmayacak mısın?
Yani bir daha borç vermeyecek
Bir daha bira ısmarlamayacak mısın?.
Peki, beni kim kızdıracak,
Kim zar tutacak, kim ağzını şapırdatacak?
Peki, beni bu köhne dünyada
Senin anladığın kadar kim anlayacak?.
Ulan Rıza... Ne hayallerimiz vardı oysa,
Ne acayip şeyler yapacaktık..
Totoyu bulunca dükkan açacak,
Adını Dostlar Meyhanesi koyacaktık..
Talih yüzümüze gülecekti be,
Hafta sonu iki yavru kapıp
Boğaz yolunda o biçim fiyaka atacaktık!.
Ah ulan Rıza...
Bu mahallenin nesini beğenmedin de öte
yere taşındın?
Arasıra gıcıklaşırdın ama inan ki,
Benim en kral arkadaşımdın!..
Ah ulan Rıza...
Ben şimdi bu koca deryada tek başıma ne halt ederim?
Senden ayrılacağımı sanma,
Bir kaç güne kalmaz ben de gelirim!..
Yusuf HAYALOĞLU...
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
20 Ekim 2007       Mesaj #999
nünü - avatarı
Ziyaretçi
Öyle bir hayat yaşıyorum ki ,
Cenneti de gördüm , cehennemi de
Öyle bir aşk yaşadım ki
Tutkuyu da gördüm , pes etmeyi de.
Baziları seyrederken hayatı en önden,
Kendime bir sahne buldum oynadım.
Öyle bir rol vermişler ki ,
Okudum okudum anlamadım.
Kendi kendime konuştum bazen evimde,
Hem kızdım hem güldüm halime,
Sonra dedim ki " söz ver kendine "
Denizleri seviyorsan , dalgaları da seveceksin ,
Sevilmek istiyorsan , önce sevmeyi bileceksin ,
Uçmayı seviyorsan , düşmeyi de bileceksin.
Korkarak yaşıyorsan , yalnızca hayatı seyredersin.
Öyle bir hayat yaşadım ki ,
son yolculukları erken tanıdım
Öyle çok değerliymiş ki zaman,
Hep acele etmem bundan,anladım...

NIETZSCHE
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Ekim 2007       Mesaj #1000
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Borcum Olsun Hayatasevdaya hasret şiir gibi
bir mısraydı hayatımdan arta kalan
şarkılarda yalnızlığın aşığı,
bir notaydım çoğu zaman
isteyipte yaşayamadığım
her sevda adına
varsın bir sevdada borcum olsun hayata
Nilsu Toprak

Benzer Konular

27 Kasım 2010 / Ziyaretçi Cevaplanmış
7 Mart 2012 / Misafir Soru-Cevap
20 Temmuz 2009 / _PaPiLLoN_ Psikoloji ve Psikiyatri