Arama

Sonsuz Aşk - Sayfa 130

Güncelleme: 26 Ekim 2014 Gösterim: 554.744 Cevap: 2.787
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #1291
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
Aşkımın Sonsuzluğu

Sponsorlu Bağlantılar
bu beden yada bu kalp seni sevmedi çünkü bunlar toprak olacak şeyler ben seni sonsuzlaşacak ruhumla sevdim hiç bir zaman unutmayacak çürümeyecek sonu sonsuzluk olan bu ruhumla sevdim

Recep Çelik

Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #1292
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Sonsuza Uzanan Aşk

Sponsorlu Bağlantılar


'Değer mi'' diyorlar böylesi bir aşka, sevdaya...
Ağlamaktan sakladığım gözyaşlarım geliyor aklıma
Kendimi ayakta tutamadığım saatlerde,
Ve seni düşünürken otobüs duraklarında...
Utanmıyorum artık hergün ağlamaktan!
Sana olan aşkımı doyasıya yaşayamadan.
Senin düşünürken yolların ortasında,
Uğruna canımı bile hiçe saymaktan utanmıyorum artık!
İnan ki ışıkgözlüm...
Hiçbir şeyin, seni düşünmek kadar güzel olduğunu düşünmedim.
Hiçbir şeyin, seni sevmek kadar güzel olduğunu farketmedim.
Hayatı bile önemsemedim seni önemsediğim kadar.
Ve hiçbir şey için de ağlamadım bu kadar.
Yalnız senin için, hep senin için, sen herşeyim olduğun için
Ağladım bu kadar...
İnan... inan,
Yüreğimde bir orman yangını gibi
Yakıyor beni sevdan...
Yoruldum diyemem artık
Çünkü aşkınla savaşıyorum.
Seni yaşamak için değil, yaşatmak için yaşıyorum.
Seni sevmek için ve sevebilmek için övünüyorum.
Çünkü seni tahmin edemediğin kadar
Çok ve de çok seviyorum...

Hani ağlamaktan sakladığım gözyaşlarım vardı ya,
Seni düşünmek uğruna canımı bile hiçe saydığımda.
İşte şimdi haykırıyorum dağlara taşlara...
Ağlamak, düşünmek, ölmek bile fayda etmiyor artık!
Çünkü seni sevebilmek için zaman yeterli olmuyor.
Hayat insafsız, ömür yeterli olmuyor.
Yaşam acımasız, o da çok katı ne yazık.
Oysa koklamalıyım tenini karanlığa varmadan,
Okşamalıydım saçlarını, saçların ki,
Bir serap nehrinde sonuza dek uzanan...
Ve ölesiye sevmeliyim artık seni gün ışımadan.
İnan bitanem inan!
İsmini yazmışken bütün şiirlerime,
Resmini yapmışken gözbebeklerime,
Aşkını gömmüşken yaralı yüreğime,
Bir ömür değil, bin ömür geçse de,
Ve sevdan yakıp bedenimi küle çevirse de,
Seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğim!
İnan bana cançiçeğim inan!
Seni ölünceye kadar değil,
Sonsuza kadar SEVECEĞİM! ..

Erhan Demir

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
3 Nisan 2007       Mesaj #1293
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Kara Sevda

...ve nihayet gelip çattı
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı.
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikayelere
kara kara kazanlarda kaynadı
Diyar diyar al kanlara boyandı
Türkülerde ateş alev yandı tutuştu
Gördes kiliminde nakış
Minyatür bahçelerinde suret kesildi.
Ve nihayet gelip çattı
Elveda belirsiz bedava sevince
Uçan kuşa eşe dosta elveda
Bütün haşmetiyle gelip çattı
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı.

Bedri Rahmi Eyüboğlu
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
4 Nisan 2007       Mesaj #1294
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Tanımazdım ben aşkı bundan önce
Sevgilerin en güzeli en büyüğü sanırdım
Aşk sabretmekmiş ölümüne sabretmekmiş
Hem de acıların en ağırına en uzun sürenine

Aşk, yüreğindeki ateş seni alev alev yakarken
Sevgilinin etrafında gülüp oynadığını görmekmiş
Çıkıp karşısına kafana bir kurşun sıksan bile
Sevgilinin üzülmeyeceğini bilmekmiş

Var mı aşkı içinizde tanıyan?
Var mı yaşamadan sırrını çözen?
Aşk mecnun olup çöllere düşmekmiş
Ferhat olup dağları delmekmiş

Aşk yaşamayı değil ölümü özlemekmiş
Ölümü kurtuluş sanarak beklemekmiş
Ölümün gelmediğini görünce
Sevgili üzülürse diye ona gidememekmiş

Aşk, şöhretine aldanıp
Kendini azgın sulara bırakmakmış
Kaybolmak isterken derinliklerde
Issız bir sahile vurup yaşamakmış

Aşk unutmakmış
Anneyi babayı kendini unutmakmış
Aşk unutamamakmış
Sevgiliyi unutmak isteyip de unutamamakmış

Aşk hissetmekmiş
İçindeki can gibi onu hissetmekmiş
Aşk ölümün kolay olduğunu bile bile
İçimdeki sevgili ölürse diye ölememekmiş

Aşk farkına varmakmış
Onsuz zamanın duracağını
Onsuz yaşanamayacağını
Ayrılınca anlamakmış

Aşk gururunu kaybetmekmiş
Sevgili telefonu yüzüne kapasa bile
Beni bir daha arama dese bile
Onu tekrar aramakmış

Şimdi tanıdınız mı beni
Hissettiniz mi kim olduğumu
İşte ben buyum
Benim adım AŞK


fatih araz
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Nisan 2007       Mesaj #1295
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
yadkazq2

yerle yeksan, ıslak saçlı, kem gözlü,
kavim göçlerinden bu yana ağlayan
ve durmadan Cep kanyağı yakıcılığında
ezgiler Çalan, çaldıran, yakalatan
adı bende gizli bir kadındı İstanbul
şehre bir yağmur yağdı
ben ağladım

sevilirken ayrılmak mı kaldı Bizanstan
yalan dolan yoktu gözlerde sadece ses
verilen sözler birdi edilen yeminler sıfır
eşyalar alındı fotoğraflar söküldü yerlerinden
bir aşkın izlerini yok edecek yeni bir aşk
sipariş edildi yeniden
bir şehre yağmur yağdı
ben ağladım .

kim daha çok yalan söndürdü çay bardaklarında
hangisi yalandı demli öpücüklerin
ve buğularda yitirilen kimin adıydı
bir aşktan diğerine kaç saate gidiliyordu
soyulur muydu kabuğu hayatın
yoksa bütün vitamini kabuğunda mıydı?
yağmur şehre bir yağdı
ben ağladım.

Ben giderken ençok seni götürdüm
aklımın nakliyesiydi asıl yoran taşıyıcıları
yardan düşmüştüm yaralarım yardan armağandı
ben sevmeyi beceremedim belki de sevilmeyi
benim sevmeye engel evcil acılarım vardı


ben yağmur ağladım
bir şehre yağdı

ben şehre ağladım
bir yağmur yağdı

ben bir ağladım
şehre yağmur yağdı

ben...

yağmur...

ağladım...

Yılmaz Erdoğan
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
4 Nisan 2007       Mesaj #1296
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Gecelerim gündüze,gündüzler gecelere karıştı
Elinle diktiğin fidanlar çicekle tanıştı
Yüreğimdeki mutluluk kuşları kaçıştı
Aklımdan silemedim nerdesin...

Baharlarım kışa,kışlar bahara darıldı
Limanıma yalnızlık bandıralı gemi yanaştı
Bu yorgun kalbim sensizlikle savaştı
Aklımdan silemedim nerdesin...

Emre Vehbi Alkan
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
5 Nisan 2007       Mesaj #1297
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Bütün aşk hikâyelerinin en unutulmaz en heyecan verici sahnesi, sevenin sevgiliye ilk baktığı andır şüphesiz. Daha doğrusu, onun yüzünü ilk gördüğü vakit. Âşıktaki içsel değişimin başladığı an, gözün sevgiliye ilk takıldığı saniye dilimidir ve aşığın bütün biyografisi, bu “ilk bakışın öncesi ve sonrası”ndan ibarettir. Kalpte ateşin yükselmesi, aklın ve sabrın ateşe düşmesi o ilk bakış ile başlar. Kılıcın kınından sıyrılması yahut okun yaydan fırlamasıdır bu. Sevgilinin yüzü kınında bir kılıç yahut sadakta bir yay gibidir; bakış onu kınından ve sadağından çıkarır. Sevgili’nin yüzümü; aşk yangınını alevlendiren ilk kıvılcımdır. Aşığın kalbi mi, ilk bakıştan sonra suda titreyen bir mehtap. Göz… Savaşı başlatan haberci. Bakış… Elde olmayan kader; ilahi kaza. Ve aşk… Kalp ile göz arasındaki kutlu bir hadise. Çok sonraları kalp göze diyecektir ki, “Ben bu onulmaz derde iten sensin. Safayı sen sürdün, acıyı ben çektim. Nimet senin, zahmet benim oldu. Sen sevinirken, kaygılanan ben oldum. Bakışlarını arttırdıkça sen, dertlerimi çoğalttın benim. Zafere eren sen, hezimete uğrayan ben. Sen emirlere itaat edilen hükümdar oldun, ben senin peşinde koşan tebaan. Sen emir ben esir. Sonra devam eder: - Ey göz! Sen ikisin ben birim. İki kişinin bir ferde saldırıp onu öldürmesi zulüm değil de nedir?… Şimdi ağla o halde; etiğin zulmün cezasını çek bakalım. Göz buna karşılık ayet-i kerime ile cevap verir: “Gerçek şu ki; gözler kör olmaz, ancak sinelerdeki kalpler kör olur” (Hacc 46) Göz görünce bir kez geriye ne kalır?


İskender Pala
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
5 Nisan 2007       Mesaj #1298
arwen - avatarı
Ziyaretçi


ufuklara dalıyor gözlerim zaman zaman
bir ateş yakıyor
kavuruyor bedenimi
artıyor kat be kat özlemim
suya hasret kıraç topraklar gibi
çatlamış dudaklarım
senin öpüşünü bekliyor
arzuyla,şehvetle
gecenin en arsız zamanında
bölünüyor uykularım.
hani hoyrat rüzgarlar vururda
bağrına
ürperir ya insan.
hani serçe yüreği gibi ürkek
titrer ya
öylesine çarpıyor yüreğim
heyecanla.
acaba diyorum.....?
..................
yanarım,ateşse aşk
çekerim,hasretse sevda
benim için düğün,acıysa ölüm
ben hepsine razıyım
yeterki sen gel gülüm.
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
5 Nisan 2007       Mesaj #1299
NiliM - avatarı
Ziyaretçi

Sensiz Aşk Sonsuz Aşk

Değil senin için yaşamak ölmek,
sen alın yazımsın hep sonsuza dek,
sen eski bir ruyam hatırımda kalan,
uykuya daldığım görsem görmesem.

Açık ver gözlerinle hiç aldatmadan,
gizli kalan saklıdır ebedi aşktan,
göstersin bakışların hiç anlatmadan,
susdukca çığlık olsun aşk isyanından.

Süstür elem keder ayrılığımıza,
mabedmi aşkımıza şu yalan dünya,
küstür baharları küstür yazları,
zamanmı doğurdu böyle aşkları,
böyle bir aşkı.

Ertugrul Ergenay
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Nisan 2007       Mesaj #1300
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
bensanamecburumpg5

Ben Sana Mecburum
ben sana mecburum bilemezsin
adını mıh gibi aklımda tutuyorum
büyüdükçe büyüyor gözlerin
ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum

ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
bu şehir o eski istanbul mudur?
karanlıkta bulutlar parçalanıyor
sokak lambaları birden yanıyor
kaldırımlarda yağmur kokusu
ben sana mecburum sen yoksun

sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bir akşam üstü ansızın yorulur
tutsak ustura ağzında yaşamaktan
kimi zaman ellerini kırar tutkusu
birkaç hayat çıkarır yaşamasından
hangi kapıyı çalsa kimi zaman
arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

fatih'te yoksul bir gramafon çalıyor
eski zamanlardan bir cuma çalıyor
durup köşe başında deliksiz dinlesem
sana kullanılmamış bir gök getirsem
haftalar ellerimde ufalanıyor
ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
ben sana mecburum sen yoksun

belki haziranda mavi benekli çocuksun
ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun
bütün ıslanmışşın tüylerin ürperiyor
belki körsün kırılmışsın telâş içindesin
kötü rüzgâr saçlarını götürüyor

ne vakit bir yaşamak düşünsem
bu kurtlar sofrasında belki zor
ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
ne vakit bir yaşamak düşünsem
sus deyip adınla başlıyorum
içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
hayır başka türlü olmayacak
ben sana mecburum bilemezsin..
.

Attila İlhan

Benzer Konular

6 Kasım 2015 / ThinkerBeLL X-Sözlük
11 Mart 2012 / Mira Edebiyat
 Sonsuz
14 Şubat 2013 / buz perisi Matematik