Arama

Sonsuz Aşk - Sayfa 99

Güncelleme: 26 Ekim 2014 Gösterim: 555.394 Cevap: 2.787
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Şubat 2007       Mesaj #981
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Büyük kayalar bana dedi ki aramıza geliyorsun ama
Seni saran bu yürek yok mu hiç yeryüzünde
Sponsorlu Bağlantılar
Başımı salladım ve öldü diye yanıtladım
Dilsiz koca kayalar diz çöktüler önümde.
featherrn6Louis ARAGON

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Şubat 2007       Mesaj #982
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Şu an hayatta olmamın çok güzel bir nedeni var,
Bu nedende yüreğimdeki sensin..
Sponsorlu Bağlantılar


Belki dünya için önemli olmayabilirsin ama,
Biri için dünyalar kadar önemlisin.


Ben, seni, gözlerimi kapattığımda değil,
Gözlerimi açtığımda görmek isterim...


Sevdiğinin gözyaşları sahile vurduğu zaman ,
Sahilin atacağı imza SENİ SEVİYORUM olacak bitanem..


Kuyruklu yıldızlar vardır;
Yetmiş yılda bir yaklaşır dünyaya...
İnsan ömrü boyunca ya bir defa görür ya hiç...
Ben gördüm o da sensin Bitanem...


Seni yıldızlara benzetiyorum.
Onlar kadar pırıl pırıl ve yine onlar kadar ışıl ışılsın.
Ama aranızda tek bir fark var,
Onlar bin tane sen bir tanesin.


Ağlasam çizgi çizgi,
Gözyaşlarım sana değilmiş gibi, beklesem,
Zamansız, dünsüz, yarınsız gelmeyişini, Silinmiyor hüzünlerim,
Seni seviyorum...

Hafif hafif çiseleyen yağmurda kalırsan;
Saçlarını okşayan her tanede
BENİ HATIRLA !


Bu gece seni düşüneceğim; Ne kadar uzakta olursan ol,
Sevgimi avuçlarıma alıp yıldızlara üfleteceğim ,
Gecenin rengine kucağındır diyerek düşlere dalacağım..


İki Şaşkın yıldız gibi parlayan gözlerine bakıp da.,
senin ruhunu tüm içtenliğiyle görebilenler anlar ki sen bir ömre bedelsin !!


Ben seni bir nisan yağmurunda,
Ilgıt ılgıt esen rüzgarların gelincikleri okşayıp,
Bir kış günü kar altındaki buğday tanesinin,
Güneşi özlediği gibi seviyorum...

__________________
C.A.N.D.Y - avatarı
C.A.N.D.Y
Ziyaretçi
21 Şubat 2007       Mesaj #983
C.A.N.D.Y - avatarı
Ziyaretçi
askimizr
yine sabırsızım yarını bekliyorum
sesini duymak için sevgilim
tekrar tekrar gözlerini bakmak için
bıkmak usanmak yasak artık bana
çünkü karşımda sen olacaksın
daima seni seveceğim
sen benim kaderimsin olamam sensiz
ne kadar şirin bir çocuk demişler
keremede aslına dön demişler
aslıyı tanımadan önce
her zaman kulağıma söylenmişti
sadece ve sadece senin ismin
artık tek gerekçem var o da sen
senden ayrılmak bana ölüm demek
düşünmek bile istemiyorum o zamanı
tek düşüncem var artık
sadece ikimiz ve en büyük ortağımız
AŞKIMIZ...
HAKAN GENÇ
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
21 Şubat 2007       Mesaj #984
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Nasıl Bir Sevdaysa...

Ay çok mu gecikti nerdeyse çıkar
Sen yalnızlığıma varır varmaz
Az sonra yağmuru durduracaklar
Rüzgarı değiştirdim
Ustura ağzı poyraz
Yok canım yıldızları unutmadık
Mutlaka yerlerinde bulunacaklar
Kenarı yaldızlı mavi bir karanlık
Sütlü çıplaklığını örtecek kadar
Senin için olduğu asla bilinmeyecek
Yapraklarını birden dökecek dutlar
Şafak sökerken sekiz on kadar şimşek
Balkonda işlemeli müstesna bulutlar
Ayak bastığın an şehir de değişebilir
Yoksa Moskova'mı
Belki Berlin belki Dakar
Belki 30'lardan mehtap yorgunluğu İzmir
Körfez'de şerefine donatılmış vapurlar
Nerede ne zaman kaç kere yaşadık
Nasıl bir sevdaysa eskitememiş yıllar
Bitirdiğimiz herşeye yeniden başladık
Dudaklarımızda birbirimizden mısralar

Attilâ İlhan
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Şubat 2007       Mesaj #985
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Emperyalist Namlu

Gecenin adı boşluk, bunalım, sıkıntı
Gözlerimizden akan nefret kanla karıştı

Yoldaş ha dese kopartıp dizginlerimizi
Bırakacaktık gecenin, umudun kucağına kendimizi

Sonra yavaş yavaş yürüdük karanlığın içine
Aydınlık sandığımız her şeye küfredercesine

Gecenin sakladığı ırmağın kıyısında oturduk
Öfkelerimizi, umutlarımızı, sevinçlerimizi kustuk

Alıp götürsün istedik ruhumuzu bedenden
Sonra saatlerce konuştuk ne istediğimizi bilmeden

Ay kıpırdamadan duruyordu olduğu yerde
Yıldızlar tek tük görünüyordu göğün göğsünde

Gece kuşları susmuş, meraklı bir fare yaklaşmakta
Hınçla akan ırmak, sabırla bekleyen gece bizden kuşkulanmakta

Kim di bu iki genç gecenin içinde
Pusu atmışlar sanki emperyalist namluya yeniden kimlik çizgisinde

Barış Sevinç
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
22 Şubat 2007       Mesaj #986
arwen - avatarı
Ziyaretçi
sen sevda nedir bilir misin canım?
hiç uyuyamadığın oldu mu geceleri?
yüreğinde hissettin mi aşkın ateşini?
gözlerinden anladın mı delice sevildiğini?
sana aşık olmak güzelmiş meğer
seni sensiz yaşamak ise ölümden beter
benim de yüzümün gülmesini istersen eğer
sevdiğim arada bir olsa da bana yazıver
yaz da bitiyor artık ne olursun çıkıp geliver
sevgi yağmurlarımda ıslatacağım seni
ömrümce meltem olup okşayacağım tenini
vallahi billahi gün edeceğim her geceni
yeter ki hiç üzme kırma ve sen de sev beni


hüseyin erdoğan
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Şubat 2007       Mesaj #987
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Seni, seninle paylaşamayacak kadar çok seviyorum. Çabalama sakın anlamak için beni. Benim derdim bendeki benleri, bendeki senleri seninle paylaşmak değil ki...Seninle anlam kazanmadı sahip olduklarım. Ben zaten güneşin parlak bir tepsi gibi kapladığı göğe yabancı değildim ki! Ayın kızıydım ben senden önce de. Simden bir örtü gibi üstüme örter ayı, hıçkırıklarımla renklendirirdim dolunayı...

Öpüşlerimi saklamadım hiç dudaklarına. İçimi kıpır kıpır yapan baharla taçlanan papatyaların sarı göbeklerinde de dolaştı dudaklarım, sahip olamadıklarının acısını inci tanelerine dönüştürüp yanaklarına bir kolye gibi dizen çocuğun acısını da tattı pembe yanım...

İstediğim için vardın hayatımda. Sana uyanan sabahlar katmak istediğim için, düşlerimde soktum seni koynuma. Gülüşünün haylazlığını, gözyaşlarının tuzlu tadını tatmak istediğim için “aşk”a düştüm bu deli oyunun kucağında. Sokaklarda yürüyen, kendi geleceğine adımlar atan milyarlarca insandan ikisiydik yalnızca. Düşünsene olasılıkların sonsuzluğunu...Rastlantıysa, çarpışmalarımızı ben kattım adımlarımıza...

İçimdeki melankolik kadını besledim yokluğunla...Bir kırmızı kadehin içinde boğuldum yalnızlığımla.Adaklar adamadım kavuşmaların uğruna.Çünkü sen kadar sensizliği de istedim ben aşkın tadına doyasıya varabilmek adına. Özlemek istedim seni, gecelerce uykusuz kalan bir kadının gözünü kapatıp rüyalara teslim olmasını istemesi gibi. Havai fişekler patlamalıydı gözlerimde seni yeniden gördüğümde...Kavuşmanın lezzetini sağlayan özlem değil miydi? Özlenmeyen bir yürekte aşk barınabilir mi?

Bardaktan boşanırcasına yağan yağmurda elin elimde sarılmak istemedim yağmurlara. Yokluğunu yüklenip sırtıma, şeffaflığında hissedebilmek istedim seni umarsızca.Kolaydı ıslanmak sırılsıklam saçakların altında, zor olanı istedim; yağmurla değil, varlığının kattığı yoklukla yıkanmak...Başardım canözüm, az önce okşarken saçımın her bir telini bir sağanak, özleminle sırılsıklamdım sensizliği her bir hücremde anlayarak...

Seni tüm bencilliğimle sevdim...Sevilme ihtiyacımın cevabıydın sen...Aşkın sendeki yansımalarıydı beni çeken. Yankılanan sesimdi, sesindeki. Ben sevmenin bana ait olan kısmını sevdim. Deniz dibinin büyüleyici evreninden çıkıp, vurgun yiyen yanını sevdim. Dingin doğanın içine kattığım fırtınayı sevdim...Belki seni değil, seni sevmeyi; belki seni değil, senin beni sevmeni sevdim...

Bir senfoninin çok sesli ritminde, hayalini giyinip süslü bir elbise gibi üzerime, sonsuzluğa uzanan adımlarla dans etmekti istediğim. Sımsıkı sarıldığım bir beden yetmezdi ki bana. Kurallarla sınırlanmayan, dokunmakla doyulmayan bir eşti beklediğim...İşte tam bu yüzden sendin istediğim..

Uçurumların ürkütücü yüksekliklerinden uzanıp beni kurtaracak bir el istemedim. Zirvelerden diplere yuvarlanmanın tanımsız heyecanını tatmak istedim. Sakin limanlara, dingin havalarda demir atmak istemedim. Alabora olmak, deniz tuzuyla yıkanmaktı...Monoton bir huzuru değil, tutkulu bir kaosu seçtim.Bana göre değildir düz çizgiler bilirsin, sivri uçlu köşeleri severim...

Bedenimin içinde sanki binlerce peri, efsunlu sihirlerle ihtirasımı besledi. Dokunmak istemedim hemen, artık benim için erkek kelimesinin anlamı haline gelmiş tenine. Beklemekti tutkunun dehşetini arttıran. İlk dokunduğunda delice istediğin kadına, içine yuvarlandığın zevk dehlizlerini anımsa...İçiçeydik, bütündük, tektik. İstediğim için karışmıştık birbirimize...

Ayrılığın bir ahtapot gibi kollarını sardığı bir aşk istedim. Çünkü aşkı tüketecek kadar çok paylaşmak istemedim seninle...Paylaşıldıkça azalır tutku, paylaşıldıkça eskir aşk. İstemedim sıradanlığın gri ezikliğiyle renklenen bir sevdayı. Özeldi, özel kalmalıydı. Özlemeliydim hep seni, istemeliydin hep beni. Kavuşamamanın, yoklukların devasa gölgesi olmalıydı üzerimizde...

Ben seni kavuşmak için değil, kavuşmayı özlemek için sevdim...Öyle bir imza attın ki sol yanıma, gizli gizli dolaşıyorsun bedenimin her yanında...Öyle bir yazıldım ki alnına, taşıyorsun gitsen de dünyanın öbür ucuna...Buydu istediğim hayatıma anlam katan adamım, ben sensiz, sen bensiz hep yarım kalacak bir yanımız...
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
22 Şubat 2007       Mesaj #988
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Mahşer Yakın

Dert etme bu dünyanın derdini,
Dert etme; sen bilirsin bu dünya fani.

Nice canlar feda edildi dünya malına,
Kime kaldıysa bilmez ki onun zararına.

Mahşere iki adım ötedesin,
Adımını beri değil öne iletesin.

Yavuz Uçar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Şubat 2007       Mesaj #989
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Gece denize yanastim
O, sulardan geliyordu
Duydum, ne iyi dedim...

Baktim,
O, bir gemide geçiyordu
Bagirdim;
Gel'siz, Gitme'siz.

Döndüm çakillara sordum;
Siz kimdensiniz
Dediler durandan,
Bizi yakin edenden.

Denizi sorguya çektim...
Dedim;
Görüyor musun yasadigimi
Yetinemedim.

Tuttum yakaladim kendimi
Getirdim gözlerinize serdim
Durdum, size soruyorum;
Yasadigimi görüyor musunuz? !

Yasadigimi görüyor musunuz? ?
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
22 Şubat 2007       Mesaj #990
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Bir dağ kadar büyük ve durgun
Bir volkan gibi dehşet ve yorgun
Güneş kadar sıcak, ay kadar berrak
Bir duruş ki bu, derin bir bakış

Su kadar akar, kan kadar sıcak
Çelik kadar güçlü, beyin kadar karmaşık
Bir limana yaklaşırken, tereddütle
Bir sevgi ki, bu kalpten gelen yüreğe giden

Ses kadar hızlı, sis kadar bulanık
Nehir gibi coşkulu, göl kadar durgun
Bir masalı andıran o bilinmez sırlar
Bir göz ki bu, yürek yakan, iç paralayan

Aşk kadar güzel, sevgi kadar mükemmel
Ruh kadar yakın, can kadar sevimli
Senin kadar candan, senin kadar sıcak
Sevda dediğin bu, hem de geleceği parlak
Sensin bu, en güzel şiir sana yazılacak


celalettin yaşar

Benzer Konular

6 Kasım 2015 / ThinkerBeLL X-Sözlük
11 Mart 2012 / Mira Edebiyat
 Sonsuz
14 Şubat 2013 / buz perisi Matematik