Arama

Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler - Sayfa 30

Güncelleme: 15 Ağustos 2018 Gösterim: 244.065 Cevap: 685
evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
18 Aralık 2006       Mesaj #291
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
VATANDAŞA KUR RİSKİ UYARISI

Sponsorlu Bağlantılar
para elde 4

ANKARA - Gürbüz Z. Akkıran -Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın gündeme getirdiği "Türk Lirası tasarruf yapılması, Türk Türk Lirası kullanımının teşvik edilmesi" çağrısı, anlamlı gerekçelere dayanıyor.
Türkiye ekonomisi son 30 yıldır yaşadığı yüksek enflasyon ve ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle "dolarizasyonun" etkisinden kurtulamıyor.
Bankacılık çevreleri, bankalarda toplam yabancı mevduatta görülen artışa dikkat çekerken, dalgalı kur rejiminde Merkez Bankasının bir kur taahhüdü olmadığını, kurun yükselebileceği veya düşebileceğini o nedenle vatandaşların "kur riski aldığına" dikkat çekiyorlar.
Kurun düşmesi durumunda vatandaşın zarar edeceğini belirten uzmanlar, söz konusu durumun geçmişte yaşanmış bir çok örneği bulunduğunu ifade ediyorlar.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Aralık 2006       Mesaj #292
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Para yok, otoyolları siz işletin
Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler clear pixel
Sponsorlu Bağlantılar
Karadeniz Sahil Yolu’nu inşa eden firmalara para ödeyemeyen Maliye ilginç bir teklifte bulundu: “Yolu size verelim, işletip alacağınızı tahsil edin”

clear pixel
18.12.2006

Aralarında Doğuş, Yüksel, Limak, Makyol, Nurol ve Tekfen’in de olduğu alacaklılara “Otoyolları siz işletin” dendi. Citigroup’tan da finansman desteği istendi. Müteahhitler projeye sıcak bakmıyor

Karadenİz Sahil Yolu müteahhitleri, 2006’da 2.7 milyar YTL tutarındaki ödeneğini alamayan Karayolları Genel Müdürlüğü’nün kurbanı olurken, Maliye’nin yeni teklifi ile de ümitsizliğe düştüler. Maliye Bakanlığı’nın gayri resmi olarak müteahhit firmalara, “Ödenek bulamıyoruz. Gelin yaptığınız yolları size devredelim. İşletin, alacağınızı tahsil edin” diyerek nabız yokladığı ortaya çıktı.

Müteahhitler ise modelin uygulamasının mevcut projeler için çok zor olduğunu, belki yeni projeler için uygulanabileceğini söyleyerek Maliye’nin teklifine sıcak bakmadıklarını ortaya koydu.

Karayolları’nın, sadece Karadeniz Sahil Yolu projesinde çalışan toplam 14 firmaya 1.3 milyar YTL civarında borcu bulunuyor. Karayolları’na, Maliye tarafından ’siz yatırımları yapın 2006 yılı içinde özelleştirme gelirleriyle bu paralar ödenecek’ dendi, ancak 2006’nın bitmesine iki hafta kala sorun henüz çözülmedi.

BİZİM İÇİN YENİ BİLGİ

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, “Maliye Bakanlığı’nın kamu özel sektör ortaklığı ve yap-işlet-devret modelini uygulama konusunda ön araştırması var. Hatta uluslararası finans kurumlarıyla da bu konuyu görüşüyorlar. Geçtiğimiz günlerde Citigroup’la da bu konuda bir toplantı yapıldığını duyduk. Bu bizim de çok yeni bir bilgi, müteahhitlere resmi olarak bildirilmiş bir teklif yok. Ancak, bu modelin devam eden projelere uygulanması çok zor, ancak yeni projeler için uygulanabilir olduğu kanaatindeyiz. Üyelerimiz bu görüşte” dedi.

Karadeniz Sahil Yolu projesinde Doğuş, Yüksel, Limak, Makyol, Cengiz, Metiş, Nurol ve Tekfen gibi Türkiye’nin önde gelen firmalarının iş yaptığını ve en büyük alacaklıların bu firmalar olduğunu dile getiren Eren, “14 firmaya Karayolları’nın 1.3 milyar YTL borcu var. Bölünmüş yol işlerini yapan irili ufaklı 200 müteahhitin ise 900 milyon YTL alacağı var. Geri kalan 300 milyon YTL’lik borç ise TÜPRAŞ ve akaryakıt şirketlerine olan borçlardan oluşuyor” dedi.

İtalyan Autostrade 1.5 milyar euro kazandı
Özel sektör paralı otoyol işletmecileri arasında çok başarılı örnekler var. Bunların kuşkusuz en büyüğü ise 1950 yılında kurulan İtalyan Autosrade şirketi. Şirket, Avrupa’nın en büyük otoyol ve trafik altyapı sistemleri işletmecisi unvanını sahip. İtalya’dan İngiltere’ye, Avusturya’dan ABD’ye kadar birçok ülkede iş yapan şirket paralı otoban ve köprü geçişlerinden bu yılın ilk yarısında 1.3 milyar euro gelir elde etti. Şirket yine aynı dönemde köprü ve viyadük ile sinyalizasyon faaliyetlerinden 204 milyon euro kazandı. Avrupa’da yüzde 60’lık pazar payına sahip olan Autostrade sistemlerini sadece İtalya’da günde 4 milyon kişi kullanıyor.

Yüce Divan’a da giden 541 km’lik bitmeyen yol
Karadenİz Sahil Yolu inşaatına 1985’te ANAP Hükümeti döneminde, Trabzon şehir merkezindeki 7 kilometrelik bölümle başlandı. 1997’de ANAP-DSP-DTP koalisyon hükümeti döneminde yapılan Doğu Karadeniz Kesimi ihalesinden sonra yolsuzluk iddiaları ortaya atıldı. Müteahhitler hakkında davalar açıldı. Dönemin Bayındırlık ve İskan Bakanı Yaşar Topçu’nun Yüce Divan’da yargılanma süreci başladı. Sahil Yolu kapsamındaki Trabzon şehir geçişi için de iki dava açıldı. Türkiye’nin en büyük ulaştırma projesi olarak gösterilen ancak, yapımı yılan hikayesine dönen ve onlarca soruşturmaya konu olan Karadeniz Sahil Yolu’nun açılması için hedeflenen tarih 2005 sonuydu. 2005 sonunda bitmeyince Başbakan Erdoğan, hedef olarak 2006 sonunu gösterdi ancak projenin tamamının 2007 ortalarından önce bitmesi pek mümkün görünmüyor. Yapılan ödenek üstü harcamalarla toplam proje bedelinin 3.3 milyar dolar olması bekleniyor. 715 kilometre uzunluğundaki yol, Sinop il sınırlarından başlayıp Sarp sınır kapısında son buluyor ve 541 kilometrelik kesimi tamamen sahil şeridi üzerinde bulunuyor. Proje, Sinop’tan Sarp’a kadar 6 il, 63 ilçe, 9 liman ve 8 milyon insana hitap ederek, uluslararası transit trafiğe hizmet edecek.
Haber: Pelin CENGİZ

AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
18 Aralık 2006       Mesaj #293
AreX - avatarı
Ziyaretçi
18 Aralık 2006

SANAYİ VE TİCARET BAKANI BAKÜ'DE... -BAKAN ALİ COŞKUN: ''KAPALI EKONOMİLERİN REKABET GÜCÜ ZAYIF KALIYOR'' -AZERBAYCAN SANAYİ VE ENERJİ BAKANI ALİYEV: ''İLİŞKİLERİMİZ NE KADAR GELİŞİRSE GELİŞSİN, BİZİM İÇİN YETERLİ OLMAYACAKTIR''

(A.A) - Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, kapalı ekonomilerin rekabet gücünün zayıf kaldığını belirterek, bu nedenle ülke ekonomilerinin dışa açılması gerektiğini söyledi.

Türkiye-Azerbaycan İş Konseyi Toplantıları nedeniyle dün gece Azerbaycan'ın başkenti Bakü'ye gelen Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun temaslarına başladı.

Bakan Coşkun, Azerbaycan Sanayi ve Enerji Bakanı Natıg Aliyev ile yaptığı görüşmede, Azerbaycan'ı aynı millet, iki ayrı devlet olarak gördüklerini ifade ederek, ''sizin zenginliğiniz bizim zenginliğimiz, bizim zenginliğimiz sizin zenginliğiniz'' diye konuştu.

İkili ticari ilişkilerin geliştirilmesi için tüm gayretin gösterilmesi gerektiğini kaydeden Coşkun, siyasiler olarak kendilerinin, birtakım kapıları açtığını, bu açılan kapılardan sanayici ve işadamlarının girmesi gerektiğini anlattı. Coşkun, ülkeyi yönetenler olarak, başta bürokratik engellerin kaldırılması için çaba gösterilmesinin ilişkileri daha anlamlı kılacağını dile getirdi.

Azerbaycan'ın Dünya Ticaret Örgütü'ne aday olduğunu hatırlatan Bakan, ''Kapalı ekonomiler rekabet gücünü zayıflatır, bu nedenle rekabet gücünü artırmak için ekonomilerin dışa, dünyaya açılması gerekir'' dedi.

Türkiye'nin kardeş ülke Azerbaycan'a 24 saat kapılarının her anlamda açık ve her türlü işbirliğine hazır olunduğunu vurgulayan Coşkun, bakanlığını ilgilendiren iki ülke KOBİ'lerinin bir araya gelmesi konusunda bir protokol yapıldığını anımsattı. Ancak, bu protokolün uygulama alanı bulamadığı siteminde bulunan Coşkun, Azerbaycan'da sadece enerji sektöründe değil, diğer sektörlerde de yatırım yapılması gerektiğine dikkati çekti.

Azerbaycan ile Türkiye arasında yapılan Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantılarında iki ülke ilişkilerinin ayrıntılarıyla belirlendiğini ancak, Türk işadamlarının buna rağmen muhatap bulamadıklarını söyledi.

Sanayi ve Ticaret Bakanı Coşkun, iki ülke arasında 1 milyar dolara yaklaşan ticaret hacminin daha yukarılara çekilmesinin mümkün olduğunu kaydetti.

-NATIG ALİVEY'İN SÖZLERİ-

Azerbaycan Sanayi ve Enerji Bakanı Natıg Aliyev de, iki ülke arasındaki ilişkilerin sürekli geliştiğini belirterek, ''ancak ilişkilerimiz ne kadar gelişirse gelişsin bizim için yeterli olmayacaktır'' dedi.

Alivey, dünya pazar ekonomisinde sürekli yeni gelişmelerin olduğunu, rekabetin arttığını ve neredeyse bir savaş ortamı yaşandığını, bu ortamda ayakta kalabilmek için güçlü olmak gerektiğini dile getirdi. Söz konusu rekabetçi ortamda, dünya piyasalarında Türkiye ile birlikte olmak, ortak mücadele etmek istediklerini söyleyen Aliyev, bu çerçevede Türkiye ile sanayi alanında da yakın işbirliği arzuladıklarını söyledi.

Alivey, Bakanlığı ile Türkiye'nin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı arasında ortak çalışma grubu kurulmasını önerdiklerini ifade ederek, sürekli nitelikte olacak bu çalışma grubunun, işbirliğini daha geliştireceği ve güçlendireceğini düşündüklerini bildirdi.

Azerbaycan'da petrol dışı sektörün geliştirilmesi yönünde önemli çalışmalar yapıldığını, ülkesinde bu sektörde en fazla ve öncü yatırımcı grubunun da Türkiye'den geldiğine işaret eden Bakan, serbest pazar ekonomisine geçişte ve yeni ekonomi sisteminin kuruluşunda 1980'li yıllardan itibaren Türkiye'nin önemli başarılar kazandığını dile getirdi. Natıg Aliyev, Türkiye'nin bu süreçteki zengin deneyiminden yararlanmak istediklerini kaydetti.

-ERMENİSTAN-TÜRKİYE SINIRI-

Bu arada, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, temasları çerçevesinde Fahri Hıyaban'daki Azerbaycan Eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in anıt mezarını ziyaret ederek çelenk bıraktı ve dua etti.

Coşkun ve beraberindeki heyet daha sonra, Azerbaycan'ın bağımsızlığı için şehit olan Türk Askerleri anısına dikilen Türk Şehitliği ile Azeri şehitliği; Şehitler Hıyabanı'nı ziyaret etti.

Ziyaret sırasında şehitlik ve hıyabandaki anıtlara çelenk bırakan Coşkun, yetkililerden, söz konusu kompleks hakkında bilgi aldı.

Öte yandan, Bakan Coşkun, Azeri yerel basınının sorularını da yanıtladı. Coşkun, Ermenistan-Türkiye sınırının açılacağına ilişkin basında haberlerin yer aldığının anımsatılması üzerine, ''Türkiye'nin bu konudaki kararlılığı ortada. Karabağ meselesinde çözüm olmadan biz sınırları açmayız'' dedi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Aralık 2006       Mesaj #294
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Borsalarda yıl sonu coşkusu sürecek mi?
clear pixelABD ve Avrupa borsalarında rekorlar altüst. Bu durum İstanbul Borsası’nı da olumlu etkileyecek. Borsa endeksi yıl sonu için 42 bin 550 puanı deneyebilir

clear pixel
18.12.2006

Cuma günü özellikle ABD’deki Dow Jones Industrial Average (DJIA) ve S&P 500 (S&P) endeksleri kritik seviyelerin üzerinde haftalık kapanışlar yaptı. DJIA 12.365 seviyesini geçerek 12.445 puanla yeni bir rekor kırarken, S&P’de 1.423 puandaki kritik seviyeyi aşarak 1.427.09’dan kapandı. Benzer şekilde Alman Dax endeksi de 6.565’teki direnç seviyesini aşarak 6.589’dan kapandı.

Noel ve yılbaşı öncesinde piyasalardaki bu coşkuyu anlamak mümkün. Goldman Sachs’ın her bir çalışanına 630 bin dolar ikramiye dağıtacağını açıklaması tüm piyasa çalışanlarının iştahlarını kabarttı. Herkes yılı iyi kapatmak ve benzer ikramiyeleri hesaplarında görmek istiyor. DJIA’dan çok piyasa değerlerine bağlı ağırlıklıklar nedeniyle gerçeği daha iyi yansıtan S&P’ye baktığımızda teknik olarak 1.423 seviyesinin haftalık bazda aşılmasıyla önce 1.451 ardından da 1.472 seviyeleri yeni hedefler olarak karşımıza çıkıyor.

Yıl sonu coşkusu nedeniyle bu seviyelerin görülmesi mümkün ancak bu seviyelerde kalınması hayli zor.

Tek risk altın ve Güney Afrika
ABD ve Avrupa borsalarındaki iyimser havaya karşın, altın ve özellikle gümüşte satışların sürmesi fiyatları altında 615’in, gümüşte de 12.75 dolar/ons seviyelerinin altına indirmesi durumunda Güney Afrika ile ilgili sorular sorulmaya başlanabilir. Geçen hafta teknik olarak önemli olan 6.95 seviyesini gören rand’ın bu durumdaki muhtemel hareketi yukarı doğru olacaktır.

Böylesi bir hareket YTL’yi etkileyecek ve kurlarda sınırlı da olsa yukarı bir hareket yaşanacaktır. Kurlardaki hareket borsadaki yükseliş ihtimalini sınırladığı gibi bonolardaki faizlerin düşüş şansını da azaltacaktır. Bu senaryonun yılın son iki haftasından çok yeni yılın ilk haftalarındaki muhtemel satışlar için ön tedbir olması açısından faydası olabilir.

Dolar/euro paritesi 1.30’un altını dener
Kötümserlİkten çok tedbirli olunması gereken bir zaman giriyoruz. Nedenlerine bakıldığında; bu haftaya başlamadan Cuma günkü ABD’deki enflasyon verisinin açıklanmasından sonraki piyasalardaki hareketlere bir göz atmakta fayda var:

* Euro/dolar paritesi 1.3180’lere kadar yükseldi, günü 1.3075 kapattı. (1.30’un altını deneyebilir)

* Enflasyon düşüyor, faizler düşecek beklentisiyle 10 yıllık ABD tahvillerinde alış yapanlar getirileri 4.51’lere kadar indirirken, gün sonuna doğru 4.61’e kadar yükselip, 4.59 kapattı. (4.65-4.70 arası yeni hedef)

* BOVESPA endeksi; 43.730 ve 44.030’lardaki iki teknik seviyesini de aşıp 44.263’e kadar yükseldi ancak günü 43.595’te kapattı.

* Altın 628 doları gördükten sonra 50 ve 200 günlük ortalamalarına denk gelen 615 dolar seviyelerinden günü kapatırken, gümüş 13.82’leri gördükten sonra 1 dolar düşerek 12.81 seviyelerinden kapandı. (17 Aralık tarihli Tek Borsa Dergisi’ndeki “AGU Paritesi” başlıklı yazıya bir göz atmanızı öneririm.)

İMKB yıl sonunda 42.550’yi görebilir

Tedbirli iyimser senaryo: (Gerçekleşme oranı % 55)
ABD ve Avrupa borsalarındaki kritik haftalık kapanışların etkisi ve yıl sonu “Goldman Sachs Bonusu” beklentileriyle yükselişler “ite kaka” da olsa devam eder. S&P’de ve Avrupa borsalarındaki muhtemel yükselişler, başta Brezilya olmak üzere gelişmekte olan ülke piyasalarını da olumlu etkiler.

Dolar kurlarında önemli bir değişiklik olmazken, Bovespa’da 44.030’un üzerine çıkılması yıl sonuna doğru 48.240 beklentilerini harekete geçirebilir. Bundan İMKB’de nasibini alır ve 40.380’in aşılmasıyla 41.810 ve yıl sonuna doğru da 42.550 seviyeleri konuşuluyor olur. Bonolarda yüzde 21 bileşiklerin altına inilme ihtimali az. Özellikle de MB başkanının faiz yorumlarından sonra.
Haber: Ali AĞAOĞLU
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
18 Aralık 2006       Mesaj #295
AreX - avatarı
Ziyaretçi
18 Aralık 2006

ABD'DE CARİ İŞLEMLER AÇIĞI, 3.ÇEYREKTE, 225,6 MİLYAR DOLARA ÇIKTI

(A.A) - ABD'de cari işlemler açığının, yılın üçüncü çeyreğinde 225,6 milyar dolara çıktığı bildirildi.

ABD Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla temelinde, yılın ikinci çeyreğinde yüzde 6,6 olan cari açık, üçüncü çeyrekte yüzde 6,8'e çıktı.

Ekonomistlerin, üçüncü çeyreğe ilişkin cari açık tahminleri 225 milyar dolar olmuştu.

Cari açığın yükselmesinde, artan ham petrol faturası etkili oldu.

18 Aralık 2006

TARIMDA KURAKLIK RİSKİ İÇİN HENÜZ ERKEN -DEVLET METEOROLOJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ZİRAİ METEOROLOJİ VERİLERİNE GÖRE, SON İKİ AYDA, YAĞIŞLAR NORMALİN VE GEÇEN YILIN ÜZERİNDE GERÇEKLEŞTİ -EKİMDE VEYA DAHA GEÇ EKİLEN BUĞDAYLAR, HENÜZ GELİŞME DÖNEMİNDE OLMADIĞI İÇİN SUYA İHTİYACI BULUNMUYOR

(A.A) - Yağış olmaması nedeniyle barajlarda su seviyelerinin düşmesine karşın, tarımsal üretim açısından, mevcut durumun, özellikle buğday üretimine yönelik olumsuz etkisinin olmadığı belirtiliyor.

Devlet Meteoroloji İşleri (DMİ) Genel Müdürlüğü zirai meteoroloji verilerine göre, 1 Ekim'de başlayan 2006-2007 tarım takvimi döneminde, son iki aydaki, yağışlar normalin ve geçen yılın üzerinde gerçekleşti.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı uzmanları da, özellikle buğdayın gelişim dönemi olmaması nedeniyle suya ihtiyaç duymadığını belirtirken, ''son günlerdeki yağış azlığının gelecek yılın verim ve üretimini etkileyeceğini'' söylemek için henüz erken olduğunu vurguladılar.

DMİ zirai meteoroloji verilerine göre, 1 Ekim-30 Kasım günleri arasında kümülatif yağışlar genel olarak normalinden ve geçen yıl yağışından fazla oldu. Kümülatif yağış ortalaması 173,0 mm olurken, 126,8 mm'lik normal ve 156 mm'lik geçen yılki yağış seviyesinin üzerinde gerçekleşti.

Kümülatif yağışlarda normale göre yüzde 36,4 geçen yıla göre de yüzde 10,9 artış görüldü.

Marmara Bölgesi'nde kümülatif yağışlar, Bursa, Kocaeli, Lüleburgaz ve Şile'de normali civarında; diğer merkezlerde normalinden az oldu.

Ege Bölgesi'nde Akhisar, Dikili ve Edremit'te normalinden az kümülatif yağış, Denizli, Manisa, Milas, Simav ve Uşak'ta normali civarında; diğer merkezlerde normalinden fazla yağış gerçekleşti. Kütahya ve Muğla geçen yıldan fazla yağış, Afyon, Emirdağ, İzmir, Manisa, Salihli ve Uşak geçen yılki kadar, diğer merkezlerde geçen yıldan az yağış aldı.

Akdeniz Bölgesi'nde tüm merkezler; normalinden ve geçen yılın yağışından fazla yağış aldı.

İç Anadolu Bölgesi'nde Aksaray, Ankara, Cihanbeyli, Sivrihisar ve Yozgat geçen yıldan az yağış alırken, Kangal, Karapınar ve Konya?da geçen yılki kadar, diğer merkezler geçen yıldan fazla yağış oldu.

Karadeniz Bölgesi'nde, Artvin, Bayburt, Gümüşhane, Rize, Tokat, Tortum ve Trabzon normalinden fazla; Akçakoca, Bolu, Çorum ve Samsun normalinden az; diğer merkezler normali civarında yağış aldı.

Doğu Anadolu Bölgesi'nde Van'da normali civarında; diğer merkezlerde normalinden fazla yağış oldu. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ise Şanlıurfa'da normali civarında; diğer merkezlerde normalinden fazla yağış tespit edildi.

Zirai meteoroloji açısından tarım takvimi 1 Ekim'de başlıyor. Buğday kuru şartlarda, sulama yapılmadan üretildiği için yağışlar verim ve üretimde etkili oluyor. Ancak, Ekim'de veya daha geç ekilen buğdayların henüz gelişme döneminde olmadığı için suya ihtiyacı bulunmadığı vurgulanıyor.
Son düzenleyen AreX; 18 Aralık 2006 16:36 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
19 Aralık 2006       Mesaj #296
AreX - avatarı
Ziyaretçi
19 Aralık 2006

RAKAMLARLA 2006 TÜRKİYE EKONOMİSİ (1) -2006 BÜYÜMESİNİN 'YÜZDE 5'LİK HEDEFİN ÜZERİNDE, YÜZDE 6'NIN İSE ALTINDA' OLMASI BEKLENİYOR -BÖYLELİKLE TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜST ÜSTE 5 YILDIR, BİR BAŞKA DEYİŞLE '20 ÇEYREK DÖNEMDE' BÜYÜMESİNİ SÜRDÜRMÜŞ OLACAK -YÜZDE 5'LİK HEDEFİN ÜZERİNDE GERÇEKLEŞECEK ENFLASYONUN İSE BU YIL DA TEK HANELİ ÇIKMA OLASILIĞI YÜKSEK -TÜFE'DE ARALIK ENFLASYONU 0,54 PUANIN ALTINDA ÇIKARSA, YILLIK ENFLASYON YÜZDE 10'UN ALTINDA KALACAK -YIL SONU İHRACAT RAKAMININ DA, 85 MİLYAR DOLARLA YENİ BİR REKOR KIRMASI BEKLENİYOR -MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ 2006 YILI OCAK-KASIM DÖNEMİNDE, 23 YIL ARADAN SONRA FAZLA VERDİ

(A.A) - 2006, finansal piyasalarda Mayıs-Haziran döneminde yaşanan dalgalanmalara rağmen ekonominin büyümeye devam ettiği bir yıl oldu.
2006 büyümesinin ''yüzde 5'lik hedefin üzerinde, yüzde 6'nın ise altında'' olması bekleniyor.

Böylelikle Türkiye ekonomisi, üst üste 5 yıldır, bir başka deyişle ''20 çeyrek dönemde'' büyümesini sürdürmüş olacak

2001'de yüzde 9,5 küçülen Türkiye ekonomisi, 2002'de yüzde 7,9 , 2003'de yüzde 5,9 , 2004'de yüzde 9,9 , 2005'te ise yüzde 7,6 büyümüştü.

Bu arada yüzde 5'lik hedefin üzerinde gerçekleşecek enflasyonun ise bu yıl da tek haneli çıkma olasılığı yüksek.

TÜFE'DE 2006 Aralık enflasyonu 0,54 puanın altında çıkarsa, yıllık enflasyon yüzde 10'un altında kalacak. Türkiye, uzun aradan sonra ilk defa 2005'te tek haneli enflasyonla tanışmış ve tüketici fiyatları bazında yıllık enflasyon yüzde 7,72 olmuştu.

Ayrıca yıl sonu ihracat rakamının, 85 milyar dolarla yeni bir rekor kırması bekleniyor.

Mayıs-Haziran döneminde finansal piyasalarda yaşanan dalgalanma düşük maliyetle atlatılırken, 2006 yılının 9 ayında Türk ekonomisi yüzde 5,7'lik büyüme hızını yakaladı. Enflasyon yılın ikinci yarısında tekrar çift haneli rakamlara çıksa da, Ekim'de TÜFE'de tek haneli rakamlar yeniden yakalandı.

Ekonomideki olumlu gelişmelere rağmen, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yüksek cari açık, en fazla dikkat çeken konuların başında geldi. Bu yıl Ekim ayı itibariyle 28 milyar doların üzerine çıkan cari açıkta, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 67 oranında artış kaydedildi. Ekonomi yönetimi ise finanse edildiği ortamda cari açığın sorun oluşturmadığı görüşünde.

-ENFLASYON-

Verilere göre 2006 yılının ilk yarısında tek haneli rakamlarda seyreden enflasyon, ikinci yarının başından itibaren çift haneli rakamlara çıktı. Ancak TÜFE'de tek haneli rakamlar Ekim ayında yeniden yakalandı.

Bu yıl Kasım ayında yıllık bazda ÜFE'de yüzde 11,67, TÜFE'de yüzde 9,86 artış kaydedildi. Geçen yıl Kasım ayında bu rakamlar sırasıyla yüzde 1,60 ve yüzde 7,61 idi.

Enflasyon, 2005 yılında ise ÜFE'de yüzde 2,66, tüketicide ise yüzde 7,72 olmuştu.

Enflasyon 2004 yılı içinde ÜFE'de 27 yıl 11 ay, TÜFE'de ise 32 yıl aradan sonra tek haneli rakamlara inmişti.

-BÜYÜME HIZI-

2002 yılının ilk çeyreğinde başlayan aralıksız büyüme süreci biraz hız kesmiş olsa da, 2006 yılının üçüncü çeyreğinde de devam etti.

Üçüncü çeyrekte büyüme hızı yüzde 3 ile beklentilerin altında kalırken, yılın 9 ayında ise yüzde 5,7 oldu.

19 çeyrektir artı yönde seyreden büyüme hızı 2002'de yüzde 7,9 , 2003'de 5,9 , 2004'de yüzde 9,9 , 2005'de de yüzde 7,6 olmuştu. Ayrıca bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 6,4 , ikinci çeyreğinde ise yüzde 8,8'lik büyüme sağlanmıştı.

Sektörel bazda bakıldığında 2006 yılının 9 ayında en yüksek büyüme hızı yüzde 20,1 ile inşaat sektöründe yaşanırken, sanayi yüzde 7,3, ticaret yüzde 5,9 büyüdü, tarımda ise yüzde 1,2 küçülme görüldü.

TÜİK'in verilerine göre, Gayrı Safi Milli Hasıla (GSMH) cari fiyatlarla yılın üçüncü çeyreğinde 117 milyar 713 milyon dolar (175 milyar 427 milyon YTL), 9 ayında da 290 milyar 103 milyon dolar (416 milyar 5 milyon YTL) oldu.

Geçen yıl GSMH cari fiyatlarla 360 milyar 876 milyon dolar olmuştu.

-İSTİHDAM-

İşsizlik oranı ise bu yıl Ağustos ayı itibarıyla yüzde 9,1 oldu. İşsizlik oranı bu yıl Ocak'ta yüzde 11,8 , Şubat'ta 11,9 , Mart'ta 10,9 , Nisan'da yüzde 9,9 , Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında yüzde 8,8 idi.

Bu yıl Ağustos ayında toplam istihdam 23 milyon 279 bin kişi, işsiz sayısı 2 milyon 343 bin kişi olarak açıklandı.

Geçen yılın aynı ayında ise işsizlik oranı yüzde 9,4 , toplam istihdam 22 milyon 838 bin kişi, işsiz sayısı 2 milyon 381 bin kişi olarak belirlenmişti. İşsizlik oranı geçen yıl sonu itibariyle yüzde 10,3 olmuştu.

-SANAYİ ÜRETİMİ-

Sanayi üretiminde geçen yılın Ocak-Ekim döneminde yüzde 4,8 oranında artış görülürken, bu yıl aynı dönemde bu oran yüzde 5,8'e yükseldi.

2006 yılının 10 ayındaki üretim artışı, madencilik sektöründe yüzde 5,2, imalat sanayinde yüzde 5,5, elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 8,5 oldu.

Geçen yılın tamamında toplam sanayi üretimi yüzde 5,5 oranında artarken, madencilik sektöründe yüzde 13,8, elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 7,4, imalat sanayinde yüzde 4,9 üretim artışı kaydedildi.

Öte yandan imalat sanayinde kapasite kullanım oranı, bu yıl Kasım ayındaki yüzde 83,2 oran ile son iki yılın en yüksek seviyesinde gerçekleşti. 2005 yılı Kasım ayında yüzde 80,9 olan üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanımı, bu yılın aynı ayında 2,3 puan arttı.

Bu yıl söz konusu ayda imalat sanayinde kapasite kullanım oranı devlet sektöründe yüzde 89,3, özel sektörde ise yüzde 82,1 oldu.

Bu arada tam kapasite çalışılamamasında, iç pazarda talep yetersizliği yüzde 47,6 ve dış pazarda talep yetersizliği yüzde 17,9 oranında etkili oldu. Mali imkansızlık yüzde 3,5 , ham madde yetersizliği, yerli mallarda ham madde yetersizliği yüzde 4,3 ve ithal mallarda ham madde yetersizliği yüzde 2,9 , işçilerle ilgili meseleler yüzde 1,8 oranında etkiledi.

-11 AYDA BÜTÇE FAZLA VERDİ

Merkezi yönetim bütçesi 2006 yılı Ocak-Kasım döneminde 64 milyon YTL fazla verdi. Bütçe, geçen yılın aynı döneminde 3,4 milyar YTL açık vermişti.

Bu yıl 11 ayda merkezi yönetim bütçe giderleri 157,7 milyar YTL, merkezi yönetim bütçe gelirleri 157,8 milyar YTL, faiz dışı fazla ise 44,1 milyar YTL olarak gerçekleşti.

Böylece, bütçe uygulamalarında 23 yıl aradan sonra Ocak-kasım dönemi itibariyle fazla verilerek bütçe performansında önemli bir iyileşme kaydedildi.

Geçen yılın tamamında bütçe giderleri 146,1 milyar YTL, bütçe gelirleri 138 milyar YTL ve bütçe açığı 8,1 milyar düzeyinde olmuştu. 2005 yılında faiz dışı fazla ise 37,6 milyar YTL idi.

-YIL SONU İHRACAT BEKLENTİSİ 85 MİLYAR DOLAR

2006 yılı Ocak-Ekim döneminde ihracat 67 milyar 819 milyon dolar, ithalat 112 milyar 321 milyon dolar, dış ticaret açığı 44 milyar 502 milyon dolar, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 60,4 düzeyinde gerçekleşti.

İhracatçı birlikleri kayıtlarına göre ise bu yıl Ocak-Kasım döneminde ihracat 77 milyar 89 milyon dolara yükseldi. Kasım sonu itibariyle son bir yıllık ihracat da 84 milyar 403 milyon dolara ulaştı.

İhracatın yıl sonu itibarıyla yeni bir rekor kırarak, 85 milyar dolar olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

2005 yılının tamamında ise 73 milyar 476 milyon dolar ihracat, 116 milyar 774 milyon dolar ithalat yapılmış, dış ticaret açığı 43 milyar 297,7 milyon dolar, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 62,9 olmuştu.

-ÖDEMELER DENGESİ-

Merkez Bankası'nın açıkladığı ödemeler dengesi bilançosuna göre bu yıl Ocak-Ekim döneminde cari açık 28 milyar 21 milyon dolara ulaştı. Geçen yıl aynı dönemde, cari açık 16 milyar 767 milyon dolar idi.

Cari açık geçen yılın sonunda ise 22 milyar 852 milyon dolar düzeyindeydi.

-DÖVİZ REZEVLERİ-

2005 yılı sonunda 75 milyar 66 milyon dolar olan Türkiye'nin uluslararası rezevleri yüzde 26,8 artışla bu yıl Kasım ayı sonu itibariyle 95 milyar 256 milyon dolara ulaştı.

Merkez Bankasının döviz rezevleri ise yüzde 16,4 oranında artarak 8 Aralık'ta 58 milyar 780 milyon dolara yükseldi. Geçen yıl sonunda Bankanın döviz rezevleri 50 milyar 518 milyon dolar idi.

-İÇ BORÇ STOKU-

Geçen yıl sonu itibariyle 244,8 milyar YTL olan iç borç stoku, 2006 yılı Ekim sonu itibariyle 250,9 milyar YTL'ye çıktı. Böylece, 10 ayda stoktaki artış yüzde 2,5 olarak hesaplandı.

2006 yılı Ekim sonu itibariyle iç borç stokunun 235,1 milyar YTL'si tahvil, 15,8 milyar YTL'si bonolardan oluştu.

Hazine, bu yıl iç borçlanmada en kısa 3 ay, en uzun 5 yıl vadeyle borçlanırken, yılın ilk ayında yüzde 12,41'e kadar gerileyen yıllık bileşik faiz oranı, Mayıs-Haziran döneminde finansal piyasalarda yaşanan çalkantılarla birlikte yükselme eğilimine girdi. Mayıs ayında yüzde 15, Haziran ayında yüzde 18'in üzerine çıkan yıllık bileşik faiz oranı Temmuz ayından bu yana da yüzde 20'nin üzerinde seyrediyor. Hazine'nin en son 5 Aralıkta yaptığı 616 gün vadeli ihalede de yıllık bileşik faiz yüzde 21,69 düzeyinde gerçekleşti.

-DIŞ BORÇ STOKU-

Türkiye'nin 2005 yılı sonunda 170,6 milyar dolar olan dış borç stoku, yüzde 13,5 artışla, bu yıl Haziran sonu itibariyle 193,6 milyar dolara çıktı. Haziran sonu itibariyle dış borç stokunun 43,7 milyar doları kısa vadeli, 149,9 milyar doları da orta ve uzun vadeli borçlardan oluştu.

Dış borç stokunun tamamı orta ve uzun vadeli olmak üzere 66,9 milyar dolarlık bölümü kamu borçlarından, 40,9 milyar doları kısa vadeli, 70 milyar doları orta ve uzun vadeli olmak üzere toplam 110,9 milyar dolarlık bölümü de özel sektör borçlarından oluştu. Merkez Bankasının orta ve uzun vadeli dış borç tutarı ise 13 milyar dolar, kısa vadeli dış borç tutarı 2,8 milyar dolar olarak hesaplandı.

Öte yandan yılbaşından 13 Aralık tarihine kadar yapılan dış borç ödemeleri ise 19 milyar 234,42 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Bu rakamın 9 milyar 401 milyon doları Hazine, 645,15 milyon doları merkez Bankası, 1 milyar 55,93 milyon doları genel ve katma bütçeli idarelerin dokümantasyon, kitap bedeli, katılma payı, üyelik aidatı şeklindeki ödemeler ve 8 milyar 132,28 milyon doları da IMF'ye ödemeler olarak gerçekleşti.

2005 yılının tamamında 20 milyar 628,97 milyon dolarlık dış borç anapara ve faiz ödemesi yapılmıştı.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
19 Aralık 2006       Mesaj #297
AreX - avatarı
Ziyaretçi
19 Aralık 2006

BAŞBAKAN YARDIMCISI ŞENER, SİVAS'TA... -ŞENER: ''ARTIK DEVLETİN FABRİKA KURDUĞU, İŞLETMECİLİK YAPTIĞI, AYAKKABI ÜRETTİĞİ DÖNEMLER GERİDE KALMIŞTIR''

(A.A) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, ''Artık devletin fabrika kurduğu, işletmecilik yaptığı, ayakkabı ürettiği dönemler geride kalmıştır. Fabrikayı yapacak olan, ekonomik faaliyetleri gerçekleştirecek olan, üretim yapacak olan firmalardır, işletmelerdir ve de o yörede, ülkede yaşayan insanların kendileridir'' dedi.

Doğan Yayın Holding ve Sivas Ticaret ve Sanayi Odası'nca (TSO) düzenlenen ''Anadolu'daki Avrupa Toplantıları 2006-Marka Güçtür Temalı Sivas Buluşması Toplantısı''na katılmak üzere holding yetkilileri ve bazı gazetecilerle birlikte özel bir uçakla Sivas'a gelen Şener, hava alanında Sivas Valisi Veysel Dalmaz ve yetkililer tarafından karşılandı.

Atatürk Kültür Merkezi'ndeki 23. Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması Sergisi'ni gezen Şener, Aydın Doğan Vakfı Yürütme Kurulu Başkanı Candan Fetvacı ve Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ten sergi hakkında bilgi aldı.
TSO'da açılan ''DHA Objektifinden Sivas'' adlı sergiyi de gezen Şener'e, DHA Sivas Büro Şefi Eraydın Aytekin tarafından, Şener'in masa tenisi oynarken çekilmiş bir fotoğrafı hediye edildi.

Daha sonra, TSO Konferans Salonu'nda düzenlenen Anadolu'daki Avrupa Toplantıları 2006 Sivas Buluşması'na katılan Şener, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, bu tür toplantıların önemli olduğunu, devam ettirilmesinde büyük yararlar bulunduğunu söyledi.

Artık dünyanın küçücük bir mekan olduğunu, küreselleşen dünyada rekabetin de küreselleştiğini anlatan Şener, şöyle konuştu:

''O halde bu değişimi, dinamik gelişimi görmek, değerlendirmek gerekmektedir. Geçen haftalarda İstanbul'da İSEDAK toplantısı vardı. İslam Konferansı Teşkilatı'na üye 57 ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin geliştirilmesiyle ilgili müzakereler yapılıyordu. Bu toplantı vesilesiyle şöyle dokümanları karıştırdığım zaman gerçekten rakamlar beni korkuttu. Neden? Çünkü dünyadaki büyüklüklere bakıyordum, bir taraftan da bu 57 ülkenin ortaya çıkardığı büyüklükleri değerlendirmeye çalışıyordum, arada büyük bir uçurum var.''

Bu ülkelerdeki üretim, ticaret ve ihracat rakamları ile diğer ülkeleri rakamsal verilerle kıyaslayan Şener, arada büyük farklar olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:

''Demek ki bir şeyler yanlış, bir şeylerin değişmesi lazım. Bazı alışkanlıkların, değerlendirmelerin, kavrayışların, iş yapma biçimlerinin değişmesi lazım. Ve hangi noktadayız, dünya nereye gidiyor, biz neredeyiz? Bunu düşünerek geleceği yeniden planlamak zorundayız. İşte küreselleşme dediğimiz olgu, olay, karşınızda bu noktada duruyor.

Zaman zaman küreselleşme etrafında tartışmalar yapılır. Şunu bilmemiz gerekiyor ki küreselleşme dediğimiz hadise bir kabul veya ret değildir. Yani ben bunu kabul ettim veya ben bunu reddettim şeklinde değerlendirilecek bir hadise değildir. Küreselleşme bir vakadır, ister beğenin, isterse beğenmeyin. Dünya küçülmüştür. Artık dünyanın her köşesindeki olay anında burayı etkilemektedir. Burada ortaya çıkardığınız bir sonuç ise anında dünyanın diğer köşelerine ulaşmakta ve etkilemektedir.''

-''DEVLETİN AYAKKABI ÜRETTİĞİ DÖNEMLER GERİDE KALDI''-

İşletmenin pazarı ne kadar büyükse gücünün de o kadar büyük olacağını anlatan Şener, ''Onun için her işe başlayanın, fabrika dişlilerini her döndürmeye başlayanın 6.5 milyarlık dünya pazarını ve bu pazardaki gelişmeleri dikkate alarak işe koyulması, en azından hedefini ufkunu buna göre belirleme gerekliliği vardır'' dedi.

Bir ülkeyi ayağa kaldıracak olanların yine o ülkede yaşayan insanların kendisi olduğunu anlatan Şener, şöyle devam etti:

''Geçmişteki alışkanlıklara göre ekonomik gelişmeleri değerlendiremeyiz. Kamu yatırım yapacak, bir ildeki işsizlik ortadan kalkacak diye düşünemeyiz. Artık devletin fabrika kurduğu, işletmecilik yaptığı, ayakkabı ürettiği dönemler geride kalmıştır. Fabrikayı yapacak olan, ekonomik faaliyetleri gerçekleştirecek olan, üretim yapacak olan firmalardır, işletmelerdir ve de o yörede, ülkede yaşayan insanların kendileridir.''

Başarı için sevgi, dostluk ve kardeşliğin önemine değinen ve bu konuda tarihten çeşitli örnekler veren Şener, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bugün Sivasımızın da, Türkiye'mizin de en muhtaç olduğu değişimin, dönüşümün bu olduğuna inanıyorum. Yani insanlarımızın birbirini seveceği, birbirini anlayacağı, birbirine güveneceği bir ortamın ortaya çıkması lazım.''

Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ise, korkmadan hedefleri koymak ve hedeflere doğru yürümek gerektiğini belirterek, ''Marka tek başına yeterli değil. Bu markaları sevilen, sayılan, güvenilen markalar haline getirmek gerekiyor'' dedi.

-SİVAS'TAKİ ARKEOLOJİK ÇALIŞMALAR-

Açılış konuşmalarının ardından ara verilen toplantıdan sonra Bakan Şener, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erksin Güleç ile birlikte Sivas'ın Haliminhanı ve Hayranlı Bölgesi'nde yürütülen arkeolojik kazı çalışmalarıyla ilgili basın toplantısı düzenledi.

Bölgede yürütülen kazı çalışmaları ve bulunan fosillerle ilgili görüntüler eşliğinde bilgi veren Prof. Dr. Güleç, her yıl temmuz, ağustos aylarında öğretim elemanları ve yüksek lisans öğrencilerinden oluşan 10-15 kişilik ekibin kazı çalışmalarını yürüttüğünü bildirdi.

Bu çalışmalarda 70'e yakın buluntu alanı tespit edildiğini ve bulunan fosillerin 9-10 milyon yıl öncesine ait olduğunu anlatan Prof. Dr. Güleç, çalışmalarda o döneme ait at, gergedan, keçi, geyik, antilop, fil, domuz, kunduz, sansar, zürafa, tavşan, fare gibi hayvan fosilleri bulunduğunu belirtti.

-SİVAS'TA 3 TOYNAKLI AT FOSİLİ BULUNDU-

Prof. Dr. Güleç, çalışmalarda o dönemde yaşayan 3 toynaklı bir at da bulduklarını, bunun dünyadaki ilk ve tek örnek olduğunu ifade etti.

Bakan Şener ise, Prof. Dr. Güleç'e mesleği ile ilgili birikimlerini Sivas'ta değerlendirdiği ve gayretleri için teşekkür ederek, şöyle konuştu:

''Bugüne kadar yapmış oldukları çalışmalarda şu anda Anadolu'da yaşamayan pek çok hayvan iskeletine ve kemiğine rastladılar. Bugün bulunmayan filler demek ki vaktiyle Sivas'ta yaşıyormuş veya bugün dünyada hiç bulunmayan 3 toynaklı atlar o dönemde Sivas'ta yaşıyor. 3 toynak dediğimiz şey, 3 ayaklı. Demek ki o dönemlerde 3 toynaklı atlar da vardı Sivas'ta.''
evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
20 Aralık 2006       Mesaj #298
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
VERGİ CEZALARI YENİ YILDA ARTIYOR

para elde 4

ANKARA - Vergi cezaları yeni yılda yüzde 7,8'e varan oranlarda artacak. Bilanço esasına göre defter tutma hadlerinde de aynı oranda artış olacak.
Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğ Taslağı, Başbakanlığa gönderildi.
Taslağa göre, kanunla ilgili çeşitli had ve miktarlar, 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren yüzde 7,8 olarak ilan edilen yeniden değerleme oranına kadar varan oranlarda artış görecek.
Bu çerçevede, halen 129 YTL olan, fatura, gider pusulası, müstahsil ve serbest meslek makbuzu verilmemesi ve alınmamasının cezası, yeni yılda 139 YTL'ye çıkacak. Bir takvim yılı içinde her belge için kesilecek toplam ceza miktarı da 64 bin YTL olacak.
En az ceza haddi damga vergisinde 6 YTL'den 6,4 YTL'ye, diğer vergilerde de 12,9 YTL'den 13,9 YTL'ye yükselecek.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
20 Aralık 2006       Mesaj #299
AreX - avatarı
Ziyaretçi
T.C.
BAŞBAKANLIK
HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI

Sayı: 2006/ 140
15 ARALIK 2006

BASIN DUYURUSU

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları İşletmesi (TCDD) Genel Müdürlüğü’nce yapımı sürdürülen Ankara - İstanbul Hızlı Tren Projesi’nin 1. Etabını oluşturan 236 km'lik Sincan – İnönü hattının ilave finansman ihtiyacının karşılanması amacıyla, Avrupa Yatırım Bankası (AYB)’dan sağlanan 120 milyon Avro tutarındaki krediye ilişkin Anlaşma 14 Aralık 2006 (dün) tarihinde imzalanmıştır.

Sağlanan kredinin vadesi 7 yılı ödemesiz toplam 30 yıl olup, faizi Avrupa Yatırım Bankası’nın sabit faiz oranıdır.

Kamuoyuna duyurulur.
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
20 Aralık 2006       Mesaj #300
kambis - avatarı
Ziyaretçi
İTÜ: Büyük deprem için 'uyarıcı' kabul edilmeli 20 Aralık 2006


A.A

İstanbul Teknik Üniversitesi Deprem Bilgilendirme Grubu (İTÜ-DEPBİL), Gemlik Körfezi ve Balıkesir-Bayramdere depremlerinin, Marmara'da beklenen büyük deprem için “uyarıcı” olarak kabul edilmesi gerektiğini açıkladı.


İTÜ-DEPBİL üyeleri Prof. Dr. Naci Görür, Prof. Dr. A. M. Celal Şengör, Prof. Dr. Okan Tüysüz ve Prof. Dr. Haluk Eyidoğan tarafından yapılan yazılı açıklamada, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsünün dün saat 21.15'te büyüklüğü 4.2, derinliği 10.7 kilometre olan bir deprem bildirdiği hatırlatıldı.

Depremin, Marmara Denizi'nin güney kıyısında Balıkesir Bayramdere mevkiinde olduğu kaydedilen açıklamada, şöyle denildi: Depremin Gemlik Körfezi'nden Kapıdağ Yarımadası'na kadar kıyıya paralel olarak uzanan ve Kapıdağ Yarımadası'ndan itibaren karaya çıkarak Gönen civarına doğru devam eden Güney Marmara Fay Sistemi üzerinde meydana geldiği anlaşılmaktadır. Bu fayın doğu devamı üzerinde Gemlik Körfezi'nde 24.10.2006 tarihinde de 5.2 büyüklüğünde bir deprem oluştuğu bilinmektedir. Fayın Gemlik Körfezi'nden daha doğuya doğru, kara üzerindeki devamı ise İznik Gölü ve Pamukova'dan geçerek Mudurnu Çayı'na kadar uzanmakta ve 1957 deprem kırığına birleşmektedir. Bu doğu kesim üzerinde 500 yılı aşkın süredir yıkıcı bir deprem gelişmemiştir.

Gerek yukarıda sözü edilen son iki deprem, gerekse daha önce bölgede meydana gelmiş olan depremler, Marmara'da beklenen büyük deprem için yeni bir uyarıcı olarak kabul edilmeli ve bu depremin yaratacağı hasarın önlenmesi için gerekli önlemler zaman geçirmeksizin alınmalıdır.”


Hürriyet

İşte 2007 vergileri

20 Aralık 2006


A.A

Yeni yılla birlikte vergi ve harçlara yüzde 8'e varan oranda zam gelecek. 1-3 Yaş grubunda bulunan ve motor silindir hacmi 1301-1600 cm3 arasında olan otomobillerin MTV tutarı 487 YTL7den 524 YTL'ye yükselecek. 1 yıllık pasaport harcı 136,5 YTL olacak.
Motorlu taşıtlar vergisi tutarları, yeni yılda yüzde 7,8 artacak. Maliye Bakanlığının Motorlu Taşıtlar Vergisi Genel Tebliği, Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlandı.Tebliğe göre, 1 Ocak 2007'den itibaren motorlu taşıtlar vergisi tutarlarında, yüzde 7,8'lik yeniden değerleme oranı çerçevesinde artış olacak.
Yeni tarifeyle 1-3 yaş grubunda yeralan ve motor silindir hacmi 1301 ile 1600 cm3 arasında olan otomobillerin motorlu taşıtlar vergisi tutarı, 487 YTL'den 524 YTL'ye yükselecek.
EMLAK VERGİLERİ
Maliye Bakanlığının Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği, Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlandı. Tebliğe göre, mükelleflerin 2007 yılı bina, arsa ve arazi vergi değerleri, 2006 yılı vergi değerlerinin “yüzde 3,9 oranında artırılması” suretiyle tespit edilecek.
Motor silindir hacmi 1300 cm3'ü geçmeyen otomobiller için yeni yılda 305 YTL yerine 328 YTL, 1801-2000 cm3 arasında olan otomobiller için 1.342 YTL yerine 1.446 YTL ödenecek.
Motor silindir hacmi 4001 cm3 ve üzerinde olan otomobillerin motorlu taşıtlar vergisi tutarı ise 10 bin 988 YTL'den 11 bin 845 YTL'ye yükselecek.

VERGİ, KASKO DEĞERİNİN YÜZDE 5'İNİ AŞARSA...

Öte yandan belirlenen MTV tutarlarının, kasko sigortası değerinin yüzde 5'ini aşması halinde, bir alt kademedeki vergi tutarı uygulamasına bu yıl da devam edilecek.
Buna göre Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununda öngörülen yetki çerçevesinde Bakanlar Kurulu tarafından alınan karar uyarınca, 1 Ocak 2007 tarihinden geçerli olmak üzere, 1. tarifede yer alan otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzeri taşıtlar için, 1 Ocak 2007 ve müteakip yıllarda uygulanacak MTV tutarlarının, Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği tarafından her Ocak ayında ilan edilen kasko sigortası değerlerinin yüzde 5'ini aşması halinde, aynı yaş grubunda bulunan taşıtlara ait vergi tutarları, bir alt kademedeki taşıtlara isabet eden vergi tutarı olarak uygulanacak.
Bu uygulama, mükelleflerin müracaatı üzerine yapılacak.

Mükellefler başvuru için “Motorlu Taşıtlar Vergisi Tutarına Esas Olan Kasko Sigortası Değeri Bildirim Formu”nu yetkili sigorta acentesine düzenlettirerek, bir dilekçe ile birlikte Motorlu Taşıtlar Vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine verecekler. Yetkili sigorta acenteleri, düzenledikleri “Motorlu Taşıtlar Vergisi Tutarına Esas Olan Kasko Sigortası Değeri Bildirim Formu”nun doğruluğundan, mükellefler ile birlikte sorumlu olacak.

-YENİ VERGİ TUTARLARI-

Yeni yıldan itibaren ödenecek motorlu taşıtlar vergisi tutarları, bazı yaş gruplarına göre şöyle:

1 SAYILI TARİFE
Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri ile motosikletler





(1-3 YAŞ GRUBU)
Motor silindir hacmi (cm3)

Yıllık vergi tutarı(YTL)
1300 cm3 ve aşağısı
328
1301-1600 cm3'e kadar
524
1601-1800 cm3'e kadar
920
1801-2000 cm3'e kadar
1.446
2001-2500 cm3'e kadar
2.170
2501-3000 cm3'e kadar
3.025
3001-3500 cm3'e kadar
4.606
3501-4000 cm3'e kadar
7.238
4001 cm3 ve üstü
11.845
Motosikletler

100-250 cm3'e kadar
64
251-650 cm3'e kadar
130
651-1200 cm3'e kadar
328
1201 cm3 ve yukarısı
789
























2 SAYILI TARİFE

(1-6 YAŞ GRUBU)
Taşıt cinsi ve oturma yeri, azami toplam ağırlık

Yıllık vergi tutarı
YTL

Minibüs
393
Panelvan ve motorlu karavan

1900 cm3 ve aşağısı
524
1901 cm3 ve üstü
789
Otobüs ve benzerleri (Oturma yeri)

25 kişiye kadar
986
26-35 kişiye kadar
1.183
36-45 kişiye kadar
1.315
46 kişi ve yukarısı
1.578
Kamyonet, kamyon, çekici v.b

1.500 kg'a kadar
354
1.501-3.500 kg'a kadar
709
3.501-5.000 kg'a kadar
1.065
5.001-10.000 kg'a kadar
1.183
10.001-20.000 kg'a kadar
1.419
20.001 kg ve üstü
1.775















3 SAYILI TARİFE
Özel amaçla kullanılan yat, kotra ve her türlü motorlu tekneler

(1-3 YAŞ)
Taşıt cinsi ve Motor Gücü Birimi(BG)

Yıllık Vergi Tutarı
(YTL)

10-20 BG'ye kadar
19,73
21-50 BG'ye kadar
26,31
51-100 BG'ye kadar
32,90
101-150 BG'ye kadar
39,47
151 BG ve yukarısı
59,22














4 SAYILI TARİFE

Uçak ve helikopterler (Türk Kuşu, THK'ya ait olanlar hariç)


(1-3 YAŞ)
Uçak ve helikopterler

Yıllık Vergi Tutarı
(YTL)

1.150 kg'ye kadar
6.580
1.151-1.800 kg'ye kadar
9.871
1.801-3.000 kg'ye kadar
13.161
3.001-5.000 kg'ye kadar
16.452
5.001-10.000 kg'ye kadar
19.742
10.001-20.000 kg'ye kadar
23.033
20.001 kg ve üstü
26.323














HARÇLAR

Harçlar Kanunu Genel tebliğiyle, Harçlar Kanunu çerçevesinde gelecek yıl uygulanacak harç tutarları da belirlendi.
Buna göre, 1 yıllık pasaport harcı 126,7 YTL'den 136,5 YTL'ye çıkarılırken, giriş vizesi harcı tek gfirişlerde 152,4 YTL'den 164,2 YTL'ye yükseltildi.

Bir diğer Harçlar Kanunu Tebliği ile de yılbaşından itibaren konsoloslukların yapacağı işlemlerden alınacak harç tutarları ve değerli kağıt bedellerinin hesaplanmasında esas alınacak döviz kuru da saptandı. Buna göre, bu işlemlerde 1 ABD Doları 1,45 YTL olarak esas alınacak.

Tebliğ hükümleri doğrultusunda yıl içinde geçerli olacak bazı harç miktarları şöyle:

YARGI HARÇLARI
-Sulh mahkemelerinde, icra tetkik mercilerinde başvurma harcı: 6,2 YTL
-Asliye ve idare mahkemelerinde başvurma harcı: 13.1 YTL
-Belli bir değer bulunmayan davalarda celse harcı: 7.6 YTL
İcra ve iflas harçları.
-İcraya başvurma harcı: 13.1 YTL
-İdare harçları: 9,2 YTL

NOTER HARÇLARI
-Özel vekaletnamelerde beher imza için: 3.7 YTL
-Genel vekaletnamelerde beher imza için: 5.6 YTL
-İşletme defteri ve diğer her türlü defter tasdiki: 10,50 YTL
-Serbest meslek kazanç defteri: 13,10 YTL

VERGİ YARGISI HARÇLARI
-Vergi ve bölge idare mahkemelerine başvurma: 13,1 YTL
-Danıştay'a başvurma: 27 YTL

KONSOLOSLUK HARÇLARI
-Gemilere konsolosluklarca verilecek bayrak şahadetnameleri (Beher rüsum tonilatosundan): 0.49 YTL
-Gemi jurnalinin tasdiki: 40,7 YTL
-Vizeye tabi olan yabancı hava ticaret ve gezinti gemilerinin vizeleri:
164,6 YTL

PASAPORT, VİZE, İKAMET TEZKERESİ VE YABANCILARA
VERİLECEK ÇALIŞMA BELGESİ HARÇLARI

-Pasaport harçları
6 aya kadar olanlar: 95,6 YTL
1 yıl için olanlar: 136,5 YTL
2 yıl için olanlar: 230,3 YTL
3 yıl için olanlar: 329,3 YTL
3 yıldan fazla süreli olanlar: 466,7 YTL
-Giriş vizesi (Tek giriş): 164,2 YTL
-Müteaddit giriş: 549,6 YTL
-Transit vizesi : 329,3 YTL
-Yabancılara verilecek süreli çalışma izin belgesi (1 yıla kadar): 84,3 YTL
-3 yıla kadar: 253,4 YTL
-Süresiz çalışma izin belgesi: 422,5 YTL
-Bağımsız çalışma izin belgesi: 845,5 YTL

İMTİYAZNAME, RUHSATNAME HARÇLARI
-Patent ve faydalı modeller başvuru harcı: 9,4 YTL
-Markalar başvuru harcı: 38,2 YTL
-Maden arama ruhsatnameleri (Her yıl için): 412,2 YTL
-Silah taşıma müsaade vesikaları (Her yıl için): 329 YTL
-Silah bulundurma vesika harcı: 526,3 YTL
-Özel Kanuna göre verilecek yivsiz tüfek ruhsatnameleri: 13 YTL
-İlköğretim seviyesindeki özel okulların işletme ruhsatnameleri (Her yıl için): 549,7 YTL
-Lise seviyesindeki özel okulların işletme ruhsatnameleri (Her yıl için):
1.100,1. YTL
-Özel dershane işletme ruhsatnameleri (Her yıl için): 1.100,1 YTL

TRAFİK HARÇLARI
-A sınıfı sürücü belgelerinden (A1 ve A2 dahil): 59,1 YTL
-B sınıfı sürücü belgesinden: 177,5 YTL
-F ve H sınıfı sürücü belgelerinden: 59,1 YTL
-Uluslararası sürücü belgelerinden: 118,3 YTL
-Diğer sürücü belgelerinden: 295,9 YTL
(Stajyer sürücü belgeleri de ilgili olduğu sınıfın harcına tabi tutulacak)


Son düzenleyen kambis; 20 Aralık 2006 14:28 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi

Benzer Konular

1 Haziran 2007 / virtuecat Ekonomi
27 Ekim 2015 / Misafir Soru-Cevap
18 Ağustos 2013 / Hi-LaL Meslekler
13 Haziran 2008 / Bia Turizm