Arama

Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler - Sayfa 40

Güncelleme: 15 Ağustos 2018 Gösterim: 244.295 Cevap: 685
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
13 Şubat 2007       Mesaj #391
AreX - avatarı
Ziyaretçi
13 Şubat 2007

Sponsorlu Bağlantılar
İNSAN KAYNAKLARI ZİRVESİ... -OXFORD LİDERLİK AKADEMİSİ KURUCUSU BACON: -''LİDERİN EN KÖTÜ DAVRANIŞI, ÇALIŞANLARI DIŞLAMASI, ONLARI OLAYLARA DAHİL ETMEMESİDİR'' -''BİR POZİSYONA YENİ GETİRİLEN LİDER, TIPKI RODEO YAPAN BİRİ GİBİ ATIN ÜSTÜNDEN DÜŞMEMEK İÇİN ÇABALAMAKTAN BAŞKA BİR ŞEY YAPMAYACAKTIR''

(A.A) - Oxford Liderlik Akademisi Kurucusu Brain Bacon, bir liderin en kötü davranışının, çalışanları dışlaması, onları olaylara dahil etmemesi olduğunu kaydetti.

Management Centre Türkiye ve Evensus tarafından düzenlenen ''12. İnsan Kaynakları Zirvesi'' İstanbul'da başladı. Teması ''Pozitif Değişime Çağrı'' olarak belirlenen zirvede, 56 ülkede verdiği 100 binin üzerindeki mezun sayısı ile dünyanın en başarılı liderlik geliştirme programlarından sayılan Oxford Liderlik Akademisi'nin yaratıcısı Brian Bacon, ''Değişim Rüzgarlı'' başlıklı bir sunum yaptı.

Sunumuna İstanbul'u dünyanın en romantik şehri diye tanımlayarak başlayan Bacon, dünyanın her tarafında yönetimde ortaya çıkan sorunları; organizasyonlarda yönetim ve yürütmenin baskı altında olması, çalışanları vizyona çekme ve uygulamada karşılaşılan güçlükler olarak sıraladı.

Geleneksel olarak yönetimin, değişimi işletmekle ve bunu planlarla ortaya koymakla başladığını dile getiren Bacon, ekip içinde yöneticinin hafta içinde farklı görüşler belirtmesinin, çalışanların kafasını karıştırdığını ve bunun bir süre sonra çalışanların fazla öne çıkmamayı tercih etmesine neden olduğunu anlattı.

Bacon, şirketlerin ya da hükümetlerin başına yeni geçen kişilerin ilk vizyonunun ''ekibi harekete geçirmeliyim, direksiyon bende olmalı, dizgini nereye çevirirsem ekip oraya gitmeli'' düşüncesinden kaynaklandığını aktardı.

Bir pozisyona yeni getirilen kişinin bu vizyonla hareket etmesinin, organizasyon yapısını kısa vadede değiştirmesinin mümkün olmadığına dikkat çeken Bacon, ''Çünkü işler daha önce nasıl yapılıyorsa öyle devam edecektir. Ve bu lider tıpkı rodeo yapan biri gibi atın üstünden düşmemek için çabalamaktan başka bir şey yapmayacaktır'' dedi.

-EN KÖTÜ LİDERLİK DAVRANIŞI ÇALIŞANI DIŞLAMAK-

Brian Bacon, bu konumdaki bir yöneticinin stratejisini, organizasyonu bir aysberg gibi görüp, öyle değerlendirmesi gerektiğini görerek belirlemesi gerektiğine işaret ederek, şöyle konuştu:

''Burada rüzgar ve akıntılar sizi etkileyecektir. Rüzgar, strateji, amaç ve planlarınızdır. Akıntı ise organizasyonun var olan kültürüdür. Rüzgarlardan etkilenmek tabii ki önemlidir. Ama bunlar organizasyonu değiştirmeyecektir. Önemli olan yüzeyin altında var olan kültürü, alışkanlıkları nasıl etkileyeceğinizdir.''

Bacon, organizasyonun değiştirilmesinde insanların bir amaçları olması ve kendilerine güvenmelerinin önemli olduğuna işaret ederek, ''İnsanların hayatına anlam katmanız gerekir. Onlara bir yere ait olduğunu hissettirin. Liderlerin bunu geliştirmesi lazım. Liderin en kötü davranışı, çalışanları dışlaması, onları olaylara dahil etmemesidir' 'dedi.

İnsanların risk almasının önemine de değinen Bacon, güven ortamı sağlandığında birbirlerinden hoşlanmasalar bile ekip üyelerinin verimli çalışabileceği görüşünü aktardı.

-AHLAKİ PUSULA-

Bacon, sunumunda, insanların iç pusulasındaki sınırların önemine de değinerek, bir kaç yıl önce meydana gelen Enron skandalını hatırlattı.

Buradaki olaydan sorumlu tutulan yöneticinin, ''Hepimiz ahlaki pusulamızı kaybetmiştik'' dediğini ifade eden Bacon, ahlaki pusulanın, hangi noktada geliştirildiğinin önemli olduğunu söyledi.

Bacon, ABD'nin dünyanın en zengin ülkesi olduğunu, 1989'dan 2006'ya kadar bu ülkede 300 milyarder, 2 milyon milyoner yaratıldığını belirterek, 10 milyon kişinin ise çok düşük gelir seviyeleriyle hayata başladığını aktardı.

Dünyanın en zengin üç kişisi olan Bill Gates, Warren Buffet ve Carlos Slim Helu'nun servetinin, dünyadaki en fakir 2,5 milyar insanın gelirinden fazla olduğunu vurgulayan Bacon, ''O zaman burada bir sistem sorunu var'' dedi.

Bacon, dünyadaki her insanın temel eğitimi için harcanacak kaynağın, ABD'de makyaj malzemesine harcanandan az olduğuna dikkat çekti.

-''GÜVEN ALMADAN DEĞİŞİM OLMAZ''-

Brain Bacon, bir kaç yıl önce katıldığı bir konferanstan örnek vererek sözlerini tamamladı.

Bacon, aralarında kendisinin de bulunduğu bir çok tanınmış kişinin değişim konusunda konuştuğu bu konferansta, katılımcıları en çok etkileyen kişinin Rahibe Teresa olduğunu kaydetti.

Başka bir toplantıdan, bahsettiği bu konferansa davet edilen Rahibe Teresa'nın ayağının altına konulan bir platformun üzerine çıktığını, uzun süre bir şey söylemeden herkese tek tek baktığını belirten Bacon, şöyle konuştu:

''Rahibe Teresa, insanlara bakarken öyle bir hava yarattı ki, sanki herkesin kalbinin içine bakıyordu. Ve şöyle dedi; İnsanları mı değiştirmek istiyorsunuz? Onları tanıyın, onları sevin. Onları tanımıyorsanız, anlamıyorsanız, güven olmaz. Güven olmadığı zaman değişim olmaz. Yaptığınız işte sevgi yoksa, güç de olmaz. Güç olmayınca risk de olmaz, heves de, ilgi de. Kimse riske girmezse hiçbir şey değişemez. İnsanları değiştirmek istiyorsanız onları tanıyın, onları sevin.''
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
13 Şubat 2007       Mesaj #392
AreX - avatarı
Ziyaretçi
13 Şubat 2007

Sponsorlu Bağlantılar
İŞ BANKASI, KONUT KREDİSİ FAİZ ORANLARINI DÜŞÜRDÜ

İSTANBUL (A.A) - Türkiye İş Bankası, konut kredisi faiz oranlarını düşürdü.

İş Bankasından yapılan açıklamaya göre, bugünden geçerli olmak üzere 120 aya kadar vadeli konut kredisi faiz oranı, yüzde 1,65'ten yüzde 1,55'e çekildi.

''Maksimum Ev Paketi'' faiz oranı da, 120 aya kadar vadede yüzde 1,64'ten yüzde 1,54'e indirildi.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
14 Şubat 2007       Mesaj #393
AreX - avatarı
Ziyaretçi
14 Şubat 2007

GAP'IN İHRACAT PAYI AZALDI -GAP İLLERİNİN TÜRKİYE İHRACATINDAKİ PAYI YÜZDE
3'TEN YÜZDE 2,8'E GERİLEDİ -GAZİANTEP, BÖLGENİN İHRACAT MERKEZİ OLMA KONUMUNU GEÇEN YIL DA SÜRDÜRDÜ

GAP illerinin ihracat içindeki payı yüzde 3'ten yüzde 2,8'e geriledi.

Dış Ticaret Müsteşarlığı verilerine göre, Türkiye ihracatının 85 milyar 141
milyon 517 bin dolar olarak gerçekleştiği geçen yıl, GAP illerinden toplam 2
milyar 413 milyon 363 bin dolarlık ihracat yapıldı. Bölge illerinden yapılan
ihracatın ülke ihracatı içindeki payı yüzde 2,8 oldu.

Türkiye ihracatının 73 milyar 476 milyon 408 bin dolar olarak gerçekleştiği
2005 yılında, bölge ihracatı 2 milyar 246 milyon 618 bin dolar, bölge ihracatının
toplam ihracat içindeki payı yüzde 3 olmuştu.

Uygulanmasına devam edilen Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında
bulunmaları nedeniyle ''GAP illeri'' olarak da adlandırılan Adıyaman, Diyarbakır,
Gaziantep, Kilis, Mardin ve Şanlıurfa, önceki yıla oranla geçen yıl ihracatını
artırmayı başarırken, Batman, Siirt ve Şırnak'tan yapılan ihracatta düşüş oldu.

-ÖNCÜ İL GAZİANTEP-

Bölgenin sanayi ve ticaret merkezi Gaziantep, aynı zamanda bölgenin ihracat
merkezi olma konumunu geçen yıl da sürdürdü.

Geçen yıl, GAP illerinin ihracatla sağladığı 2 milyar 413 milyon 363 bin
dolar döviz girdisinin, 1 milyar 860 milyon 952 bin dolarlık bölümü, bir başka
ifadeyle yüzde 77,1'i Gaziantep'ten gerçekleştirilen dış satımla elde edildi.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
14 Şubat 2007       Mesaj #394
AreX - avatarı
Ziyaretçi
14 Şubat 2007


TARIM SEKTÖRÜNE DÜŞÜK FAİZLİ KREDİ...

(A.A) - İyi tarım, organik tarım, süt sığırcılığı, büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği, kanatlı sektörüne yönelik bio güvenlik, arıcılık gibi alanlarda kredi kullandırılacak.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın ''Tarımsal Üretime Yönelik Düşük Faizli Yatırım ve İşletme Kredisi Kullandırılmasına İlişkin Uygulama Esasları Tebliği'', Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı.

Tebliğ ile iyi tarım uygulamalarında, organik tarımda, sertifikalı tohum ve fide kullanımında, sertifikalı tohum ve fide üretiminde, sertifikalı meyve fidanı üretiminde ve kullanımında, ar-ge faaliyetlerinde, süt sığırcılığı, büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği, kanatlı sektörüne yönelik bio güvenlikte, arıcılık, tarıma dayalı ihtisas organize sanayi bölgelerinde yapılacak besicilikte ve süt hayvancılığında, su ürünleri yetiştiriciliğinde, tarımsal sulamada, tarımsal mekanizasyonda, kontrollü örtüaltı tarımında, ihracatı yapılan doğal çiçek soğanlarının üretiminde ve tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliğinde kullandırılacak yatırım ve işletme kredilerinin hangi koşullarda sağlanacağı belirlendi.

Yatırım ve işletme kredisi başvuruları, Ziraat Bankası'na ve Tarım Kredi Kooperatiflerine yapılacak.

Tebliğ, 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere bugünden itibaren yürürlüğe girdi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Şubat 2007       Mesaj #395
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Mardin logosunu arıyor

7 bin yıllık tarihi, mimari ve kültürel dokusuyla kültür ve inanç turizminin gözde mekanı Mardin için logo hazırlama yarışması yapılacak.

Mardin Valiliği tarafından düzenlenecek olan yarışma hakkında bilgi veren Vali Mehmet Kılıçlar, binlerce uygarlığın beşiği, farklı dinlerin ve kültürlerin mozaiği, ihtişamlı mimarisiyle bir açık hava müzesi olan Mardin'in özgün bir logoya sahip olmasını sağlamak için bir ödüllü yarışma hazırladıklarını söyledi.

Son günlerde artış gösteren turist sayısıyla gündeme gelen Mardin için düzenlenen yarışmanın seçici kurul ve seçici kurulun birinci dereceden yakınları dışında herkese açık olduğunu açıklayan Vali Kılıçlar, her katılımcının en fazla 3 adet çalışma ve rumuzla katılabileceğini aktardı. Logoların, A4 boyutundaki kağıt üzerinde uzun kenarı 14 santimetreyi geçmeyecek şekilde renkli ve siyah-beyaz olarak ayrı ayrı hazırlanması gerektiğini anlatan Vali Kılıçlar, logoda yer alan obje veya nesnelerin ne için konulduğu, varsa tarihi gerekçeleriyle yazılı olarak izah edilmesi gerektiğini kaydetti.

Logonun çok çeşitli amaçlar için kullanılacağı göz önünde bulundurularak basıma uygun nitelikte hazırlanması, büyültülüp küçültüldüğünde bozulmaması gerektiğine vurgu yapan Kılıçlar, yarışma için oluşturulan seçici kurulda, "Mardin Belediye Başkanı Metin Pamukçu, Çekül Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, Marev Başkanı Fehmi Tahincioğlu, Hacettepe
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
14 Şubat 2007       Mesaj #396
AreX - avatarı
Ziyaretçi
14 Şubat 2007

KAMU VE YEREL YÖNETİM FİNANSMANI KONGRESİ... -MALİYE BAKANI UNAKITAN: -(TUTSAT) FAİZLERDE VERGİ MUAFİYETİNE BİZ KARŞIYIZ'' -''HALK BANKASI BÜYÜK BİR LOKMA, BURAYI ALMAK İSTEYEN BANKALARIN BİRİSİ HARİÇ HEMEN HEMEN TAMAMI BELKİ SERMAYELERİNİ ARTIRMAK MECBURİYETİNDE OLAN BİR YAPIDA'' -''EĞER ALTINDAN KALKILAMAYACAK YÜKSEK FAİZLER ÖDENMEK İSTENMİYORSA FİŞ VE FATURA ALINMALI"

(A.A) - Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, tutsat sistemine ilişkin faizlerde vergi muafiyetine karşı olduklarını kaydetti.

4. Uluslararası Kamu ve Yerel Yönetim Finansmanı Kongresi sırasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Unakıtan, Halk Bankasına ilişkin sorular üzerine, hükümet olarak özelleştirmeden asla taviz vermediklerini, bundan vazgeçmeyeceklerini ve aynı kararlılıkla devam edeceklerini vurgulayarak, ''İnşallah bundan sonra da devam edeceğiz. Hükümetimiz seçimlerden sonra da aynı kararlılıkla devam edecektir. Bundan vermek istediğimiz mesajı da vermiş olayım'' diye konuştu.

Halk Bankası konusunda danışmanların kendilerine söylediğine göre Türkiye'deki ekonomik gerçeklere bakıldığında bunun önce belli bir kısmının özelleştirilmesi, daha sonraki stratejilerin de bunun ardından tayin edilmesiyle daha iyi bir sonuca varılabileceği yönünde olduğunu ifade eden Unakıtan, hükümet olarak da böyle düşündüklerini ve doğru yolun bu olduğuna inandıklarını, bu şekilde karar verdiklerini söyledi.

Bakan Unakıtan, daha önce beklentilerin blok satış yönünde olması nedeniyle keskin değişimden dolayı hükümetin neden karar değiştirdiği şeklinde bir soruyla muhatap olduklarını kaydederek, ''Hükümet karar değiştirmedi. Doğru yol olduğuna inanarak bu kararı verdi. Bunu böyle yorumlamanızda büyük fayda var'' dedi.

Kemal Unakıtan, ''Halk Bankası büyük bir lokma, burayı almak isteyen bankaların birisi hariç hemen hemen tamamı belki sermayelerini artırmak mecburiyetinde olan bir yapıda'' dedi.

Türkiye'de hızlı yükselme görülen Borsanın derinliğinin az olduğunu, sığ bir borsada spekülatif hareketlerin çok daha fazla görülebileceğini aktaran Unakıtan, Halk Bankası'nın halka arzının aynı zamanda Borsanın da derinliğini sağlayacağını, dolayısıyla ne tarafından bakılırsa bakılsın bu kararın doğru bir karar olduğuna inandıklarını söyledi.

Unakıtan, başka bir soruya da, ''Biz ne zaman verdik bu kararı? Diyelim ki 15-20 gün önce. Yani bir gün önceye kadar böyle şeyler söylenip bir gün sonra da buna karar verilebilir. Söylemler hükümetimizin özelleştirmelerdeki kararlılığını gösteriyor'' yanıtını verdi.

-''FAİZLERDE MUAFİYET OLMASIN İSTİYORUZ''-

Maliye Bakanı Unakıtan, Tutsat (Mortgage) sisteminde faiz harcamalarının vergiden düşürülmesiyle ilgili soru üzerine de, ''Faizlerde vergi muafiyetine karşıyız. Herhangi bir şekilde faizlerde muafiyet olmasın istiyoruz. Arzumuz düşüncemiz o yöndedir'' dedi.

Türk Telekom'da kamudaki hisselerin halka arzına ilişkin sorular üzerine ise Unakıtan, Özelleştirme İdaresi olarak çalışmalar belli bir olgunluğa geldikten sonra zamanlama bakımından uygun zaman neyse ona göre bir karar verileceğini ifade etti.

Türk Telekom'da yüzde 45'lik devlet payı bulunduğunu hatırlatan Unakıtan, ''Bu bir gün nasıl olsa muhakkak surette halka arz veya başka yolla özelleştirilecektir. Şu andaki çalışmalar henüz bitmediği için herhangi bir takvim veremiyorum'' diye konuştu.

Kemal Unakıtan, seçimlerden önce hangi özelleştirmelerin gerçekleştirileceği sorusu üzerine de büyük limanların özelleştirilmesi çalışması bulunduğunu, İzmir Limanı özelleştirmesinin ihale sürecinde olduğunu, bunun için Danıştay'ın Mersin Limanı kararının beklendiğini kaydetti. Ayrıca otoyolların özelleştirilmesi Tekel ve Milli Piyango'da da bu yönde çalışmalar bulunduğunu anımsatan Unakıtan, ''Seçimi kendimize bir takvim olarak koymadık. Seçim bizim özelleştirme çalışmalarımızın önemli mihenk taşı değil. Seçim gelir gider ama Türkiye'nin özelleştirmeye devam etmesi lazım. Nereye kadar devam etmeli. Devleti ekonomik faaliyetlerden kurtarana kadar devam etmeli'' şeklinde konuştu.

-TÜPRAŞ'LA İLGİLİ YARGI KARARI-

Unakıtan, Tüpraş'ın yüzde 14,76'lık hissesine ilişkin yargı kararıyla ilgili sorular üzerine de yargı kararlarına saygılı olduklarını ve özelleştirme idaresi başkanlığının bunları yerine getirmek durumunda olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

''Fakat idarenin de elinde bazı imkanlar var. İdare de belli noktaları yapabilir. Bu vazifeleri yerine getirirken de kimsenin gidip boğazını sıkacak hali yok. Özelleştirme İdaresi hukuk ölçüleri dahilinde ne yapması gerekiyorsa yapıyor ve yapmaya devam ediyor.''

-FİŞ TOPLAMA KONUSU-

Maliye Bakanı Unakıtan, fiş toplama alışkanlığında bir azalma gözlendiği yönündeki değerlendirmelerin hatırlatılması üzerine, Türkiye'de fiş toplama alışkanlığını bir vergi şuuru olarak yerleştirmek istediklerini ifade etti.

Alınmayan fiş ve faturaların bedelini toplumun ödediğine ve bunun çok ağır bir bedeli bulunduğunu belirten Unakıtan, şöyle devam etti:

''Fiş alınmayınca vergisi devlete gitmiyor. Devlet vergi toplayamayınca hizmetini borçlanarak yapmak zorunda, başkasına el açmak zorunda kalıyor. Bu durumda da vergiden bin beter kat be kat faiz ödüyor. Türk milletinin 2006'da ödediği faiz 46 milyar YTL civarında. Eğer altından kalkılamayacak yüksek faizler ödenmek istenmiyorsa fiş ve fatura alınmalıdır.''

Bu konudaki denetimlerin devam ettiğine ve yüksek teknolojik altyapıyla artık denetimlerin daha etkin yapılabildiğini vurgulayan Unakıtan, ''Bunun cezası olacaktır. Ama konuya bu şekilde bakmamak gerekir. Eğer Türkiye'nin geleceğinin daha parlak olmasını istiyorsak fiş ve fatura alma işine dikkat etmeliyiz'' dedi.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
14 Şubat 2007       Mesaj #397
AreX - avatarı
Ziyaretçi
14 Şubat 2007

TBMM SANAYİ VE TİCARET KOMİSYONU..

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu, indirimli satışları, 15 Ocak-1 Mart ve 15 Temmuz-1 Eylül tarihleri arasında sınırlandıran kanun teklifini kabul etti.

Teklif, indirimli satışları, ''perakende satışlarda geçerli olmak üzere, mevsim değişmeleri, ticari işletmelerin tasfiyesi, işyeri değişikliği ya da benzer nedenlerle indirim miktarı veya oranıyla yapılan satışlar'' olarak
tanımlıyor.


Buna göre, mevsim değişmesi nedeniyle öngörülen indirimler, kış mevsimi sonunda 15 Ocak-1 Mart, yaz mevsimi bitiminde ise 15 Temmuz-1 Eylül arasında yapılabilecek. Diğer nedenlerle yapılan indirimlerin süresi 2 ayı aşamayacak. İndirimli satışa konu edilen mal veya hizmetlerin indirimli satış fiyatı ve
etiket fiyatı, tarife listelerinde indirimden önceki ve indirim oranıyla birlikte gösterilecek. İndirimli satışlara ilişkin ticari reklam ve ilanlarda, indirim döneminin başlangıç ve bitiş tarihleri belirtilecek.


Bir ticari işletmenin tasfiye nedeniyle indirimli satış yapabilmesi için, indirimli satılacak ürünlerin envanterini, üyesi olduğu ticaret ve sanayi veya esnaf ve sanatkarları odalarına verecek. Ticari işletme, buradan gerekli izni aldıktan sonraki 6 aylık sürede, tasfiye nedeniyle indirimli satışları 2 ayı
aşmayacak bir sürede tamamlayacak.


Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, indirimli satışların usul ve esaslarını, bir yönetmelikle düzenleyecek. Bakanlık, ticaret ve sanayi odaları veya esnaf ve sanatkarları odalarını, indirimli satışların uygulanması ve izlenmesine ilişkin işlemleri yürütmede, ayrı ayrı görevlendirilecek.


Komisyonda verilen bir önergeyle, getirilen kısıtlama ve düzenlemelerin bütün satış tekniklerinde geçerli olması benimsendi.


İndirimli ve tasfiye nedeniyle yapılacak satışlarda kurallara aykırı hareket edenlere 10 bin YTL para cezası verilecek.

-KOMİSYONDA GERGİNLİK-

Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Ali Çetin, oturduğu milletvekili sıralarından yer yokluğu nedeniyle kaldırılınca, ''tüketicilerle ilgili kanun çıkıyor ama tüketici temsilcileri masadan kaldırılıyor'' diyerek salonu terk etti.


Çetin, salon dışında da kanun teklifini eleştirirken, AK Parti Malatya Milletvekili Fazlı Erdoğan, yanına gelerek, ''O sıralar milletvekillerine ayrılmıştır. Sizin arkalarda oturmanız gerekiyordu. Gereksiz yere provokasyon yapmayın. Görüş açıklayacaksanız gelin benim yerine oturun'' diyerek salona davet
etti.


Çetin, salona gelerek, kanun teklifiyle ilgili görüşlerini açıkladı.


Komisyon, gündeminde yer alan Türk Petrol Kanununun görüşmelerini ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'in yurtdışında olması nedeniyle yarına erteledi.


Kaynak: Meclishaber
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
14 Şubat 2007       Mesaj #398
AreX - avatarı
Ziyaretçi
14 Şubat 2007

ÖDEMELER DENGESİ (1) -2006 YILINDA CARİ AÇIK, YÜZDE 37,2 ARTIŞLA 31 MİLYAR 316 MİLYON DOLAR OLDU -ARALIK AYI CARİ AÇIĞI İSE YÜZDE 55 AZALIŞLA 1 MİLYAR 772 MİLYON DOLAR OLDU

(A.A) - Türkiye'nin cari işlemler açığı, 2006 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 37,2 artışla 31 milyar 316 milyon dolara ulaştı.

Merkez Bankası, 2006 yılı Ödemeler Dengesi Gelişmeleri Raporunu açıkladı.

Buna göre, 2005 yılı Aralık ayında 3 milyar 940 milyon dolar olarak gerçekleşen cari açık, 2006 yılının aynı döneminde ayında yüzde 55 azalışla 1 milyar 772 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Bu azalışta başlıca etken, ödemeler dengesi tablosundaki dış ticaret açığının bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 49,6 azalarak 1 milyar 858 milyon dolara düşmesi oldu.

Sonuç olarak, 2005 yılında 22 milyar 824 milyon dolar olarak gerçekleşen cari işlemler açığı, 2006 yılında yüzde 37,2 artışla 31 milyar 316 milyon dolara ulaştı.


14 Şubat 2007

ABD EKONOMİSİ... -OCAK AYINDA PERAKENDE SATIŞLAR DURGUN BİR SEYİR İZLEDİ

(A) - ABD'de Ocak ayında perakende satışlar, otomotiv sektöründeki gerilemenin etkisiyle durgun bir seyir izledi.

Ticaret Bakanlığının açıkladığı verilere göre, ABD'de perakende satışlar, Ocak ayında beklentiler dışında, yatay bir seyir izledi.

Otomotiv sektörü dışarıda tutularak hesaplandığında, Ocak ayında perakende satışlar yüzde 0,3 oranında arttı.

Motorlu taşıt ve parçaları satışları, 2006 yılı Aralık ayındaki yüzde 1 oranındaki artıştan sonra, Ocak ayında yüzde 1,3'e düştü.

ABD'de toplam ekonomik aktivitenin üçte ikisini oluşturan tüketici harcamaları, ekonomiye yön verme açısından temel verileri sağlıyor.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
15 Şubat 2007       Mesaj #399
AreX - avatarı
Ziyaretçi
T.C.
BAŞBAKANLIK
HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI


Sayı: 2006/ 17
15 ŞUBAT 2007

BASIN DUYURUSU

Hazine Müsteşarlığı bugün HSBC ve UBS yatırım bankalarına 5 Haziran 2020 vadeli Dolar cinsi tahvilin artırımı (reopening) için yetki vermiştir.

Kamuoyuna duyurulur.

15 Şubat 2007

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI BAŞESGİOĞLU: -''(SSK PRİMİNİN İNDİRİLMESİ İLE İLGİLİ) DAHA 10 PUAN, 5 PUAN GİBİ RAKAMSAL BİR İFADE SÖZ KONUSU DEĞİL AMA BİR ŞEKİLDE MALİYETLERİ AZALTMA KONUSUNDA HEDEFİMİZ VAR'' -''TÜRKİYE'DE GENÇ İŞSİZLER HEDEFİYLE BİZ BU İNDİRİMLERİ VEYA DEVLETİN YAPABİLECEĞİ FEDAKARLIKLARI ÇALIŞIYORUZ''

(A.A) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, SSK priminin indirilmesi ile ilgili, ''Daha 10 puan, 5 puan gibi rakamsal bir ifade söz konusu değil ama bir şekilde maliyetleri azaltma konusunda hedefimiz var'' dedi.

Başesgioğlu, TİSK ve Türk-İş tarafından düzenlenen ''Yerel Düzeyde İş Gücü Piyasasını İzleme ve Yönlendirme Mekanizmalarının Etkinleştirilmesi Projesi''nin tanıtım toplantısına katılmak üzere geldiği Sheraton Otel'de basın mensuplarının hazırlıkları süren ''İstihdam Paketi''ne ilişkin sorularını yanıtladı.

Türkiye'nin en önemli sorunlarından birisinin işsizlik ve istihdamın geliştirilmesi olduğunu söyleyen Başesgioğlu, bunu başından beri kendilerine öncelikli hedef olarak koyduklarını ifade etti.

İşsizliği yenmek için sadece ekonomik büyümenin yeterli olmadığını vurgulayan Baseşgioğlu ayrıca iş gücü piyasasına müdahil olmak ve aktif istihdam politikaları uygulamak gerektiğini kaydetti.

Başesgioğlu bu noktadan hareket ederek Türkiye'deki işletmelerin rekabetlerini engelleyen hususları ve iş gücü piyasasında hangi katılıklar olduğunu belirlemeye dönük kapsamlı bir çalışma yaptıklarını bildirdi. Başesgioğlu, ''Bu kapsamlı paket içerisinde henüz daha netleşmemiş olmakla birlikte öncelikle istihdam maliyetleri nerelere çekilebilir, SSK primleri, vergilerde neler yapılabilir buna bakıyoruz. Buradaki hedefimiz bizim, genç işsizlerdir. Türkiye'de genç işsizler hedefiyle biz bu indirimleri veya devletin yapabileceği fedakarlıkları çalışıyoruz'' diye konuştu.

İş Kanunu'nda işverenlere spor tesisi yapma, kantin açma gibi bazı yükümlülükler yüklendiğini anımsatan Başesgioğlu, bunları ne derece hafifletebileceklerine baktıklarını anlattı.

Paket içerisinde değerlendirilen konulardan birinin de işsizlik sigortası olduğunu söyleyen Başesgioğlu, ''Şu andaki haliyle İşsizlik Sigortası Fonu'na kayıtlı işsizler bu fonun imkanlarından yararlanabiliyor. Bunu bütün işsizlere yaymak istiyoruz. İşsizlik Sigortası Fonundan yararlanma imkanlarını da biraz esnetmek ve artırmak istiyoruz'' dedi.

Bakan Başesgioğlu, söz konusu çalışmanın bir çok yasal ve kurumsal tartışmayı gerektirdiğini, 4-5 bakanlık arasında bu çalışmaları sürdürdüklerini ifade ederek, çalışma belli olgunluğa geldiğinde sosyal taraflarla paylaşacaklarını kaydetti.

''SSK priminin 2013'e kadar 10 puan indirileceği şeklinde bir duyum var. Bu doğru mu?'' şeklindeki soruya karşılık Başesgioğlu, ''Daha 10 puan, 5 puan gibi rakamsal bir ifade söz konusu değil ama bir şekilde maliyetleri azaltma konusunda hedefimiz var. Buna aktüeryal hesap çerçevesinde bakmamız lazım. Nereye kadar inebilir, bunun karşılığı ne olur, bunları hesap sonunda göreceğiz'' yanıtını verdi.

Başesgioğlu, çalışmanın bir ay içerisinde toparlanabileceğini bildirdi.
Murat Başesgioğlu, Sosyal Güvenlik Reformu ile ilgili bir soru üzerine, konuyla ilgili çalışmaların devam ettiğini, önümüzdeki günlerde kamuoyuna bir açıklama yapacaklarını kaydetti.

''Yeni bir erteleme olabilir mi'' sorusuna Başegioğlu, ''Şu anda hiçbir şey diyemem'' cevabını verdi.
Son düzenleyen AreX; 15 Şubat 2007 12:57 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
15 Şubat 2007       Mesaj #400
AreX - avatarı
Ziyaretçi
15 Şubat 2007

TARIM ÜRETİCİLERİ HİBELERİ KULLANAMADI -KIRSAL KALKINMA YATIRIMLARININ DESTEKLENMESİ PROGRAMI KAPSAMINDA GEÇEN YIL ÜRETİCİLERE HİBE İÇİN AKTARILAN KAYNAKTAN 129 MİLYON YTL'NİN YETERLİ PROJE OLMAMASI NEDENİYLE KULLANILAMADIĞI BİLDİRİLDİ

ANTALYA (A.A) - Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında geçen yıl üreticilere hibe için aktarılan kaynaktan 129 milyon YTL'nin yeterli proje olmaması nedeniyle kullanılamadığı bildirildi.

Antalya Tarım İl Müdürü Bedrullah Erçin, düzenlediği basın toplantısında, Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca geçen yıl uygulanmaya başlanan ve 2010 yılına kadar sürecek Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı ile ilgili bilgi verdi.

Erçin, üreticilerin, tarımsal ürünlerin işlenmesi, depolanması, ambalajlanması ve paketlemesi amacıyla yeni, yarım kalan veya kapasite artırımını talep eden yatırım projelerinin desteklendiğini söyledi.

Alternatif enerji kaynaklarını kullanan seralar ile basınçlı sulama tesislerinin yapımına yönelik bireysel ve grup başvurularının da kabul edildiğini belirten Erçin, kabul edilen projelerin bedellerinin yüzde 50'sinin hibe olarak verildiğini vurguladı.

Erçin, bu yıl başvuracak üreticilerin 16 Nisan tarihine kadar projelerini Tarım İl Müdürlüğüne ulaştırmalarını istedi.

-GEÇEN YILKİ PROJELER-

Tarım İl Müdürü Erçin, geçen yıl Türkiye genelinde destek sağlanan 1256 projenin yatırım miktarının 334 milyon YTL olduğunu ve bunun 151 milyon YTL'sinin hibe edildiği söyledi. Erçin, geçen yıl üreticilere hibe için aktarılan kaynaktan 129 milyon YTL'nin yeterli proje olmaması nedeniyle kullanılamadığına da dikkati çekti.

Antalya'da geçen yıl program kapsamında 38 projenin hayata geçtiğini belirten Erçin, bunların yatırım tutarının 12 milyon 400 bin YTL olduğunu ve bunun yaklaşık 5 milyon YTL'sinin hibe edildiğini bildirdi.

Erçin, geçen yıl en çok proje üreten ilin Diyarbakır, en çok hibe alanın ilin ise Antalya olduğunu sözlerine ekledi.

Benzer Konular

1 Haziran 2007 / virtuecat Ekonomi
27 Ekim 2015 / Misafir Soru-Cevap
18 Ağustos 2013 / Hi-LaL Meslekler
13 Haziran 2008 / Bia Turizm