Arama

Dünyada ve Türkiye'de Ekonomi Gündemi, Güncel Haberler - Sayfa 22

Güncelleme: 15 Ağustos 2018 Gösterim: 243.939 Cevap: 685
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
14 Kasım 2006       Mesaj #211
AreX - avatarı
Ziyaretçi
14 Kasım 2006

Sponsorlu Bağlantılar
BULGARİSTAN EKONOMİSİ -REKORA GİDEN CARİ AÇIK DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARIYLA FİNANSE EDİLİYOR

(A.A) - Yılbaşında Avrupa Birliği'ne (AB) tam üyeliğe hazırlanan Bulgaristan'da cari açık rekora gidiyor.

Bulgaristan Merkez Bankasının verilerine göre, ülkenin cari açığı yılın ilk 9 ayında toplam 2 milyar 94 milyon avroya yükselerek gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 8,7'sine ulaştı.

Bulgaristan hükümeti, 2006 yılının bütünü için cari açığın GSYİH'inin yüzde 14-15'ini bularak yeni bir rekor kıracağını tahmin ediyor.

Uzmanlar, cari açığın ciddi bir şekilde büyümesine rağmen, ülkeye giren doğrudan yabancı yatırımlar sayesinde finansmanında sıkıtı yaşanmayacağını belirtiyorlar.

Bulgaristan'a 2006 yılının ilk 9 ayında 2 milyar 845 milyon avro tutarında doğrudan yabancı sermaye yatırımı yapıldığı kaydediliyor.

14 Kasım 2006

İŞ BANKASI, MARKA DEĞERİ EN YÜKSEK BANKALAR ARASINDA...

A.A- İş Bankası, The Banker dergisinin raporuna göre dünyanın marka değeri en yüksek 100 bankası arasında yer aldı.

İş Bankasından yapılan açıklamaya göre, banka, The Banker'in yayımladığı raporda, ''Dünyanın Marka Değeri En Yüksek 100 Bankası'' sıralamasında 100'üncü sırada yer aldı.

Böylece İş Bankası, bankaların marka değerlerine göre sıralandığı bu rapordaki tek Türk bankası oldu.

The Banker Dergisi'nin İngiltere merkezli Brand Finance şirketine hazırlattığı raporda, dünyanın en büyük 500 bankası değerlendirildi.

Raporda, bankaların 2005 yıl sonu piyasa değerleri baz alındı. Ayrıca her bankanın kendi pazarındaki durumu ortaya konarak, rakipleriyle de kıyaslama yapıldı.

Türkiye'den sadece İş Bankasının yer aldığı raporda, marka değeri en yüksek ilk 20 banka Avrupa ve ABD'den çıktı.
Son düzenleyen AreX; 14 Kasım 2006 16:54 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
14 Kasım 2006       Mesaj #212
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
Dünya Ekonomik Forumu Türkiye Zirvesi...
"TÜRKİYE STRATEJİK OLARAK AVRUPA AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ"
Sponsorlu Bağlantılar

wef logo

CENEVRE/ANKARA - Mustafa Seven - Dünya Ekonomik Forumu Avrupa Direktörü Felix Howald, Türkiye'nin stratejik olarak Avrupa açısından çok önemli bir ülke olduğunu vurgularken, bu nedenle Dünya Ekonomik Forumu Zirvesini Türkiye'de yaptıklarını bildirdi.
23-24 Kasım tarihlerinde İstanbul'da düzenlenecek Türkiye zirvesine ilişkin soruları yanıtlayan Howald, Türkiye'nin; Avrupa, Orta doğu, Orta Asya ve Balkanlar arasında stratejik bir merkez olarak yer aldığını belirtti.
"Bu toplantıyı düzenlememiz zamanlama açısından da önemli, çünkü Türkiye hem AB ile fiili müzakerelere başladı, hem de son yıllardaki ekonomik başarıyla uluslararası iş dünyasının da ilgi odağı haline geldi" diyen Howald, forum üyelerinin Türkiye ile daha yakından ilgilenmeye başladıklarının altını çizdi.
Howald, "Üyelerimiz ve uluslararası iş dünyası, Türkiye'deki yatırım ortamı, bölgesel işbirliği fırsatları, Türkiye'nin bölgesinde ve Avrupa'ya sunacağı imkanlar konusunda daha çok bilgi edinmek istiyor" dedi.
Türkiye'nin laik ve Müslüman bir ülke olarak örnek oluşturduğunu ifade eden Howald,"Türkiye'nin başarılı olması dünya açısından önemli, çünkü böyle bir örneğin başarısı Batı ile Doğu'nun farklı dinlerin, kültürlerin bir arada yaşayabileceğini göstermesi açısından önemli" diye konuştu.
Türkiye'nin "kültürler arası diyalog'' açısından önemine de işaret eden Howald, "Davos toplantılarının da temelini oluşturan kültürler arası diyaloğun en başarılı örneğini, şu anda Türkiye oluşturuyor" dedi.

a.a
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
14 Kasım 2006       Mesaj #213
AreX - avatarı
Ziyaretçi
14 Kasım 2006

JAPONYA'DAN DOĞU KARADENİZ'E BÖLGESEL KALKINMA DESTEĞİ...

ANKARA (A.A) - Doğu Karadeniz Bölgesinde Küçük Ölçekli Çiftçilerin Yaşam Seviyesinin İyileştirilmesi Projesi, 2007 yılının Ocak ayında hayata geçecek.

Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü (TÜGEM) tarafından yürütülecek olan projeye ilişkin teknik işbirliği protokolü, 20 Ekim 2006 tarihinde imzalanmıştı.

JICA'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, zirai bilgi ve yayın sisteminin geliştirilmesi, küçük çiftçiler için tarımsal gelişim planlarının önerilmesi ve deneysel ürün çeşitliliğinin geliştirilmesi gibi hedeflere hizmet etmesi beklenen proje, 2007 yılının Ocak ayı ile 2010 yılının Mart ayı arasında uygulanacak.

JICA Türkiye Ofisi Yerel Temsilcisi Mitsuo Nakamura ve TÜGEM Genel Müdürü Dr. Hüseyin Velioğlu tarafından imzalanan protokole göre, ''Doğu Karadeniz Bölgesi Bölgesel Kalkınma Planı-DOKAP'' kapsamında yürütülecek projeyle Artvin, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Rize ve Trabzon illerindeki küçük çiftçilerin tarımsal uygulamalarının geliştirilmesi ve böylece geçim koşullarının iyileştirilmesi amaçlanıyor.

Japonya'nın gelişmekte olan ülkelere yönelik teknoloji transferi çalışmalarını yürüten JICA'nın, Türkiye'deki en önemli çalışma başlığını 'kalkınmaya bağlı bölgesel gelişmişlik farklarının azaltılması' oluşturuyor. Bu çerçevede Doğu Karadeniz'de de uygulanmış ve uygulanmakta olan çok sayıda proje bulunuyor.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
14 Kasım 2006       Mesaj #214
AreX - avatarı
Ziyaretçi
14 Kasım 2006

HALK BANKASI İLE ATO ARASINDA, KREDİ PROTOKOLÜ İMZALANDI -ATO BAŞKANI AYGÜN: -''ATO OLARAK, HALK BANKASININ ÖZELLEŞTİRİLMESİNE KARŞIYIZ'' -''HALK BANKASI İLLA SATILACAKSA, SATIŞ FİYATININ 10 MİLYAR DOLARDAN DAHA AZ OLMAMASI GEREKİR''

ANKARA (A.A) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, ATO olarak, Halk Bankasının özelleştirilmesine karşı olduklarını söyledi.
ATO ve Türkiye Halk Bankası arasında, ATO üyelerine ucuz kredi sağlamaya yönelik kredi protokolü imzalandı.

Aygün, imza töreninde yaptığı konuşmada, Halk Bankasının Türk ekonomisine en büyük katkıyı veren kurumlardan biri olduğunu belirterek, yüzde 99,9'u kamuya ait olan bir bankanın blok satışının da gayet yanlış olduğunu söyledi.

Halk Bankasının altın yumurtlayan bir tavuk olduğunu belirten Aygün, şöyle devam etti:

''O yüzden illa özelleştirilecekse, bunun en uygun şekli halka arz. İlla ki para ise Türk halkının elinde parası var bunu alabilir. ATO olarak sembolik 10 trilyon lira para verip, buraya katkı sağlayabiliriz, yeter ki Halk Bankası halkın elinde kalsın.

Halk Bankası satılacaksa, Halk Bankası satış fiyatının 10 milyar dolardan daha az olmaması gerekir.''

Aygün, bugün Halk Bankası ile Ankara tüccarını bir kredi sözleşmesi etrafında topladıklarını anlatırken, kullandırılacak kredilerden birinin azami 36 aya kadar, aylık eşit ödemeli nakit kredi olduğunu ve kredi limitinin azami 100 bin YTL olacağını söyledi.

Sinan Aygün, kredinin aylık faizinin yüzde 1,9 olduğunu belirterek, eğer 100 milyar lira yetmiyorsa KOBİ'ler için 1,5 trilyona kadar YTL veya dolar veya avro, KOBİ dışındaki firmalara da 3 trilyon lira veya döviz karşılığı kredi vereceklerini bildirdi.

-GENEL MÜDÜR AYDIN-

Halk Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın da kredi protokolü ile ilgili ayrıntılı açıklamalarda bulunurken, Halk Bankasının misyonunu devam ettirdiğini ve toplam nakdi kredilerin yüzde 55'ini KOBİ'lere kullandırdıklarını kaydederek, sektörde bu oranın son derece düşük olduğunu, kendilerine en yakın bankanın KOBİ'lere kullandırdığı kredinin yüzde 20'ler civarında olduğunu anlattı.

ATO ile bir protokol yapıldığını kaydeden Aydın, protokolde belli ana temalar bulunduğunu, bunlardan ilkinin aylık eşit taksitli kredi olduğunu söyledi ve kredinin 36 ay vadeli, 100 bin YTL limitli ve faiz oranının da 1,90 olduğunu anlattı.

Aydın, ama Banka Sigorta Muamele Vergisi uygulaması ile sadece Halk Bankasında yüzde 1,85 gibi maliyet oluştuğunu da kaydederek, komisyon oranının ise yüzde yarım olduğunu söyledi.

İkinci hususun orta ve uzun vadeli kredi olduğunu belirten Aydın, özel sektörde KOBİ tanımında yer alan ve KOBİ tanımı dışındaki firmalara YTL ve ABD Doları cinsinden nakit kredi kullandırılacağını belirtti.

Aydın, kredinin alt limitinin tüm firmalar 100 bin YTL veya karşılığı avro/dolar, üst limitinin KOBİ tanımına girenler için 1,5 milyon YTL veya karşılığı avro/dolar, KOBİ tanımı dışındaki firmalar için ise 3 milyon YTL veya karşılığı avro/dolar olduğunu söyledi.

ATO üyelerine asgari 24 ay ve azami 60 aya kadar YTL veya ABD Doları cinsinden finansal destek kredisi kullandıracaklarını ifade eden Aydın, faiz oranlarının ise TRLibor ve Libora endeksli olduğunu, YTL'de TRlibor+3,5 yabancı para da libor +2,5 oranının uygulanacağını bildirdi.

Yatırım kredilerinde 1 yıl ödemesiz döneminde bulunduğunu kaydeden Aydın, gayri nakit kredi kullanılmak istendiğinde yüzde 1 komisyon bulunduğunu ve 3 ayda bir tahsil edildiğini söyledi.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
15 Kasım 2006       Mesaj #215
AreX - avatarı
Ziyaretçi
15 Kasım 2006

MÜLKİ İDARE AMİRLİĞİ ÖZEL HİZMET TAZMİNATINDA DEĞİŞİKLİK...

ANKARA (A.A) - Mülki İdare Amirliği Özel Hizmet Tazminatı yeniden düzenlendi.

Bakanlar Kurulunun konuya ilişkin kararı, Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlandı, 1 Ekim 2006 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe girdi.

Düzenlemeyle, mülki idare amirliği sınıfına dahil kadrolarda bulunanlardan ''Vali unvanını kazananlar hariç olmak üzere, Kaymakamlık unvanını kazandıktan sonra İçişleri Bakanlığı merkez teşkilatında görev yapanlarla merkez valilerine'' ''ayrıca 30 puan verilmesi'' karara bağlandı.

Bu arada Mülki idare amirliği sınıfına dahil kadrolarda bulunanlardan bazılarının özel hizmet tazminat puanlarında da değişikliğe gidildi.

Buna göre Kurul Başkanı, Müsteşar Yardımcısı, 1. Hukuk Müşaviri, Genel Müdür, Strateji Geliştirme Başkanı ile bu görevleri yürüten merkez valilileri için daha önce 325 olan tazminat puanı 330'a çıkarıldı.

1. dereceden aylık alanlar için 270 puan olan rakam 290'a, 2. ve 3. dereceden aylık alanları için 230'dan 280'e çıkarıldı.

Daha önceki düzenlemede yer almayan, 4. ve 5. dereceden aylık alanlara bu düzenlemede yer verildi ve bu grup için de tazminat 260 puan olarak belirlendi.

Önceki düzenlemede 180 puan üzerinden tazminat ödenen, diğer derecelerden aylık alanlar için bu rakam 240'a yükseltilirken, kaymakam adayları için 145 olan bu rakam 175 olarak belirlendi.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
15 Kasım 2006       Mesaj #216
AreX - avatarı
Ziyaretçi
15 kasım 2006

KAPASİTE KULLANIMI (1) -İMALAT SANAYİİNDE KAPASİTE KULLANIMI, EKİM AYINDA YÜZDE 82,5 OLDU

ANKARA (A.A) - İmalat sanayiinde kapasite kullanımı, bu yılın Ekim ayında yüzde 82,5 oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aylık İmalat Sanayi Eğilim Anketi Ekim ayı sonuçlarını açıkladı.

Ankete cevap veren 2 bin 702 iş yerinden derlenen verilerin Ekim ayı geçici sonuçlarına göre, 2005 yılı Ekim ayında yüzde 82,3 olan üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanım oranı, bu yılın aynı ayında 0,2 puan artarak yüzde 82,5 olarak hesaplandı.

Kapasite kullanım oranı geçen ay yüzde 82,8 olmuştu.

15 Kasım 2006

TÜRKİYE, HAZAR VE ORTA ASYA BANKACILIK VE FİNANS ZİRVESİ... -KIRGIZISTAN EKONOMİ VE FİNANS BAKAN YARDIMCISI İSMAİLOV: -''KIRGIZİSTAN'DA MADENCİLİK ALANINDA BÜYÜK YATIRIM OLANAKLARI VAR. HÜKÜMETİMİZ, BUNLARI İŞLETMEK İSTEYENLERE VERGİ DAHİL BİR DİZİ KOLAYLIK SAĞLIYOR''

İSTANBUL (A.A) - Kırgızistan Ekonomi ve Finans Bakan Yardımcısı Murat İsmailov, Kırgızistan'da madencilik alanında büyük yatırım olanakları bulunduğunu, hükümetin, madenleri işletmek isteyenlere vergi dahil bir dizi kolaylık sağladığını belirterek ülkesine yatırım çağrısı yaptı.

4'üncü Türkiye, Hazar ve Orta Asya Bankacılık ve Finans Zirvesinde konuşan İsmailov, Dünya Bankasının Kırgızistan'da finanse ettiği projeleri anlattı.

Ülke nüfusunun yarısından fazlasının kırsal bölgelerde yaşadığını aktaran İsmailov, tarımın modernizasyonu için Dünya Bankasından yardım alacaklarını kaydetti.

İsmailov, Asya Kalkınma Bankasının da vergi idaresinin ve gümrüklerin modernizasyonu için yarısı hibe yarısı kredi olmak üzere finansman sağlayacağını söyledi.

Yabancı yatırımların birkaç kanunla düzenlendiğini bildiren İsmailov, çifte vergilendirmenin önlenmesi için özellikle eski Sovyet Cumhuriyetleri ile 28 sözleşme imzaladıklarını dile getirdi.

İsmailov, 2003-2005 döneminde BDT ülkelerinden gelen yabancı yatırımların yüzde 20 oranında arttığını, 2006'nın ilk yarısında BDT ülkeleri dışından 100 milyon dolardan fazla yatırım geldiğini ifade etti.

Ülkesine yatırım çağrısı yapan İsmailov, ''Kırgızistan'da madencilik alanında büyük yatırım olanakları var. Maden, altın, kömür ve granit yatakları çıkarıldı. Hükümetimiz, bunları işletmek isteyenlere vergi dahil bir dizi kolaylık sağlıyor'' dedi.

Murat İsmailov, dağ turizmi başta olmak üzere turizm sektöründe de cazip yatırım fırsatları bulunduğunu söyledi.

Gürcistan Bankalar Birliği Başkanı Zurab Gvasalia ise ülkesinde bankacılık ve finans sektöründe son iki yılda yaşanan gelişmeleri anlattı.
''Halk istiyorsa kansız bir devrim yapabilir. Biz iki yıl önce bunu yaşadık'' diyen Gvasalia, bu devrim sonrası kurulan yeni hükümetin bankacılık sektörüne büyük destek verdiğini dile getirdi.

Hükümetin desteği olmasaydı bankacılık sektörünün güçlü olmasının mümkün olmadığını vurgulayan Gvasalia, son yıllarda özellikle portföy yatırımlarının, kredi hacminin, mevduatların, banka özsermayelerinin ve aktif büyüklüğün önemli ölçüde arttığını ifade etti.

Gvasalia, yaşanan bu gelişmelerin ardından Gürcistan bankacılık sektörüne kayda değer bir yabancı ilgisinin yaşandığını kaydetti.
Son düzenleyen AreX; 15 Kasım 2006 13:00 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
15 Kasım 2006       Mesaj #217
AreX - avatarı
Ziyaretçi
15 Kasım 2006

EGO ÖZELLEŞTİRİLECEK... -ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI GÜLER: -''EGO'NUN ÖZELLEŞTİRİLMESİNDE DÜĞMEYE BASTIK'' -''MUHTEMELEN BLOK SATIŞ YOLUYLA ÖZELLEŞTİRİLECEK''

ANKARA (A.A) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Ankara Büyükşehir belediyesine bağlı EGO'nun özelleştirilmesi için düğmeye basıldığını bildirdi.

Dış Ticaret Müsteşarlığında yapılan Türkiye Moldova Karma Ekonomik Komisyonu'nun 4. toplantısına katılan Bakan Güler, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Basın mensuplarının, ''EGO'nun BOTAŞ'a doğal gaz borçlarından dolayı, Ankara Büyükşehir Belediyesinin bazı banka hesaplarına haciz konulup konulmadığı'' yönündeki sorusu üzerine Bakan Güler, olayın doğru olduğunu söyledi.

EGO'nun BOTAŞ'a olan borçlarından dolayı, dün akşam Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ve kendisinin üçlü bir görüşme yaptığını belirten Güler, şöyle devam etti:

''EGO'nun özelleştirilmesinde düğmeye bastık. Şimdi Ankara Büyükşehir Belediyesi, ilgili yasa taslağını bu hafta sonuna kadar hazırlayacak. Bu taslağı biz hemen yasalaştıracağız. Dolayısıyla süratli şekilde EGO'yu özelleştireceğiz. Netice itibariyle hem biz (BOTAŞ) hem de Hazine, buradaki alacaklarını alacaklar. Artan para ile de yatırımları yapılacak.''

Özelleştirmeyle, EGO ile ilgili sorunun çözüme kavuşturulacağını belirten Güler, özelleştirme modelinin yasa taslağı ile ortaya çıkacağını, büyük bir ihtimalle ''blok satış'' ile özelleştirme olabileceği kaydetti.

Bu arada Ankara Büyükşehir Belediyesi yetkilileri de, BOTAŞ yetkilileri ile yapılan görüşmeler sonrası, EGO'nun banka hesabındaki haczin kaldırılarak, normal ödeme tarifesine dönüldüğünü söylemişlerdi.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
15 Kasım 2006       Mesaj #218
AreX - avatarı
Ziyaretçi
15 Kasım 2006

OPEC BAŞKANI DAUKORU: -''ARALIK AYINDA MUHTEMELEN YENİ BİR ÜRETİM KISINTISINA GİDİLECEK''

(A.A) - Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Başkanı Edmund Daukoru, örgütün muhtemelen Aralık ayında yeni bir üretim kısıntısı kararı alacağını bildirdi.

Nijerya Petrol Bakanı da olan Daukoru, yaptığı açıklamada, OPEC üyesi ülkeler arasındaki genel eğilimin, örgütün, 14 Aralık'ta Nijerya'nın Başkenti Abuja'da yapacağı toplantıda, yeni bir üretim kısma kararı alınması yönünde olduğunu belirtti.

OPEC, Ekim ayında yapılan petrol bakanları toplantısında, günlük 28 milyon varil olan toplam üretim miktarında 1,2 milyon varillik bir kısıntı kararı almış, 1 Kasım'dan itibaren de kararı uygulamaya koymuştu.
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
16 Kasım 2006       Mesaj #219
AreX - avatarı
Ziyaretçi
16 Kasım 2006

MİLYON DOLARLIK YATIRIM ÇÜRÜMEYE TERK EDİLDİ -ELAZIĞ'DA KURULU, SAATTE BİR TON MEYVE İŞLEME KAPASİTESİNE SAHİP GÜL SOĞUK HAVA ve GIDA DONDURMA FABRİKASI, İŞLETME SERMAYESİ OLMADIĞI İÇİN 5 YILDIR KAPALI -FABRİKANIN SAHİBİ KÜÇÜKÖZER: -''GEREKLİ YARDIMI BULAMAZSAK, MAKİNALARI SÖKÜP KARADENİZ BÖLGESİNE GÖTÜRECEĞİM''

(A.A) - Elazığ'da kurulu, Gül Soğuk Hava Deposu ve Gıda Dondurma Fabrikası, işletme sermayesi olmadığı için 5 yıldır kapalı.

Fabrikanın sahibi Tuncay Küçüközer, 2001 yılında yaşanan ekonomik kriz nedeniyle, üretime başladıktan kısa süre sonra fabrikayı kapatmak zorunda kaldıklarını belirterek, ''Gerekli yardımı bulamazsak, makinaları söküp Karadeniz bölgesine götüreceğim'' dedi.

Organize Sanayi Bölgesinde (OSB), 2000 yılında bir milyon dolarlık yatırımla devreye giren fabrika, üretimini 3 ay sonra durdurmuştu.

Küçüközer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fabrikaya işletme sermayesi için banka kredisi aldığını daha sonra yaşanan kriz nedeniyle borçları ödemekte zorlandığını, borçlar nedeniyle fabrikanın kapandığını söyledi.

Fabrikanın saatte bir ton vişne ve kayısı ile 800 kilogram taze biber işleme kapasitesine sahip olduğunu ifade eden Küçüközer, meyve ve sebzelerin burada dondurulduğunu, makinaların tam otomatik olduğunu ve üretimin el değmeden yapıldığını bildirdi. Küçüközer, şöyle konuştu:

''2001 yılında yaşanan ekonomik kriz nedeniyle fabrikayı kapattık. Şu anda fabrika kapalı ancak hiç bir yere borcu yok. Tek sorunumuz işletme sermayemizin olmamasıdır. Fabrika, Doğu ve Orta Anadoluda tektir ve bir benzeri daha yoktur. Bursa'da böyle bir fabrika bulunuyor.

Bu, müşterisi bol olan sektörlerden birisidir. 5 yıldır çalışmıyor.''

-KİMSE İLGİLENMEDİ-

Küçüközer, fabrikanın OSB'de bütün kuruluşların gözünün önünde olduğunu ifade ederken, ''Fabrika kapanalı 5 yıl oldu. Bu fabrika neden kapandı diyen bir tek kişi ve kuruluş olmadı'' dedi.

Böyle bir yatırımın Kayseri, Gaziantep veya Denizli'de olması halinde ortak destekle işletmenin ayağa kaldırılacağını ifade eden Küçüközer, fabrikanın tam kapasiteyle çalıştığı dönemde iki vardiya halinde 83 kişinin istihdam edildiğini bildirdi.

Pazar ve ham madde sorunlarının olmadığını dile getiren Küçüközer, şöyle devam etti:
''Fabrikanın yeniden üretime geçmesi en az 500 bin YTL işletme sermayesine ihtiyaç bulunmaktadır. Elazığ'daki tüm sivil toplum kuruluşlarına 'gelin ortak olun' dedik ama kimse ilgilenmedi.

Beklemekten usandım. Makinaların böyle atıl bir şekilde durması bizi üzüyor. Karadeniz bölgesine gittim ve orada görüştüğüm bazı sanayiciler 'makinaları sök buraya getir dondurulmuş balık işi yapalım' dediler.

Fabrikanın artık bir şekilde çalışması ya da makinaların başka yerlere götürülmesi gerekiyor. Bunu yetkililere söyledim eğer destek gelmezse makinaları söküp Karadenize götüreceğim. Çok iyi teklifler var.''

-''DAVULLU ZURNALI KAPANIŞ YAPACAĞIM''-

Bu güne kadar tüm yatırımlarını Elazığ'a yaptığını, bu nedenle fabrikanın başka bir yere götürülmesinin kendisini manevi olarak üzeceğini kaydeden Küçüközer, şöyle dedi:

''Eğer makinaları söküp fabrikayı tamamen kapatırsam, kapanış töreni yapacağım. Bütün yatırımcılar açılış yapar, yetkililer, devlet erkanı açılışlara gelir. Ben de fabrikayı kapattığımda davul zurna çaldıracağım, fabrikanın kapısına kırmızı kurdele takıp kestireceğim ve fabrikanın kapanışını böyle yapacağım. Başka yapacak bir şey yok.''
AreX - avatarı
AreX
Ziyaretçi
16 Kasım 2006       Mesaj #220
AreX - avatarı
Ziyaretçi
16 Kasım 2006

İTHAL MALLARDA TSE DENETİMİ ... -TSE İTHAL MALLARI BELGELENDİRME DAİRE BAŞKANI HÜSEYİN ÖZDAMAR: ''1985'TEN BERİ, İTHALATTA TSE DENETİMİNE TABİ ÜRÜNLERİN ORANI, HİÇ BİR ZAMAN YÜZDE 5'İN ÜZERİNE ÇIKMADI'' -''AB DİREKTİFLERİ NEDENİYLE BATARYALARIN DENETİM DIŞINA ÇIKARILMASI NEDENİYLE, İSTANBUL'DA 1 MİLYON DOLARA KURDUĞUMUZ LABORATUVAR ATIL KALDI''

(A.A) - Türk Standardları Enstitüsü (TSE) İthal Malları Belgelendirme Dairesi Başkanı Hüseyin Özdamar, ithalatta TSE'nin denetimine tabi malların oranının, 1985'ten beri hiç bir zaman yüzde 5'i aşmadığını söyledi.

Özdamar, ithalatta TSE denetimi hakkında bilgi verirken, önceden ithalatta standart denetimi yapılırken, şu anda, AB'nin 23 direktifi doğrultusunda, uygunluk denetimi yapıldığını belirtti.

Hüseyin Özdamar, TSE'nin, bazı sanayi ürünleri için Sanayi Bakanlığı, insan vücuduna yerleştirilen cihazlar konusunda Sağlık Bakanlığı, kimyevi ve organik gübreler konusunda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, 200 standart konusunda da Dış Ticaret müsteşarlığı adına ithalatta kontrol yaptığını, firmaların, gümrüklerde sorun olmasın diye 3. ülkelerin mallarını AB üzerinden getirdiğini söyledi.

-''DOSYA ÜZERİNDEN İNCELEME, ÜLKEMİZE YAKIŞAN UYGULAMA DEĞİL''

İthal mal AB üzerinden geliyorsa ve CE işareti taşıyorsa, teknik dosya üzerinden bakıldığını, 3. ülkelerden geliyorsa uygunluk kriterlerine bakılıp kontrol edildiğini ve uygun değilse iade edildiğini anlatan Özdamar, şu bilgiyi verdi:

''AB'nin mevcut 23 direktifi kapsamındaki ürünlerin ithalatında, kontrol teknik dosya üzerinden yapılıyor. Bu, kendimize yakışan, ülkemize yakışan bir uygulama değil. Direktifler kapsamındaki ithalattan 7 bakanlık sorumlu. Önceden bir bakanlık sorumluydu. Uygulamalar çok iyi koordine ediliyordu. Şimdi 7 bakanlık, ayrıca DTM, Gümrük Müsteşarlığı, EPDK, TAPDK ilgileniyor. Koordinasyonu sağlamak çok zor.''

-''PİYASA DENETİMİNİ TSE YAPABİLİR''

Ürünlerde CE işareti varsa, AB direktiflerine uygun olarak denetimin piyasaya bırakıldığına, piyasadan, tüketiciden bir şikayet gelirse ürünün denetlendiğine işaret eden Hüseyin Özdamar, şöyle devam etti:

''Üründe CE işareti varsa, bırakın denetimi piyasa yapsın deniyor. İthalatçı, doküman, belge getiriyor ama gerçek mi, bu mal için mi düzenlenmiş hemen anlamak mümkün değil. Mal zaten Çin'den geliyorsa, ambalaj yok, belge yok.

Türkiye'de ambalajlanıyor. AB, (gümrükte kontrol yapmayın, piyasada yapın) diyor. Hiç bir bakanlığın piyasa denetimi yapacak elemanı, deney yaptıracak parası yok. Örnek getirip deney yapmamızı istiyorlar. (Parasını yatır) diyoruz, parası yok. Şu anda piyasa gözetimini kimse yapamıyor. Şirket kurup TSE yapabilir. Şu anda TSE'nin bir sürü şirketi var. Bu amaçla şirket kurulabilir.''

-''1 MİLYON DOLARLIK LABORATUVAR ATIL KALDI''

Piyasada çok şikayet edilen bataryaların denetimi için, TSE'nin İstanbul'da 1 milyon dolara laboratuvar kurduğunu hatırlatan Özdamar, ''Bir yıl sonra bataryalar, AB mevzuatı gereği denetim dışına çıkarıldı. Laboratuvarın kapısına kilit vuruldu'' dedi.

Benzer Konular

1 Haziran 2007 / virtuecat Ekonomi
27 Ekim 2015 / Misafir Soru-Cevap
18 Ağustos 2013 / Hi-LaL Meslekler
13 Haziran 2008 / Bia Turizm