Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 55

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.166.370 Cevap: 8.002
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
2 Ocak 2007       Mesaj #541
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Kapım çalındı dün yine,
Gelen sendin.
Sponsorlu Bağlantılar
Sevgiyle baktım,
Sevindim sonsuz...
Görüşmeyeli çok zaman olmuştu.
Kollarımı doladım boynuna
Sımsıcak sarıldım sana sıkıca.
Gözlerimden yaşlar boşaldı
Sana dolu gözlerle baktım.
Hasretim boğazımı düğümledi.
Sense suskundun.
Tek bir kelime bile çıkmadı ağzından.
Hiç bir şey söylemeden sarıldın...
Dudağıma değen hasret öpücüğü
Birden uyandırıverdi daldığım
Sensizlik uykusundan.
Yanımda ne sen,
Ne ötede çalan kapı...
Ne de sımsıcak duygularım yoktu.
Rüya idin her zamanki gibi
Göründün ve yok oldun...


fatime altuntaş
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #542
arwen - avatarı
Ziyaretçi
anladım
kimsenin çaresizliği denk değilmiş ölüm ağrısına
Sponsorlu Bağlantılar
oysa o soğuk yüzlü ölümler
ne de kolay söylenir agızlarda
ya sen
nasılda narin ve cesur bir ölüydün
o soğuk ve nur yüzlü kadın sendin anladım



burcu akman

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #543
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bu sana onuncu mektubum
Ve de sonuncu
Artık fark etmiyor benim için
Ne olursa olsun sonucu
Nasılsa göründü artık
İkimize ayrılığın ucu

Derler ki;
Her aşkın gökyüzünde bir meleği varmış
Bir aşk bitince o melek ağlarmış
Ve bir yıldız kendini vurup
Sonsuzluğa kayarmış
Kaldır başını
Bak gökyüzüne
Şimdi bütün melekler yasta
Ve bütün yıldızlar sana 'Gitme' diye yalvarmakta
Sense
Hala içi boş kupkuru bir inatta
Bense
Hala resmini çiziyorum bu son mektupta

Oysa
Aylar var umutlarım komada
Hayallerim bitkisel hayatta
Ve bu zavallı yüreğim
Acele Rh pozitif bir aşk aramakta

Anlayacağın
Seninle tarihi geçmiş bir aşkı yaşadık ikimiz
Eskimiş düşlerim bir eskiciye yakışır artık
İple çektiğim temmuzları da sana bıraktım
İstersen
Göz yaşlarımı bir madalya gibi diz göğsüne giderken
Çünkü
Kapattım aşkın bütün sayfalarını artık...
Son postayı koydu sabrım yalnızlığıma
Ve son resti çekti gözlerim
Dönüşü olmayan yollarına...

Ama yine de sen üzülme
Sözüm var kendime
Bu aşkı sensiz de yaşatacağım
Olurda bir gün
Zamansız kapanırsa gözlerim
Sakın şaşırma
Sana anlatamadığım bu aşkı
Orada meleklere anlatacağım
Ve işte o gün
İki damla yaş düşecek gözlerinden biliyorum
İşte o gün
Seni de sana ağlatacağım.

Dedim ya
Bu sana onuncu mektubum
Ve de sonuncu
Artık fark etmiyor benim için
Ne olursa olsun sonucu
Sen yepyeni aşklara yolcusun artık
Ben en eski yalnızlığıma yolcu...

A.Selçuk İLKAN
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #544
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Biliyorum çok kızgınsın
özlemek için anca zaman buldum, desem
çıldırırsın
yoktu*k biz zaten, ben sadece sevişmeyi sendiğimi sandım sende
sense aklıma hayrandın

şimdi sesime düşen bu heyecana
sen de şaşıyorsun
belki uzaktım ama
bu bekleme*yle anladım
aslında sana aşıkmışım!

bir garip içim bu akşam, daha bir tanıdık geliyorsun
sarılsam bu defa utanacağım
saçına ellerim akarken, izleyeyim bu defa yüzünü soluksuz

ben de kızgınım kendime
ne çok zaman akmış belleğimden
kaç layık olmayanla serilmişim aynı döşeğe
ne kadar yoksun kalmışım senden
ve ne kadar habersiz

geç kalmadım umarım...ne olur kapını aç



yimla yaver
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #545
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Tebessümün Öyküsü...



...................................…............................göğsüne göm ve git
..................................................ezberimden anlatacağım kalanı…

Fırtınalı ağacı kuşatır serüvenler
hangi bahar değse kırar zamanı
sular gözyaşıyla musalar
paslı kapılar gibi açılır dudakların
tutku ürperişin ağzında
dokunmak ister kentin kirli sakallarına
elbet öpmek ister güzelliğini
saatler nefeslense tende

karanlığın dibinde titreyen ışık göğü delirtir
bahçede bir mezarlık daha yer yok

kafesteki tebessüm azâd edilir......hangi aşk daha maviyse

erir arzunun mumyası
kozasından köhnebahar
kır çiçekleri/mor gelincikler
diz çöker defne çelenkleri
derman balkır dervişin hırkasında

bir ozan coştuğunda anımsanacak
hüzün gözeneği/göçebe kumullar
toplayacak cim karnında kaç nokta

kaç kere ökselenir ki insan

hangi şafak kervandan kalkıp gider
geniş yorgunluklar edinmeye
katmerli acı hangi kuleden yele verir tabanlarını

mahzuru yok ki acıyı yaşamış olmanın
cehennem bir daha yudumlanabilir......hangi aşk yanarsa

hiç tadılmamış gibi yaban
yarım gülüş sabahı
şakağında sezginin namlusu
bilekleri titrer/bekler tetik
akrebin kuyruğu/suskunun yumruğu
kıskançlığın ağusu çözer uçkurunu

bıçkın yüzün kehribar süngüsü
kendini kaybeder kıskıvrak
karnı deşilir bir bebeğin
parmak izinin katli gerektir
firari bulunur/naftalanır dil
mektubun kuytusu/sabrın kalın tortusu
sorguda itiraf terk eder koyağını

fiyakalı kelepçeler çözer niyetleri
kallavi küfür/sapkın saatler/ateş anaforları
boşluk yırtık/yol devrik
mührü kırmak için dar vakit
şahinden kaçan serçe pençelenir
isyan isyanla diner çığlık çığlıkla
kandil içlenir/şirpençe tazelenir......hangi aşk yaşıyorsa


gölgeler ülkesinde cenaze düğünleri
sınar ayrılıkla sadakati
vuslatın demir perdeleri
bir ad verir kimliksiz sevgiliye
mevsim taze günah mevsimi değildir
pörsüyen sarışınlık çileye kuma gelir

ah bitimsiz gizin toynakları
altın eğerli yılan/beklenen tatlı zehir
bir öpücük çalabilir Olympos’tan

yalan sunaklarında tözün simgesi

sahilde şarap ilahisi/kılıfı çatlak döl
kanatır masum çiçekleri
kendinedir her avare iklim

nergisin yenilgisi taşı cevâhire çevirebilir......hangi aşk kâfiyse


ey karanlık kibir
insan en çok kendine yakışabilir

ey ömrüm bir daha gel
anlamak ölümle de mümkün

fermânını kendi yazan ipini de çekebilir!
...............................................................Şimdi hangi aşk.........




Filiz Bedük
Kreacher - avatarı
Kreacher
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #546
Kreacher - avatarı
Ziyaretçi
SEVİYORSANIZ EĞER

Seviyorsanız eğer;
Geç kalmayın sakın aşkınızı
söylemeye
telgraf çekin, telefon edin,
mektup yazın...
Uçaklara, trenlere
tüm taşıtlara binin...
Koşun, arayın, bulun,
haber gönderin, birine anlatın...
Duvarlara yazın, ağaçlara kazıyın...
Yani deneyin bütün olanakları,
hiç olmazsa; iki yaprak
samanlı kağıda yazın...
Ama sakın geç kalmayın!

AŞKINIZI SÖYLEMEYE...

Özdemir İnce
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #547
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yeter Bana/Dayan Yüreğim

Tek bir umutla çıktım yola
Gitmek istiyorum
Senden çok uzaklara
Yüreğimin sesini
Duymak istemiyorum
Yarına umutlarım
Beni terk etti
Bir tek mutluluğun
Gözlerin yeter bana

Gölgen olmaktı
Şu dünyada dileğim
Seni sevmekti
Sana kavuşmaktı.
Hayallerim
Beni terk etti
Sensiz sevdam
Hatıraların
Yeter bana


Hatice Güler
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #548
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Kalbime dikkatle bak senden kalan yara var
Gözlerin azap verir düşmeyince gönlüme
Sensizliğe baş eğer can bezdiren yaralar
Beni muhtaç eyledi gücenmeden ölüme

Beni muhtaç eyledi gözlerine gözlerim
Sensizliğe baş eğer isyana giden gönlüm
Gözlerin azap verir acı kokar sözlerim
Kalbime dikkatli bak sen diyor neden gönlüm.

Senden kalan yaralar hasretinle azıyor
Düşmeyince gönlüme vuslat mevsimi cemre
Can bezdiren yaralar gönlüme kan sızıyor
Gücenmeden ölüme rest çektirdin bir ömre

Rest çektirdin bir ömre sensizliğin derdiyle
Gönlüme kan sızıyor ağrıların içinden
Vuslat mevsimi cemre düştü mü cana söyle
Hasretinle azıyor haber gelmezse senden


hasan ulusoy
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #549
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Öte Çağın Gülü


Ah bir tek hançerle açılır
Aşkın yarası
Kanamaz gül solmayınca tarih


Kalbe çizili ne varsa artık mor
Suskunluk çağındayız ey ömrüm
Yalan seni seviyorum sözü gül dikeni ağlar
Dedim kaç kez ay vahşi evren arsız
Umudu vuruyorlar gözyaşlarını saymadan

Bizi de yazacaklar uyaksız bir şiir gibi
Bir gönlün içine girmeden solacak ömrümüz
Yok mu göğü savunacak ey âlem-i mahlukat
Kalbimin sarkacına gül bağlayacak gül ağlayacak

Unut vuslatın müjganını hayat taş üstüne taş
Yarin bahçesi solgun yüzümüz tarumar
Yeter artık kanayan bir testiden su akmasın
Gül çağına kurban olsun Aşk

Yelda Karataş
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
3 Ocak 2007       Mesaj #550
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Kapıyı örtüp ayrılırken
aynaya baktım
'Yaşlanmışsın' dedim, kendi kendime
Sevilmedim, sevgi görmedin ki
Başın eyik sığındığın kuytularda
Karanlık mı karanlık dar sokaklarda
Başını okşayanın olmadı
Akıyor damla,damla
Su aka,aka yatağını bulurmuş dedim
Yerine ulaşır sandım
Hor görüldüm
Yıprandım
Dimdik olan
Cesaretim kırılmış
'Nerde delikanlılık çağım' dedim
Oysa yaşlanmıştım
Sıcacık el aradım
Dokunsun, sıcaklığını versin istedim
diken gibi battılar
Canımı öyle yaktılar
Ağaçları yapraklar örtmüştü
Son bahar gibi sararıp solmuştu
Kökleri siyah,siyah uçları ağarmıştı
Yaşlanmış
Tek kişilik hücrede yaşar gibi yaşıyorum
Aynanın arkası karanlık
Yüzüm gençliği arıyor
Sevdiklerime bakıyorum
Onlar ki
Rüzgar olup gidiyor
Kuş olup uçuyor gördüklerim
Toprak olup ölüyor
Hiç gelen olmuyor gidenlerden
Sessiz sedasız çekiliyorlar diyeyim....

yusuf ter

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya