Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 754

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.164.811 Cevap: 8.002
Müsadenizle - avatarı
Müsadenizle
Ziyaretçi
15 Nisan 2009       Mesaj #7531
Müsadenizle - avatarı
Ziyaretçi


Sponsorlu Bağlantılar
ardıç gözlerinin kuytularında
sarhoşluğa soyunduğum günler
hançerlenirdi gökyüzü
ve bütün yağmurlar bende yağardı
ıslanırdım
toprak ıslanırdı
tomurcuklar açardı

dudakların var ya dudakların
onlardı

bir yudum
bir yudum daha
nehirler doğardı…

ruhum sarhoş
ben sarhoş
ne zaman ayılmak istesem
yağmur yağardı


Müsade Özdemir
Müsadenizle - avatarı
Müsadenizle
Ziyaretçi
15 Nisan 2009       Mesaj #7532
Müsadenizle - avatarı
Ziyaretçi
Huzuru İmbikten Çekmek Var

Sponsorlu Bağlantılar

güneşi kucakladı geldi
aktı toprağa
tohum titredi

sıcacık bir öpüş kondurdu güne

adı çiçek de değil
ne zaman dokunsa
elleri bahar

kokladıkça
nefeste boy veriyor
kökten yapraklara

bu öyle bir ışık ki
yanar
sonsuza kadar

şimdi
huzuru imbikten çekmek var

Müsade Özdemir
Müsadenizle - avatarı
Müsadenizle
Ziyaretçi
15 Nisan 2009       Mesaj #7533
Müsadenizle - avatarı
Ziyaretçi
Biz Çocuk Kalacağız

bir rengi
bir ahengi olmalı sevmenin
derinliğin de gözlerin de
kimse bilememeli içinden geçenleri
çocuksu bir yanı olmalı sevdanın
gül kokulu ellerin de
salıverirken yamaçlara uçurtmayı
yaşam denen uğraşın doymazlığında
insan değil bir çocuk olmalı

hani büyür, büyür de küçülürsün
öz olsan suyunu verirsin
gün boğulurken gecenin koynunda
bulut boğuşurken fırtınayla
kırağılaşan gözlere aldırmaz yürür ya birileri
çocuk olmak gelir içimden
utancımdan
düşünemem çocuksu korkuları
çocuk olmak gelir içimden

bize iğreti gelir bu yaşam
yüreğimizde bahar çırpınışları
ayaklarımız çıplak
çimenin-çiçeğin yumuşaktır dokunuşları
oysa, saman örttü suları
içinde su samurları, sanki çamurda döllenmiş ruhları

insan değil
insancıktır insanlığı yozlaştıran
dur-durak bilmeden koşturan
dolduran-boşaltan, dolduran- boşaltan
o çamur dölleri değil mi karanlık kuyuları dolduran

ben hayata umut ektim, gün gelecek yeşerecek
ehil filizlere serçeler konacak
bir şaşkını da yakama
gagasında türküsü, gözlerinde yağmur damlası
yüreğime akacak sevdası

dünyanız sizin olsun

biz çocuk kalacağız
renkli-ahenkli, haykıracağız sevdamızı yamaçlara
bulutlara
gün geceye
su samana varsın gömülsün
biz çocuk kalacağız
varsın kimsecikler tınmasın
bilmesin
biz çocuk kalacağız

Müsade Özdemir
Müsadenizle - avatarı
Müsadenizle
Ziyaretçi
15 Nisan 2009       Mesaj #7534
Müsadenizle - avatarı
Ziyaretçi
Yaprak Dökümü

dört başı mahmur bir mutluluk bu
toprağa söz kestiğimizden beri yürek aynı yürek
tutku başka
sonsuz bir ninniyi dinler gibi
sarılmışız turkuazın atlasına

dağlarda koylarda uçsuz bucaksız bir ufuk uzanıyor
göğsümüzde insanla insanlığı birleştiren yıkılmaz aşk
ilkbaharda uyanan dal dal açan ağaçlar gibi yüzümüz
bir çocuğun sıra dışı sevinciyle sokakları aralıyoruz
dönüş yolunda
delik cepten yokluk toplayan yorgun elleri işçilerin
buğulu nefesiyle tenleri toprak kokuyor emekçilerin
bir-bir okunuyor künyeleri
kirlenmemiş sayfasında defterin

sokakları aralıyoruz başlıyor serencam
gölgesi titrek ağaçlarda bir yaprak dökümü
ayak altında kuru otlar deviniyor asaleti bozuk zatlar
zamanın serkeşleri çekmiş fitilini
kurnazlığa tohum salıyor çekirdekleri
üfürükçüler-sahte dinciler
dümbeleği elinde vebalı bilimciler
ve havariler genişletiyor boğazının kuburunu

azledilmiş özsaygı
utançlar karanlıkta saklı
kanları dolanıyor hayvan damarlarında
belleğindeki tılsımla faziletsizi en nefissizi durdukça hesaba
sapa duruyor insanlık

en keskin dönemeçlerin uçurumunda sessiz bir çığlık
denizler karalar dumanı tütmeyen fabrikalar
köprüler limanlar bankalar
küçüldükçe küçülüyor karınca lokması kadar

kabuklaşan yara bu biçimsizlikten
hazin bir nihayet
bunca cürüm bunca cinayet
siyah beyaz bir resimdir suretini tarihin aşındırdığı

sokaklar susmuş içindeki çığanın ağırlıyla
çakıldık aralarına
hangi yolda yürüsek kırgın ve öfkeli sözcükler
küsmek ah küsmek
küsmek zehir zemberek
ne sokaklar ne insanlar ne de topraklar aynı renk
kurşunileşmiş doğa kurşunileşmiş yürek

silinmiş ihtilaller kazındığı taşların üstünden
fırtınalara mahkum perili bir köşk gibi duruyor sokaklar
umut az ötede
umutsuzluk içinde

Müsade Özdemir
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
15 Nisan 2009       Mesaj #7535
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Çaresizim...

Akrep yelkovanı kovalıyor,
Günler ayları...
Bense çıkmaz sokakta bir başıma kalmışım.
Ne ileri gidebiliyorum,
Ne de geri dönüş var...

Karanlığın içinde,
Gecelerin ayazındayım...
Yüreğimde sen,
Dilimde çaresizliğin türküsü...

Sibel Uygun
Müsadenizle - avatarı
Müsadenizle
Ziyaretçi
15 Nisan 2009       Mesaj #7536
Müsadenizle - avatarı
Ziyaretçi
Jiyan

son yolcu gitti, son yağmur yağdı
sustu son şarkı
bu ne ilk ne de son gece…
soğuk sarılar içindeyim, boyun eğiyorum
gidişin hangi tufanın gelişiydi
boynumda muska gibi gezdirdiğim kasırgam
kim var benden başka böyle bekleyen
kimler senin kadrine kapanıktır benim kadar

jiyan
umuda buladığım
hangi gülün bülbülüsün
sevdayı yükledin yorgun kanatlarına
söyle jiyan söyle, göç etme zamanı gelmedi mi

hangi dağı aşsam hangi dala tutunsam
hasretin göğsüme değen taşkınlığında ateş yanarcasına
eriyip giden bu zavallı bedenim, bir avuç küldür jiyan

alışamadım yokluğuna ölüme alıştığım kadar
gitme, bırakma ellerimi demiştim
gittin jiyan

gittin gideli düşmelerdeyim
sesinde gizlediğin neydi jiyan, bedenimi parçalara bölen
sırrın neydi jiyan acıyı dillendiren

hecelerim yorgun, haykırıyorum sensizliğe
bir yanım düşer gibi toprağa
jiyanım sıcaklığım
jiyanım uysallığım
yokluğunda yok olmuşluğum
bin bir koku, bin bir renk, sokaklarımda izlerine kavuştuğum

zaman eğiliyor yalnızlığa, düşün jiyan
tükenerek yenilmeyi düşün
söyleyecek söz bulamıyor insan

uzayan yolları dinamitliyorum, sana erişilmezliği
bağırıyorum sevdamın görkeminde
gök yanıt vermiyor, yer yanıt vermiyor
boşluklardayım
sabaha düşman gecelerde buluyorum seni
çiseliyorsun benliğime ılık ılık
gün doğuyor, yankılana yankılana gidiyorsun
çekiliyor yüreğimin kanı jiyan

kerpiç duvarlım, yıkık damlım, kapılarda meltemim
saçları buğday başaklım
odam soğuk, yatağım yorgun, inliyor pencerem
nereye baksam sen, neye dokunsam sen
ah bir bilsen jiyanım bilsen
kuşlar deli deli uçuyor yörüngesiz

gel kıralım feleğin çemberini
gel bozalım ayrılığın hesabını
gel jiyanım gel, adınla gel toprağıma
korkma kim kendi dağında düşebilir
elini ver
yanan parmakların ucunda kim üşüyebilir

kurumuş dudaklarımda türkülerin en içlisi
uzadıkça acının boyu düşlerimde, gökler düşüyor üstüme
çöl fırtınaları üstüme üstüme
ateş topuyla geliyor düş avcıları
ıssız zamanlarda yitip sana koşuyorum
yıldızlarım sönüyor
sönüyor jiyan ve kimse görmüyor

kesiliyor elim ayağım, siliniyor yüzüm
hayallerine sığındığım, ateş bedenli tılsımım
nice şehirler yıkıldı bir gecede
sana hangisinden sesleneyim

son şarkı kim içindi
çanlar kime
kimin bu nihayet, sessiz - kimsesiz
bu ceset, bu cinayet
kimin jiyan
kimin
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
15 Nisan 2009       Mesaj #7537
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
BİR BEYAZ KARANFİL

Benden son arzumu sorsaydın eğer
Seni son bir defa görmek isterdim
Ayrılıp gittiğin o günden beri
Nerdesin nasılsın bilmek isterdim
Bir beyaz karanfil vermek isterdim

AHMET SELÇUK İLKAN
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
15 Nisan 2009       Mesaj #7538
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Ey Meleğim





canımı alsalardı acımazdı bu kadar.
şimdi yokluğunla tek savaşıyorum.
kafamı vurmak geliyor içimden taşlara.
değermiydi diyorum bu akan yaşlara.
hergece bölünüyor uykularım,
allahın al bu canımı dayanamam acıya.
her gece bölünüyor uykularım sancıyla.
duvarda duruyor resmin,aldığımız o mavi çerçevede...
nasılda acımasız bakıyorsun bana.
ben seni mi sevmişim....



kaç gece böldün uykularımı saymadım.
kan ter içinde seni sayıkladığım da çok oldu.
bir görünüp , bir kaybolan sendin elbette.
neden gittin meleğim ?
seni de benden alacaklarmıydı böyle ?
bir kuş gibi kaçıp gidecekmiydin ellerimin arasından ?
umutlarla beslediğimiz o MAVİ sevda bitti mi şimdi?
sen olamazsın bu sevdiğim.
sen olamazsın uğruna can verdiğim.
bir hayal olmalı bunlar.
bu sen olamazsın ey meleğim...


Erdoğan Alarçin
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
16 Nisan 2009       Mesaj #7539
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
BEYAZA DÖNSÜN DİYE DEVRAN

Yanlış susuyorsun - gözlerin ağıt -
maviye bak.
Bir bugün mü , başında bunca bela.

Hatırla ,
bulut değildi , umut hiç değil
üstümüze abanan - isli duman.
Biz ki milattan önce , milattan sonra
acı kara yıllar devşirdik sabırla
beyaza dönsün diye devran.
Kimi zaman bir çığlıkla çıktık , çığ altından
bir çığlıkla yıktık surları kimi zaman.
Biz ki nice tuzaklardan , sunaklardan
korlardan , korsanlardan kurtulan
kurban.

Yanlış susuyorsun - gözlerin ağıt -
maviye bak.

Sesin gökyüzüne akan ulu bir çavlan
susma , zamanın durağı yok.
yok tarihin molası.
Bırak sesin gökyüzüne aksın , yıkasın yıldızları.
Kapama şarkını , şarkını kapama
durma öyle kendine uzak.

Yanlış susuyorsun - gözlerin ağıt -
maviye bak.

Değer kıyımlarına en soylu yanıt
şarkıyla
güneşe köprü kurmak.

Türkan İldeniz
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
17 Nisan 2009       Mesaj #7540
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Bir sonbahar lezzetinde söyleyeyim merhabamı...
Selamım! Ağustos sıcağı gibi olur çünkü
Zemheri soğukluğunda buldum ben seni
Bak nefesin donmuş, al nefesimden
Selamım gibi sıcacık olur
Kırma beni parkamı omzuna atayım
Bahara kadar kalsın sende
Tatlı bir esintiyle baharda gelirse kokun
Gelir alırım ama sende bir kez yüreğime dokun....
Enver Çiçek

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya