Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Sayfa 763

Güncelleme: 18 Ocak 2010 Gösterim: 1.164.819 Cevap: 8.002
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
27 Mayıs 2009       Mesaj #7621
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Önce seni kalbimden nasıl çıkaracağımı,
İsmini dilimden nasıl atacağımı,
Sponsorlu Bağlantılar
Ve sonra da;
Odamdaki hayalini nasıl kovacağımı.
Öğrette git.

Eğer çıkarabilirsem seni kalbimden.
Atabilirsem ismini dilimden.
Hayalini kovalarsam gözlerimin önünden..
İşte o zaman git.
Engel olmam.

Önce seni kolay unutmayı,
Gönlümü avutmayı,
Ve sonra da;
Sensiz yaşamayı.
Öğrette git.

Eğer unutabilirsem seni.
Gönlüm avunursa.
Ve sensiz yaşayabilirsem.
İşte o zaman git.
Mani olmam.

Önce sensiz uyumayı,
Seni arayıp sormamayı,
Ve sonra da;
Resimlerine bakıp ağlamamayı.
Öğrette git.

Sensiz uyuyabilirsem.
Ellerim telefona sarılmazsa.
Resminle konuşup ağlamazsam.
İşte o zaman git.
Engel olmam.

Nasıl neşelenirsin,
Gününü gün nasıl edersin,
Bu büyük aşka nasıl çizgi çekersin,
Ve sonra da;
Hiçbir şey olmamış gibi nasıl gidersin.
Öğrette git.


Neşelenebilirsem.
Günümü gün edebilirsem.
Bu aşka bir çizgi çekebilirsem.
Ve gamsız olabilirsem.
İşte o zaman git.
Engel olmam.

24.05.2009

Nihat İlikcioğlu

ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
30 Mayıs 2009       Mesaj #7622
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Yok Şikayetim Kimseye...

Sponsorlu Bağlantılar




Hani gün olur , çatarsın güne
buz olur ellerin, Ağustos güneşin de
veryansın savrulur, bilinmeyen esintide
anlamı kısır katıksız duyguların
hani ,hiç bir yerlere sığamazsın
anlatamaz susarsın...
bilinen yerde , kaybolursun..
hudut dışı kalır güldeste umutların ..
ormanın yeşili hazan sardırır üzerine
ve yağmur diye hicranı kucaklarsın
hani
takatsiz ayakların sürükler mecburiyetine
öksüz kalmış hayallerine sarılırsın
medet der umarsın nafile,
bir parmak sayısı dost bulamazsın
hedef tahtası olursun hayret bakışlara
vurulursun... onikiden.....
zaman gülerken haline pusudadır doğacak günde
hay... dünün de bugünün de,ar edersin dilinde ki sözlere
mecalsiz , 'gören gözü kapatır gönülde katlanır'
hadi sür be hayat ...belli ki borçlarım alacak hanen de...
yok şikayetim kimseye.


Aslı Aslı
sanar - avatarı
sanar
Kayıtlı Üye
30 Mayıs 2009       Mesaj #7623
sanar - avatarı
Kayıtlı Üye
Nasılsın Bugün?

Bir haber alamadım gittin gideli
Mutlu mu, mutsuz mu, nasılsın bugün?
Hayli zaman oldu görüşmeyeli
Nasılsın birtanem, nasılsın bugün?

Gönül defterini karıştırdın mı?
Kalbini hasrete alıştırdın mı?
Ayrılığı bize yakıştırdın mı?
Nasılsın sevgilim, nasılsın bugün?

Bilmem ki beni hiç anar mısın?
Unuttun mu yoksa, hatırlar mısın?
Söyle; eskisinden bahtiyar mısın?
Nasılsın birtanem, nasılsın bugün?

Seninle doluyken aldığım nefes
Bitirdi bu aşkı sendeki heves
'Çekinme, sor' diyor içimden bir ses
Nasılsın sevgilim, nasılsın bugün?

Ahmet Selçuk ilkan
ahmed - avatarı
ahmed
Ziyaretçi
1 Haziran 2009       Mesaj #7624
ahmed - avatarı
Ziyaretçi
Desem Ki!





Desem ki;
Baş döndürücü sesler var beynimde
Duyabilir misin?

Parmak uçlarım mızraplarla bezenmiş
Oje niyetine kan sürmüşüm tırnaklarıma
Çıkarabilir misin?

Saçlarım amansız bir hastalığa tutulmuşçasına
Tek bir tel kalmaksızın terketmiş kafamı
Gözlerine saç ekleyip rüzgarına bırakabilir misin?

Ayaklarım sana gelmek için koşuyor adeta
Tam bir adım kalmışken düşüyorum fark etmeden
Parçalanmış dizlerime dokunup yaramı sarabilir misin?

Gözlerim her yerde seni görüyor
Sen görmek istemesen de senle doluyor içi
Şimdi gözbebeklerimi ateşinle yakabilir misin?

Desem ki;
Dillerim parelenmiş
Yüreğimde yâre, gidiyorum sevdiğim senden uzak yerlere
Son kez tutup elimden geri döndürebilir misin?

Ve desen ki;
"dur gitme tahammülüm yok artık sensizliğe"
Sakın deme sevdiğim, sakın bunları deme.
Kulaklarım sağır olmuş bundan gayrı sözlerine.
Ne ben gitmekten vazgeçerim öylece
Ne de vücudumda kalan acı izlerin geçer senelerce..
Sakın söyleme sevdiğim, sakın deme ellere...



Ceyda Kırbaş
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
1 Haziran 2009       Mesaj #7625
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Canımı sıkıyor sensizlik
Çekilmez oldu yokluğun
Hasretinse bir yerden
Kıskaca aldı beni boşluğun

Hayat bir zevk vermiyor
Yaşamaksa ölümden beter
İnsanlar canımı sıkıyor
Hergün baktığım resmin
İçime dert oluyor

Çıkmaz sokaklara çıkıyor yollarım
Fallarda bile ayrılık var bu sonbaharda
İki yol diyor yollar bile çıkmaza çıkıyor
Aşk sokağında
Bir yar var diyor yakınlarda
Yakınlar bile uzak oluyor bu sonbaharda

Sensizlik iyiden iyiye sıktı beni
Yerine sevip kokladığım hayalin ve
Resmin bile tatmin etmiyor artık
Kuşlar aşk şarkıları söylerken
Bende hüzün var bu sonbahar akşamında

Canımı sıkıyor sensizlik
Ne kadar yakınımda olupta
Sana dokunmaya uzak olsamda
Birgün elbet beraber olacağız
Bu sonbahar akşamlarında...
Murat Gezer
peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
2 Haziran 2009       Mesaj #7626
peaceful - avatarı
Ziyaretçi
Üçüncü Şahsın Şiiri

gözlerin gözlerime değince
felâketim olurdu ağlardım
beni sevmiyordun bilirdim
bir sevdiğin vardı duyardım
çöp gibi bir oğlan ipince
hayırsızın biriydi fikrimce
ne vakit karşımda görsem
öldüreceğimden korkardım
felâketim olurdu ağlardım

ne vakit maçka'dan geçsem
limanda hep gemiler olurdu
ağaçlar kuş gibi gülerdi
bir rüzgâr aklımı alırdı
sessizce bir cıgara yakardın
parmaklarımın ucunu yakardın
kirpiklerini eğerdin bakardın
üşürdüm içim ürperirdi
felâketim olurdu ağlardım

akşamlar bir roman gibi biterdi
jezabel kan içinde yatardı
limandan bir gemi giderdi
sen kalkıp ona giderdin
benzin mum gibi giderdin
sabaha kadar kalırdın
hayırsızın biriydi fikrimce
güldü mü cenazeye benzerdi
hele seni kollarına aldı mı
felâketim olurdu ağlardım
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
2 Haziran 2009       Mesaj #7627
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Efkarlıyım Bu Gece

Kadeh elimde kafam sarhoş
Oturuyorum yalnız kendimle
Düşünceler hoş, zaman durmuş
Kafam boş.

Bir yandan zorluyor gözyaşım
Öte yandan hapsediyor duygularım
Kendimle savaş veriyorum
Genç olsam koymaz fazla ya
Zaman geçmiş ihtiyardır yaşım.

Sensiz olmuyormuş yaşam
Gören gözlerim renksiz
Daha perde inmedi çok şükür
İnse de ne yazar ki
Gören göz ne eylesin sensiz.

Bu gece seni düşündüm
Bir tek saniye bile ara vermeden
Bırakıp giderken anlamamıştım hemen
Yalnızlığın bu kadar zor olduğunu
Erkekler ağlamazmış derlerdi
Ağlamaz mıydım, bilseydim bu kadar
kolay olduğunu.

Yastığa başım değer değmez
Bir çiçekle geliyorum bekle
Belkide son gözyaşımdır bu gece
Karanlıktan aydınlığa açılan
Aralayacağım son pencerede.

Fevzi Turan
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
4 Haziran 2009       Mesaj #7628
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Bir yanda okyanus
ve masmavi suları varken
ben tutsağım camların arkasında
kumsaldan koşup suların kollarına bırakmak
isterken kendimi
doya doya içmek varken dumduru pınarlardan
neden bir damla su verirler bana
neden bırakmazlar beni okyanusun koynuna
bıraksalar uyusam derinlerde
düşleri yaşasam düşleri
gerçek mutlulukları tatsam
ne yazık tutsağım camlarda
bağırsam da çağırsam da yalvarsam da boş hep boş
bir kere takılmışım ağlara
atmışlar beni akvaryuma
düşlerimi öldürüp de
reksiz bir kuru dünyaya bırakmışlar beni
28 EKİM 1995

Ömer Ilgaz
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
4 Haziran 2009       Mesaj #7629
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
AH ULAN RIZA

Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.

Cebimde bir lira desen yok,
Madara olduk meyhaneye!
Ah eşşek kafam benim,
Nasıl da güvendim bu hergeleye!

Gelse, balığa çıkacaktık,
Ne çekersek kızartıp birayla yutacaktık.
Kafamız tam olunca, şarkılar döktürüp
Enteresan hayâllere dalacaktık.

Bu sandalı geçen hafta denk getirip
Çalıntıdan düşürdük.
Arkadaşlar ısrar etti,
Biz de, iyi olur, bize uyar diye düşündük.

Saat sekizde gelecekti,
Bana birkaç milyon borç verecekti.
Yoksa o nemrut karısı kaçtı da
Onun peşinden mi gitti?

Eğer öyleyse yandık,
Gudubet gene yaptı yapacağını!
Geçen sene de merdivenden itip
Kırmıştı Rıza'nın bacağını.

Abi, kadında boy şu kadar;
Kalça fırıldak, göz patlak, kafa çatlak!
Korkuyorum, bir gün ya kendini asacak,
Ya horlarken Rıza'yı boğacak!

Bak, şimdi acıdım, aşkolsun adama,
Ben olsam, vallahi baş edemem!..
Hele beş tane velet var ki boy-boy,
Allah'tan düşmanıma dilemem!

Aslında iyi çocuktur Rıza, efendi huyludur,
Herkesin suyuna gider.
Yoksa, kalıba vursan hani,
Tek başına on tane adam eder!

Bir keresinde, hiç unutmam
Üç-beş zibidi haraca dadandı;
Rıza, sandalyeyi kaptığı gibi
Herifleri hastaneye kadar kovaladı!

Aynı mahallede büyüdük, aynı kızları sevdik,
Aynı kafadaydık.
Orta ikiden bıraktık, matematik ağır geliyordu,
Biz, başka havadaydık.

Aynı gömleği giyer, aynı sigaraya takılır,
Aynı takımı tutardık.
Fener'in her maçına iddialaşıp
Millete az mı yemek ısmarladık!..

Bir tek askerde ayrıldık,
Bana Bornova düştü, ona Gelibolu.
Döner dönmez evlendirdiler,
En büyük salaklığı da bu oldu!..

Bense hiç düşünmedim, zaten param yoktu.
Hep tek tabanca gezdim.
Benim beğendiğimi anam istemedi,
Onun gösterdiğini ben sevmedim.

Neyse, bunlar derin mevzu...
Anlaşıldı, bu herif artık gelmeyecek.
Ufaktan yol alayım
Anam evde yalnız, şimdi merağından ölecek!..

Gittim, vurup kafayı yattım;
Rüyamda gördüm, gülümseyerek geldiğini.
Ne bilirdim, yolda kamyon çarpıp
Hastaneye kavuşmadan can verdiğini!..

Vay be Rıza!..
Sonunda sen de düşüp gittin Azrail'in peşine!
Dün, boşuna günahını almışım,
Ne olur, kızma bu kardeşine!

Öğlen kahvede söylediler, Rıza öldü, dediler
Ne kolay söylediler!
Sanki dev bir taş ocağını
Kökünden dinamitleyip üstüme devirdiler!

Ah dostum... o kocaman gövdene
O beyaz kefeni nasıl kıyıp giydirdiler?
O zalim tabutun tahtalarını
Senin üstüne nasıl böyle çivilediler?

Yani sen şimdi gittin, yani yoksun,
Yani bir daha olmayacak mısın?
Yani bir daha borç vermeyecek,
Bir daha bira ısmarlamayacak mısın?

Peki, beni kim kızdıracak,
Kim zar tutacak, kim ağzını şapırdatacak?
Peki, beni bu köhne dünyada
Senin anladığın kadar kim anlayacak?

Ulan Rıza... ne hayâllerimiz vardı oysa,
Ne acayip şeyler yapacaktık...
Totoyu bulunca dükkân açacak,
Adını Dostlar Meyhanesi koyacaktık.

Talih yüzümüze gülecekti be!..
Karıyı boşayıp sıfır mersedes alacaktık.
Hafta sonu iki yavru kapıp
Boğaz yolunda o biçim fiyaka atacaktık!

Ah ulan Rıza... bu mahallenin,
Nesini beğenmedin de öte yere taşındın?
Ara sıra gıcıklaşırdın ama inan ki,
Benim en kıral arkadaşımdın!..

Ah ulan Rıza... ben şimdi,
Bu koca deryada tek başıma ne halt ederim?
Senden ayrılacağımı sanma,
Bir kaç güne kalmaz, ben de gelirim!..

Yusuf HAYALOĞLU

Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
4 Haziran 2009       Mesaj #7630
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Yağmurun elleri dokunur sitemkâr bir sonbahar ikindisi
Banka oturan yapışkan yalnızlığa apansız
Bilindik yüzün bilindik sözü
Aydınlık fısıltı olur akar yüreğe
Mazi köküne bağlı ağıtlar yoklar çehreyi
Çöreklenen hicran bulutları tam da aralarken yüzünü
Deli bir şimşek çakar
Yıldızlar yüzünü döker memnun
Düşer yüreğe yıldırım
Gerisi... Gerisi
Kül ile duman
Dumandan yükselen harfler
Adını dokur... İtalik vurgun
Ve gözyaşı bulanmış ismine

Ense köküne dokunan ürperti müjdelerken /
Doğacak günü
Alnına güneşin gözleri değer
Alaz alaz... Uyandırır teni
Ve tene düşen yalnızlık... Hayal
Avuç içine bırakır devşirme çiçekleri
Kim bilir hangi bahçe tarumar?

Payına düşen tütsülenmiş mutluluk
Isıtır güz ikindisi beklentileri
Gözlerine ışıltı çöker mavi
Gönül olsunlara razı
Tik taklarında can atar zaman
Tası tarağı toplar hüzzam dünler
Yarınlar muamma
Hisseye düşen mi an?

Söz gülen yüzünü gösterir
Damıtır imbiğinden hırçın hüznü
Bertaraf
Can keser tüm varlığı

Git hâlinde hüzün
Gel hâline sevi düşen

Neden sonra yağmur kaçak ellerini çeker
Sonbahar ikindisi
Bank orta yerde bir belediyenin ismine ram
Ve üstüne kazılı nâmeyle kalır
Saç teli dokunur yüzüne rüzgârın
Sarıya keser zaman

Ve durmaz zaman değişir devran
Galebe çalar ya ilkbahar şen şakrak
Yeşil tonunda sevda çiçeğe durur
Gözeler avuçlarında su içirir
Dudağa
Gamze çukuruna gizlenen gülüş fışkırır
Apaçık

Bir papatya beyaza durur salkım saçak
Gül uğruna ezilen kır çiçeklerine dönülür
Ölünür kır çiçeklerine

Kokusu sarar ruhu buram buram
Taç olur başına bir serenat arkası
Nisana düşen yağmur
Sırılsıklam, küskün gelin çiçeği

Kokusu yayılır vuslat bekleyenlere
Vuslatı vurur zaman





Yahya İncik

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya